Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1590 E. 2021/1029 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1590
KARAR NO : 2021/1029

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Kurtuluş Mah. Pazaryeri Sok. Petkon 2 Sitesi
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Mithatpaşa Cad.
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
YAZIM TARİHİ :27/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleme ile davalı şirkete ait Özel Harem Polikiliğinin sağlık kuruluşunun işletme hakkının ve uygunluk belgesinin müvekkiline ve göstereceği kişiye 300.000,00 TL karşılığında devredilmesi konusunda anlaşıldığı ve sözleşmeden cayma halinde de 500.000,00 TL tutarında cayma tazminatının ödenmesi hususunda mutakabata varıldığını, müvekkili tarafından davalıya 15.000,00-TL peşin, 15.000,00 TL devir işlemlerinin tamamlanması için ödeme yapıldığını, ancak sözleşme gereği davalının devir işlemlerini yapmadığını , müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, davalı şirkete ait Özel Harem Polikliği ünvanlı sağlık kuruluşunun işletme hakkının ve uygunluk belgesinin müvekkiline veya müvekkilinin göstereceği kişiye devrini, davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle, uğranılan zararlara ilişkin fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sözleşmenin 9.maddesi uyarınca 500.000,00 TL tutarında cayma tazminatının ödenmesine, davalının söz konusu işletme hakkının ve uygunluk belgesinin 3.kişilere devri konusunda ihtiyati tedbir konulmasına, 500.000,00 TL tutarında davalının hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Davacı vekili 26/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; 500.000,00-TL tutarında cayma tazminatının dava tarihinden itibaren ticari faizi ile ödenmesine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ettiğini bildirmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacının ödemesi gereken ödemeleri zamanında yapmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR:
Sözleşme, Tanık beyanı, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu,
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME
Dava; davacı ile davalı arasında; Özel Harem Polikliniği isimli sağlık kuruluşunun işletme hakkının ve uygunluk belgesinin davacıya devredilmesi konusunda yapılan 10/07/2017 tarihli sözleşme uyarınca işletme hakkının ve uygunluk belgesinin davacıya veya onun göstereceği kişiye devri aksi takdirde sözleşmenin 9.maddesi uyarınca 500.000 TL tutarında cezai şarta hükmedilmesi talebine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen kanıt ve belgeler toplanmış, gösterilen tanıklar dinlenmiş, İstanbul İl Sağlık Müd.yazı yazılarak … Sağlık Hiz.Kozmetik Gıda Trz.Emlak Mak.San.ve Tic.Ltd.Şti.’ne ait olan Özel Harem Polikliniği ünvanlı sağlık kuruluşunun hangi tarihte askı halinin kaldırıldığı ve hangi tarihte aktif hale getirildiğinin bildirilmesi istenilmiştir.
Davacı tanığı Eray Korkusuz beyanında; “Ben taraflar arasındaki mevcut sözleşmeyi her iki tarafın isteiği doğrultusunda hazırladım, taraflar … Şirketinin sahibi olduğu polikliniğin ücreti mukabilinde satışı konusunda anlaşmışlardı, bu doğrultuda şirketin bana verdiği vekaletnameyi kullanarak, öncelikle İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne gerekli başvuru yapıldı,alınan ret yanıtı üzerine de idare mahkemesinde iptal davası açıldı, açılan davada, hatırladığım kadarı ile ilk aşamada yürütmenin durdurulması kararı verildi, bu karar taraflara benim tarafımca iletildi, taraflar arasında devrin ne zaman yapılacağına ilşikin konuşmalar yapıldı, hatırladığım kadarı ile davalı şirket yetkilisi, …’ı yurt dışına çıkacağı, rahatsız olduğu, ameliyat olacağı gibi sebeplerle devir yapmamak amacıyla oyaladı. Daha sonra … tarafından sözleşme gereğinin yerine getirilmesi talepli olarak ihtarname gönderildi, ben davalı şirket tarafından vekillikten azledildim, bu olay sonrasında haricen edindiğim bilgi davalı … şirketinin aslında …’a devir yapılmak üzere açılan davanın kararını bir başka üçüncü kişiye ve daha yüksek bedelle satma konusunda girişimde bulunduğudur, ayrıca sözleşmede 30.000,00 TL olarak kararlaştırılan peşinat ödemesi davacı tarafından davalı şirkete 2.000,00 TL’si davalı şirketin bilgisi ve onayı dahilinde tarafıma davacı tarafından davalı şirket adına ödenmiştir. davalı şirket yetkilisi bana ödemekle yükümlü olduğu 17.000,00 TL vekalet ücretinin 15.000,00 TL’sini ödedi, bakiye 2.000,00 TL’nin ise davalı şirket adına … tarafından ödeneceğini, daha sonra Oğuz’la mahsuplaşma yoluna gidileceğini söyledi, ben …’dan 2.000,00 TL’yi aldım, davalı şirket ile vekalet ilişkim daha sonra yukarıda açıkladığım şekilde sonlandı. Sonlanmasının sebebi davalı şirketin sözleşme yapılırken ki iradeye uygun hareket etmemesi, bu konudaki uyarıların sonuçsuz kalmasıdır … ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosya nitelikli hesap uzmanı Hukukçu bilirkişi …. ile özel hastaneler konusunda uzman Doktor …’dan oluşturulan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, düzenlenen 23.11.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; dava konusu uyuşmazlığın, davalı şirkete ait Özel Harem Polikliniği unvanlı sağlık kuruluşunun İşletme Hakkı Ve Uygunluk Belgesinin devrine ilişkin taraflarca imzalanan sözleşme gereğince, işletme hakkının devrinin sağlanması ve 500.000,00 TL cayma tazminatına hükmedilmesinin talep edilmesinden kaynaklanmakta olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin, davalı … Hizmetleri Kozm. Gıda Emi. Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından haklı olmayan sebeple feshedilerek, Özel Harem Polikliniği unvanlı sağlık kuruluşunun İşletme Hakkı Ve Uygunluk Belgesinin, sözleşme hükümlerine aykırı şekilde davacı |…’a veya davacının göstereceği 3. bir kişiye devrinin yapılmadığı, |davalı şirketin devir taahhüdü altına girdiği, Özel Harem Polikliniği unvanlı sağlık kuruluşunun İşletme Hakkı Ve Uygunluk Belgesini, Valilik İl Onayı ile dava dışı 3.kişi olan Mercen Sağlık ve Turizm Hizmetleri Limited Şirket sahipliğine devredildiği ve Özel Kuvars Polikliniği altında faaliyetine devam ettiği ve yine Valilik Onayıyla 20/09/2019 Tarihinde faaliyet isminin değiştirilerek, Özel Dr. … Polikliniği adı altında faaliyetine devam ettiği görüldüğünden, Özel Harem Polikliniği unvanlı sağlık kuruluşunun İşletme Hakkı Ve Uygunluk Belgesinin davacıya devrinin talep edilemeyeceği, davacı …’ın devir sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmaksızın feshedilerek, sözleşmeye konu Özel Harem Polikliniği unvanlı sağlık kuruluşunun İşletme Hakkı Ve Uygunluk Belgesinin 3.kişiye devredilmesi nedeniyle, sözleşmede belirtilen cayma tazminatını talep etmeye hak kazanabileceği, ancak kararlaştırılan cayma tazminatının T.B.K.182/3.maddesine aykırı olup |olmadığının takdirinin sayın mahkemeye ait olduğunu bildirdikleri görülmüştür.
Nilüfer Vergi Dairesine müzekkere yazılarak davalı şirketin son 5 yıla ait vergi beyannameleri istenilmiş, davalı şirkete ait ticari defterleri üzerinde konusunda uzman SMMM bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak, bilirkişiden davalının ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle davalının ekonomik ve mali durumunun tespiti ile sözleşmede kararlaştırılan 500.000,00-TL cezai şartın uygulanması halinde davalı şirketin mahfına sebep olup olmayacağı yönünden rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Konusunda uzman SMMM bilirkişi …. …. tarafından düzenlenen 11/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davalı firmanın muhasebe kayıtları tekdüzen muhasebe standartları çerçevesinde tutulmadığı, TTK, BK ve VUK’a göre defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı için firmanın Bilanço değerleri firmanın mali durumu hakkında bilgi vermediği, 2018 sonu bilançosunda yer alan envanter değerleri 2019 yılı hesaplarına aktarılmadığı için 2019 ve sonraki yıl bilanço değerleri gerçeği yansıtmadığı, davalı firmanın yasal defterlerinin yasal mevzuata uygun olarak kayıt altına alınmadığı, 2018 yılı sonu envanter değerlerinin 2019 yılına devrinin yapılmadığı, firmanın son iki yılına ait gelir ve gider hesaplarının neredeyse tamamının kayıt altına alınmadığı, satılan araçların ve hakların satılmasından dolayı elde edilen karın bilançoya yansıtılmaması gibi nedenlerden dolayı, tanzim ettiğimiz son yıl bilanço değeri olması gerektiğinden daha düşük değerlerden meydana geldiği, bu nedenle bilirkişi olarak değerlendirmeyi 2018 yılı bilançosuna göre yapıldığı, ayrıca değerlendirmede davalı firmanın kayıt dışı gelirlerinin tespiti mümkün olmadığından dikkate alınmadığı, davalı şirketin 2018 bilançosunda özkaynak tutarı 504.408,25 TL olup, 500.000,00-TL cayma bedelinin ödenmesi halinde firma özkaynak tutarını kaybedeceği için mahvına sebep olacağı bildirilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 10/07/2017 tarihli İşletme Hakkının ve Uygunluk Belgesinin Devir Vaadi Sözleşmesi uyarınca;davalının sahibi bulunduğu Özel Harem Polikliniğinin işletme hakkının ve uygunluk belgesinin 300.000 TL karşılığında davacıya veya onun göstereceği 3.kişiye devri hususunda anlaşılmıştır.
Davalı sözleşmeden cayma gerekçesi olarak sözleşmede peşin olarak ödenmesi kararlaştırılan 30.000,00-TL’nin eksik 28.000 TL olarak ve kararlaştırılan tarihten çok sonra ödenmesini ileri sürmüştür.
Ancak bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere,davacı davalıya 12/07/2017 tarihinde 15.000,00 TL, 13/02/2018 tarihinde 13.000,00 TL ödemiş, bakiye 2.000,00 TL’yi ise 12/03/2017 tarihinde davalının avukatına havale etmiştir.
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün devir talebini red işleminin iptaline ilişkin davanın 25/10/2018 tarihinde sonuçlandığı ve işletmenin askıda kaldığı süre gözönüne alındığında davacının ödemede temerrüde düşmediği anlaşılmıştır.
Bu nedenle davalının sözleşmeyi feshi haksızdır.
Ancak sözleşme serbestisi ilkesi gereğince, davalıyı kendisine ait işletme ruhsatını davacıya devri hususunda zorlayıcı karar verilemeyeceğinden işletme ruhsatının davacı veya onun göstereceği kişi adına tescili talebinin reddine karar verilmiştir.
Sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedilmesi nedeniyle,davalının sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı ödemesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nun 22.maddesine göre tacir sıfatına haiz borçlu, fahiş |olduğu iddiası ile cezai şarttan indirim yapılmasını mahkemeden isteyemez. Kural bu olmakla birlikte, Yargıtay, kararlaştırılan cezai şart miktarının ekonomik yönden borçlunun yıkımına sebep olabilecek tarzda yüksek olduğunun saptanması halinde tacir olan borçlu yönünden de cezai şarttan indirim yapılabileceğini kabul etmektedir. Ancak, böyle bir indirimin yapılabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın borçlunun ekonomik yönden yıkımına yol açacağının belirlenmesi gerekir.
Bu yönden mahkememizce davalı şirket kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davalı şirketin 2018 bilançosunda özkaynak tutarı 504.408,25 TL olup, 500.000,00 TL cayma bedelinin ödenmesi halinde firma özkaynak tutarını kaybedeceği için mahvına sebep olacağından, sözleşmenin miktarı ve davalının mali durumu gözetilerek, sözleşmede cayma tazminatı olarak belirlenen 500.000,00 TL tutarından mahkememizce indirim yapılarak takdiren 80.000,00 TL cayma bedelinden davalının sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Davacının işletme hakkı ve uygunluk belgesinin devrine ilişkin talebi red edildiğinden sözleşmedeki miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Cezai şarttan mahkememizce resen indirim yapıldığından cezai şarttan red edilen kısım için davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmolunmamıştır.
Açıklanan gerekçe ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlere , kararın dayandığı gerekçeye ve kurulun takdirine göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 80.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 5.464,80- TL harçtan peşin alınan 8.538,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.073,95-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde yatırına iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 2.359,30-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına göre hesaplanan 1.179,65-TL ile peşin alınan 5.464,80-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı yararına ölçümlenen 11.200,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen kısım yönünden davalı yararına ölçümlenen 21.050,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/12/2021

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır.

Davacı gideri;
100,20 TL ilk gider
2.000,00 TL bilirkişi ücreti,
259,10 TL tebligat ve posta gideri,
2.359,30 TL toplam gider