Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/151 E. 2020/742 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/151 Esas
KARAR NO : 2020/742

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : …. KUMAŞÇILIK TİC. SAN. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … – İzmir Yolu 5. Km. Aysel Sok. Üçevler Mah. Arkat İş Mrk. Kat:4 D:18 Nilüfer/ BURSA

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2018
KARAR TARİHİ : 19/11/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkiline ait firmanın sektöründe son derece ciddi, güvenilir ve kaliteden asla ödün vermeyen özelliğiyle tanınan, bu nedenle gerek Yurtdışı Gerekse Türkiye genelinde Kummsal Firmalara Özel Tasarım ve Üretim yapan bir kuruluş olduğunu, müvekkilinin Türkiye ve Avrupa’da işyerleri olan kurumsal bir firma için, promosyon niteliğinde olamayan özet Tasarım Gömlek için anlaşma yaptığını ve bu gömleklerin üretimi için gerekli olan kumaşı Davalı … LTD. ŞTİ.’nden 11.10.2016 tarihli fatura ile 8.652,42 -TL bedeîle satın aldığını, müvekkilinin; kumaşın tesliminden hemen sonra “Kumaşın Renk ve Doku olarak Numunelere uygun olmadığını” mail yoluyla davalı firmaya bildirdiğini, müvekkilinin gömleklerin dikimi için … Gömlek San. isimli firmaya dilekçeye ekli fatura ile 10.816,00.-TL ödediğini, yine; gömleklerin cep nakış işlemeleri için … Nakış Ltd. Şti ne 1.688,04.-TL ödeme yaparak müşterisine teslim ettiğini, yine; müvekkili firmanın 02.12.2016 tarihli iade faturası ile 2 320,16-TL bedelli malı davalıya iade ettiğini, ancak; bir süre sonra müşterisinin gömlekleri müvekkiline iade ettiğini, gömleklerin haien depoda durduğunu, müvekkili tarafından davaya konu kumaşın EGE Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma-Uygulama Merkezine gönderildiğini ve 13 01 2017 tarihli Raporla kumaşın hatalı olduğu ve gizli ayıp niteliğinde bulunduğunun açıkça ortaya çıktığını, bu nedenle gizli ayıp niteliği taşıyan mat nedeniyle uğradıkları zararın tazmini için dava açmış olmalarına rağmen, davalı firmanın uzlaşma yoluna gitmediğini ve müvekkilinin zararını ödemek yerine, ayıplı mal bedelini tahsil etmeye çabaladığını, üstelik takipte yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, müvekkilinin takipten haberdar olmadığını, takibe konu edilen malların 2.320,16.-TL Kısmı için Fatura ile iade edilmesi nedeniyle, 9.144,47 TL’lik kısmı için ise gizli ayıplı mal olması sebebiyle sözleşmeden dönmeleri nedeniyle, Bursa 16. icra Müdürlüğünün 2017/… E Sayılı dosyasından borçlu olmadıklarının tespitine, telafisi imkansız zarara uğrayacaklarının aşikar olması nedeniyle takibin durdurulmasına, kötüniyetli olan davalıdan %40 tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının alınarak taraflarına verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkili aleyhine açılan menfi tespit davasının usul ve yasaya aykırı olduğundan reddini talep ettiklerini, müvekkili tarafından üretilen mallar ayıplı olmamakla birlikte, malların ayıplı olmadığına dair savunmalarına, halel gelmemek kaydıyla davacı tarafından müvekkiline süresinde yapılmış bir ayıp ihbarının da bulunmadığını, müvekkili şirketin iş bu dava dilekçesi ile malların ayıplı olduğuna dair iddiadan haberdar olduğunu, “TTK m,23/c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ısa alıcı iki gün içînde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.” TTK’nın açık hükmü karşısında süresinde yapılmış bir ayıp ihbarının olmadığının sabit olduğunu, davacı tarafından müvekkiline iade edilen fatura olması ile malların ayıplı olması arasında bir alaka bulunmadığını, ayrıca iade faturasının da süresinde yapılmadığını, müvekkili şirket tarafından satılan kumaşların ayıplı olduğuna dair yapılan bir tespitin mevcut olmadığını, davacı tarafın iddiasından başka somut hiçbir delil bulunmadığını, davacı tarafın salt Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2017/… E. Sayılı dosyası ile yapılan icra takibindeki alacağın alınmasını engellemek amacıyla salt kötü niyetli olarak iş bu davayı ikame ettiğini, Sonuç olarak, açıklanan ve Mahkemenize yapılacak yargılama sırasında resen dikkate alınacak nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, sözleşme, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, Bursa 16. İcra Müdürlğünün 20157/… esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Mahkememizce; Dava konusu kumaşların ayıplı olup olmadığı, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi ve alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması yönünden İZMİR NATM’ye talimat yazılmasına, mahallinde ve davacı yana ait ticari defterler üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına, bilirkişi olarak konusunda uzman 1 tekstil mühendisi bilirkişi ile SMMM bilirkişinin resen seçilmesine, karar verilmiştir.
Alınan 12/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafça ibraz edilen 2016 hesap dönemine ait sunulu ticari defterlerin zorunlu Noter açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılı olduğu, diğer taraftan davacı tarafça ibraz edilen, sair vesaikin, muhasebe fişleri ve muhasebe kayıtları, muhasebe fişlerine ekli müsbit evrakların, faturaların ( V.U.K. M.229-232) hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği ve davacı lehine delil niteliğinde bulunduğu, numune alınan gömleklerde kumaşın bünyesinde bu birleşim kumaşın tamamında ( %60 Pamuk ve %40 polyester) oranlarında karşılık bulunduğu, bulunan boncuklanma direnci değerinden de görüldüğü gibi, bulunan 2-3 değeri boncuklanma direncinin düşük olduğunu gösterdiği, kullanılmış gömlek üzerinde görülen tüylenme hatasının gömlek kumaşının boncuklanma direncinin düşük olmasından kaynaklandığı kanaatine varıldığı, 302.02 Tektaş Kumaşçılık Ltd. Şti. Alt hesabında kayıtlı olduğu ve 31.12.2016 tarihli kapanış bakiyesinde davacının davalıya 12.304,61 TL borçlu olduğu ancak; davacıya teslim edilen kumaşların ayıplı olması nedeniyle davacı ticari defterlerinde tespit edilen 12.304,61 TL’yi davalıya ödeyip ödememesi hususunun Mahkememize ait olduğu, davalı yandan 2.060,10 metre kumaş alınmış, 388 gömleğin akıbeti belli olmayıp bunların iadesi ve bedeli konusunda ayrı bir dava açıldığının dava konusunda belirtildiği bildirilmiştir.
Mahkememizce; Taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, davalı yana ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, bilirkişi olarak konusunda uzman 1 SMMM ve 1 Hesap bilirkişinin resen seçilmesine karar verilmiştir.
Alınan 08/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafından satın alınan kumaşların ayıplı ofması nedeniyle, kumaş bedellerini de içeren cari hesap alacağının tahsili için davalı tarafından başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebinden kaynaklanmakta olduğu, dosyasında bulunan ve talimatla İzmir 2 Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/6 T. Dosyasıyla davacının ticari defterlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen Bilirkişi Heyet Raporuna göre; 31.12.2016 tarihi itibariyle davalının davacıdan 12.304,61 TL Alacaklı göründüğü, Davalının ticari defterlerine göre, takip tarihi (31.01.2017) itibariyle davalının davacıdan 12.304,61 TL alacaklı göründüğü, dosyasında bulunan ve talimatla İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/6 T Dosyasıyla alınan bilirkişi heyet raporunda, Tekstil Mühendisi Prof. Dr Mehmet Çetin ERDOĞAN tarafından davaya konu kumaşlarla dikilmiş olan gömlekler üzerinde yapılan inceleme sonucu, dava konusu kumaşların ayıplı olduğunun tespit edilmiş bulunduğu, dava konusu kumaşlarda “Boncuklanma – Tüylenme ” olarak adlandırılan “Boncuklanma Direnci”nin istenilen değerlen sağlamamasından kaynaklanan ayıp bulunduğu ve bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde bulunduğunun tespit edilmiş olduğu, Davacı tacir alıcının; gizli ayıbı tespit ettirdiği 13/01/2017 tarihinden sonra, hemen satıcıya ayıp ihbarında bulunduğunun tespit edilemediği, aleyhinde satış bedelinin tahsili için 31/01/2017 tarihinde başlatılan icra takibine karşı da 1 Yıl sonra 2018 Ocak Ayında Takibe-Borca İtiraz davası açmış bulunduğu, bu nedenle, takdiri tamamen Mahkememize ait olmak üzere; gizli ayıbı tespit ettirdikten sonra hemen satıcıya ihbarda bulunmayan davacı tacir alıcının, ayıba karşı tekeffülden dolayı satıcıya başvuramayacağı gibi, yapılmış olan icra takibinde de defi olarak da ayıp iddiasında bulunamayacağı kanaatine varıldığı, davacı alıcı ve davalı satıcının ticari defler ve kayıtlan incelenmesi sonucu, tarafların ticari defterlerinde takip tarihi oian 31.01.2017 itibarıyla davalı satıcının, davacı alıcıdan 12.304,61 TL alacaklı olduğu hususu tespit edilmiş olup, davalı tarafça davacı lehine olmak üzere, can hesap ekstresine dayalı olarak 11,454,61 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatılmış olup, bu nedenle, Mahkemece davacının ayıp ihbarını süresinde yapmadığı sonucuna varılması halinde, davacı alıcının menfi tespit talebinin tamamının reddine karar verilebileceği hususunun Mahkememizin takdirinde olduğu, Mahkememizce bilirkişi heyetinin vardığı kanaatin aksine, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı sonucuna varılması halinde, davacının 02/12/2016 tarihli iade faturası ile iade edilen miktar mahsup edildikten sonra elinde kalan kumaşların bedeli olan 7.024,45 TL.’ den (9 344,61 TL – 2.320,16 – 7,024,45 TL) sorumlu olmayacağı ve (Ayıplı kumaşların davalı satıcıya teslimi şartıyla) cari hesaptan düşecek bu miktar için icra takibinde borçlu olmadığı sonucuna varılacağı bildirilmiştir.
Davacı tarafından, dava dilekçesi ekinde de sunulan e-posta’da “davalıdan alınan kumaşların gönderilen numune renk ve doku ile hiçbir ilgisi olmadığı” hususu belirtilmiş, ancak boncuklanma – tüylenme ile ilgili ayıp ihbarında bulunulmamıştır.
Davacı taraf yukarıda belirtilen e-posta’dan sonra, faturaya konu kumaşları iade etmeyip, 25/11/2016 tarihli faturaya 1.040 adet gömlek diktirmiş, 22/12/2016 tarihli fatura ile de gömleklere cep nakış işlemesi yaptırmıştır.
Kumaşlarda olduğu iddia edilen gizli ayıp Ege Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma Uygulama Merkezi Deney Laboratuvarında yapılan inceleme sonucu düzenlenen 13/01/2017 tarihli raporla tespit edilmiştir. TTK 23. Maddesi ve BK 223. Maddesine göre ayıbın ortaya çıkmasından sonra, ayıbın hemen satıcıya bildirilmesi gerekmektedir. Ancak davacı tarafından davalı-satıcıya hemen ayıp ihbarında bulunulmamıştır.
Davacı tarafça, toplu gömlek üretime geçmeden önce, kumaşların tesliminden sonra, numune üreterek, gömlek diktirmesi, var ise ayıbı bu şekilde tespit ettirmesi ve davalıyı uyarması gerektiği halde, muayene ve kontrol yükümlülüğünü yerine getirmeden doğrudan tüm kumaşlara gömlek diktirmesi basiretli bir tacir davranışı olarak kabul edilemeyeceğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir. ( Yargıtay 19 HD’nin 2014/12045 – 2015/1541 K. Sayılı ilamı)
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 195,79 TL’den mahsubu ile artan 141,39 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan posta, tebligat gideri 1.025,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı yararına ölçümlenen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
19/11/2020

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Davalı gideri ;
1.000,00 TL bilirkişi gideri,
25,50 TL tebligat posta gideri
1.025,50 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.