Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1135 E. 2020/608 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1135
KARAR NO : 2020/608
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI :
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2018
KARAR TARİHİ : 20/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile davalı arasında ticari iş ilişkisi ve bu ilişkiye dayalı olarak bir cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davalıdan bakiye cari hesap borcunun tahsili amacıyla Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyasından davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’ne karşı icra takibine girişildiğini ancak davalı işbu takibe haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı borçlunun hukuka aykırı olarak yaptığı bu itirazın iptali gerektiğini, davalının icra takibine dayanak teşkil eden faturayı iade ettiğini ve böyle bir borcunun olmadığını iddia etse de müvekkili şirket ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin açık olduğunu, müvekkili şirket ile davalı borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti arasında deniz yolu ile insan ve mal taşınmasına ilişkin bir sözleşme bulunduğunu, işbu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin davalının İmralı adasında yapmakta olduğu inşaatın işçilerini ve inşaat malzemelerini tekne ile İmralı adasına taşıdığını, verilen bu hizmet karşılığında söz konusu fatura tanzim edildiğini ve davalıya gönderildiğini, müvekkili şirket ile davalı arasında yapılan sözleşmede İmralı Adasına geçiş başına değil, toplam bir ücret belirlendiğini, ancak İmralı Jandarma Komando Ada Güvenlik Komutanlığında tutulan kayıtlar ile yapılan sefer sayısının saptanabilir durumda olduğunu, söz konusu kayıtlar incelendiğinde icra takibine konu olan borcun açık ve net şekilde var olduğunun görüleceğini, davalının itirazında haksız olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi için işbu davayı açtıklarını, açılan işbu davanın kabulü ile Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı icra takip dosyasının devamına, alacak likit ve davalı kötüniyetli olduğundan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının sunmuş olduğu faturanın geçersiz olduğunu, alacağın likit olmadığını, ne olduğu ve neden kaynaklandığının belli olmadığını, belirsiz alacak olduğunu, faturanın içeriğinin belli olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, BA-BS formları, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından faturaya dayalı olarak 15/09/2017 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri 20/09/2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde borca itiraz etmiştir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş davacı tarafça ibraz edilen ticari defteler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin sunmuş olduğu 12/04/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacının ticari defterlerinin tasdiklerinin süresinde yaptırıldığını, sahibi lehine delil teşkil ettiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 69.500 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davacıdan 12.500 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki asıl husumetin davacının ticari defterlerinde olup, davalının ticari defterlerinde olmayan 01/08/2017 tarihli, 113189 nolu, 129.500 TLlik faturadan kaynaklandığını, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 107.500 TLlik tahsilat yapıldığını, davalının ticari defterlerine göre davacıya 92.500 TLlik ödeme yaptığını, davacının kayıtlarına geçirmiş olduğu 107.500 TLlik tahsilatın doğru olarak kabul edilmesi gerektiğini, İmralı Adasına inşaat malzemesi nakliyesi ve tekne kirası bedeli olan 01/080/2017 tarihli, 113189 nolu ve 129.500 TLlik faturanın davacının hizmeti olarak kabul edilmesi durumunda davacının davalıdan 69.500 TL alacaklı olduğunu, İmralı Adasına inşaat malzemesi nakliyesi ve tekne kirası bedeli olan 01/08/2017 tarihli, 113189 nolu ve 129.500 TLlik faturanın davacının hizmeti olmadığı, davacının davalıya 60.000 TL borçlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazları kapsamında dosyada ek rapor düzenlenmek üzere dosya önceki bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 30/04/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacının ticari defterlerine göre davalıdan 69.500 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davacıdan 12.500 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki asıl husumetin davacının ticari defterlerinde olup, davalının ticari defterlerinde olmayan 01/08/2017 tarihli, 113189 nolu, 129.500 TLlik faturadan kaynaklandığını, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 107.500 TLlik tahsilat yapıldığını, davalının ticari defterlerine göre davacıya 92.500 TLlik ödeme yaptığını, davacının kayıtlarına geçirmiş olduğu 107.500 TLlik tahsilatın doğru olarak kabul edilmesi gerektiğini, İmralı Adasına inşaat malzemesi nakliyesi ve tekne kirası bedeli olan 01/080/2017 tarihli, 113189 nolu ve 129.500 TLlik faturanın davacının hizmeti olarak kabul edilmesi durumunda davacının davalıdan 69.500 TL alacaklı olduğunu, İmralı Adasına inşaat malzemesi nakliyesi ve tekne kirası bedeli olan 01/08/2017 tarihli, 113189 nolu ve 129.500 TLlik faturanın davacının hizmeti olmadığı, davacının davalıya 60.000 TL borçlu olduğu mütalaa edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
O halde somut olayda toplanan delillerden, davacı tarafından davalı ile kurulan ticari ilişki kapsamında davalıya ait işçiler ve malların tekne ile taşınmasına dair hizmet verdiğini fatura düzenlediği ancak bedelin ödenmediğini ileri sürmüş davalı ise davacının iddialarını inkar ederek faturaya itiraz ettiği anlaşılmakla uyuşmazlık, taraflar arasında icra takibine konu faturaya dayanak akti ilişkinin kurulup kurulmadığı, akti ilişki kurulmuş ise faturaya konu hizmetin verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.
Diğer yandan 4721 sayılı TMK’nın 6. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 200. Maddesine göre “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir. ” taraflar arasında nakliye hizmetine dair hukuki ilişkinin varlığı ve akti ilişkinin kurulup kurulmadığının uyuşmazlığın miktarı itibariyle davacının yazılı ve kesin delillerle ispat etmesi gerekir.
Dava konusu icra takibine dayanak davacının tutunduğu 129.500 TL bedelli 01/08/2017 tarihli faturanın davalının ticari defterinde kayıtlı olmadığından HMK’ nın 222 Maddesi uyarınca davacının ticari defterindeki fatura kaydının davacı lehine delil olarak kabul edilmesine olanak bulunmamaktadır.
Öte yandan davacı tarafından sefer kayıtlarının İmralı Jandarma Güvenlik Komutanlığından getirtildiği bu kayıtlarda davalıya ait malların taşınması, davalıyla kurulan ticari ilişkiyi gösterir bir kayda rastlanmadığından delil başlangıcı niteliğinde olmadığı anlaşılmakla davalının tanık delili savunmasına ve sefer kayıtlarına itibar edilmemiş olup bu kapsamda davacı tarafından davalı ile akti ilişkinin olduğu ve faturaya konu hizmetin verildiğinin yazılı delille ispat edemediği gibi davalınında usulun uygun yemin beyanında bulunduğundan davanın sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 839,39 TL’den mahsubu ile bakiye 784,99 TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.835,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,

Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.