Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1059 E. 2021/327 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1059 Esas – 2021/327

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına KARAR

ESAS NO : 2018/1059
KARAR NO : 2021/327

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 2- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 3- ….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/08/2018
KARAR TARİHİ : 27/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Dava konusu olayın 29/10/2016 tarihinde müvekkil …’in …’ın sevk ve idaresinde bulunan 16 … 64 plakalı araç içinde yolcu olarak bulunduğu sırada Gemlik İlçesi Bursa Beton kavşağında meydana geldiğini, dava konusu olay öncesinde meydana gelmiş olan bir zincirleme kaza sebebiyle müvekkilin içinde bulunduğu araç şoförü olan … önüne aniden çıkmış olan …’ın sevk ve idaresinde bulunan 16 … 38 plakalı araca çarptığını, bu sebeple kaza sonrası bariyerlere çok yakın şekilde park ederek araçtan indiklerini, kazanın olduğu anda …’ın kullanmış olduğu 16 … 64 plakalı aracın arkasında bulunan 16 … 658 plakalı aracı kullanan …, önünde kaza olması sebebiyle yavaşlayarak durduğunu, bu sırada hız sınırını aşan ve trafik kurallarını ihlal ederek seyir halinde olan 16 … 02 plakalı aracı sevk ve idare eden …, 16 … 658 plakalı araca hızlı şekilde çarptığını, bu çarpmanın etkisiyle 16 … 658 plakalı araç müvekkil …’e çarptığını ve müvekkilin ağır şekilde yaralandığını kazada …’in sevk ve idaresinde bulunan 16 … 02 plakalı aracın içinde bulunduğunu beyan ettiği … ile Bursa’ya seyir ettikleri sırada meydana geldiğini, … ile …’in ifadelerinde, 16 … 02 plakalı aracın ruhsat sahibinin … olduğu beyan edildiğini, 16 … 02 plakalı aracın ruhsat sahinin … olması dolayısıyla işbu dava … aleyhine de açıldığını, davaya konu ceza dosyası yaralamalı trafik kazası ile ilgili Gemlik 3. Asliye Ceza Mahkemesi 2017/135 E. Sayılı dosyası ile görüldüğünü, dosyada kusur raporu bulunmakta olup müvekkil …’in kusursuz olduğu aynı zamanda 16 … 02 plakalı araç şoförü olan …’in %100 kusurlu olduğu tespit edildiğini, müvekkil … söz konusu trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralanmış, 7 saat süren ameliyat neticesinde sol omzuna 10 adet platin, sol ayağına ise 6 adet platin takıldığını, Orhangazi Devlet Hastanesi’nden alınan heyet raporu neticesinde müvekkilin maluliyet oranının %21 olduğu tespit edildiğini, Müvekkil …, kaza neticesinde kolunu kaldıramamaya başlamış bu sebeple de çalışma hayatı sona erdiğini, müvekkil hem çalışma hayatından uzaklaşması sebebiyle ağır üzüntü ve acı içerisinde olduğu gibi aynı zamanda gündelik işlerini dahi yerine getirememeye başladığını, Meydana gelen kaza sadece ekonomik hayatını etkilememiş aynı zamanda sosyal hayatını yerle bir ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, haklı davamızın kabulü ile, müvekkilin halen çekmekte olduğu ve ileride devam etmesi kuvvetle muhtemel elem ve ıstırap dolayısıyla 80.000,00 TL manevi tazminatın hüküm altına alınması, hükmedilecek tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı … SigortaA.Ş.’nin Manevi tazminat klozunda belirtilen limit dahilinde sorumlu tutulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen 16 … 02
plakalı araç, müvekkil şirkete 21/12/2015
-2016 tarihleri arasında 112016450 numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, işbu poliçelerden dolayı sorumluluğın, sigortalımızın kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 290.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, davanın konusu yalnızca manevi tazminata ilişkin olup, kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet poliçesi müvekkil şirket tarafından tanzim edildiğinden ve manevi tazminat zorunlu mali mesuliyet poliçesi kapsamı dışında olduğundan davanın müvekkil şirket yönünden reddinin gerektiğini, açıklanan nedenlerden dolayı, davanın müvekkil şirket yönünden reddine, müvekkil Şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği için masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil kaza yapan aracın malikidir ancak işleteni olmadığını, müvekkil söz konusu aracı “Ariyet Sözleşmesi” ile diğer davalılardan kaza yapan …’e verdiğini, söz konusu ariyet alan olan diğer davalı … sözleşme uyarınca kaza tarihinde aracın zilyedi durumunda olduğunu, menkul ya da gayr-ı menkul malların kira alınmaksızın başkalarına ödünç verilmesi fâizsiz bir finansman sağlama yöntemi olduğunu, örneğin 1 aylığına araba ihtiyacı olan bir kişiye arabanın ödünç verilmesi fâizsiz ödünç sayılmadığını, eğer buna karşılık bir bedel ya da menfaat alınırsa alınan bedel fâiz değil kira olacağını, davacı …’ın vücudunda meydana gelen yaralanmanın 29/10/2016 günü ilk bulunduğu daha önce zincirleme kaza yapan …’ın sevk ve idaresindeki 16 … 38 Plaka sayılı araçta gerçekleşip gerçekleşmediği, hangi yaralanmanın ilk oluşan kazada hangi yaralanmasının ise müvekkilin maliki olduğu ancak ariyet sözleşmesi ile …’e teslim ettiği 16 … 02 Plakalı aracın sürücüsü … olan 16 … 658 plaka sayılı araca, bu aracın da …’a çarpması sonucu meydana geldiğinin net olmadığını, kısaca davacının ilk oluşan zincirleme kaza anında bulunduğu araçta yaralanıp yaralanamadığı ve hangi kazanın davacı üzerinde hangi yaralanmalara yol açtığı açık ve belli olmadığını, davacı …’in ilk bulunduğu daha önce zincirleme kaza yapan …’ın sevk ve idaresindeki 16 … 38 Plaka sayılı araçta gerçekleştiğini müvekkilimin sahip olduğu aracın çarpmasından önce yaralandığını düşündüklerini, davacı …’ın kaza öncesinde çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa ne işte çalıştığı ve aldığı ücretin ne olduğunun, dolayısıyla ekonomik ve sosyal durumunun kanıtlanması gerektiğini, manevi tazminat, kişilik hakkının ihlali halinde duyulan manevi sıkıntıların, acıların karşılığı olduğunu, davalının dava konusu edilen kaza nedeniyle uğradığını iddia ettiği manevi zararı ispatlaması gerektiğini, bu nedenlerle davacının hukuki dayanaktan yoksun manevi tazminat dava talebinin öncelikle usule ilişkin itirazlarımız nedeniyle olmak üzere, reddine; davacının davasının ve taleplerinin müvekkil yönünden reddine, 16 … 02 plakalı aracın trafik kaydına dava sonuna kadar rızaen satışını ve cebri icra yolu ile satışını önlemek amacıyla ihtiyati tedbir konulması talep edilmiştir. Huzurdaki davada, müvekkilin yasal sorumluluğu bulunmadığından, tedbir kararının uygulanması sonucu zarar oluşacağından, tedbir taleplerinin reddine, davacının davalı Sigorta Şirketi’nden tazminat almaları konusunda ne zaman ve ne tür bir başvuruda bulunduklarının; Davalı Sigorta Şirketi’nin de tazminat ödemeyi reddetmişse ne sebeple reddettiğinin ve bugüne kadar neden tazminat ödemediğinin açıklatılmasına; davacıların tüm delillerini sunmalarına ve tarafımıza tebliğ ettirmelerine ve buna göre ek savunma hakkımızın saklı tutulmasına; son derece abartılı ve olağanın çok üzerindeki manevi tazminat isteklerinin reddine; izah edilen nedenlerle,davacının haksız, hukuka aykırı ve dayanaksız davasının reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Aracın maliki ve işleteni olmadığını, sadece söz konusu “ariyet sözleşmesi” ile aldığını, kaza tarihinde sadece aracın zilyedi durumunda olduğunu, aracın işleteni olmadığından davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, kusur ve illiyet bağı konusunda kaza günü sevk ve idaresinde bulunan davalılardan …’in maliki olduğu ve ariyet sözleşmesi ile kendisine teslim ettiği 16 … 02 plakalı araçla Bursa ili Gemlik ilçesi beton kavşağı mevkiine yaklaştığı sırada daha önce zincirleme kaza yapan …’ın sevk ve idaresindeki 16 … 38 plaka sayılı araçta bulunan davacı …’in daha önce önündeki aracın kaza yapması ile duran sürücüsü … olan 16 … 658 plaka sayılı araca kendi sevk ve idaresinde bulunan ancak davalı …’in maliki olduğu ancak ariyet sözleşmesi ile kendisine teslim ettiği 16 … 02 plakalı aracın sürücüsü … olan 16 … 658 plaka sayılı araça, bu aracın da …’a çarpması sonucu meydana geldiğinin net olmadığını, kısaca davacının ilk oluşan zincirleme kaza anında bulunduğu araçta yaralanıp yaralanmadığı ve hangi kazanın davacı üzerinde hangi yaralanmalara yol açtığının belli olmadığını, ben davacı …’in ilk bulunduğu daha önce zincirleme kaza yapan …’ın sevk ve idaresindeki 16 … 38 Plaka sayılı araçta gerçekleştiğini kendisinin kullandığı araca çarpmasından önce yaralandığını düşündüğünü ve iddia ettiğini, davacı …’in kaza öncesinde çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa ne işte çalıştığı ve aldığı ücretin de ne olduğunu, ekonomik ve sosyal durumunun ne olduğunun kanıtlanmasının gerektiğini, manevi tazminat için de yine ispatın gerektiğini, bu nedenlerle davacının hukuki dayanaktan yoksun manevi tazminat dava talebinin öncelikle usulden reddine, maddi ve manevi taleplerinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, … Sigorta A.ş’ye müzekkere yazılarak kazaya karışan araçların hasar, sigorta poliçeleri, İl Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak kaza tespit tutanağı örneği celp edilmiş, tarafların ekonomik durum araştırmaları yapılması istenmiş, cevabi yazılar dosyamız arasına alınmıştır.
Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/135 Esas sayılı dosyası uyap sisteminden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının her türlü tedavi evrakı muayene gördüğü hastanelerden celp edilerek dosyamız arasına alınmış, dosyamız temin edilen evraklar ile birlikte Uludağ Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığına sevk edilerek Sağlık kurulu raporu temin edilmiştir.
10/02/2021 tarihli ATK tarafından tanzim edilen son raporda özetle; … TC kimlik numaralı …’in 29/10/2016 tarihinde meydana geldiği bildirilen trafik kazası ile illiyetli arızalarının 11 Ekim 2008 tarihinde yayınlanan 27021 sayılı çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği kapsamında değerlendirilmesinde meslekte kazanma gücünü %15.2 (onbeşnoktaiki) oranında kaybetmiş olduğu, tedavi dönem olan iyileşme süresinin 6 (altı) aya kadar uzayabileceği kanaatini bildirmiştir.
Trafik bilirkişi tarafından tanzim edilen 04/12/2020 havale tarihli raporda özetle:16 … 02 plakalı aracın Süsücüsü olduğunu beyan eden …’in 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda yer alan Trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller başlıklı KANUN MADDE 84- Araç sürücüleri trafik kazalarında;….. d) Arkadan çarpma……Hallerinde asli kusurlu sayılırlar……ihlal ettiği ve buna sebep olarak ise aynı kanunun ilgili Trafik işaret ve kurallarına uyma zorunluluğu başlıklı 47.nci maddesinin D bendindeki KANUN MADDE 47- ….. d) Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere (Tedbirsiz) Uymak zorundadırlar. ile aynı kanunun ilgili diğer 52.nci maddesinin B bendindeki Hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak Başlıklı KANUN MADDE 52…..b) Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak,….zorundadırlar altı çizilerek belirtilen kurallarına riayet etmediğinden ötürü, kazanın oluşumunda Asli Yönden ve %100 (yüzdeyüz) Oranında Kusurlu olduğu; Emniyet Şeridi üzerinde PARK HALİNDE BULUNAN 16 … 64. 16 … 658 plakalı araçlar ile sürücüleri ve YAYALAR …, …, … için kazanın kaçınılmaz olarak gerçekleşmesi göz önüne alındığında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa aykırı bir fiili görülmediğinden ötürü, kazanın oluşumunda Kusursuz oldukları kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; 29/10/2016 tarihinde meydana gelen kazaya dayalı olarak talep edilen manevi tazminat talebine ilişkindir.Trafik bilirkişisi tarafından tanzim edilen 04/12/2020 tarihli raporda özetle; 16 … 02 plakalı aracın sürücüsü davalı …’in %100 kusurlu olduğu, davacının yolcu olarak bulunduğu 16 … 64 plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın kusursuz olduğunun bildirildiği, ATK tarafından tanzim edilen 10/02/2021 tarihli maluliyet raporunda özetle; davacının meslekte kazanma gücünü %15.2 oranında kaybetmiş olduğu, tedavi dönem olan iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği kanaatinin bildirildiği, trafik bilirkişisi ve ATK tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu edilen hususlar bilimsel, gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporların mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte ,tarafların kusur oranı, olayın meydana geldiği tarih, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü dikkate alınarak davacıda oluşan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacının davalı … ve davalı …’e açmış olduğu manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, davanın davalı … Sigorta yönünden 23/10/2020 tarihinde işlemden kaldırıldığı ve üç aylık sürede de yenilenmediği dikkate alınarak davanın davalı … Sigorta A.Ş. yönünden açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacının manevi tazminat talebine ilişkin davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davacının davalı … ve davalı …’e açmış olduğu manevi tazminat KISMEN KABULÜNE, buna göre 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 819,72 TL harçtan peşin alınan 273,24 TL’nin mahsubu ile bakiye 546,48 TL nispi karar ve ilam harcının … ve davalı …’ten alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 2.109,20 TL yargılama giderinin kısmen kabul oranına göre hesap edilen 316,38 TL’sinin ve 273,24 TL peşin harcın, 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 630,72 TL’nin … ve davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına, davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı … vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
7-Davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
750 TL bilirkişi ücreti
760,00 TL ATK masrafı
599,20 TL posta ve tebligat gideri
273,24 TL peşin harç
35,90 TL başvurma harcı
5,20 TL vekalet harcı