Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/993 E. 2018/755 K. 31.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/993 Esas
KARAR NO : 2018/755

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – Dumlupınar Mah. Ceren(500) Sk. No:7B İç Kapı No:14 Nilüfer/ BURSA
VEKİLİ : Av. … – Hacıilyas Mah. 4.Aral Sk. Avukatlar İş Merkezi K:4 D:27 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – Kıbrıs Şehitleri Cad. Şentürkler İş Merkezi No:11/8 Uluyol Osmangazi/ BURSA
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 31/05/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının müvekkilinin müşterisi olduğunu, müvekkilinin davalıya hizmet verdiğini ancak verilen bu hizmetlerin bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibe yapılan itirazın iptali ile, davalı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı, mahkememiz oturumundaki beyanında; davacı yanın ibraz ettiği teklif formunun işin yapıldığı anlamına gelmediğini, tarafların tacir olduğunu ve alacak verecek kayıtlarının da ticari defterlerinde işli olmak zorunda olduğu bildirilmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Gemlik İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında, 18.407,82-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş davalı tarafça ibraz edilen ticari defterler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Davacıya ticari defterlerini sunmak üzere 26/01/2018 tarihli celsede verilen ara karar gereğince ihtaratlı tebligat yapıldığı ancak davacının ticari defterlerini sunmadığı gibi davacı ticari defter kayıtlarının aksini ispata yarar nitelikte herhangi bir delil ibraz etmediği anlaşılmaktadır.
Alınan 02/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafın incelemeye 2017 yılına ait envanter yevmiye ve kebir defterlerini ibraz ettiğni, defterlerin açılış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırıldığı yevmiye defterlerinin kapanış tasdiki yasal süresinin dolmadığı devam ettiği defterlerin birbirleri ile uyumlu olduğu muhasebe ilkelerine ve tek düzen hesap planına uygun tutulduğunun tespit edildiği, davacı tarafın incelemeye gelmemiş defter ibraz ettiğini, davalı defterlerinde fatura ile davacı ile ilgili herhangi bir kayıt bulunmadığını, dosyadaki fatura örneği incelendiğinde 27/03/2017 tarihli olduğu 17.938,95-TL bedelli olduğu silik fotokopisi sunulduğu için faturada imzanın açık mı kapalı mı atıldığının tespitinin yapılamadığı irsaliye bulunmadığı ve fatura muhteviyatı malların teslim edildiğine ve faturanın davalıya tebliğ edildiğini gösteren hiçbir belgenin dosyada mevcut olmadığı bu nedenle davacının öncelikle faturayı davalıya tebliğ ettiğini ve fatura içeriği mal veya hizmetleri de teslim ettiğini ispatlaması gerektiği, davalının temerrüde düşürüldüğünü gösteren bir belgenin dosyada mevcut olmadığı, dolayısıyla davacının takip öncesi işlemiş faiz talebi yerinde olmadığı, davalı tarafından maliyeye beyan edilen BA formunda davacı tarafından kesildiği iddia edilen fatura ile ilgili bir beyanın bulunmadığı davalı defterlerinde ne dava konusu fatura ne de davacı firma ile ilgili herhangi bir kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
Bilindiği üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunundaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
İspat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddesine göre; “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
İtirazın iptali davası da yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m.67/1). Alacaklı, alacağının varlığını 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir.
Somut olayda davacı, davaya konu faturalarda yazılı tesisat ve tamir işlemlerinin yapıldığını ileri sürmüş, davalı ise borcu inkâr etmiştir.
Bu durumda, taraflar arasındaki akdi ilişkinin ve borcun varlığını ispat yükü davacı tarafta olup, dosya içeriğinde davacı tarafından davalıya tesisat ve tamir işlemlerinin yapıldığına ilişkin bir delil bulunmamaktadır.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı tarafın inceleme gününde ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, faturayı karşı tarafa tebliğ ettiğini ve faturaya konu hizmeti davalıya verdiğini ispatlayamadığı, davalı ticari defterlerinde de faturayla ilgili herhangi bir kayıt olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 314,36-TL harcın mahsubu ile bakiye 278,46-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına ölçümlenen 2.208,94-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair;taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bursa BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır