Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/913 E. 2019/925 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/913 Esas – 2019/925
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/913 Esas
KARAR NO : 2019/925

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … TEKSTİL SAN.VE TİC.A.Ş. – Yeni Yalova Yolu 12. Km. Alaşar Mevkii No:513 Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. ……. –
DAVALI : …TEKSTİL-… VE ORTAKLARI – (… Mernis: Dereağzı Mah. Sinem Sk. Deniz Gören Villaları Sitesi A Blk.No:2Dc1 İç Kapı No:1 Beylikdüzü / İSTANBUL
VEKİLİ : Av. …… – Mahmutbey Mahallesi My Office 212 Residence Kat:3 Ofis No:39 Bağcılar/İstanbul Bağcılar/ İSTANBUL
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/07/2017
KARAR TARİHİ : 30/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin davalı tarafa muhtelif tarihlerde pamuk, saten, boyalı, kumaş satımı gerçekleştirdiğini, söz konusu ticari münasebet ile ilgili olarak satımı yapılan kumaşların eksiksiz teslim edildiğini, davalının, müvekkili ile olan ticari münasebetinden kaynaklanan toplam 59.746,85-TL tutarındaki fatura bedellerinden kaynaklanan alacak bedelinin ödenmemesi neticesinde icra takibi başlattığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibe yapılan itirazın iptali ile, davalı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı firma ile cari hesaplarının olduğunu ancak tarafların hesapladığı borç tutarı ile firmamızın borçlu olduğu tutarın uyuşmadığını, davacı tarafla firmaları arasında mevcut bulunan ticari ilişkideki parasal tüm hususların TL üzerinden yürütüldüğünü ve davacı tarafça dosya münderecatına dahil edilen fatura örneklerine bakıldığında da bu hususun tespit edilebileceğini, ancak davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak cari hesapta mevcut bulunan borcu USD şeklinde düzenlemekte ve bu doğrultuda icra takibi dava yoluna gittiğini, taraflar arasında mevcut bulunan tüm ticari işlerin TL cinsinden yürütülüyorken USD’nin TL karşısında değer kazanıyor oluşundan dolayı fazladan para almak amacıyla taraflar arasında borcun USD’ye çevrilerek takibinin yapılacağı gibi bir protokol olmamasına rağmen sırf kötü niyetli olarak TLolarak yürütülen ilişkideki mevcut bakiyesi USD cinsine çevrildiğini ve haksız dayanaktan yoksun olarak müvekili firmada fazladan para tahsili yoluna gidildiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:İcra dosyası, cari hesap ekstresi, faturalar, sevk irsaliyeleri, ticari defter, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2017/6967 Esas sayılı dosyasında, 17.166,42-USD toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için dosya bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, ancak davalının talimat mahkemesince belirlenen gün ve saatte ticari defterlerini sunmadığı anlaşıldığından bila ikmal iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Alınan 26/1/2018 tarihli bilirkişi raporunda; tarafların tacir oldukları ve öteden beri ticari ilişki içerisinde bulundukları, taraflar arası düzenlenmiş herhangi bir satış protokolünün bulunmadığı, davacının 2016 yılında e-defter tuttuğu anılan defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri ile bu defterlere yapılan kayıtlara ait beratların yasal süre içerisinde düzenlendiği, bu defterlere yapılan kayıtların sahibi adına delil olma özelliğine sahip olmakla birlikte mahkemenin takdirinde olduğunu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalarda yer alan ticari malların davalıya teslim edildiğine dair sevk irsaliyelerinin düzenlendiği ve sevk irsaliyelerinde teslim alana ait isim ve imzanın bulunduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalarda yer alan tutarların ilgili bulunduğu döneme ait Bs formu ile bağlı bulunduğu Vergi Dairesine bildirildiği, davacıya ait ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 69.269,50-TL alacaklı bulunduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce davalının bağlı bulunduğu Vergi Dairesine müzekkere yazılarak davalı şirketin 2017 Şubat, 2016 Mart, 2016 Nisan, 2016 Kasım aylarına ait Ba formları istenilmiş, Vergi Dairesinden gelen yazı cevabının değerlendirilmesi ve takip talebinin USD cinsinden düzenlendiği, raporun ise TL cinsinden hazırlandığı anlaşılmakla bu hususta ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan 04/04/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan olan alacağının 16.853,36-USD olduğu, davacının davalı adına düzenlediği faturalarda yer alan tutarları bağlı bulunduğu Vergi Dairesine Bs formu ile bildirmesine rağmen, Beylikdüzü Vergi Dairesinden dosyaya gelen yazıdan davalının anılan bu faturaları Ba formları ile bağlı bulunduğu Vergi Dairesine bildirmediği anlaşılmıştır.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı ile ticari ilişkinin adi ortaklık arasında olduğu ve icra takibinin de adi ortaklığa yönelik olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Takip talebinde … ve ortakları denilmiş ve adi ortaklığın kimlerden oluştuğu açıklanmamıştır. Adi ortaklığa karşı yapılacak icra takibinin tüm ortaklara yöneltilmesi gerekir. Bu durumda usulüne uygun bir icra takibinden bahsedilemez. Bu nedenlerle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı gerekçeye göre;
1-Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 1.020,33-TL harcın mahsubu ile arta kalan bakiye 975,93-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına ölçümlenen 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/05/2019
Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim ..
¸e-imzalıdır