Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/815 E. 2020/134 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/815 Esas – 2020/134
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/815
KARAR NO : 2020/134
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … BÜRO KOLTUK SANAYİ TİCARET A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/03/2020

Mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Davalının Bursa 16.İcra Müd’nün 2017/… esas sayılı dosyası ile aleyhine yürüttükleri asıl alacağı 2.000,00 TL olan icra takibindeki borcun tamamına ve ferilerine itiraz ettiğini, davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı olduğundan reddi gerektiğini, müvekkili ile davalı banka arasında genel ticari kredi sözleşmesi mevcut olduğunu, davalının müvekkili şirket hesabından kredi limit tahsis ücreti adı altında 06/04/2017 tarihinde 1,565,20 TL., yine kredi limit tahsis ücreti BSMV adı altında 06/04/2017 tarihinde 78,26 TL., kredi limit tahsis ücreti adı altında 05/04/2017 tarihinde 339,56 TL.ve yine kredi limit tahsis ücreti BSMV’si adı altında 05/04/2017 tarihinde 16,98 TL. olmak üzere toplam 2.000,00 TL.ücret kesildiğini, müvekkili şirketin hesabından yine aynı şekilde 2016 yılı içinde de yine aynı isim altında masraf kesildiğini, müvekkili şirketin bu masrafın bilgisi verilmeden ve çok yüksek bir fiyatlama ile işlemden sonra alınan bir karar ile bu masrafı kabul etmeyeceklerini bildirmesi üzerine alınan bedelin 27/05/2016 tarihinde müvekkili şirket hesabına iade edildiğinin bildirildiğini, 2017 yılı Nisan ayında kesilen işbu bedellerin iadesi için de müvekkili şirket çalışanı … tarafından davalı banka çalışanı … (Uludağ Şubesi-Kobi Bankacılığı)na defalarca kesilen bu bedelin hukuki olmadığı, kebilen bu bedellerin iadesini talep ettiğine dair mail attığını, ancak davalı banka tarafından müvekkili şirket hesabına herhnagi bir iade yapılmadığını, müvekkili şirket sonrasında alınan bu ücretin yasal olmadığını, banka ile çalışılan yıllar boyunca bu şekilde bir uygulama olmadığını, yapılan kesintiye kesinlikle muvafakatleri olmadığını bildirmişse de alınan paranın müvekkili şirkete iade edilmediğini, müvekkilinin defalarca alınan bu ücretin neye göre hangi oranda kesildiğinin bildirilmesini istemişse de bu konuda hiçbir bilgi alamadığını, müvekkilinden kredi limit tahsis ücreti kesilecekse de bu rakamın BDDK’nın belirlediği oranların çok üstünde olduğunu, ayrıca eski dönemelere alınmayan bir masrafın neden bu dönemde alındığının anlaşılamadığını, davalı tarafın muvafakatleri olmadan hesabından çektiği bedelin oldukça yüksek olduğunun açık olduğunu beyanla, davalarının kabulü ile davalıların Bursa 16.İcra Müd’nün 2017/… esas sayılı icra takibine itirazın iptali ile devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:Davacının müvekkili banka şubesinden genel kredi sözleşmesini imzaladığını ve akabinde müvekkili bankadan kredi kullandığını, kullandığı krediler nedeniyle davacıdan taraflar arasında akdedilen sözleşmelere ve hukuka uygun olarak 05/04/2017 ve 06/04/2017 tarihinde limit tahsis ücreti tahsil edildiğini, davaya konu masrafların davacının bilgi ve onayı dahilinde tahsil edildiğini, tacir olan davacının imzalamış olduğu sözleşmeler ile bağlı olup davacıdan alınan masrafların taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesine uygun olduğunu, davacının bu sözleşmeye uygun olarak yaptığı ödemelerin iadesini isteyemeyeceğini, aksi yönde bir düşüncenin sözleşmeye bağlılık ve irade özgürlüğü ilkesine aykırı olacağını, davacının kredi talebi üzerinde söz konusu kredinin kullanım koşulları ve kredi kapsamında tahsil edilecek ücretlerin davacıya bildirildiğini, tüm bunların yanında davacının genel kredi sözleşmesinin 8.maddesinde “Bu metni daha evvel şubenizden edindim, okudum, incelendim.Şube personeli tarafından da bilgilendirildim.Hükümlerde tamamen mutabıkım.”ifadesini yazdığını ve altını imzaladığını, davacının bilgi sahibi olarak uygun bulduğu ve bu kapsamda sözleşme imzaladığı masrafları iade talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenlerle davacının sözleşme hükümleri ile mutabık olduğunun açık olduğunu, dava konusu ücretlerin TTK ve Bankacılık Kanuna da uygun olduğunu, davacının davaya konu masrafları öderken hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmediğini, bu nedenle yapılan ödemenin iadesini talep edemeyeceğini, öte yandan hesap ekstresi/dekontların fatura niteliğinde olup tacir olan davacının TTK hükümleri gereğince basiretli davranarak borçlarını takip etmekle yükümlü olduğunu, müvekkili bankacı alınan dava konusu masrafların 26/08/2016 ve 28/11/2016 tarihinde tahsil edilmiş olup, tacir olan davacının bu durumdan haberdar olduğu konusunda ihtilaf olmadığını, BSMV tutarının kanundan doğan bir yükümlülük olduğu, söz konusu tutarın devlete ödendiği, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri gereğince BSMV sorumlusunun krediyi kullanan kişi olduğu dikkate alındığında yasal düzenlemelere uygun olarak tahsil edilen ve devlete aktarılan tutarlardan aracılık yapan bankalarının sorumlu olmasının hukuken kabul edilemeyeceğini beyanla, resen göz önünde bulundurulacak sebepler doğrultusunda fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER:Dava, cevap, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri, Bursa 16.İcra Müd.’nün 2017/… sayılı icra takip dosyası, banka kayıtları, bankacılık sözleşmeleri, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından faturaya dayalı olarak 17/05/2017 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri 05/05/2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde 29/05/2017 tarihinde borca itiraz etmiştir.
Mahkememizin 05/04/2018 tarihli görevlendirme kararı gereği bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 20/09/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak:Davacının Bursa 16.İcra Müd’nün 2017/… esas sayılı takip dosyasına istinaden 18/05/2017 takip tarihi itibari ile davalı bankadan talep edebileceği alacağın asıl alacak tutarı olan 2.000,00 TL., işlemiş avans faizinin 24,02 TL.olmak üzere toplam 2.024,02 TL.olduğu, hesaplanan asıl alacağın 1.904,76 TL., hesaplanan işlemiş avans faizinin 7,22 TL.olmak üzere toplam 1.911,98 TL.hesaplanan alacak olduğu, asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsiline kadar işleyecek değişen oranlarda avans faizi (%9,75), icra harç ve masrafları, vekalet ücreti ile birlikte tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla TBK’nun 100.madde talepli hesaplandığına dair kanaat ve görüşü açıklanmıştır.
Mahkememizin 27/12/2019 tarihli görevlendirme kararı gereği ek rapor düzenlenmek üzere 08/01/2020 havale tarihli ek rapor düzenlenmiş olup; Davacının Bursa 16.İcra Müd’nün 2017/… esas sayılı takip dosyasına istinaden 18/05/2017 takip tarihi itibari ile davalı bankadan talep edebileceği alacağın asıl alacak tutarı olan 2.000,00 TL., işlemiş avans faizinin 24,02 TL.olmak üzere toplam 2.024,02 TL.olduğu, hesaplanan asıl alacağın 1.904,76 TL., hesaplanan işlemiş avans faizinin 7,22 TL.olmak üzere toplam 1.911,98 TL.hesaplanan alacak olduğu, asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsiline kadar işleyecek değişen oranlarda avans faizi (%9,75), icra harç ve masrafları, vekalet ücreti ile birlikte tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla TBK’nun 100.madde talepli hesaplandığına dair kanaat ve görüşü açıklanmıştır.
O halde toplanan delillerden somut olayda, taraflar arasında 28/01/2014 tarihinde bankacılık işlemleri sözleşmesi, 18/05/2009 tarihinde, 06/04/2011 tarihinde, 18/02/2013 tarihinde ve 27/01/2014 tarihinde genel kredi sözleşmelerinin düzenlendiği, davalı banka tarafından sözleşmeler kapsamında 05/04/2017 tarihinde 339,56 TL kredi limit tahsis ücreti ve 1565,20 TL kredi limit tahsis ücreti olmak üzere toplam 1904,76 TL alacak tahsil edildiği anlaşılmakla, uyuşmazlık, bankacılık uygulamalarına göre davacıdan tahsil edilen kredi limit tahsis ücretinin yasaya, teamüllere ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ek bilirkişi raporunun gerkeçeli denetime açık ve hüküm kurmaya elveriş olduğundan bu raporlara itibar edilerek, davalı banka tarafından davacıdan tahsil edilen ücretlerin limit artırımı, ek limit tahsis ücreti ve benzeri kredilendirme uygulamasından kaynaklanan hizmet bedeli olmadığı, müşteriye tanımlı limit sebebiyle ayrılmış karşılık sistemsel hizmetin bulunmadığı müşteriden ayrıca kredi tahsis ücreti, masraf ve komisyonların kullandırım tarihinde tahsil edildiği ve davalı banka tarafından verilmiş yeni bir hizmet ve işin olmadığı, sözleşmede de açıkça ödeme taahüdünde bulunulmadığında sabit olduğundan bilirkişi tarafından hesaplanan 1.904,76 TL.asıl alacak, 7,22 TL.işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.911,98 TL alacak yönünden icra takibe itirazın kısmen kabulune, alacağın ticari kredi olduğundan avans faizi işletilmesine ve alacağın likit olduğundan davacının icra inkar tazminat talebinin kabulune yönelik aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulune dair hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile; Davalının, Bursa 16.İcra Müd’nün 2017/… esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 1.904,76 TL.asıl alacak, 7,22 TL.işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.911,98 TL.alacak üzerinden ve alacağın asıl alacak kısmı olan 1.904,76 TL’lık kısmına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faiziyle birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İİK’nun 67.maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20’si olan 382,39 TL.icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 130,60 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 34,16 TL’nin mahsubu ile bakiye 96,44 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 75,00 TL.tebligat gideri, 208,00 TL.müzekkere gideri, 450,00 TL.bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 733,00 TL.yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 700, 74 TL yargılama gideri ve 34,16TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye 13/2. göre belirlenen 1911,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye 13/2 göre belirlenen 88,02 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK’nun 333.Maddesi gereğince kullanılmayan gider avanslarının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, dava konusu uyuşmazlığın miktarı dikkate alınarak 2020 tarihi itibari ile kesinlik sınırı altında olduğundan, kesin olmak üzere karar verildi.Verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.
Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.