Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/556 E. 2018/713 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/556 Esas
KARAR NO : 2018/713

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … OLUKLU MUKAVVA AMBALAJ SAN. VE TİC. A.Ş. – Şahin Mah. 3259 Sok. N:5/A Tarsus/MERSİN
VEKİLİ : Av. … – Kayalıbağ Mah. Turhan Cemal Beriker Bulvarı No:3 Çolakoğlu İş Mrk. K:7 / 701 01060 Seyhan/ ADANA

DAVALI : … MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. – Alaattinbey Cad. Alaattinbey Cad. N:135 Nilüfer/BURSA
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2017
KARAR TARİHİ : 24/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/06/2018

Mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı aleyhine Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı dosyasından 11.151,00 TL asıl alacak ile toplam alacağın icra takip masrafları, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte tahsil talebi ile icra takibine geçildiğini, ancak davalı yanın son derece haksız ve kanuna aykırı itirazları neticesinde takibin durduğunu, durmuş olan icra takibini harekete geçirmek ve haklı alacağına kavuşmak amacıyla işbu davayı açtıklarını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında mevcut olan ticari ilişki gereğince müvekkili şirket tarafından davalı şirkete istenilen boyut ve ebatlarda üretilmiş olan oluklu mukavva kutular gönderildiğini, müvekkili şirketin defterlerinde de sabit olduğu üzere ticari alışveriş neticesinde borçlu firmanın müvekkili firmaya 11.151,00 TL borcu bulunmadığını, borçlu şirketin borcun ödenmesi hususunda müvekkili şirket tarafından defalarca aranmasına rağmen hiçbir sonuç alınamadığını, bunun üzerine borçlu şirket aleyhine icra takiben geçildiğini, ancak yapılan itiraz sebebiyle takibin durduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasındaki mevcut ticari ilişki gereğince ticari ilişkiden doğan tüm edimlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davalı ise müvekkilinin edimlerine karşılık borcunu ödemekten imtina ettiğini, davalı yanın itiraz dilekçesinden de anlaşılacağı üzere müvekkili ile ticari ilişkisine ve borcun temelinde yatan hukuki ilişkiye bir itirazının söz konusu olmadığını, davalı borçlu şirketin itiraz dilekçesinde faturaya, cari hesap, sipariş formuna konu malların ayıplı olduğunu müvekkili şirket tarafından bahsedilen malların iade alınmadığı gerekçesi ile icra takibine itiraz ettiğini, davalı şirketin bu itirazının hiçbir hukuki dayanağı olmamakla birlikte yapılan itirazın icra takibini uzatıp, sürüncemede bırakmak gayesiyle icra takibine itirazda bulunduğunu, müvekkili tarafından borçlu adına fatura düzenlendiğini ve usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, davalı borçlunun kendisine tebliğ edilen faturaya karşı yasal süresi içinde herhangi bir itirazda bulunmadığını, borçlu şirketin itiraz dilekçesinde kendisine gönderilen malların ayıplı olduğunu iddia etse de müvekkili şirketçe gönderilen fatura ve içeriklerine davalı tarafça yasal süresi içerisinde herhangi bir ihtiraz-i kayıt koymadan kabul etmiş bulunduğunu, bu haliyle gönderilen faturaların kesinleşmekle ve borç kabul edildiğini, fatura itiraz süresi içinde malların ayıplı olduğu iddiasının ileri sürülmeyip takip safhasında bunun ileri sürülmesinin davalı tarafın kötü niyetli olduğunun bir göstergesi olduğunu, davalı borçlunun faize ilişkin itirazının da haksız ve yersiz olduğunu, davalı borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı dosyasından yürütülen takibe yönelik davalı borçlunun itirazının iptali ve takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından savunmada bulunulmamıştır.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2015/… sayılı icra takip dosyası, fatura, yazılan müzekkere cevapları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından sunulan 04/04/2018 havale tarihli dilekçe ile; Davalı tarafından dosya borcunun haricen tahsil edildiği, sonrasında Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı dosyasına dosyanın 04/04/2018 tarihi itibariyle infazı yönünde talepte bulunulduğu ve infaz harcının yatırıldığı, davanın konusuz kalmış olması nedeniyle karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Bursa 1. İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında, alacaklı davacı vekilinin talebi üzerine dosya borcunun haricen ödendiğini, tahsil harcının yatırıldığını bildirmiştir.
Diğer yandan Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2013/10-1350 Esas ve 2013/1740 Karar sayılı Kararı, yine 2013/10-1860 Esas ve 2015/1451 Karar sayılı Kararında “Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir. Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. ” konusuz kalma hallerinin sayıldığı ve dava konusu hakkın davacıya ödenmesi ile davanın konusuz kalabileceği vurgulanmıştır.
6100 sayılı HMK’ nın 331. Maddesine göre :Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.
O halde toplanan delillerden yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olayda, davacı ile davalı arasında ticari mal alım satım ilişkisinden kaynaklanan cari hesap alacağının olduğunu ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş olup yargılama sırasında davacı vekili ve icra müdürlüğünün yazısı ile borcun ödendiği anlaşılmakla dava konusu hakkın ödeme ile konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraflarca icra inkar tazminatının icra takibine itirazda davalının haksız olduğu ve likit olduğu ispat edilemediğinden reddi ile ayrıca davacı vekilinin dosyanın işlemden kaldırılmasını talep ettiği, hangi tarihte borcun ödendiğine dair belge ve delil sunulmadığından yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-İcra inkar tazminatının koşulları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 191,39 TL’nin mahsubu ile bakiye 155,49 TL fazla harcının kararın kesinleşmesi müteakip istek halinde davacıya iadesine,
4-Kararın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.