Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/425 Esas
KARAR NO : 2018/799
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – Sakarya Mah. Tan Sk. No:14 Güzeler İş Merkezi K:2 No:202 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – … Karaman Mh. Odunluk Cd. 15/A Nilüfer/Bursa
VEKİLİ : Av. … – Selamet Mah. Vardar Cad. Ecevit Sinem 2 İş Merkezi K:1 D:12 Osmangazi/ BURSA
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2017
KARAR TARİHİ : 07/06/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin hakkında başlatılan Bursa 11. İcra Dairesinin 2015/… E. sayılı icra takibinden muhtara bırakılan ödeme emri vasıtasıyla haberdar olduğunu, kendi ismine düzenlenmiş olan senet üzerinde isim dışında başka hiçbir bilginin gerçeği yansıtmadığını, ödeme emrinin yanlışlıkla kendisine gönderilmiş olduğunu düşünürek bir dilekçe ile tebligatı icra dairesine iade ettiğini, olayın bu şekilde kapandığını düşünürken aracının üzerine haciz konulduğunu öğrendiğini, haczin kaldırılması için başvurduğunu ancak reddedildiğini, senet altındaki imza ile müvekkilinin imzasının farklı olduğunun çıplak göz ile dahi farkedilebildiğini, davalının tutumunun iyi niyetle bağdaşmayan hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkiline yönelik takibin şeklen kesinleşmiş olduğunu bu nedenle müvekkilinin aracının sattırılıp paraya çevrilme imkanının bulunduğunu, hal böyle iken müvekkilinin borçlu olmadığı bir takip sebesiyle aşırı zarara uğrama olasılığının yüksek olması nedenleriyle takibin dava süresince durdurulmasını, müvekkilinin borçlu olmadığının tespit edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : 23.03.2015 tanzim tarihli bononun üstünde yer alan keşidecinin T.C. Kimlik numarası davacı/borçluya ait olduğuna şüphe olmadığını, Bu hususun yargılama sırasında söz konusu bononun incelenmesi sırasında da ortaya çıkacağını, 16.12.2015 tarihli kambiyo senetlerine yönelik haciz yoluyla takip gereği tebliğe çıkarılan örnek-10 ödeme emrinde bu T.C. Kimlik numarasının sehven eksik veya girilmiş olması tebligatın hükümsüz olması sonucunu gerektirmediği gibi davacı borçlunun bu hususu kullanarak borcunu inkar etmesi iyiniyetli bir davranış olarak yorumlanamayacağını, Zira bu takibin konusu olan kambiyo senedinde keşideciye ait T.C. Kimlik numarası davacı/borçluya ait olduğunu, Zaten ödeme emrinde sehven yanlış girilen T.C. Kimlik numarası sonradan düzeltildiğini ve usulüne uygun tebligat yapılarak takipbin kesinleştirildiğini, Davacı/borçlunun 15.01.2016 tarihinde almış olduğu tebligatı iade etmiş olması 11. İcra Müdürlüğü tarafından isabetli olarak itiraz olarak nitelendirilmediğini ve takibin devam ettiğini, takibin kesinleşmesini mütekakip davacı borçlunun malvarlığı değerleri üzerinde icrai haciz işlemleri tesis edilmiş olup davacı/borçlunun hacizlerin kaldırılması için yapmış olduğu talepler de isabetli olarak reddedildiğini, takibe konu bono üzerindeki imza borçlunun eli ürünü olduğunu, senedin sahteliğine dair iddianın asılsız olduğunu, davalı/alacaklının senedi kötüniyetli olarak takibe koyduğu hususunun tam aksinin söz konusu olduğunu, zira davacı/borçlu takibe konu senet üzerinde ismini el yazısını ve T.C. Kimlik numarasını görmesine rağmen sırf ödeme emrinde sehven yanlış girilen T.C. Kimlik numarasına dayanarak borcunu ödemekten kaçınmasının kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğunu,
işbu davanın reddini, Takip konusu alacağın %20 ‘si oranında tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların beyanı, Bursa 11. İcra Dairesinin 2015/… E. sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, kıymetli evrak sebebiyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72. Maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2015/… sayılı icra takip dosyasına konu keşidecisinin …, 23.03.2015 keşide tarihli 4.000 TL bedelli bonoyu düzenlenmediği ve imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacı imza inkarı üzerine, imza örnekler dosya arasına alınmış ve uzman bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişinin 09/04/2018 havale tarihli raporunda özetle: Dava konusu bono üzerinde ödeyecek bölümünde davacıya atfen atılı bulunan imzaların …’ nın eli ürünü olmadığını mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacı tarafından düzenlendiği ileri sürülen bonoda keşideci davacının imza inkarında bulunduğu, yapılan bilirkişi incelemesi ile imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporunun gerekçeli denetime açık olduğu anlaşılmakla bu rapora itibar edilerek davacı tarafından düzenlenmeyen bono sebebiyle davacının sorumlu olmayacağı, imza inkarının mutlak defii olup herkese karşı ileri sürüleceğinden (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin2016/5066 Esas ve 2016/10160 Karar sayılı onama kararında da vurgulandığı üzere) davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulune, davalının üçüncü kişi olduğu davacı ile arasında kurulan bir ticari ilişki bulunmadığı, davalının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden kötüniyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile davalının Bursa 11. İcra dairesinin 2015/… E. Sayılı icra takip dosyasına konu keşidecisinin davacı olduğu 23.03.2015 keşide tarihli 4.000 TL bedelli bono sebebiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-İİK 72. Maddesi gereğince kötü niyet tazminatı koşulları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 287,50 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 71,88 TL’nin mahsubu ile bakiye 215,62 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 350,00 TL, posta ve tebligat gideri 241,40 TL olmak üzere toplam 591,40 TL yargılama gideri ve 71,88 TL peşin harç olmak üzere toplam 663,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK’ nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2018
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.