Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/339 E. 2020/58 K. 31.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA “Türk Milleti Adına”
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR

Esas No : 2017/339
Karar No : 2020/58

Hakim : … …
Katip : … …

Davacı : … – …
Vekili : Av.
Davalı : … – …
Vekili : Av. … –
BİRLEŞEN BURSA 2. ATM 2017/982 E. SAYILI DOSYASINDA;

DAVACI : … ENERJİ MAK.İNŞ.SAN.LTD.ŞTİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av.
Dava : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Dava Tarihi : 09/03/2017
Karar Tarihi : 31/01/2020
Kararın Yazım Tarihi : 26/02/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firmanın davalı kuruma bağlı … 2. İşletme grup müdürlüğünün açık ihale usulü yöntemi ile ihale ettiği, 2013/132084 ihale kayıt numaralı ihalesine teklif verdiğini neticede ihale müvekkil firma uhdesinde kaldığını ve taraflar arasında 20/11/2013 tarihli “Açık ihale usulü ile ihale eden istinsa kapsamında (3/g) 154 Kv iletim trafo merkezlerinin işletmesinin hizmet alımı yolu ile yapılmasına yönelik 14. Etap birim fiyat hizmet alımı sözleşmesi” akdedildiğini, 20/11/2013 tarihli ihale sözleşmesi kapsamında davalı kuruma, Kuveyt Türk Katılım Bankası A.ş … sayılı ve 18/11/2013 tarihli 250.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubu verildiğini, müvekkil firmanın 6552 sayılı yasa ile 4857 sayılı yasada yapılan değişiklik sonrası, gerek bu davaya konu ihale sözleşmesi gerekse daha önce akdettiği başkaca ihale sözleşmeleri kapsamında, işçilerin kıdem tazminatının davalı tarafından ödenmesi gerektiğine ve hak edişlerinden kesilmemesi gerektiğine dair grup müdürlükleri nezdinde farklı tarihlerde yazılı ve sözlü taleplerde bulunduğunu, sektörde faaliyet gösteren diğer firmaların da aynı taleplerde bulunduğunun bilindiğini, ancak müvekkil firmanın 26/12/2014 tarih 10284 cevabi yazısında “kıdem tazminatına ilişkin sözleşme hükümleri bulunduğunu, buna göre kıdem tazminatına ilişkin sözleşme hükümleri bulunduğunu, buna göre kıdem tazminatının yüklenici tarafından ödenerek usulüne uygun ibraname ibrazının gerektiğini, ibranamenin ibraz edilmediği için son hak edişinin ödenmediğini, 6552 sayılı yasanın geriye yürüyemeceğinin bildirildiğini, arada yapılan görüşmeler neticesinde davalının 20/10/2016 tarih 377966 sayılı yazısı ile ” dava konusu ihaleye ilişkin sözleşmenin 36.4.4 maddesine atıfla, tazminatların da ödendiğini gsteren uyğun ibraname ibrasını, aksi halde aynı sözleşme hükmü gereği, sözleşmenin feshedileceğini, teminatların nakde çevrileceğini ve firmanın yasak kapsamına alınacağını” bildirdiğini, 20/11/2013 tarihli ihale sözleşmesinin süresinin 14/12/2016 tarihinde sona erdiğini bunun üzerine davalının yeniden ihale gerçekleştirdiğini, bu ihaleyi de müvekkil firmanın kazanarak taraflar arasında 04/11/2016 tarihli yeni bir sözleşme imzalandığını, 20/11/2013 tarihli sözleşme kapsamında müvekkil firma nezdinde çalışan tüm işçilerin ( 17 kişi) 04/11/2016 tarihli sözlşeme kapsamında da çalışmalarına aynen devam ettiğini, müvekkil firmanın 16/01/2017 tarih 20170016 sayılı yazısında, süresi do lan ihale sözleşmesi nedeniyle yapılan ihalenin de kazanıldığını, bütün kanun hükümlerine aykırı olarak 34.430,92 TL hak edişin ödenmediğini, buna itiraz ettiğini buna itiraz ettiğini ve personel ücretlerinin ilgili personele ödenmediğ gerektiğini belirttiğini, öğrenildiği kadarıyla davalının müvekkilin 34.430,92 TL hak ediş içerisinde 8.739,30 TL işçi sigorta bedeli ile 17.343,40 TL personel ücretlerinin ödendiğini, bu durumda müvekkilin davalı nezdinde halen 8.348,22 TL bakiye hak ediş alacağının bulunduğunu, bu nedenlerle dava konusu ihale kapsamında çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatlarının ödenmesi sorumluluğunun davalı kurumda olduğunun tespitine, yapılacak tespitlerde hareketle ve HMK’nun 107 inci maddesi uyarınca 8.348,22 TL bakiye hak ediş bedelinin tahsili ile müvekkile ödenmesine, tedbir kararı verilmemesi ve teminat mektubunun nakde çevrilmesi halinde bedelinin ödeme veya nakde çevirme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkil firmaya iade edilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süre yönünden reddinin gerektiğini, dava konusu Tmi/14.2.2 Grubu Balıkesir 1, Bandırma 2, Ayvalık ve Edremit trafo merkezlerinin işletilmesi işinin 20/11/2013 tarihinde imzalanan sözleşme ile 14/12/2016 tarihinde kadar … enerji mak. İnşaat. San. Ltd. Şti tarafından yürütüldüğünü, dava konusu ihale kapsamında trafo merkezlerinini işletilmesi işini alan davacının işi 14/12/2016 tarihinde bitmiş olup ibranamelerin sunulması için gereken süre de 14/03/2017 tarihi itibariyle sona erdiğini, davacı şirkete 09/03/2017 tarih ve 93523 sayılı yazı ile kıdem tazminatlarının ödenmesi hususunda uyarı yapıldığını, davacı şirket tarafından 2016 Aralık ayına ait işçi maaşları ve sgk primleri ödenmediğinden bu bedellerin … 2. Bölge müdürlüğü tarafından davacının son hak edişinden kesilerek ilgililere ödendiğini, dava konusu ihale 4734 sayılı kanununun 3/g maddesi kapsamında yer alan mal ve hizmet alımları ve “…” nin 4734 sayılı kamu ihale kanununun 3/g maddesi uyarınca yapacağı mal ve hizmet alımlarında uygulanacak esas ve usuller hakkında yönetmelik hükümlerine göre yapıldığını, davacının aksi yöndeki beyanlarını kabul etmediklerini, 4857 sayılı iş kanunun 36. Maddesine göre davacının trafo merkezlerinde çalışan personeline ait son maaş ödemesinin kuruluş tarafından son hak ediş bedelinden kesilerek … 2.bölge müdürlüğünün davacı işçilerine ödendiğini, haklı ve yasal nedenlerle teşekküllerine karşı yersiz, haksız, hukuka aykırı ve yasal dayanaktan yoksun açılan davanın usulden aksi halde esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN BURSA 2. ATM 2017/982 E. SAYILI DOSYASINDA;
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili firmanın davalı kuruma bağlı … 2. İletişim Grup Müdürlüğünün açık ihale usulü yöntemi ile ihale ettiği, 2013/132084 ihale kayıt numaralı ihalesine teklif verdiğini, neticede ihale müvekkili firma uhdesinde kalmış ve taraflar arasında 20/11/2013 tarihli sözleşme akdedildiğini, teminat mektubu verildiğini, müvekkili firmanın gerek işbu davaya konu ihale sözleşmesi gerekse akdettiği başkaca ihale sözleşmeleri kapsamında işçilerin kıdem tazminatının davalı tarafından ödenmesi gerektiğine ve hakedişlerinden kesilmemesi gerektiğine dair gurup müdürlükleri nezdinde farklı tarihlerde yazılı ve sözlü taleplerde bulunduğunu, müvekkilinden işçilerin kıdem tazminatı talep hakkının doğmadığını, müvekkilden, işçilerin kıdem tazminatlarınını ödemesinin de talep edilemeyeceğini, kaldı ki bir şiçinin ne zaman kıdem tazminatına hak kazanabileceği de önceden iblinemeyecek bir durum olduğunu, bu nedenlerle yasaya aykırı şekilde ve önceden bilinemeyen bir durum için sözleşmede hüküm ihdası, söz konusu hükmü gerekçe göstererek müvekkile kıdem tazminatlarının ödettirilmesi hem sözleşmenin genel ruhuna hem de hukuka aykırı olduğunu, netice itibariyle hukuka aykırı sözleşme hükümlerini dayanak gösterek haksız yere kıdem tazminatı adı altında ve ihtirazi kayıt ile ödemesi yaptırılan 5.000 T.L nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı işçilerinin kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünün kuruluşlarında değil yüklenici davacıya ait olduğunu, kıdem tazminatlarını adı altında ödenilen bedellerin kuruluşlarından iadesi yönündeki taleplerinin haksız ve açıkça taraflar arasında anayasa hükmünde olan sözleşmeye aykırı olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ihalenin hangi yasa kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ihale konusu işte çalışan personelin kıdem tazminatının ödeme yükümlülüğünün hangi tarafta olduğunun, bu ihale nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının, alacaklı ise miktarının tespiti, teminat mektuplarının nakde çevrilmesi durumunda iadesi istemine ilişkin alacak davasıdır.
Mahkememiz dosyası ve birleşen 2. Atm 2017/982 E. Sayılı dosyamızda yargılamaya devam edilmiş, davalı firmaya müzekkere yazılarak çalışanlara ait hakediş tutar miktarları sorulmuş ve 2013/132084 numaralı ihale dosyası celp edilmiş, yine Yalova İş Mahkemesi 2015/188 E. Sayılı dosyası celp edilmiş, Sgk il Müdürlüğünden işten ayrılış evrak dökümleri, celp edilerek dosyamız arasına alınmış, dosya konusunda uzman bir elektrik mühendisi ve bir SMM bilirkişisi ve bir ihale konusunda uzman hukukçu bilirkişiye tevdi edilerek rapor temin edilmiştir.

19/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava tarihi itibariyle davacımn sözleşmeden kaynaklanan tüm edimlerim ( SGK prim ödemeleri ve işçilik hak ve alacakları ile tazminat ödemeleri ) tam olarak ifa etmediğinden ; davalı kurumdan 2013/132084 İKN sayılı ihale kapsamında hakediş alacağı ve teminat iade hakkı bulunmadığı tespit ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
21/01/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle;Dava tarihi itibariyle davacı,sözleşmeden kaynaklanan tüm edimlerini tam olarak yerine getirmediğinden davacının davalı kurumdan 2013/132084İKN sayılı İhale kapsamında hakkediş alacağı ve teminat hakkı bulunmadığı tespit ve kanaatine varılmıştır.
02/10/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; önceki kök ve ek rapordaki açıklamalarımız da doğrultusunda davacının davalıdan kıdem tazminatı kapsamında talep edebileceği herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığı tespit ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 20.11.2013 tarihindeAçık ihale usulü ile ihale eden istinsa kapsamında (3/g) 154 Kv iletim trafo merkezlerinin işletmesinin hizmet alımı yolu ile yapılmasına yönelik 14. Etap birim fiyat hizmet alımı sözleşmesi akdedilmiştir.Davacı taraf ihale konusu işte çalışan personelin ödeme yükümlülüğünün davalı tarafta olduğundan bahisle davalını haksız olarak elinde tuttuğunu iddia ettiği banka teminat mektuplarının iadesini ve bakiye hakediş bedelinin tahsilini istemekte, davalı taraf davacının teminatın iadesi için üzerine düşen edimini yerine getirmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini savunmaktadır.Davalı taraf aynı zamanda zamanaşımı itirazında bulunmuş olmakla sözleşmeden doğan istemler on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğundan zamanaşımı süresinin henüz sona ermediği anlaşılmıştır.
Yüklenici bu işe ilişkin 250.000 T.L kesin teminat mektubu vermiştir.
Taraflar arasındaki 20.11.2013 tarihli sözleşmenin “Kesin Teminat ve Ek Teminatın Geri Verilmesi Başlıklı” 11.maddesi “Taahhüdün, sözleşmeye ve ihale dökümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı teşekküle herhangi bir borcunun olmadığı teşekkülce tespit edildikten sonra, Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan alınan ilişiksiz belgesinin idareye verilmesinin ardından kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamı, yükleniciye iade edilecektir.Yüklenicinin bu iş nedeni ile teşekküle ve sosyal güvenlik kurumuna olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanuni vergi kesintilerinin hizmetin kabul tarihine kadar ödenmemesi durumunda protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin ve kesin teminat paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edilir, varsa kalanı yükleniciye iade edilir” hükmünü içermektedir.Sözleşmenin 36.2.9 maddesi gereğince yüklenicinin çalıştırdığı tüm personel ile ilgili kıdem ve ihbar tazminatları da yükleniciye aittir.
Bu hükme göre teminat mektubunun iadesi için sadece SGK’dan alınacak ilişiksiz belgesinin sunulması yeterli olmayıp, yüklenicinin bu işten dolayı davalıya herhangi bir borcu olmadığının davalı kurumca tespit edilmiş olması da gerekmektedir.Ayrıca sözleşmenin 36.4.3 maddesinde ödenen işçilik hakları açısından işverenin ibra edilmiş olması usulüne uygun düzenlenmiş bir ibraname bulunması hususu düzenlenmiştir.Davacı taraf bu şekilde bir ibraname sunmamış ve 11.maddede belirtilen SGKdan alınan ilişiksiz belgesi de idareye sunulmamıştır.Dolayısıyla davacı sözleşme gereği edimlerini yerine getirmemiştir.Basiretli bir tacir gibi davranması gereken davacı ahde vefa kuralı gereği sözleşmesel edimlerini yerine getirmeli ki davalı idarece karşı edimler yerine getirilebilsin.
Her ne kadar davacı vekili dilekçesinde yeni dönemde ihalenin yine davacı şirket tarafından alınması ve işçilerin büyük kısmının işyerinde çalışmaya devam etmesi karşısında ibraname sunulmasını gerektirmediğini iddia etmiş ise de, ikinci ihale dönemindeki sözleşme bedeli teminat hakedişler bu döneme aittir.birinci ihale ve ikinci ihale sorumlulukları ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.Nitekim sözleşme şartlarını herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan davacı kabul etmiş ve imzalamıştır.Artık İbralaşmanın mümkün olmadığından bahisle edimlerini yerine getirmekten kaçınmak bu aşamada iyiniyet ve dürüstlük kurallarına aykırı bir durumdur.Böylece tarafların özgür iradesi ile düzenlenen sözleşme hükümleri gereğince tazminat ödeme yükümlülüğü davacıya ait olduğundan bu sözleşme kapsamında davacının davalıdan rücuen talep edebileceği bir alacak bulunmamaktadır.Tüm bu açıklamalar doğrultusunda davacı asıl davasında ve birleşik mahkememizin 2017/982 esas sayılı dosyasında haksız olduğu kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
A)Asıl dava yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 142,57 TL’nin mahsubu ile artan 88,17 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştikten sonra re’sen yatıranlara iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan 78,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
B) Birleşen mahkememizin 2017/982 esas sayılı dava dosyası yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 85,39 TL’nin mahsubu ile artan 30,99 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştikten sonra re’sen yatıranlara iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, hükmün tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.


Hakim …
¸e-imzalıdır.