Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1179 E. 2021/760 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına ” Karar”

ESAS NO : 2017/1179
KARAR NO : 2021/760

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2017
KARAR TARİHİ : 27/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin günde 25 .000 kişi taşıyan sektörün öncü firmalarından biri olduğunu, şehir içi ve şehirler arası taşımacılık yapan müvekkil şirketin taşıma ruhsatı mevcut olduğunu, müvekkil şirket Bursa Terminalinden aldığı yolcuları Pendik’e götürdüğünü, Pendikte bulunan Türkiye’nin ilk özel ruhsatlı otobüs terminali olan terminale yolcuları aktarmakta ve burada Gökyüzü Seyahat ve Havalimanları Yer Hizmetleri Dış Ticaret Limited Şirketi’nin (HAVABUS ARAÇLARI) araçları yolcuları alarak Sabiha Gökçen Havalimanı’na taşıdığını, ayrıca ring araçları ile daha fazla taşımacılık yapılması yönünde istanbul büyükşehir belediyesi ve iett tarafından yazılan yazıların da mevcut olduğunu, çünkü yolcuların ulaşımını sağlayacak yeterli miktarda araç bulunmadığını, Bursa Terminalinde binen yolcular aktarmalı olarak Sabiha Gökçen Havalimanı’na taşındığı için otobüsler üzerinde Bursa-Sabiha Gökçen Havalimanı yazdığını, bu tabela sadece bilgilendirme niteliğinde olup müvekkil şirketin araçları kesinlikle Sabiha Gökçen Havalimanına girmediğini, müvekkil şirketin aktarmalı şekilde Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolcu taşımadığını, bu nedenle izinsiz taşımacılık yapmadığı gibi tüketici yanıltıcı bir taşıma da yapmadığını, Davalı kurumun Bursa-Sabiha Gökçen Havalimanı arası yolcu taşımaya başladığını, Hiçbir izin, ruhsat ve belgesi olmaksızın yapılan bu taşıma hukuka aykırı olduğu gibi rekabeti ortamını ortadan kaldırmaya yönelik bir girişim olduğunu, Öncelikle … yapacağı bu taşımacılıkta rakiplerini kamu gücünü kullanarak pasif hale getirmeye çalıştığını,, davalı idare kendi araçları ile Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolcu taşımaya başlayacak olması nedeniyle rekabeti azatlmaya ve tekel (kartel) oluşturmaya yönelik bir amaçla da bu işlemi yaptığını, müvekkil şirketin piyasanın çok altında bir fiyat ile taşımacılık yapması kendisini ciddi bir rakip haline getirmedığini, rakibin reklam ve tanıtımını engelleyerel rakibinin yarış dışı kalması için çabalayan davalı idare bu amaç için idari gücünü kullandığını, bu hamle ile yetinmeyen Burulaşın, bilet satışını terminalin Danışma bölümünde yapmaya başladığını, Terminale gelen ve firmalar hakkında bilgi almak isteyen yolcuları doğrudan kendi firmasına yönlediren hatta danışma standında bilet satışı yapan … kamu gücünü kullanarak rekabet ortamını ortadan kaldırmaya çalıştığını, terminal içerisinde Sabiha Gökçen Havalimanı’na taşımacılık yapan firma bulunmasına rağmen bunların yok sayılması, ortak kullanım ve terminalin en işlek/ göz önünde alanı olan Danışma bölümünün bilet satış gişesi olarak kullanılması, diğer şirketlerin reklam yapmasının engellenmesi ve tüm bunları kamu gücü kullanılarak yapılmasının rekabeti engellediği ve kartel/tekel oluşumuna meydan vereceği aşikar olduğunu, özellikle bayram öncesi taşımanın yoğun olduğu dönemde bunun yapılması müvekkil şirket dahil birçok firmayı büyük maddi kayıplara uğratmış ve kapanma seviyesine getirdiğini, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu md 55/ a. 8. Müşterinin karar verme özgürlüğünü özellikle saldırgan satış yöntemleri ile sınırlamak hükmüne aykırı şekilde davranan davalı kurumun haksız rekabet yaptığının açık olduğunu, Ayrıca yapılan taşıma yolcu güvenliğine aykırı bir şekilde yapıldığını, araçlarda takograf kayıt cihazı bulunmadığını, bu nedenlerle olunan nedenlerle davalı tarafın yapmış olduğu haksız rekabetin men’i, ref’i ile fazlaya dair talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydı ile müvekkilin uğramış olduğu 10.000 TL zararın davalı taraftan tahsili ile tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle, ilk belirtmeleri gereken husus, Davacı tarafın yetki belgesi olmaksızın Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolcu taşımakta olduğu bilindiği üzere … firması ve Davacı … firmasında arasında yaşanan yolcu taşıma kavgası 1 kişinin ölümüne ve 5 yaralanmasına yol açmış olup, ulusal medyaya da yansımış olan bu olay Türkiye çapında ses getirdiğini, bu olay üzerine; hem … hem de … Seyahat firmalarının Sabiha Gökçen Havalimanı’na girişleri havaalanı işletmecisi … tarafından yasaklandığını, vatandaşların daha büyük mağduriyetler yaşamaması amacıyla gerek İstanbul Valiliğince gerekse …’ın talebi ile Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan müvekkil …’ın havayolu karayolu kombine yolcu taşımacılığı yapmaya başlaması söz konusu olduğunu, Sabiha Gökçen Havaalanı’nın işletmecisi olan … müvekkil şirket ile protokol akdedildiğini ve 11.07.2017 tarihinde müvekkil … tek yetkili firma olarak belirlendiğini, davacı tarafın dilekçesinde, hiçbir izin, ruhsat ve belgesi olmaksızın yapılan hukuka aykırı ve rekabet ortamını kaldırmaya yönelik bir girişim olarak nitelendirdiği hususun açıklaması aslında bu şekilde olduğunu, Sabiha Gökçen” yazılı otobüsleri ile girmeleri yasak olması nedeniyle bir nevi By-Pass yöntemi ile yolcuları indirip, bambaşka otobüslerle aktarma yöntemi ile Sabiha Gökçen Havalimanı’na ulaştırmaktadır. Bu şekilde bir yolculuğun 90 dk. Sürmesinin mümkün olmadığı da ortada olduğunu, davacı firma tarafından yapılan tüm bu faaliyetler ilgili mevzuat ve Terminal iç Yönetmeliği’ne aykırı olduğunu, ayrıca, Davacı firmanın bu şekilde hareket etmesi Türk Ticaret Kanunu 55. “a” ve “e” bendinde yer alan aykırılıkları bizzat gerçekleştirdiğini gözler önüne serdiğini, dolayısıyla, Davacı firma bizzat, tüketiciyi yanıltıcı bir taşıma yapmadığını, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ayakçı tabir edilen ve … firması için çalışan şahısların kamera görüntüleri, firma çalışanları ile ilgili olarak gerek müvekkil çağrı hattında gerekse havalimanına yapılan müşteri şikayetleri mevcut olduğunu, müvekkil …’ın gerek Bursa Şehirlerarası ve Uluslararası Şehir Terminalinde gerekse Sabiha Gökçen Havalimanında olmak üzere her iki nokta da bilet satış ofisleri bulunmadığını, Terminal danışmasında bilet satışı yaptığı hususu doğru olmadığını, müşterilerin …’ın hizmetinden iddia edilenin aksine memnun olduğunu, tüm bu açıklanan nedenlerle; mahkemece hukuki dayanaktan yoksun olan davanın esastan reddine karar verilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, yolcu taşımacılığından kaynaklı haksız rekabetin önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, Bursa 2. İdare Mahkemesi’nin 2017/1122 E. Sayılı dosyası celp edilmiş, …’a müzekkere yazılmış araç marka, model, şoför listeleri istenmiş cevabi yazılar dosyamız arasına alınmıştır .
Mahkememiz dosyası temin edilen evraklar ile birlikte konusunda üçlü bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyet raporu temin edilmiştir.
18/04/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Davacı firma ve davalı firmanın ŞEHİRLERARASI YOLCU taşımacılığı yapmaları sebebiyle rakip firma olarak nitelendirilmeleri gerektiği, davalı firma ile dava dışı … arasında imzalanan protokol gereğince davalı firmanın Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolcu taşımacılığı yapma konusunda yetkilendirildiği, davalı firmanın Yolcu Taşımacılığı ile ilgili yasal düzenlemelere aykırı hareke ettiğine ( Takograf olmaması, Araçların Uygun olmaması vs. ) dair dava dosyasında delil mevcut olmadığı, davacı firmanın bilet satışlarının ve ticari faaliyetlerinin davalı firma tarafından ve/veya Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından sistematik olarak engellendiğine dair dava dosyasında delil mevcut olmadığı, davalı firmanın Bursa Otobüs TERMİNALİ’nin danışma bölümünde bilet satışı yaptığı hususunun davacı tarafından ispat edilmesi halinde ; bu bilet satış yönteminin yasal düzenlemelere aykırılık teşkil edeceği, sunulan fotoğrafın ispat değerinin sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, davacı firmanın Sabiha Gökçen Havaalanı’na giriş izni olmadığı, bu sebeple bile satışları esnasında Sabiha Gökçen ibaresi ile bilet satışı yapmasının hukuka uygun olmadığı, davacının Haksız Rekabet iddiasına dayalı tazminat isteminin mevcut deliller gereğince hesaplanmasının mümkün olmadığı, yukarıda belirtmiş olduğumuz eksiklikleri giderilmesi halinde böyle bir hesaplama yapılabileceği mütalaa edilmiştir.
Talimat yoluyla aldırılan 14/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Tüm bu bilgiler ve dosyadaki belgeler çerçevesinde olay değerlendirildiğinde, davacının Bursa İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanına kadar yolcu taşıma yapacağına ilişkin bir izni olmadığı, davacının Bursa- Pendik arası yolcu taşıması yaptığı halde otobüslerinde “Sabiha Gökçen” havalimanına yolcu taşıması yaptığına dair içeriklere yer verdiği, dosyada mübrez müşteri şikâyetlerinde de bu durumun belirtildiği; davalının ise söz konusu yolcu mağduriyetlerinin önlenmesi amacıyla İstanbul Valiliği ile Havalimanı işleticisi …’ın önerisi ile Bursa Sabiha Gökçen Havalimanı arasında yolcu taşıma işine girdiği, bu kapsamda Sivil Havacılık genel Müdürlüğü’nün Havalimanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği’nin 11/c bendi doğrultusunda davalı ile … arasında 11.7.2017 tarihli sözleşmenin imzalandığı davalının bu doğrultuda D1 Yetki belgesi aldığı ve davacının iddiasının izinsiz taşımacılık yapmadığı, davalının davacıya gönderdiği ihtarda davacının Sabiha Gökçen Havalimanına taşıma yapmadığı halde bu şekilde otobüslerinde açıklamalar yapmamasının istendiği bu şekilde bir ihtarın haksız rekabet oluşturmayacağı, ayrıca Karayolu Trafik Yönetmeliği’nin 99/A-6 bendi gereğince resmi taşıt olarak tescillenen araçlarda takograf cihazı bulundurma zorunluluğunun bulunmadığı, davalının terminal danışmasında bilet satışı yaptığına ilişkin davacı tarafından dosyaya sunulan fotoğraf dışında bir delilin dosya kapsamında bulunmadığı, kaldı ki davalının terminal işleticisi ile yaptığı protokol çerçevesinde yolcu taşımada tek yetkili kuruluş olması ve davacının da bu terminalde yolcu taşıması yapmasına ilişkin yetkisinin bulunmaması sebebiyle bu şekilde bir yöntemin haksız rekabete yol açamayacağı, sonuç itibariyle “davalının haksız rekabete yol açan bir eylemine dosya kapsamında rastlanmadığı” kanaatine varılmıştır.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava;(TTK 55. Maddesine dayalı olarak) davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine, davalı şirketin haksız rekabete sebep olduğu iddiasına dayalı olarak talep edilen maddi tazminat talebine ilişkindir.Her ne kadar davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine haksız rekabetten kaynaklı maddi tazminat talebinde bulunulmuş ise de bilirkişi heyetleri tarafından tanzim edilen her iki raporda da özetle davalı şirketin haksız rekabete yol açan eylemine dosya kapsamında rastlanmadığı kanaatine varıldığının bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen her iki raporda da davaya konu edilen hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış , raporların mahkememize hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte, davacı tarafın, davalı tarafın haksız rekabet koşullarına aykırı hareket ettiğini ispatlayamadığı dikkate alınarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 170,78 TL’nden mahsubu ile artan 111,48 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMK nın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.