Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/995 E. 2020/19 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/995 Esas
KARAR NO : 2020/19

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – T.C.N…. –
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2016
KARAR TARİHİ : 21/01/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/02/2020

Mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı borçlu … ile müvekkili bankanın Orhangazi şubesi arasında akdedilen 24/02/2015 tarihile 150.000 TL bedelli 25/02/2015 tarihli 95.000 TL bedelli genel kredi sözleşmeleri gereği borçluya kredi kullandırıldığını, sözleşmeler uyarınca davalı borçlunun kredi hesabının kat edildiğini ve Orhangazi 2. Noterliğinin 10/08/2015 tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesi ile davalıya ve kredi kefiline borcun fiili ödeme gününe kadar işleyecek faizi ile birlikte tebliğden itibaren 3 gün içinde ödenmesi aksi halde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, borçlu hakkında Bursa 11. İcra Müdürlüğünce takip başlatıldığını, anılan takip dosyasından yapılan tebligat sonrasında asıl kredi borçlusu …’in ödeme emrine karşı haksız ve kötü niyetli olarak borca itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, genel kredi sözleşmesi davalı borçlular tarafından imzalandığını, davalının kefil …’nun müşterek müteselsil kefil olarak kredi sözleşmesini imzaladığını kendi beyanı ile sabit olduğunu, bu nedenlerle duran icra takibine tekrar devam edilebilmesi için işbu itirazının iptaline, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından savunmada bulunulmamıştır.

DELİLLER:
Dava dilekçesi, Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2016/5908 sayılı icra takip dosyası, genel kredi sözleşmeleri, Orhangazi 2. Noterliğinin 10/08/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi, ödeme planı belgesi, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle alacağının varlığ,ı miktarı ferileri ile birlikte ve yargılama sırasında ödemeler var ise bu durumun da dikkate alınarak hesaplama yapılması için dosya 1 bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 04/04/2018 tarihli bilirkişi ön raporunda özetle: Dosya içerisinde kat tarihi itibariyle banka faiz genelgesi, rehin teminat sözleşmesi, icra dosyası bilgisi, 3 aylık dönem sonu hesap ekstresi, taksitli taşıt kredi geri ödeme planı, borç yapılandırma protokolü ve hesap hareketlerinin olmadığı, bunların celbi gerektiğini mütalaa edilmiştir.
Bilirkişinin ön raporunda belirtmiş olduğu eksiklikleri gidermek üzere davacı vekiline 2 hafta kesin süre verilmiş olup, belirtilen eksiklikler tamamlanarak dosya rapor düzenlenmek üzere bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bankacı bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 28/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Dava tarihinden itibaren 5.017,60 TL asıl alacak kısmına %30,24 oranlarda işleyecek temerrüt faizi, BSMV ve ferileri ile birlikte 5.017,60 TL alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili tarafından, duruşmadaki beyanında, dava konusu alacağın haricen ödeme yapılarak kapatıldığını, alacağın kalmadığını, icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği anlaşıldı.
Diğer yandan Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2013/10-1350 Esas ve 2013/1740 Karar sayılı Kararı, yine 2013/10-1860 Esas ve 2015/1451 Karar sayılı Kararında “Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir. Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. ” konusuz kalma hallerinin sayıldığı ve dava konusu hakkın davacıya ödenmesi ile davanın konusuz kalabileceği vurgulanmıştır.
6100 sayılı HMK’ nın 331. Maddesine göre :Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.
O halde toplanan delillerden yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olayda, davacı ile davalı arasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki kapsamında davalıdan alacaklı olduğu ileri sürüldüğü ancak yargılama sırasında borcun ödendiği davacı vekilince ikrar edildiği anlaşılmakla dava konusu hakkın ödeme ile konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın icra inkar tazminatı ve davalı tarafın kötüniyet tazminatı talepleri bulunmadığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.311,69 TL’den mahsubu ile bakiye 1.257,29 TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri talebinin bulunmadığından davacı üzerine üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.