Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/726 E. 2023/519 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/726
KARAR NO : 2023/519
BAŞKAN :… …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI- KARŞI DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … – İhsaniye Mah. Kartallar Sok. Atalay 6 Sitesi B Blok D:7 Nilüfer/ BURSA
DAVALI – KARŞI DAVACI :MALATYA … TURİZM SEY. PETR. OTEL. OTO SAN. VE TİC. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/05/2016
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı …nin karayolu ile yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunduğunu,sektörde büyüme kararı nedeniyle Malatya ilinde faaliyet gösteren davalı … Turizm Sey. Pet. Otel. Oto. San. ve Tic. A.Ş. ile 30.04.2015 tarihinde “protokol” ve bu protokole bağlı olarak 06.05.2015 tarihli Acentelik Sözleşmesi (Beyoğlu 43. Noterliği, 18030 yev. Nolu) imzaladığını, bu sözleşmeler uyarınca davalının 30.04.2015 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile davacının acentesi olarak çalışmayı taahhüt ettiğini, protokolün 2.2 maddesinde davalının 7 adet otobüsü taşıt sözleşmesini imzalamak ve …..’a ait D1 yetki belgesine kaydettirerek ….. otobüs filosuna dahil etmek suretiyle kalkış ve varış noktaları,güzergahları ….. tarafından oluşturulacak Malatya turunda çalışmak üzere bir araya getireceğini ve acentelik sözleşmesi süresince kendisine ait araç sayısının 5 adedin altına inmeyeceğini ve toplamda bireysel otobüsçüler de eklendiğinde bu sayının 6 adetin altına düşmeyeceğini , 2 aydan uzun süre bu sayının altına düşmesi halinde her ay için 5.000,00 TL cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, protokolün yapıldığı dönemden itibaren davalının hiçbir zaman yeterli araç çalıştırmadığını, davalının Sivas 3. Noterliğinden 29.04.2016 tarih ve 9736 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile … ve … plakalı araçlara ilişkin taşıt sözleşmelerini haksız olarak feshettiğini, davacı şirket yetki belgesine kaydedilen otobüslerinde sonrasında taşıt sözleşmelerinin feshedildiğini, davalı
tarafından sözleşmelerin feshedilmesi ve sonrasındaki ikame araç tahsis edilmemesi nedeniyle davacının zarara uğradığı, planlı seferlerini iptal etmek durumunda kaldığını, yolcuların mağdur olduğunu, davalının taşıt sözleşmesi feshedilmeyen 3 otobüsünü de taahhüt ettiği şekliyle çalıştırmadığını bu nedenle sözleşmede kararlaştırılan cezai şart bedeli ve kar kaybı da dahil olmak üzere müvekkilinin tüm maddi zararlarının tahsilini ayrıca davalı firmanın acente sıfatı ile yolculardan tahsis ettiği bilet satış bedellerini davacı firma hesaplarına yatırmaması nedeniyle borçlanma limitini aştığı için otomasyon sisteminin kapandığını, bu nedenle bilet satışları yapılamadığı için müşteri şikayetlerinin arttığını ve müşteri kaybına uğradıklarını, bu nedenle manevi zarara da uğradıklarını, yine davalının defalarca bilet kesme ve iptal işlemlerinde usulsüzlük yapması nedeniyle disiplin cezaları uygulandığını, belirterek protokolün 3.1 maddesi uyarınca ödenen 850.000,00 TL’nin 10.000,00 TL’sini, ödenmiş olduğunu, haksız fesihleri nedeniyle bu paranın geri ödenmesi gerektiğini, davalı firmanın davacıya vermiş olduğu zararların karşılığı 7.000,00 TL tazminat, 3.000,00 TL cezai şart, 25.243,00 TL cari hesap borcunu, manevi zarara karşılık 100.000,00 TL ödenmesi gerektiğini ayrıca davalı
firma adına kayıtlı … ve … plakalı araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.Davacı- karşı davalı vekilinin 26/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile protokol uyarınca davalıya ödenen 850.000 TL’nin 10.000 TL’si için açtıkları davayı ıslah ederek bu alacak kalemini 850.000,00 TL olarak talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili asıl dava cevap – karşı dava dilekçesinde özetle; Türkiye genelinde otobüs işletmeciliği yaptığını, büyüme politikası güden davacı ile 30.04.2015 tarihinde “Protokol” imzaladığını, buna bağlı olarak 06.05.2015 tarihli Acentelik Sözleşmesini imzaladığını, davalının 5 yıl süre ile acentesi olarak çalışmayı taahhüt ettiğini, Malatya ilinde “…..” adına işletilecek yazıhanelerin, otobüslerin donatılması, reklam ve tanıtım harcamaları karşılığında davacı tarafından davalıya 850.000,00 TL ödendiğini, ilk 3-4 ay sorunsuz çalıştıktan sonra büyüme stratejisini değiştiren davacı şirketin bu politikadan vazgeçtiğini, bu kapsamda Nevşehir, Sivas, Tokat, Isparta, Maraş, Urfa ve Antep acenteleri ile yolların ayrıldığını hatta davaların açıldığını, davalı ile de yollarını ayırmak istediğini bu nedenle yıpratma ve yıldırma yolunu seçtiğini, davalı araçlarına seferler açmadığını, sadece kendi araçlarına sefer açtığını, bu seferler için davalının bilet satışının engellendiğini, bu nedenle davalının ekonomik kayıplara uğradığını, bu olumsuzlukların giderilmesi için davacıya 03.03.2016 tarihli Malatya 3.Noterliği ve 05815 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, Malatya 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/33 D.İş dosyasında bilet satışının engellenmiş olduğunun tespit edildiğini, bunun üzerine 25.04.2016 tarihli Malatya 3.Noterliği ve 10533 yevmiye numaralı fesih ihbarnamesi gönderildiğini, yapılan protokol ve acentelik sözleşmesinin feshedildiğinin bildirildiğini, davacının iddiaları karşısında davalının taahhüt ettiği sayıdan daha fazla aracı ikame ettiğini, davacının iddia ettiği gibi davalının borcunun 25.243,20 TL değil 7.723,46 TL olduğunu, davalının tüm edimlerini yerine getirdiğini, karşı dava açısından 13.10.2015 tarihinde itibaren sefere çıkarılmaması nedeniyle maddi kayba uğradığını, bu tutarın 20.000,00 TL olduğunu, Malatya piyasasına girerek müşteri portföyünü aldığını sonrasında kendine başka bir acente bulduğunu bu nedenle TTK m.122 kapsamında 15.000,00 TL denkleştirme tazminatının ve de 15.000,00 TL kar mahrumiyeti ve müspet zararlar karşılığının taraflarına ödenmesini talep etmiştir. Davacı-Karşı Davalı vekili karşı davaya karşı cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın iddialarının hiçbir anlamda gerçeği yansıtmadığını, davalı firmanın protokolün akdedildiği tarihten itibaren hiçbir dönem yeterli sayıda araç işletmediğini, davalı firmaya ait … plakalı araç 14.05.2015 tarihinde davalı tarafça yetki belgesine kaydedildiğini, ancak taşıt sözleşmesi 12.10.2015 tarihinde feshedildiğini; protokol kapsamında işletilecek
olan ve Kar-Tur Seyahat firmasına ait … plakalı aracın 13.05.2015 tarihinde müvekkili davalı tarafın yetki belgesine kaydedilmiş, taşıt sözleşmesi 23.11.2015 tarihinde feshedilmiş, … plakalı ve Kısmet Zeki isimli şahsa ait aracın 14.05.2015 tarihinde davacı tarafça yetki belgesine kaydedildiğini, taşıt sözleşmesinin 27.11.2015 tarihinde feshedildiğini ve son olarak …’e ait … plakalı aracın 04.08.2015 tarihinde davacı tarafça
yetki belgesine kaydedildiğini, taşıt sözleşmesinin 08.10.2015 tarihinde feshedildiğini, davalı tarafça, taşıt sözleşmesi feshedilmeyen …, … ve … plakalı araçları dahi taahhüt ettiği düzende çalıştırmadığını, ilgili araçların hangi gün hangi seferlere çıkması gerektiğinin davacı tarafından davalı firmaya iletilmiş olmasına rağmen davalı firmanın araçlarını hazır etmediğini, sefere çıkacaklarını teyit etmiş olduğu halde defalarca bu araçları kasıtlı olarak sefere çıkarmadığını, seferleri son anda iptal ettiğini, biletli yolcuları başka firmaların araçlarına yönlendirdiğini, müvekkili şirketin yolcular nezdindeki itibarı davalının sözleşmeye esaslı aykırılık teşkil eden tüm bu eylemleri yüzünden zedelendiğini, davalı tarafın davacı tarafından kendilerine ödenen 850.000,00 TL’lik meblağın iadesinin söz konusu olamayacağını, zira bu bedelin ve hatta daha fazlasının davalının yazıhane ve otobüslerinin davacı tarafın istediği şekilde tefriş ve dizayn edilmesi, bilet satışı otomasyon sisteminin çalışması için gerekli bilgisayar alt yapısının kurulması, reklam ve tanıtım kampanyaları için kullanıldığını ve tamamen tüketildiğini ileri sürdüğünü, davalı firmaya sözleşme ve protokolden kaynaklanan edimlerini yerine getirmesi için ödenen bu meblağın davalı tarafın haksız feshi nedeniyle davalı tarafa iade edilmesi gerektiğini, davalı tarafın sözleşme ve protokoldeki hükümleri ihlal ettiğini, davalı tarafın acente olarak yapmış olduğu bilet bedeli tahsilatlarını müvekkil şirket hesaplarına hiçbir zaman tam olarak yatırmadığını, kısmi
ödemelerin ise son derece geç ifa edildiğini, davalı tarafın temerrüdü nedeniyle kendisine tanınan borçlanma limiti sürekli dolu olduğunu ve bilet satış sisteminin bilet satışını otomatik olarak kapatması nedeniyle davacı tarafın biletlerinin satılamamasına sebebiyet verdiğini, davacı tarafın bilet alımı esnasında mağdur olan yolcuların zararlarını gidermenin yanında, satılamayan biletler sebebi ile de önemli ölçüde maddi kaybı söz konusu olduğunu, davalı tarafın cari hesaplarının ise, acentelik yaptığı süre boyunca satılan bilet bedellerini haksız olarak elinde tutması nedeniyle sürekli borçlu konumda kalmış olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye ve protokole, iyi niyet kurallarına ve ticari teamüllere aykırı olduğunu, davalı tarafın kendisine tahsis edilen limiti bilet satışlarında kullandığını, ancak tahsil ettiği bilet bedellerini davacı tarafa ödemediği için mevcut limiti dolduğunu, bilet satamaz hale geldiğini, müşteri şikâyetlerinden davalı tarafından işletilen bilet satış noktalarından yolculara bilet satışı yapılamadığını, yolcuların internet üzerinden bilet satın almaya ya da başka firmalarla seyahat etmeye yönlendirildiğini, bu şikâyetlerin davacı tarafın kurumsal kimliğine büyük zararlar vermiş olduğunu, yolcu memnuniyetinin düşmesine ve müşteri kaybı yaşanmasına neden olduğunu, iletilen şikâyetler doğrultusunda incelemeler yapıldığını davalı tarafın birçok defa bilet düzenleme ve iptal işlemlerinde usulsüzlük yaptığı tespit edildiğini, bu eylemler nedeniyle “Sözleşmeli Acente İşleteni Disiplin Talimatı” hükümleri uyarınca davalı firmaya disiplin cezaları uygulandığı ancak davalı tarafın haksız ve sözleşmeye aykırı eylemlerine devam ettiğini, davalı tarafın denkleştirme talep etmesinin mümkün olmadığını dilekçesinde ifade etmiştir.
KANITLAR:
İhtarname, sözleşme, protokol, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, taraflar arasında 30/04/2015 tarihli protokol ile Beyoğlu 43.Noterliğince tanzim edilmiş 06/05/2015 tarihli acentalık sözleşmesinden kaynaklanan tarafların karşılıklı olarak açtıkları maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkememizce, taraf tanıklarının dinlenilmesine karar verilerek bulundukları yer mahkemesine talimat yazılmıştır.Davacı tanığı … talimat mahkemesi duruşmasında; “Ben davacı …Ş.’nin İç Anadolu Bölge Müdürü olarak çalışıyorum, davalılar Malatya’da acentemiz olarak faaliyet göstermekteydiler. Biz kurumsal bir şirketiz, kurumsal kimliğimize uygun olmayan hareketlerde bulundular. Örneğin, taahhütte bulundukları otobüsleri seferlere çıkartmadılar, listeler açık olduğu halde biletli yolcu olan seferi iptal ederek yolcuları mağdur ettiler. Finans durumu ile ilgili sıkıntıları duydum. Limitli bir sistem ile çalışıyoruz, yolculara sistem üzerinden bilet kesiyor, parasını süresinde yatırmaz ise limit doluyor ve bilet kesemiyor, bu şekilde sorunlar da yaşadık. Son bir ay hatırladığım kadarıyla hiç limitleri olmadığı için bilet kesemediler. Biz mecburen internet sitemizden bilet alan yolcularımızla otobüsleri Malatya’dan çıkarttık. Malatya’da kendi otobüslerini sefere çıkartmadılar, bizim otobüslerimize de bilet kesmeyerek mağdur ettiler. Bu gibi aksaklıklar oluyor. Aklıma gelenler bunlar” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.Davalı tanığı …talimat mahkemesi duruşmasında; “Ben davalı şirkette bankocu(katip) olarak çalışmaktayım, çalıştığım şirket 2015 yılının Mayıs ayında … Turizm’den ….. Turizme geçti, bu firmada bilet satışında limit var, bu noktada çok sorun yaşandı, ….. firması tarafından limit yüklenmeyince biz … Turizm şirketi olarak çok sorun yaşadık, yolcularla büyük tartışmalar yaşadık, ilk ….. araçları bizim … Turizm’e ait araçlarla sefere çıktı, ilerleyen zamanlarda bizim … Turizm’in araçları sefere çıkmadı, ….. kendi araçlarını listeye yazdığı için böyle oldu, ….. sahte bilet kesmeye başladığını araç terminalden hareket etmeden önce listeye bakarak kontrol ederek aracın çıkışına izin veriliyordu, biz listeye bakarak araçta olmayan ancak listede bulunan ve biletli olan yolcuların isimlerini görünce anladık, biz yolculara bilgi vermek amacıyla listede bulunan telefon numaralarından kendilerine ulaşmaya çalıştık, ancak ulaşamadık, bu durum üzerine biz sosyal medya üzerinden araştırma yaparak bunu yapanların ….. şirketi çalışanları olduklarını anladık, biz yine de araçları boş bir şekilde yolcu olmadan sefere çıkarttık, ….. hep kendi araçlarını gönderdi benim çalıştığım şirket olan … Turizm araçlarına ise sahte seferler düzenledi, dava ile ilgili bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı Rauf Diyarbakırlı talimat mahkemesi duruşmasında; ” Ben davalı şirket olan … Turizmde 2011 yılından beri şoför olarak çalışmaktayım, 2015 yılının mayıs ayı içerisinde … Turizm şirketi ….. Turizme geçti, hatta bu birleşmeden sonra ikinci Bursa seferine ben gittim, şoför olarak görev yaptım, 2-3 ay kadar bu şekilde çalıştık, ancak daha sonra limit problemi ortaya çıktı, bizim … Turizme ait araçlara sefer yazmamaya başladılar, bizde araçlarımız yattığı için mağdur olduk, ….. şirketi seferlere kendi araçlarını gönderdi, birgün bizi aradılar telefonda araçların yola çıkacağını hazırlanıp gelmemiz gerektiğini söylediler, hazırlanıp gittiğimizde araçların boş olduğunu, içerisinde hiç yolcu bulunmadığını gördük, … Turizmin şirket yetkilisi … noter çağırarak bu durumun tespitini yaptırdı, biz araçlar bu halde yani boşken hiç yolcu yokken sefere çıktık, bu olayda 2 araç sefere çıkacaktı, bu iki araca ait listelere bakınca listelerde araçlarda yolcu bulunduğu dolu olduğu görünüyordu ancak araçlarda yolcu yoktu ve boştu, sonra Noter tespitiyle yolcular yoktu, bildiğim kadarıyla yapılan araştırma ile bu yolcu listelerini ….. çalışanlarının adına tanzim edildiğini söylediler dava ile ilgili bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı … talimat mahkemesi duruşmasında; ” Ben davalı şirket olan … Turizmde 11 yıldır şoför olarak görev yapmaktayım, 2015 yılının Mayıs ayı içinde … Turizm ….. Turizme geçti, … Turizmde sigortalı şoför olarak çalışırım, ben bu birleşmeden sonra … Turizmin araçlarını kullanıyordum, bilet satışlarında limit vardı, bu limit probleminden ötürü davacı … şirketi ile davalı … Turizm arasında duyduğum kadarıyla problemler yaşanıyordu, limit verilip verilmediği hususunda benim bilgim yok, bildiğim kadarıyla hem kendi araçlarını hem de … Turizme ait araçları sefere çıkartıyorlardı, daha sonra ….. firması 4 tane aracını çekti, neden böyle yaptığını bilmiyorum, içeriğini firma sahipleri bilir, ….. şirketinin daha sonra kendi araçlarını sefere yazıp yazmadığı konusunda bilgim yok, ….. şirketinin sahte bilet kesip kesmediği hususunda bilgim yok, … Turizm sahipleri birgün beni aradı yola gidileceğini söyledi, bende terminale geldim, araç boştu içerisinde yolcu yoktu, bu şekilde hareket ettik, yola çıktıktan sonra şirket sahibi tekrar bizi arayarak geri dönmemiz gerektiği söyledi ve bizde bu şekilde geri döndük, aracın neden bu şekilde hareket ettiği konusunda bilgim yok ben bana söyleneni yaptım dedi, dava ile ilgili bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.Davalı tanığı … talimat mahkemesi duruşmasında; ” Hernekadar talimat evrakında ismim Serkan olarak geçse de benim ismim …’dır, ben davalı şirket olan … Turizmde şoför olarak görev yapmaktayım, 2010 yılından beri şoför olarak çalışmaktayım, 2015 yılının Mayıs ayı içerisinde … Turizm şirketi ….. şirketine geçti, bilet satışıyla ilgili limit problemi olduğunu duymuştum, limit verilip verilmediğini bilmiyorum, limitten dolayı bilet kesemediklerini sıkıntı yaşadıklarını duymuştum, ilk zamanlarda ….. benim çalıştığım şirket olan … Turizmin araçları ile sefere çıkıyordu, davacı şirket daha sonra kendi araçları ile sefere çıkmaya başladı, … Turizmin araçları ile sefere çıkmadı, bu durumdan ötürü … Turizm bazı sıkıntılar yaşadı, bir nevi kendi araçları gitti geldi bizim şirket araçları yattı, kendimiz çalışmadığımızdan bu durum mağduriyetimize neden oldu, ….. şirketinin sahte bilet kestiğini duydum ancak ben buna şahit olmadım, hatta bu sahte bilet olayından dolayı noter geldiğini noter huzurunda sahte bilet düzenlendiğinin tespit edildiğini sonradan öğrendim, dava ile ilgili bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Tanık … duruşmada; ” Ben davacı şirkette 13 yıldır çalışmaktayım. Son iki yıldır da finans müdürü olarak çalışmaktayım. Davacı şirketin uygulamakta olduğu limitli sistemin işleyişinden ben sorumluyum. Bu limitli sistemde acentalara belirli bir bedel limit olarak tanımlanmıştır. Örneğin; 100.000,00 TL limit tanımlandığında acenta bu limit dolana kadar bileti satmakta ve sattığı bilet bedeli kadar davacı şirkete borçlanmaktadır. Limit dolduğunda bilet satabilmesi için borçlanmış olduğu limitte ödeme yapması gerekmektedir. Yaptığı ödeme kadar sistem ona bilet satışı izni vermektedir. Benim duyduğum kadarıyla davalı şirket ile limit sıkıntısı yaşanmış ancak davalı şirketin sık sık limitleri artırılmıştı. Ancak davalı şirketin bilet satışından elde ettiği bedelleri banka hesabına yatırmadığı için bilet satışında sıkıntılar yaşamaya başladı. Oysaki dönem dönem limit artışları yapılmıştı.Bunun haricinde davalı tarafından yolcuların taşınmamasından dolayı davacı firma tarafından otobüs gönderilerek taşınmıştır. Bu olaya aktarma ismi verilmektedir. Ben bu olayı görmedim ise de cari hesaplarda davalıya aktarma adı altında fatura düzenlendiği için bu konuyu bilmekteyim. Bunun haricinde herhangi bir bilgim yoktur,” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Mahkememiz 04/12/2017 tarihli oturumunda davalı-karşı davacı tanığı Alişan Banazılı’nın taraf beyanları doğrultusunda tanık olarak dinlenmesinden vazgeçilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda 1 SMM, 1 Hukukçu ve 1 Şehirlerarası Terminal işletmeciliği konusunda uzman bilirkişiler tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 10/02/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda; Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin karma nitelikli olduğu, bu ilişkinin esas olarak acentelik sözleşmesi ile protokol adı verilen isimsiz bir sözleşme üzerine kurulduğu, sözleşmeler ile kısmen adi kira, kısmen ürün kirası niteliğindeki ticari işletme kirası, kısmen de marka lisans sözleşmelerinin unsurlarını taşıyan, otobüsle şehirlerarası yolcu taşıma sektörüne özgü sui generis bir kuruluş olduğu, bu ilişkinin tek bir kanun ve sözleşme üzerine bina edilmemiş olduğu, bu sebeple de sözleşmeler ve fiili uygulamalar ile şekillenen bu ilişkinin “Ticari ve ekonomik yönlerinin/özelliklerinin” de göz önünde tutulması gerektiği, davalı-k.davacı tarafından yapılan feshin Protokol’de/Acentelik Sözleşmesi’nde belirtilen bildirim süresine uyulmadan yapıldığı, feshin haklı nedenlere dayanmadığı; davacı-k.davalı tarafından davalı-k.davacıya ödenen 850.000 TL’nin “hava parası” karakterinde olduğu; sözleşme ilişkisi kararlaştırılan süreden önce sona ermiş olduğundan davacı-k.davalının şimdilik 10.000 TL’lik iade talebinin kabulünün mümkün olduğu, davacı-k davalının şimdilik 7.000 TL tutarındaki maddi tazminat talebinin, sözleşme süresi içindeki sefer sayısının yüksekliği ve zarar ilişkisinin rakamsal ve olgusal açıklamaların (verilerin) ortaya konulamamış olmasından dolayı kanaat oluşturulamadığı, davacı-k.davalının cezai şart talebi bakımından Protokol m. 2.2’deki şartların oluşmadığı; davacı-k.davalının davalı-k.davacıdan cari hesap alacağı olarak 14.406,30 TL alacaklı olduğu; davacı-k.davalının manevi tazminat talebinin mahkemenin takdirinde olduğu; davalı-k.davacının araçlarının 13.10.2015’den itibaren sefere çıkarılmadığı iddiasının dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile örtüşmediği, kâr kaybı-müspet zarar taleplerine konu zarar kalemlerinin bildirilmemiş olmasından dolayı zarar hesabının yapılamadığı; Davalı-k.davacının TTK m. 122’ye dayalı bir talebinin olamayacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Mahkememizce dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdi ile taraf vekillerinin beyanları ve itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 07/02/2020 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; davacı-k.davalının sözleşmeye ya da sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ödemiş olduğu 850.000 TL’nin tamamının iadesini talep edemeyeceği, davalı-k.davacı TTK m. 112’de düzenlenmiş olan portföy tazminatı hususunda kök raporda açıklanan kanaatlere itiraz ettiği, itiraz üzerine yapılan araştırma, inceleme ve değerlendirmelerde kök raporda açıklanan özetle “davacı-k.davalı, TTK m. 122’de kazandırılan müşteri çevresi için ödenmesi öngörülen portföy tazminatını daha başta yerine getirmiş olduğu, buna göre somut olayın buraya kadar anlatılan özellikleri karşısında davalı-k. davacının TTK m. 122’ye dayalı bir talebinin olamayacağı kanaatinin hâsıl olduğu” yönündeki kanaatte herhangi bir değişiklik yapılmasının gerekmediği sonucuna ulaşıldığı, taraflarına sunulan bütün delillerin değerlendirildiği, davalının cari hesap borcunu kabul etmediği, itirazının doğrulanabilmesi için davalı şirketin de defterlerinin incelenmesi gerektiği kanaatinin belirtildiği, sunulan cari’ hesap ekstresinde herhangi bir imza, kabul edildiğini gösterir bir emare bulunmadığından tek başına değerlendirilmesi söz konusu olmadığı, cari hesap ekstresindeki bilgiler (ki imzasız bir belge) başka kanıtlarla desteklenmesi durumunda değerlendirilebilecek bir belge olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları ile özellikle cari hesap alacağı yönünden davalı- karşı davacının ticari defterlerinin incelenmesi için bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiştir. Talimat mahkemesince alınan 21/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 14.05.2016-30.04.2016 tarihleri arasında toplam 2.883.310,22 TL hizmet satışının gerçekleştirilmiş olduğu, ödemesi olan toplam tutar olan 2.883.310,22 tl nin ödemesinin yapılmış olup bakiyenin sıfır olduğu, davalı … Turizmin davacı … ile sözleşmeden önce ciro tutarlarının yıl bazında karşılaştırıldığında (5.666.504,81 + 5.845.771,97)= 11.512.276,78/5.756.138,39/2.883.310,22=%50.099) ortalama %50 oranında düştüğü, davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda; 31/12/2016 tarihi itibariyle davacı şirket ile borç veya alacak ilişkisinin olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Mahkememizce İstanbul NATM’ye talimat yazılarak tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından dosyanın 1 Smmm ve 1 Öğretim Görevlisi Taşıma Alanında Uzman Hukukçu bilirkişiye tevdi ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir. Alınan 17/09/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; Asıl dava açısından talepler değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki sözleşmenin davalı/karşı davacı … Turizm Sey. Pet. Otel. Oto. San. ve Tic. A.Ş.’nin 25.04.2016 tarihli Malatya 3.Noterliği ve 10533 yevmiye numaralı fesih ihbarnamesi ile feshetmesinin haklı sebeplerinin var olduğunun kabulü gerektiği, normal koşullarda, davacı tarafından ödenen KDV dahil 850.000,00 TL, 5 yıllık bir süreyi kapsadığından ve protokolün 30.04.2015 tarihinde imzalanıp 25.04.2016 tarihinde sonlandırıldığı göz önüne alındığında kalan 4 yıla isabet eden 540.254,25 TL’nin davalı tarafından davacı/karşı davalı …Ş.’ye iade edilmesi gerektiği, ancak taraflar arasındaki protokole göre davacı tarafından davalıya protokoldeki edimlerin yerine getirilmesi karşılığında bu tutarın ödendiği, davalı tarafından ise tüm edimlerin yerine getirilmiş olduğu görüldüğünden kısmen veya tamamen davalı yan tarafından bir iadenin söz konusu olmaması gerektiği, nitekim sözleşmenin feshinden sonra da davacının, davalı çalışmalarından yararlanmaya devam ettiği, kalan 4 yıla ilişkin tutarın bir nevi denkleştirme tazminatı olarak da kabul edilmesi gerektiği, mahkeme aksi kanaatte ise bu kapsamda davalı tarafından davacıya ödenecek tutarın 540.254,25 TL olduğu, davacı/karşı davalı …davalıdan 25.243,20 TL cari hesap alacağını ileri sürmüş olmakla birlikte davacı ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede Bilirkişi Heyeti davacının 14.406,30 TL alacaklı olduğunu tespit etmiş olduğu buna karşın davalı defterleri üzerinde yapılan incelemede Bilirkişi …. davalıya ait ticari defterlere göre davalının davacıya borcu olmadığını tespit olduğu, taraflar arasında yapılan protokolün 6.maddesi uyarınca Davacı/Karşı Davalı …Ş.’nin ticari defter ve belgelerinin uyuşmazlıklarda esas alınacağı hüküm altına alındığından Davacı/Karşı Davalı …Ş.’nin davalıdan 14.406,30 TL alacağının var olduğunun kabulü gerektiği, bilirkişi heyeti kök ve ek raporunda da tespit edildiği üzere cezai şartı gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığı, davacı/karşı davalı …Ş.’nin iddia ettiği şekilde bir maddi zararının dosyaya sunulu belgelerden tespit edilemediği, davacı/karşı davalı …Ş.’nin manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, Karşı dava açısından talepler değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki protokol ve sözleşme incelendiğinde davacı tarafından davalıya sefer garantisi verilmediği, kendi araçlarına öncelik verilmesine engel hükümler olmadığının görüldüğü, dosyaya sunulu Bilirkişi Heyeti kök ve ek raporunda da açıklandığı üzere maddi tazminatın açık bir sözleşmesel dayanağının bulunmadığı, Karayolu Taşıma Yönetmeliği madde 27 fıkra (2) Acentelik sözleşmelerinde; taraflar ve imzalarını, kapsamını, taraflara verilen yetki ve görevler ile hak ve yükümlülüklerini, mali konuları, geçerli olduğu yeri,
sözleşmenin süresini, feshini, düzenleme tarihini ve varsa diğer özel hükümleri ihtiva etmesinin şart olduğu, hususunun davalı/karşı davacı … … Turizm Sey. Pet. Otel. Oto. San. ve Tic. A.Ş. tarafından istenen
maddi tazminatın belirtilmesinin atlandığı, protokolle birlikte davacı tarafından KDV Dahil 850.000,00 TL tutarın kısmen iadesinin uygun olmayacağına yönelik karar verilmesi halinde denkleştirme tazminatı zaten peşin olarak ödendiğinden bir kez daha hesaplanmasının mükerrerlik oluşturacağı, ancak kısmen ödenmesine karar verilmesi halinde ise davalı yan için denkleştirme tazminatı hesaplanması gerektiği, BK m.125 uyarınca, davalı/karşı davacı … Turizm Sey. Pet. Otel. Oto. San. ve Tic. A.Ş.’nin haklı nedenlerle sözleşmeyi feshettiği sonucuna varılması halinde sözleşmenin uygulanmaması nedeniyle kalan 4 yıllık süreçte elde edeceği kardan mahrum kaldığının da kabulü gerekeceği, sözleşmenin uygulamada kaldığı 1 yıllık süreçte elden edilen kar tutarı emsal alınarak kalan 4 yıllık süreçte de elde edilmesi muhtemel karın hesaplanması gerektiği, buna karşın taraflar arasında yapılan protokol ve sözleşmeye göre davacının davalıya sefer garantisi vermediği, öncelikli olarak da kendi araçlarını sefere çıkardığı anlaşılmakta olup davalının bu süreçte kar etmesinin söz konusu olmadığı, bu durumda sözleşme feshedilmemiş olsaydı da sefer yetersizliği nedeniyle davalının kar edemeyeceği görüldüğünden yoksun kaldığı bir kardan da bahsedilemeyeceği, davalının bu sebeple potansiyel karını ispat edecek bilgi ve belgeleri dosyada sunma zorunluluğu olduğu, davalının dosyaya sunulu başkaca maddi zararları olduğuna ilişkin bir bilgi ve belge de bulunmadığından hesap edilecek bir müspet zararının söz konusu olmayacağı kanaat ve sonucuna varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce İstanbul NATM’ye talimat yazılarak dosyanın önceki bilirkişilere tevdi ile taraf vekillerinin rapora karşı itirazları değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlemelerinin istenilmesine karar verilmiştir.Alınan 04/03/2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; davacı karşı davalı tarafından yapılan itirazlarının kök raporlarındaki görüşlerini değiştirecek mahiyette olmadığı ve kök raporlarındaki görüşlerini muhafaza ettiklerini, davalı karşı davacı tarafından yapılan itirazlarının yine kök raporlarındaki görüşlerini değiştirecek mahiyette olmadığı ve kök raporlarındaki görüşlerini muhafaza ettiklerini bildirmişlerdir. Mahkememizce Ankara NATM’ye talimat yazılarak tarafların iddia ve savunmaları, önceki bilirkişi raporuna yapılan itirazlar da değerlendirilmek suretiyle 1 SMMM, 1 Taşıma Alanında Uzman ve 1 Ticaret Hukuku Alanında Uzman bilirkişilere dosyanın tevdi ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir. Alınan 24/10/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda; Davacı tarafından ödenen KDV dâhil 850.000,00 TL, 5 yıllık bir süreyi kapsadığından ve protokol 30.04.2015 tarihinde imzalanıp 25.04.2016 tarihinde sonlandırıldığı göz önüne alındığında kalan 4 yıla isabet eden 540.254,25 TL’nin davalı tarafından Kamil
Koç Otobüsleri AŞ’ye iade edilmesi gerektiği, sayın mahkeme aksi kanaatte ise, taraflar arasındaki protokole göre davacı tarafından davalıya protokoldeki edimlerin yerine getirilmesi karşılığında bu tutarın
ödendiği, davalı tarafından ise tüm edimlerin yerine getirilmiş olduğu kabul edilir ise kısmen veya tamamen davalı yan tarafından bir iadenin söz konusu olmaması gerektiği, davalı yanın cezai şartın ödenmesini gerektirir bir sorumluluğunun bulunmadığı, davacı/karşı davalı … AŞ’nin davalıdan 14.406,30 TL alacağının var olduğu, davalının yoksun kaldığı bir kardan da bahsedilemeyeceği, davalının bu sebeple karını ispat edecek bilgi ve belgeleri dosyada sunma zorunluluğu olduğu, davalının dosyaya sunulu başkaca maddi zararları olduğuna ilişkin bir bilgi ve belge de bulunmadığından hesap edilecek müspet zararın söz konusu olamayacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Taraflar arasında 30/04/2015 tarihli protokol ve bu protokolün ayrılmaz bir parçası olarak kararlaştırılan 06/05/2015 tarihli acentelik sözleşmesi imzalanmıştır.Bu sözleşmelere göre taraflar arasındaki hukuki ilişkinin karma nitelikli olduğu, bu ilişkinin esas olarak acentelik sözleşmesi ile protokol adı verilen isimsiz bir sözleşme üzerine kurulduğu, sözleşmeler ile kısmen adi kira, kısmen ürün kirası niteliğindeki ticari işletme kirası, kısmen de marka lisans sözleşmelerinin unsurlarını taşıyan, otobüsle şehirlerarası yolcu taşıma sektörüne özgü sui generis bir kuruluş olduğu, bu ilişkinin tek bir kanun ve sözleşme üzerine bina edilmemiş olduğu, bu sebeple de sözleşmeler ve fiili uygulamalar ile şekillenen bu ilişkinin ticari ve ekonomik yönlerinin/özelliklerininde göz önünde tutulması gerektiğinden taraflar arasındaki ilişkinin otobüs işletmeciliğine ilişkin acentalık ilişkisi olduğu kabul edilmiştir.Bu sözleşmesel ilişkide davalı-k.davacı … Turizm 5 yıl boyunca Malatya Şehirlerarası Terminalinde davacı -karşı davalı … Turizm şirketinin acentesi olarak çalışmayı taahhüt etmiştir.Taraflar arasındaki protokolün 2.2 maddesi uyarınca … Turizm 7 adet otobüsünü taşıt sözleşmesi imzalamak ve …..’a ait D1 belgesine kayıt ettirerek ….. filosuna dahil etmek suretiyle …..’un belirlediği güzergahlarda çalıştırmayı ve otobüs sayısını iki aydan fazla 6 adedin altına düşürmemeyi ve 5 adedin altına iki aydan fazla düşürmesi halinde her ay için 5000 TL cezai şart ödemeyi taaahüt etmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme Malatya 3.Noterliğinin 25/04/2016 tarih ve 10533 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı … Turizm tarafından feshedilmiştir.
Davalı … Turizm davacının otomasyon sistemini kapatarak bilet satışına engel olduğunu, davacının kendi araçlarını sefere çıkartarak sözleşmeye aykırı davrandığını belirterek sözleşmeyi fesih etmiştir.
Davacı … Turizm davalının yeterli sayıda otobüsü tahsis etmediğini ve davalı … Turizmin tahsil ettiği bilet bedellerini kendilerine ödemediği için otomasyon sistemini kapattıklarını iddia etmiştir.
SMMM bilirkişiden aldırılan raporda, taraflar arasındaki delil sözleşmesi nedeniyle itibar edilen davacı … Turizm defterlerinde dahi davacının 14.406,30 TL alacaklı olduğu kayıtlı olup bu miktar taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan 133.000 TL’lik borçlanma limitinin çok altındadır.Bu nedenle otomasyon sistemini kapatmakla sözleşmeye aykırı davranan davacı … şirketi haksız olup, davalının sözleşmeyi fesih etmesi haklı nedene dayanmaktadır.Yine bilirkişilerin tespitleri doğrultusunda davalı … Turizm şirketi sözleşmede belirtilen sayılarda otobüs tahsis ettiğinden davacının bu yöndeki iddiası da yerinde değildir.
Davacı … Turizm şirketinin sözleşme tanziminde otobüslerin donatılması,reklam ve tanıtım faaliyetlerinde kullanılmak üzere KDV dahil 850.000,00 TL nakit ödeme yaptığı ihtilafsızdır. KDV düşüldüğünde yapılan ödeme 720.339,00 TL’dir. Bu para sözleşme süresi olan 5 yıl için sözleşmenin devam edeceği umularak ödenmiştir. Sözleşme 1 yıl sürdüğünden yapılan oranlama sonucu davacının 540.254,25 TL’yi geri isteme hakkı vardır.
Yine bilirkişi raporlarından,davalı … Turizmin tahsis ettiği araç sayısı sözleşmede kararlaştırılandan az olmadığından davacı … şirketinin bu yöndeki iddiası ispatlanamamış ve cezai şart talebi red edilmiştir.
Sözleşme davalı tarafça haklı sebeple feshedildiğinden ve davalının sözleşmeye aykırı hareketi olmadığından davacının uğradığı zarara ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Yine davalının sözleşmeye aykırı hareketleri ve davacıya manevi olarak zarar veren işlemleri tesbit edilemediğinden davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
SMMM bilirkişiden aldırılan raporda, taraflar arasındaki delil sözleşmesi nedeniyle itibar edilen davacı … Turizm defterlerinde davacının 14.406,30 TL alacaklı olduğu kayıtlı olduğundan bu miktar yönünden davacının cari hesap alacağının kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasındaki sözleşmelerde, davalıya belli bir sefer/yolcu garantisi verilmediğinden ve davalı uğradığı zararı ıspat edemediğinden davalının uğradığı zarar ve kar mahrumiyetine ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.Davacı şirket,davalının Malatya’daki müşteri portföyünü ve tanınmışlığını kullanarak piyasaya girdiğinden ve sözleşme müddetince davalının faaliyetine ara vererek faaliyette bulunmadığı gözönüne alındığında davalıya denkleştirme tazminatı ödemek zorundadır. Yukarıda davacının, davalıya sözleşmenin kuruluşunda ödediği KDV dahil 850.000,00 TL’nin sözleşmenin yürürlükte kaldığı süreye oranlanarak bulunan 540.254,25 TL’yi istemek hakkı olduğu tesbit edilmişse de, bilirkişiler tarafından bu miktarın davalı lehine denkleştirme tazminatı olarak kabulünün uygun olduğu bildirildiğinden ve mahkememizce de uygun bulunduğundan bu miktar davalının denkleştirme tazminatı alacağına mahsup edilmiştir.
HÜ K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Asıl davanın kısmen kabulüne, 14.406,30 TL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı- karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, davacının diğer taleplerinin reddine,
a-Harçlar yasası gereği alınması gereken 984,09-TL harçtan peşin alınan 2.049,30-TL peşin harç + 14.345,10 TL ıslah harcının mahsubu ile fazla yatırılan bakiye 15.410,31-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı- karşı davalıya iadesine,
b-Davacı- karşı davalı yararına ölçümlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
c-Maddi tazminat davası yönünden davalı- karşı davacı yararına ölçümlenen 113.792,059-TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
d-Manevi tazminat davası yönünden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
2-Karşı davanın reddine,
a-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 853,90 TL’den mahsubu ile artan 674,00 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı- karşı davacıya iadesine,
b-Davacı- karşı davalı (….. Turizm) yararına ölçümlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
3-Davacı- karşı davalı (….. Turizm) tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 9.620,30-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına göre hesaplanan 163,05-TL ile peşin alınan 984,09-TL TL harcın davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı- karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı-Karşı davacı (… Turizm) tarafından yapılan 1.084,90 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.000,00 TL’nin davacı-karşı davalıdan alınarak ,davalı-karşı davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.03/05/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır.
Üye …
¸e-imzalıdır.
Üye …
¸e-imzalıdır.
Katip …
¸e-imzalıdır.

Davacı- karşı davalı gideri; Davalı- Karşı Davacı gideri;
8.950,00 TL bilirkişi gideri, 750,00 TL bilirkişi gideri,
670,30 TL tebligat posta gideri 334,90 TL tebligat posta gideri
9.620,30 TL toplam gider 1.084,90 TL toplam gider