Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/181 E. 2018/527 K. 17.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/181 Esas – 2018/527
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/181 Esas
KARAR NO : 2018/527

HAKİM :………
KATİP : ……..

DAVACILAR : 1- … … – ……. Mehmet Akif Ersoy Mah. Kasım Önadım Bulvarı no:65 İç kapı no:6 Yıldırım / BURSA
2- … … – …….. Mehmet Akif Ersoy Mah. Kasım Önadım Bulvarı no:65 İç kapı no:6 Yıldırım / BURSA
VEKİLİ : Av. ……. – Hocaalizade Mah. Konakardı Sk. Petek İş Hanı 3/23 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : 1- … SİGORTA A.Ş. -… Plaza Büyükdere Cad. No : 110 Kat:3 Esentepe Şişli / İSTANBUL
VEKİLİ : Av. …… – Üçevler Mh.Ritim Sk.Ofismer 2 İş Merkezi No:12 K:3 D:13 Nilüfer/Bursa
DAVALI : 2- … SİGORTA A.Ş (Eski Ünvanı:… SİGORTA A.Ş.) Rüzgarlıbahçe Mah. Cumhuriyet Cad. Acarlar İş Merkezi No:12 C Blok Kavacık Beykoz /İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……. – Kavacık Mah. Göksu Otağtepe Cad. Onur Sitesi E/3 34810-Beykoz/İstanbul Beykoz/ İSTANBUL
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/08/2009
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/05/2018
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili duruşmada tekrarladığı dava dilekçesinde özetle;davacı müvekkillerinin oğlu … …’un davalı şirketler tarafından siogtalanan araçların neden olduğu trafik kazasında vefat ettiğini,bu yüzden desteğinden mahrum kaldıklarını ileri sürerek 52.000,00.-TL destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta vekili duruşmada tekrarladığı cevap dilekçesinde özetle;davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla,kazaya karışan … plakalı aracın 200200005290440 numaralı poliçe ile şirketlerinde zorunlu mali trafik sigortası poliçesi bulunduğunu,davacı tarafın 10/02/2009 tarihinde tazminat ile ilgili olarak müvekkil şirkete başvurduğunu,başvuru üzerine derhal 200931119706 numaralı hasar dosyasının açıldığını,dosya içeriğindeki davacı tarafın gönderdiği belgelerin de eklenerek tazminat hesabının yapılabilmesi için aktüre dosya tevdi edildiğini,aktüer …’dan destekten yoksun kalma tazminat hesabının geldiğini,davacı tarafın sunduğu Bursa 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nden alınan trafik kazası bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkili sigorta şirketinde sigortalı aracın sürücüsü …’a asli kusur (%75),diğer aracın sürücüsü …’e tali kusur (%25) takdirinin yapıldığını,kusur durumu ve diğer değişkenler dikkate alınarak hesaplanan raporda baba … … için 17.624.-TL,anne … … için 16.877.-TL olmak üzere toplam 25.876.-TL tazminat hesabı çıkartıldıığnı,11/03/2009 tarihinde 25.876.-TL Av……… hesabına tazminat yatırıldığını,karşılığında ibraname alındığını,sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarının,vafat halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenen bir taminat olmadığını,tarafların mali ve içtimai durum araştırmasının yapılması gerektiğini,davanın niteliği gözetilerek öncelikle hak sahiplerine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından gelir bağlanıp abğplanmadığının araştırılmasının,gelir bağlanış ise kurum tarafından bağlanan peşin değerin yarısının tazminattan düşülmesinin,gelir bağlanmış ise bu yön hak sahibinin hakkını doğrudan etkileyeceğinden,hak sahibine gelir bağlanması için Sosyal Güvenlik Kurumu aleyhine dava açması için yasal zorunluluk olduğunun açık olduğunu,bu sebeple,Sosyal Güvenlik Kurumu’na re’sen yazı yazılarak,davacıya peşin sermaye değerli ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasına,eğer ödeme yapılmışsa yarısının tazminattan düşülmesini,eğer henüz ödeme yapılmamış i,se bu takdirde davacı tarafa SGK’ya karşı dava açması için önel verilmesini talep ettiklerini,bu davanın sonuna kadar işbu dava da bekletici mesele yapılmasının gerektiğini,davacı tarafın dava dilekçesinde avans faizi talep ettiğini,davayı kabl anlamına gelmemek kaydıyla,bir an için faizle sorumlu oldukları düşünülse dahi,Yargıtay kararları doğrultusunda ticari değil yasal faizle sorumlu olduklarını belirtmek istediklerini belirterek,davayı aktüerlerinin yaptığı tazminat hesabı olan 25.876.-TL’yi ödeyerek poliçe kapsamında başkaca yükümlülükleri kalmadığından bahisle davanın reddine,müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden ve temerrüdü oluşmadığından hiçbir fer’i giderden sorumlu tutulmamasına,yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili duruşmada tekrarladığı cevap dilekçesinde özetle;aktüerya hesabı neticesinde davacı tarafa ödeme yapıldığından,herhangi bir eksik ödemenin söz konusu olmadığını,davanın reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava,hukuki niteliği itibariyle,destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili 27.07.2012 tarihli dilekçesiyle,davalı … Sigorta A:Ş (eski ünvanı … Sigorta A.Ş) hakkındaki davasında feragat etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş (eski ünvanı … Sigorta A.Ş) vekili 03.01.2013 tarihli dilekçesiyle vekalet ücreti talebi olmadığını bildirmiştir.
Trafik kaza tutanakları,sigorta poliçeleri,davacıların mali ve sosyal durumlarını gösteren belgeler,Bursa 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/313 esas-2008/299 karar sayılı dosya sureti dosya içerisine celp edilmiştir.
Dosya,konusunda uzman hukukçu ……. ile Makine Mühendisi Trafik Kaza Uzmanı ……..’e tevdii edilmiş,bilirkişi heyetinden aldırılan 08/04/2010 hakim havale tarihli bilirkişi raporunda;çarpışma durumu ve Ağır Ceza Mahkemesi’ gerekçeli kararı ve iddia makamının esas hakkındaki mütalaasındaki bilgilerde dikkata alınarak,bölünmüş yoldan sağa dönüş yaparak toplayıcı yola girmek isteyen Tofaş marka otomobil hızının fazla yüksek olamayacağını,maktul yolcunun ağır yaralanmasına,diğer aracın yandan çarpmasının değil,içinde bulunduğu aracın yüksek hızla direğe çarparak aniden durması üzerine,maktul yolcunun da araç hızında kendi ağırlığı ile kazandığı kinetik enerjiyle içinde bulunduğu araca çarpmasının neden olduğunu,maktul yolcunun içinde bulunduğu Ford marka aracın hızı nedeniyle çarpışma öncesinde kavşağın biraz uzağında olacağını,yani aynı yönde seyrederken sağa dönüş yaparak toplayıcı yola girmek isteyen Tofaş marka araç sürücüsünün kavşağa girmeden önce başını sağ tarafa doğru iyice çevirip bakmadan toplayıcı yoldan gelen Ford marka racı göremeyeceğinin anlaşıldığını,sonuç olarak,olayın davalı … Sigorta A.Ş’ye sigotalı araç sürücüsünün kavşakta geçiş önceliğine uymamasının,diğer davalı … Sig.A.Ş’ye sigortalı araç sürücüsünün kavşağa yaklaşırken hızını azaltmamasının ve davacı tarafın murisi maktul yolcunun ise yolculuğu sırasında emniyet kemeri kullanmamasından kaynaklandığını,davalı … Sigorta A.Ş’ye sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu,davalı … Sigorta A.Ş’ye sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde ikinci derececede kusurlu bulunduğunu,davacılar murisi …’ın,olayın meydana gelmesinden üçüncü derecede kusurlu olduğunu,kusur durumunun,bu tespitlere göre davalı … Sigorta A.Ş’ye sorumluluk sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde %55 oranında kusurlu olduğunu,davalı … Siorta A.Ş’ye sorumluluğun sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde %30 oranında kusurlu olduğunu,davacılar murisi Sedar’ın olayın meydana gelmesinde %15 oranında kusurlu olduğunu,davacı anne ve babanın bugünden 2 yıl sonra destek almaya başlayacaklarından,bugün 19,23.-TL olan günlük net asgari ücretin 2 yıl sonraki %10 artışlı değerinin 19,23.-TL x Kn(1.21000)=23,27.-TL olduğunu,23.27.-TL x 2kat =46,54.-TL ve muris …’ın devre başı yıllık net gelirinin 46,54.-TL x 365 =16.987,10.-TL olduğunu,vefat eden …’ın baba destek süresi olan 25 yıllık her yıl %10 artışlı toplam gelirinin 1.670.631,34.-TL olduğunu,davcı babanın %7,5 oranında destek zararına uğramasına davalı tarafın %85 kusuru ile neden olduğundan toplam zararının 1.670.631,34.-TL x %7,5 x %85 = 106.502,74.-TL olduğunu,ancak 25 yılda gerçekleşecek olan bu zararın kendisine 25 yıl evvel peşin ödeneceğinden,peşin ödenecek miktarı bulmak için BK’nın 43.maddesinde öngörülen her yıl irat taksitleri şeklinde ödeme emsal alınarak:106.502,74.-TL/25 yıl = 4.260,10.-TL olan ve 25 yıl boyunca her yıl ödenecek olan bu miktarların,ödeme tarihlerine göre her yıl %10 indirilerek peşin değerinin 35.588,44.-TL olarak bulunduğunu,aynı işlemin davacı anne için yapıldığını,muris …’ın anne destek süresi gelirinin1.351.204,92 x %7,5 pay x %85 davalı kusuru =86.139,31.-TL/23 yıl =3.745,18.-TL olan ve 23 yıl boyunca her yıl ödenecek bu taksitlerin her yıl %10 indirilerek peşin değerinin 30.719,23.-TL bulunduğunu,ancak bu zararların davacı anne ve babanın bugünden 2 yıl sonra alacakları miktarlar olduğunu,halbuki bu süreyi beklemeden bugün peşin ödeneceğinden bugünkü peşin değerlerinin baba zararının 35.588,24 x 1/Kn(0,82645) = 29.412,00.-TL olduğunu,anne zararının 30.719,23 x 1/Kn(0,82645) = 25.388,00.-TL olduğunu,anne ve baba tarafından çocuk …’ın üniversiteyi bitirinceye kadar asgari ücretin %25’i oranında bakım ve yetiştirme masrafı yapılacağının kabul edildiğini,geçmiş devre masraflarının kaza tarihi ile asgari ücret artışlarının bilindiği 31/12/2010 tarihi arasında olduğunu,devre bakım masrafları toplamının 4.000,00.-TL olduğunu,bu devrenin 1,5 yıl olduğunu,19,97 x 365 gün x1,5 yılx0,25 =2.733,00.-TL olduğunu,toplam bakım masrafının 4.000,00.-TL + 2.733,00.-TL=6.733,00.-TL olduğunu,sonuç olarak baba zararının 9.843,00.-TL,anne zararının 5.819,00.-TL olduğunu bildirmişlerdir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan aldırılan 23.09.2010 tarihli raporda;arka koltuk sol tarafta oturmakta olan davacılar murisinin vefat ettiğini,araçtan fırlama mevcut olmamakla birlikte,sol yan taraftan darbe alan aracın şoför mahallindeki sürücü ile arka sol tarafta yolculuk eden müteveffanın darbeden etilendiklerini,aracın elektrik direğine çarpmasıyla araçtan bir fırlama söz konusu olmamakla birlikte olaya karışan sürücü … ve aracın sağ arka koltuğunda yolculuk eden …’in beyanları alınarak seyahat sırasında emniyet kemerlerinin taklılı olup olmadığı hususuna açıklık getirilmesi,keza tüm beyanları ve tespitleri içerir ceza davası dosyasının tümünün dosyamızla birlikte gönderilmesi halinde sağlıklı rapor tanzim edebileceklerini bildirmişlerdir.
Dosya,Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na tekrar gönderilmiş,buraca düzenlenen 09/04/2013 tarihli bilirkişi raporunda;sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile İstanbul yolunu takiben anayoldan gelip sağında kalan Kader sokağa dönüş yapmak üzere yan yola giriş yapmadan önce durup gelen trafiği kontrol etmesinin,yan yolu takiben gelen araçların geçmesine izin verdikten sonra seyrine devam etmesi gerekirken,bu hususlara riayet etmemesinin ve kontrolsüzce yan yola giriş yapması neticesinde,idaresindeki aracın sağ ön kısımlarıyla sürücü … idaresindeki aracın sol yan kısmına çarpmak suretiyle söz konusu aracın sağa yönelmesine sebebiyet verdiğinin anlaşılmakla,kazada dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışları nedeniyle asli kusurlu olduğunu,sürücü … idaresindeki araç ile yan yolda seyri sırasında olay mahalli kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığını,mevcut hızıyla idaresindeki aracın sol ya kısmına çarpan araçtan kaynaklı kontrolsüzce sağa yönelip etkin tedbir alamadan yolun sağındaki elektrik direğine çarptığının anlaşılmakla,dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışları nedeniyle alt düzeyde tali kusurlu olduğunu,müteveffa yolcu … sürücü … idaresindeki araçta seyri sırasında emniyet kemeri takmadığının anlaşıldığını,kendi ölümüyle neticelenen kazada alt düzeyde tali kusurlu olduğunu,sonuç olarak;sürücü …’ın %75 oranında asli kusurlu olduğunu,sürücü …’in %15 oranında tali kusurlu olduğunu,müteveffa yolcu …’un %10 oranında alt düzeyde tali kusurlu olduğunu bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyetine sigortacı …..’nin de dahil edilmesiyle,bilirkişi heyetinden diğer bilirkişi heyeti ile birlikte değerlendirerek,Adli Tıp Kurumu rapor,davalı … Sigorta tarafından dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ve davacı vekilinin 14/06/2010 tarihli dilekçesindeki itirazlarını da değerlendirir ek rapor düzenlenmesi istenilmiş,bilirkişi heyetinden aldırılan 10/09/2013 havale tarihli bilirkişi raporunda;anne ve baba kaza tarinden 14/08/2008 tarihinden 4 yıl sonra 14/08/2012 tarihinden itibaren destek almaya başlayacağından,hesaplama geçmiş devre ve gelecek devre olarak ikiye ayrılarak yapıldığını,davacıların geçmiş devre zararının,muris bu devre gelirinin 26.010,72.-TL,baba zararının 26.010,72.-TL x %7,5 pay x %90 kusur =1.755,72.-TL,anne zararı 26.010,72 x %7,5 pay x %90 kusur=1.755,72.-TL olduğunu,davacıların gelecek devre zararından baba zararının 31.056,55.-TL,anne zararının 28.413,44.-TL olduğunu,bakım ve yetiştirme masraflarından baba payının 3.651,32.-TL,anne payının 3.651,32.-TL olduğunu,sonuç olarak baba gerçek zararının 8.101,00.-TL,anne zararının 5.458,00.-TL olduğunu bildirmişlerdir.
Davalılardan … Sigorta A:Ş’ne sigortalı … plakalı araç ile diğer davalı … Sigorta A.Ş’ne sigortalı … plakalı araçların çarpışması sonucu … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacıların mirasbırakanı … …’un öldüğü,Adli Tıp Kurumundan aldırılan raporda meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsünün %75,… plakalı araç sürücüsünün %15,mütevefanın ise %10 oranında kusurlu olduğu anlaşılmış olup,usul ve yasaya uygun olup gerekçeli ve denetime elverişli olması nedeniyle mahkememizce de benimsenen ve yapılan ödemeler düşülmek suretiyle hesaplama yapılan bilirkişi raporları doğrultusunda davacılardan … …’un 8.101,00 TL,… …’un 5.458,00 TL tutarında destekten yoksun kaldığı anlaşıldığından bu miktarlar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davalıların sigorta şirketi olması nedeniyle hatır taşımacılığı nedeniyle indirim yapılmamıştır.
Mahkememizin 2009/491 E. 2013/371 K. Sayılı, 13/11/2013 tarihli gerekçeli kararı davalılardan … Sigorta A.Ş. Vekilinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/2952 E. 2015/10115 K. Sayılı ilamı ile ” 1-a)Mahkemece hükme esas alınan 15.08.2013 tarihli bilirkişi raporunda davalı sigorta şirketleri tarafından yapılan ödemeler mahsup edilmiş ise de bu şekli ile rapor hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Mahkemece yapılacak iş hüküm tarihine en yakın tarih itibariyle destekten yoksun kalma tazminatının belirlenerek davalı sigorta şirketlerinin davadan önce yapmış oldukları ödemelerin, davacılara ödendiği tarihten hesap tarihine kadar geçen süre için yasal faizi işletilerek güncellenmesi ve elde edilen rakamın davacılar için belirlenen destekten yoksun kalma tazminatından düşülerek tazminatın belirlenmesi gerekir,
b)He ne kadar destekten yoksun kalma tazminatı, dava dilekçesinde davacılar tarafından davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edilmiş ise de güncelleme ve mahsup yukarıda anılan şekilde yapıldıktan sonra, davalı sigorta şirketlerinin kusur oranına göre tazminat miktarı belirlenmesi gerekir,
c)Davacılar, tam teselsülde olduğu gibi, bütün zararının tazminini müteselsil borçlulardan her ikisinden isteyeceği gibi birisinden de isteyebilir. Borçlar Kanunu’nun 145. maddesi hükmüne göre, sorumlulardan birinin zararı ödemesi halinde, diğerleri bu oranda borçtan kurtulurlar. Ancak, müteselsil borçluların borçtan tamamen veya kısmen kurtulabilmeleri, alacaklının bilfiil tatmin edilmiş olması halinde söz konusudur. Bunun aksinin kabul edilebilmesi için ya alacaklının teselsülden açıkça feragat etmiş olması, yahutta böyle bir feragatın durumdan kesin olarak anlaşılması lazımdır. Yine, Borçlar Kanunu’nun 147.madde hükmüne göre, rücu hakkından yararlanan müteselsil borçlulardan her biri ödediği miktar oranında alacaklının haklarına halef olacağına ve alacaklının diğerleri zararına, müteselsil borçlulardan birinin durumunu iyileştirdiği takdirde bu fiilin neticelerini şahsen tahammül edeceğine dair hükmüne havidir.
Bu durumda mahkemece, yukarıdaki açıklamalar ışığında, davacılar vekilinin 27.07.2012 tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta A.Ş’nin davadan sonra ödeme yaptığı belirtilerek bu davalı yönünden feragat dilekçesi vermesinin diğer davalıya sirayet edip etmeyeceği ve feragatin diğer davalının durumunu ağırlaştırıp ağırlaştıramayacağı üzerinde durulması gerekirken, eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2) Davalı … Sigorta vekili, trafik sigortacısı olduğu araçta, desteğin yolcu olarak bulunduğunu belirterek hatır taşıması olduğu iddiasında bulunmuştur. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda Borçlar Kanunu’nun 43.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Bu itibarla, davalının savunmaları üzerinde durularak, ceza mahkemesi dosyası da incelenerek mahkemece taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı hususları araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar araştırılmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür. Hakim, tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar tesisi doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozma kararı verilmiştir.
Dosya bir aktüer bilirkişiye tevdii edilerek bozma ilamı doğrultusunda rapor düzenlenmesi talep edilmiş ,26/01/2018 havale tarihli raporunda özetle: … Sigorta A.Ş’ nin %75 oranında kusur sorumluluğu karşılığında davacının davadan feragat ettiği davada tek davalı … Sigorta A.Ş’ nin %15 oranında kusurlu olduğu, davalı …’ nın davacı anne …’ nin 28.269, 99 TL zararı, baba …’ in 28.719,76 TL zararının üstlenildiğini, davacıların dava tarihi itibariyle toplam zararının 23.273 TL olduğu, bu paranın 9.904 TL kısmını … Sigorta A.Ş den aldıklarını bu davalı yönünden feragat ettiklerini, davalı … Sigorta A.Ş açısından anne …’ nin karşılanmamış zararının 22.576,94 TL, baba …’ in karşılanmamış zararının 22.694,78 TL olacağı, müteraffik kusur yönünden takdir mahkemenin olduğunu, … Sigorta A.Ş yönünden 14/08/2008 tarihinden itibaren yasal faizin işleyeceğini mütalaa etmiştir.
O halde toplanan deliller ve Yargıtay Bozma İlamı ışığında somut olayda, davacıların desteği …’ un yolcu olarak bulunduğu sürücüsü … kullandığı araç ile sürücüsünün … olduğu araç arasında meydana gelen trafik kazasında, …’ in %15 oran …’ ın %75 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafından …’ ın sürücüsü ve sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş. ( Eski unvanı … Sigorta A.Ş. ) ile anlaşarak bu davalı yönünden davadan feragat ettiği, kusur oranı, olayın niteliği, 26/01/2018 havale tarihli aktüer bilirkişi raporunda … Sigorta A.Ş’ nin sorumlu olduğu toplam davacıların belirlenen 284.948,78 TL zarar için , ödenen 9.904 TL tazminatın miktarı ile feragat edildiği, diğer davalı için ise %15 kusur olduğu halde davacı … 22.576,94 TL zarar, davacı … 22.694,78 TL zararın olduğu, davalı … Sigorta’ nın davalı … Sigorta’ dan kusurun az olmasına rağmen daha fazla ödemesi gerektiğinin anlaşıldığı dolayısıyla bu feragatın B.K’nun 145. Maddesi gereği diğer müteselsil borçlu … Sigortaya sirayet edeceği zira davalı … Sigortasının durumunu ağırlaştırdığı, … Sigorta Şirketinin halef olarak diğer davalıya başvurmasını etkilediği, bu davalı yönünden de açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek yönünde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davalı … Sigorta A.Ş. ( Eski unvanı … Sigorta A.Ş. ) hakkında açılan davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden açılan davanın reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 702,00 TL’den mahsubu ile artan 666,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın niteliği gereği davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 2180 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davalı … Sigorta A.Ş. ( Eski unvanı … Sigorta A.Ş. ) vekili 03.01.2013 tarihli dilekçesiyle vekalet ücreti talebi olmadığını beyan ettiğinden bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK’ nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ve Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/04/2018
Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır