Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1406 E. 2020/909 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1406 Esas
KARAR NO : 2020/909

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …. İNŞAAT TAAH. TİC. LTD. ŞTİ – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … MAD. İNŞ. DEM. ÇEL. SAN. TİC. LTD. ŞTİ – …
VEKİLİ : Av. … – Uluyol Bilgi İşhanı No:18 K:2 No:211 Osmangazi/ BURSA

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2016
KARAR TARİHİ : 22/12/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket ile davalı taşeron firma olan … Maden Tnş. Demir Çelik San. Tic Ltd. Şti. arasında 06.10.2015 tarihinde müvekkili şirketin taahhüdündeki Bilecik İli, Pazaryeri İlçesi, Arpadere Köyü’ndeki yapılması düşünülen toplamda 7 Adet Tavuk Kümesinin Yapısal Çelik İşleri İmalat Ve Montajlarının davalı şirket tarafından yapılarak müvekkili şirkete teslim edilmesi konusunda taşeronluk sözleşmesi akdedildiğini, Söz konusu sözleşmenin 06.10.2015 tarihinde taraflarca imzalandığını, hitiş suresi olarak 85+10 gün kararlaştırıldığını, bu itibarla sözleşme konusu işin davalı şirket tarafından en geç 09.01 2016 tarihinde bitirilmesi gerekirken ve müvekkili şirket tarafından sözleşmede belirtilen ödeme ile alakalı bütün edimlerin yerine getirilmiş olmasına rağmen davalı şirket tarafından sözleşme edimlerinin yerine getirilmeden eksik olarak bırakıldığını, Müvekkili şirketin davalı şirketin söz konusu sözleşmeye aykırı davranması neticesinde; kendi taahhüdünü yerine getiremediğini ve bu durumdan kaynaklı bir zarara uğramış olması sebebiyle taşeron sözleşmesinin 4.1 numaralı bendi uyarınca başka bîr ekibin sözleşmeye konu işi tamamlamak zorunda kaldığını, müvekkili şirketin söz konusu işi tamamlama işlemini gerçekleştirmeden önce; davalı şirket tarafından sözleşmeye aykırı şekilde bırakılan 7 adet tavuk kümesindeki yapısal çelik imalat ve montaj lanndak i eksik hususların tespit edilmesi için 06 04.2016 tarihinde Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/5 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti isteminde bulunulduğunu, taraflarınca Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemesi’nden talep edilen tespit neticesinde; 13.042015 tarihinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda bilirkişi tarafından 25 05.2016 tarihinde rapor tanzim edildiğini, bilirkişi raporunda: toplam eksik imalat tonajının 24,286 ton olacağı ve toplam eksik imalatın bedelinin sözleşmede belirtilen tutarı kullanılarak ulaşılan sonuç olacağı ve buna göre toplam eksik imalat tutarının 24,286 ton+3 TL+KDV=74.478,00 TL+KDV’nin söz konusu eksik işlerin giderilmesi için gerekli tutar olacağının tespit edildiğini, yani eksik imalat tutarı 74,478,00 TL+KDV olduğundan toplam 87.884,04 TL olarak bulunduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında akdedilen 06.10.2015 tarihli sözleşmenin 4.0 bendinde “Yer Teslim ve Başlama Tarihi: Peşinatın ödenmesine müteakip çelik malzemelerin fabrikamıza ulaştırılması, temin edilmesi süre başlangıç olarak kabul edilecektir. Bitiş Tarihi: Toplam Süre (85 HO) gün aksi takdirde geciktiği her gün için (1.000,00 TL) gecikme cezası kesilecektir” hükmünün yer aldığını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşme tarihi olan 06.10.2015 tarihinin sözleşme süresinin başlangıcı olarak kabul edilmekte olduğunu, sözleşmenin bitiş tarihi olarak ise 09 01.2016 tarihi günü Cumartesi gününe denk geldiğinden 11.01.2016 Pazartesi günü olarak kabul edilmesi gerektiğini, sözleşme bitiş tarihi olan 11.01.2016 tarihinde davalı şirket tarafından sözleşme edimlerinin yerine getirilmemiş olup müvekkili şirket tarafından davalı şirket defalarca uyarılmış olmasına rağmen müvekkili şirketin bu taleplerinin dikkate alınmadığını, müvekkili şirketin mağduriyetini tespit ettirmek için yaptırılmış olan delil tespitinden sonra müvekkilinin eksiklikleri tamamlatmış bulunduğunu, bu itibarla delil tespitine başvurulan 06.04.2016 tarihinin gecikme cezasının bitiş tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini ve 11.01.2016 tarihi olan sözleşme biliş tarihinden 06.04.2016 tarihi olan delil tespiti tarihine kadar olan sürede 86 gün davalı şirkete gecikme tazminatı uygulanması gerektiğini, 06.10.2015 tarihli sözleşmenin 4.0 numaralı bendi uyarınca gecikilen her gün için 1.000,00 TL gecikme tazminatı kesilmesi gerektiğinden; davalı şirketin müvekkili şirkete 86 günlük gecikmesi söz konusu bulunması sebebiyle toplam davalı şirketin müvekkili şirkete 86.000,00 TL gecikme tazminatı ödemesi gerektiğini, aynı zamanda davalı şirket tarafından davaya konu iş ile alakalı müvekkili şirketin sözleşmede yazılı ödeme taahhüdüne uygun olarak ödemiş olduğu 548.700,00 TL’lik meblağ için fatura kesilmeyerek hem müvekkili şirket hem de devlet kurumlarının zarara uğratıldığını, bu husus ile alakalı Cumhuriyet Başsavcılığına ve Vergi İdaresi Başkanlığı’na yapacakları şikayet haklarını saklı tuttuklarını, Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemcsi’nin 2016/5 D İş sayılı dosyası ile davalı şirketçe yarım bırakılan işin tamamlanması için gerekli olan 87.884,04 TL ile 06.10.2015 tarihli sözleşmenin 4.0 numaralı bendi ile kararlaştırılan 86.000,00 TL gecikme cczası olmak üzere toplam 173.884,04 TL’ye sözleşmenin bitiş tarihi olan 11.01.2016 tarihinden itibaren işletilecek lemenüt faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkili sözleşme gereği imalat için gerekli olan malzemeyi imalatın yapılacağı yere getirerek işe başladığını, ancak kış mevsimi gelip yağan yağmur nedeniyle zeminde oluşan su birikintisi ve çamur nedeniyle çalışamaz hale geldiğini, davacı şirketin zeminin uygun olarak teslim edeceği taahhhüdü bulunduğu bu hususta bir şirketle anlaşıp çalışmaya başladığını, ancak daha sonra şirketin işine son verip kendisi düzeltme çalışmalarını yapmaya çalıştığını, bu arada inşaatın ruhsatsız olduğu gerekçesiyle jandarma tarafından durdurulduğunu müvekkilin o şartlarda çalışmasının mümkün olmadığından tarafların ortak tanıdıkları olan İsmail Çağlar isimli kişinin yanında uzlaştıklarını sözleşme doğrultusunda yapılan iş karşılığı müvekkile 15.000,00 TL ödenmesinin kararlaştırılmasına rağmen davanın neden açıldığının anlaşılmadığını belirterek reddini talep ettiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
KANITLAR:
Tespit dosyası, sözleşme, tanık beyanları, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, işin yapılmamasının ve eksik bırakılmasında sorumluluğun kime ait olduğunun tespiti ile bu iş nedeniyle davacının davalıdan alacak ve cezai şart talebinde bulunup bulunamayacağı, bulunabilecek ise miktarın tespitine ilişkindir.
Mahkememizce tanıkların dinlenilmesine karar verilmiştir.
Davalı tanığı … duruşmada ” Ben davalı şirkette montaj işçisi olarak çalışmaktayım, dava konusu iş için Bilecik’e montaja gittik, malzemeler tırla geldi, ancak arazi şartları çok kötü olduğu için şantiyeye gelemedi, ancak biz yine kendi imkanlarımız ile malzemeleri şantiyeye taşıyarak geçe gündüz çalıştık, yol çok kötü idi, çamurlu idi, araçlarımız çamura battı, bunu iş sahibine defalarca söylememize rağmen yolu düzeltmedi, biz yine de kendi imkanlarımızla çalışmaya devam ettik, toplam 7 adet kümesin montajının yapılması gerekiryordu, iki adet kümesin montajını yaparken jandarmalar geldi ve yaptığımız işin ruhsatının bulunmadığını belirterek işi bırakmamızı söylediler, biz yinede bir gün daha çalıştık, ertesi gün yine geldiler, işi bırakmamız halinde araçlarımıza el koyacaklarını söylediler, tutanak tuttular, bizde mecburen şantiyeden çıkmak zorunda kaldık, Ruhsat alındıktan sonra biz tekrar şantiyeye gittik, bir hafta karda kaldık, ancak yol hala yapılmamıştı, tırları şantiye almakta çok zorlandık, bize yolların yapılmış olduğu söylenmesine rağmen yollar yapılmamıştı, bize vaad edilen hiçbir sosyal imkanlar gerçekleştirilemedi, çok zorluklarla 2 ay kadar çalıştık, üzerimize düşen işi yaptık, binaların çelik karkasını yaptık, işin kolay kısmı kalmıştı, bu aşamada bize iş sahibi bundan sonra kalan işi ben iki işçi tutar yaptırırım diye işimize son verdi, işin zor kısmını biz tamamlamıştı, asıl para kazanacağımız kısma gelince işimize son verildi” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada ” Ben davalı şirkette çelik çatı montajı işinde işçi olarak çalışmaktayım, dava konusu işle ilgili olarak Bilecik’e gittik, 14 Kasımda konteynri kurduk, işe başladık, toplamda 7 hol kurmamız gerekiryordu 7 günde bunun 2 tanesi kurduk, normalde bütün işin 1 ay 10 günde bitmesi gerekiyordu, ancak bir hafta çalıştıktan sonra jandarmalar çalıştığımız sahaya gelerek ruhsat bulunmadığı gerekçesiyle mühürleme yaptılar, iş sahibi de bize ruhsatı alacağım diye sürekli oyaladı, 2 hafta sonra ruhsatın alındığını söylediler, biz gittik ancak eksikliker vardı, 4 günde orada bekledik, sonra tekrar çalışmaya başladık, ancak yol şartları çok kötü idi, malzeme getiren tırlar şantiyeye giremiyordu, bize yolun yapılacağı söylenmişti, ancak davacı şirket yol yapımı için anlaşma yapacağını söylediği şirket ile anlaşamadı, yolun yapımını kendisi üstlendi, bir haftalık süre içinde yolu yaptığını söylediği yol kumlu toprağı alıp yola sermekten ibaretti, yağmur yağınca tamamen çamur oldu ve yol hiç kullanılamaz hale geldi, buna rağmen tırlardan malzemeleri şantiyeye kendimiz taşımak suretiyle çalışmalarımıza devam ettik ancak yol koşulları nedeniyle vinç yürüyemediği için çelik çatı yapımı işinin 2 tanesini tamamlayamadık, daha sonra kar yağdı, yollar tamamen kapandı ve çalışamadık, biz çatının, makas , kolon ve çaprazlarını yaptık, çatının üzerinin sadece panel kayıtlarını yapmadık, bunu da davacı kendisi yaptıracağını söyledi ancak daha sonra kendisinin yaptığı bu kısım düzgün yapılmadığı için çökmüş, biz işin asıl ve zor olan kısmını yaptık, tam para kazanacağımız zamana gelince işten el çektirildik” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada ” ben iki tarafıda tanırım, … Demir Çelik A.Ş.’nin yetkilisi olduğunu bildiğim Ahmet bey çelik imalatını yaptı. Hava şartlarından dolayı çelikler …’in Bursa daki fabrikasında bekledi. Hava şartları düzeldikten sonra malzemeler sevk edildiği, sevk edildikten sonrada toprak zeminin çamurlu olmasından dolayı ve montaja uygun olmamasından dolayı vinçler sahaya giremedi, vinçlerin sahaya girememesinden dolayı montaj aksamalı olarak devam etti, sahaya bütün çelik ve civataların sevk edilmesine rağmen montaj yollarının zamanında …’e teslim edilmemesinden kaynaklanan aksaklıklar oluştu, bundan dolayı da arada ihtilaf oluştu, beni de iki firmayı tanıdığımdan dolayı hakem gibi gördüler, …’in 90.000,00-TL tutarındaki alacağı tarafların anlaşması üzerine 25.000,00-TL’ye kadar düştü, Berkit İnşaatından sahibi Mahfuz bey 25.000,00-TL’yi ödeyeceği zaman … ticari faturayı kesecekti, para ödenmediği için ticari fatura kesilmedi, ondan sonra da Berkit İnşaat faturayı alamadı, Ahmet bey de parayı alamadı, benim bildiklerim bu kadardır, ” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Mahkememizce;dava konusu yerde 1 İnşaat mühendisi bilirkişi marifetiyle keşif suretiyle inceleme yapılarak dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile taraflar arasındaki sözleşme gereğince eksik imalat olup olmadığı, eksik imalat var ise bunun sebebinin ne olduğunun ve bundan dolayı davacının alacaklı olup olmadığı hususlarının tespit edilmesi için rapor düzenlenmesinin istenilmesine bu hususta ilgili yer mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Alınan 10/04/2018 tarihli talimat bilirkişi raporunda; dava konusu olan Bilecik İli, Pazaryeri ilçesi, Arpadere Köyü Senaverlik Mevkiindeki, ……’ın maliki olduğu 125 ada, 8 parsel üzerindeki 2 adet tavuk kümesi, …… ‘ın maliki olduğu 125 ada, 7 parsel üzerindeki 2 adet tavuk kümesi, …… in maliki olduğu 125 ada, 3 parsel üzerindeki 2 adet tavuk kümesi, ……’un maliki olduğu 126 ada, 1 parsel üzerindeki 1 adet tavuk kümesi, olmak üzere toplam 7 adet tavuk kümesi yapısının sözleşme konusu çelik imalat yapımı ile ilgili keşif mahallinde yapılan incelemede; tüm taşınmazlar üzerindeki tavuk kümesi yapılarının Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemesi 2016/ 5 D.İş sayılı dosya ile yapılan tespit keşfi sonucu Bilirkişi İnşaat Mühendisi ….. tarafından 25.05.2016 tarihinde hazırlanan raporunda tespit edilerek incelenen tamamlanmış veya eksik bırakılmış çelik imalatlarının mevcut olmadığı görülerek Mahkememizce istenilen hesaplamaların yapılmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 27/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Davacıya ait 2016 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin T.T.K’nun 69. ile 213. sayılı V.U.K/nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, 2016 yılı defterinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmadığı, Davacının Ticari defterlerinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmadığı, Mahsup fişlerinde alt hesap ve gerekli açıklamaların yer almadığı, 2016 yılı Açılış fişinin Yevmiye defterine eksik yazıldığından davalıya ait herhangi bir hesap kaydının tespitinin yapılamadığı, davalı ticari defterlerinin inceleme gününde sunulmamış olması nedeniyle incelenemediği bildirilmiştir.
Mahkememizce; önceki bilirkişi heyetine hesap bilirkişi eklenmek suretiyle tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirlmesi amacıyla rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 28/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında; eser sözleşmesi kapsamında bedeli ödenerek davalı tarafa yaptırılan işlerin süresinde tamamlanmadığı ileri sürülerek, eksik İşler bedeli olarak 87.884,04 TL, ve ceza-i şart olarak 86.000,00 TL. talep edilmesinden doğan uyuşmazlık bulunduğu, davalı şirket, ticari defter ve bağlı kayıtlarını sunmadığı için, davalı defter ve kayıtları üzerinde alacak-borç ilişkisine yönelik inceleme yapılamadığı, davacı … Taahhüt Ticaret Ltd. Şti.’ nin defter ve kayıtlan üzerinde yapılan incelemede; davacıya ait 2016 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin T.TJCnun 69. ile 213 sayılı V.U.K.’mın 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, 2016 yılı defterinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmadığı, davacının Ticari defterlerinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğive Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmadığı, Mahsup Fişlerinde alt hesap ve gerekli açıklamaların yer almadığı, 2016 yılı Açılış fişinin Yevmiye defterine eksik yay. ildiğin dan davalıya ait herhangi bir hesap kaydının tespitinin yapılamadığı, davacının defter ve kayıtlarında; taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin tespit edilebileceği şekilde bir muhasebe sistemi bulunmadığı, Bu nedenle, taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin tespitinde; öncclikle davacı tarafça davalıya yapılan ödemelerin tespitinin yapılması gerekmekte olup, bu ödemelere ilişkin dekont ve makbuzlar ile çek tidemeleıine ilişkin banka kayıtlarının celbinden/ibraz ettirilmesinden sonra, davacı tarafça iş bedeli olarak yûklenicive yapılan ödemelerin miktarının tespit edilebileceği, işbu ödemelerin 155.000 Kg üzerinden 548.700,00 TL. olarak tamamının davalı yükleniciye yapıldığı tespit edilecek olduğunda ise, sonrasında; eksik işlerin miktarının belirlendiği Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/5 D.İş sayılı dosyada hazırlanan bilirkişi raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak, (155 000 Kg. x 3;00 TL. x % 1.18 – 548 700,00 TL.) 155.000 Kg.’ a göre eksik işter bedeli olan “24.826 Kg. x 3,00 TL. + KDV = 74 478,00 TL nm davacı alacağı olarak kabul edilip edilemeyeceği tespit edilebileceği veya yapılan ödemelere göre ne miktar eksik iş bedeli kaldığı hususunun tespit edilebileceği, dava konusu uyuşmazlıkta, kümes inşaatlarının yapılacağı arsaların, yükleniciye sözleşme konusu inşaatı yapabilecek şekilde teslimi gerekmekte olup, bu arsalara ulaşımı saylayacak olan ve Tır, Kamyon, vinç gibi iş makineleri ile araçların da inşaat alanına ulaşımını sağlayacak olan yolların, sözleşme öncesi hazır edilmesi gerektiği ve aksı kararlaştırılmamış ise, bu yükümlülüğün iş sahibine ait olduğu hususunun ve bu nedenle, davalı yükleniciden gecikme cezası talep edilemeyeceği hususunun Mahkememizin takdirinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin konusu olan ve 3 Adet Parselde inşa edilecek olan Toplam 7 Adet Kümes inşaatı için sözleşme tarihinde inşaat ruhsatı alınmadığı ve 28.11.2015 tarihinde bölgeye Jandarma ekiplerinin gelerek, tutanak tutmak sureti ile inşaatı durdurduğu vc inşaat ruhsatının 11.12.2015 tarihinde alındığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, gerekli İnşaat Ruhsatı alınmaksızın inşaat yapılması, kamu düzenine aykırı olduğu gibi suç teşkil ettiğinden, bu sözleşmeye dayalı olarak belirlenen ve davalı yükleniciyi İmar Kirliliğine Neden Olma Suçunu işlemeye zorlayacak olan ccza-i şartın da geçerli olmayacağı ve bu nedenle, davalı yıiklcniciden gecikme cezası talep edilemeyeceği hususunun da Mahkememizin takdirinde olduğu, Mahkememizce, aksi kanaate varılarak; davalı yüklenicinin temerrüdü düştüğü ve bu nedenle kendisinden günlük 1.000,00 TL. olarak belirlenen ceza-i şartın talep cdilchileoeği kanaatine varılması halinde ise, inşaat ruhsatı alınmadığı için tutulan tutanakla inşaatın durdurulduğu 28.11.2015 tarihi ile inşaat ruhsatının alındığı 11.12.2015 tarihi arasındaki dönemin, sözleşme süresine ekleneceği, inşaat Ruhsatı alınmadığı için, inşaatın durdurulduğu 14 Günlük süre (28.11.2015-11.12.2015) sözleşme süresine eklendiğinde, sözleşmenin bitiş tarihi 24.01.2016 olacağı, bu tarih ile davacının talebindeki gibi, ccza-i şart talebinin son tarihi olan, delil tespitine başvurduğu 06.04.2016 tarihîne kadar geçen 73 Günlük süre için 73 x 1.000,00 TL = 73 000,00 TL., ceza-i şart talep edebileceği, Mahkememizce hükmedebilecek olan olası eksik işler bedelinden kaynaklanan alacak ve ceza-i şart taleplerine ilişkin olarak, davalı taraf daha önceden temerrüde düşürülmediğinden, dava tarihinden itibaren taiz işletilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce, Dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdii ile rapora karşı yapılan itirazlar değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 23/11/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; sözleşmenin normal bitiş tarihinin 11/01/2016 ( pazartesi) günü olacağı, inşaat ruhsatı alınmadığı için, inşaatın durdurulduğu 14 günlük süre (28/11/2015-11/12/2015) sözleşme süresine eklendiğinde, sözleşmenin bitiş tarihi 24/01/2016 olacağı, bu tarih ile davacının talebindeki gibi, cezai şart talebinin son tarihi olan, delil tespitine başvurduğu 06/04/2016 tarihine kadar geçen 73 günlük süre için 73 x 1.000,00 TL = 73.000,00 TL cezai şart talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalı tarafa ticari defterlerini sunmak üzere 06/12/2018 tarihli celsede verilen ara karar gereğince süre verildiği ancak davalının ticari defterlerini sunmadığı gibi davacı ticari defter kayıtlarının aksini ispata yarar nitelikte herhangi bir delil ibraz etmediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan davalı taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ticari defterini ibraz etmediğinden HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu kabul edilmiştir.
Taraflar arasında ” Bilecik ili Pazaryeri ilçesi Arpadere Köyü’nde yapılması düşünülen 7 adet tavuk kümesinin yapısal çelik işleri imalat ve montajının yapılması” için taraflar arasında eser sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı tarafından davalının eksik iş yaptığı için alacak ve gecikme nedeniyle cezai şart talebiyle dava açılmıştır.
Peşinatın ödenmesini takiben çelik malzemelerin yüklenici iş yerine ulaştırılmasının, temin edilmesinin süre başlangıcı olarak kabul edileceği, sözleşme süresinin malzemelerinin fabrikaya ulaştırılmasından itibaren 85+10 gün olacağı kararlaştırılmıştır.
Sözleşme süresinin bitiminden itibaren geciken her gün için 1.000 TL gecikme tazminatı kesileceği sözleşmede kararlaştırılmıştır.
Sözleşmenin imzalandığı tarihte inşaat ruhsatının alınmadığı, bunun üzerine Jandarma tarafından tutanak tutularak inşaatın durdurulduğu, inşaat ruhsatının 11/12/2015 tarihinde alındığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından davalıya havale ve çek yoluyla yapılan ödemeler toplamı 568.700,00 TL’dir. Davalı tarafça bu ödemelere herhangi bir itirazda bulunulmamıştır.
Sözleşme hükümlerine göre işin bedeli 155.00 kg x 3,00 TL % 1.18 = 548.700,00 TL’dir. Bozüyük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/5 D. İş sayılı tespit dosyasında eksik imalat tonajı 24.826 ton olarak belirlenmiştir. Bu suretle eksik işler bedeli 24.826 kg x 3,00 TL + KDV = 87.884,04 TL olarak hesaplanmıştır.
Davacı taraf delil tespiti için başvurdukları tarihe kadar işleyen 86 gün için günlüğü 1.000 TL’den 86.000,00 TL gecikme tazminatı istemektedir.
Dosya içerisinde bulunan tanık beyanları, whatsapp mesajları, fotoğraflar değerlendirildiğinde, inşaat alanına ulaşımı sağlayan yolların hava şartlarından olumsuz etkilendiği, montaj edilecek malzemeleri taşıyan iş makinelerinin kullanılamadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede de “İşveren tarafından işin durdurma ya da gecikmesine sebebiyet vermesi durumunda işin teslim tarihine gecikme süresi eklenecektir.” hükmü düzenlenmiştir. Davaya konu kümes inşaatlarının yapılacağı arazinin, yükleniciye inşaatının yapılmasına uygun hale getirilip teslimi gerekmekte olup, bu araziye ulaşımı sağlayacak araçların ulaşımını sağlayacak yolların da uygun duruma getirilmesi davacının yükümlülüğündedir. Dosyada bulunan tutanaklarla sabit olduğu üzere inşaat ruhsatının da sözleşme tarihinden sonraki bir tarih olan 11/12/2015 tarihinde alındığı açıkça sabittir. Bu nedenlerle davacının davalıdan gecikme tazminatı talep edemeyeceği kanaatine varılmıştır. Davanın eksik işler bedeli olan 87.884,04 TL yönünden kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 87.884,04 TL’nin dava tarihi olan 08/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 6.003,36-TL harçtan peşin alınan 2.969,51-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.033,85-TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 2.035,70-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına gör hesaplanan 1.028,88-TL ile peşin alınan 2.969,51-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 120,00-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına gör hesaplanan 58,80-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı yararına ölçümlenen 12.224,93-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı yararına ölçümlenen 11.980,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair;taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/12/2020

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Davacı gideri ;
1.400,00 TL bilirkişi gideri,
253,80 TL keşif harcı,
200,00 TL taksi gideri,
181,90 TL tebligat posta gideri
2.035,70 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.