Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1293 E. 2018/599 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1293 Esas
KARAR NO : 2018/599
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : …- … TOP. TAŞ. İŞL. TUR. SAN. VE TİC. A.Ş.
VEKİLİ : Av. … – Sakarya Mah. Yıldız Sok. N:37 Demirci İşhanı K:4 D:13 16220 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … GRUP İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. – Oruçreis Mah. Tekstilkent Cad. Tekstilkent Tic. Mrk. A7 Blok N:44 Tekstilkent/Atışalanı Esenler/İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ….. – Esentepe Mh. Erkılıç Cd. N:6/1 Yasa Kule D:15 Kartal İstanbul Kartal/ İSTANBUL
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 08/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/05/2018
Mahkememize tevzi edilen Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili davacı şirket …’ın ihtiyacı olan elektrik elle kumanda vakumlu süpürge makinesini davalı şirkete SE66314 nolu sipariş mektubu ile sipariş ettiğini, müvekkili şirketin … ile davalı şirket … Grup … Ltd. Şti arasında sipariş mektubu ile 25/09/2014 tarihinde teslim edilmek üzere 27.500 TL + KDV bedeli karşılığında elektrikli, elle kumanda vakumlu süpürge makinesi siparişi konusunda anlaştıklarını, ilgili sipariş mektubunda teslimat süresinin 25/09/2015 olmasına rağmen davalı şirketin sipariş edilen makineyi 06/10/2015 tarihinde sipariş edilen üründen farklı bir marka modeldeki ürünü 12 gün gecikmeli olara teslim ettiğini, davacı şirketin ürünü kullanmaya başlamasından kısa bir süre sonra araç hareket halinde iken vakum motoru komutu verilmesine rağmen kendi kendine devre dışı kalıp tekrar devreye girdiğini, bu durumun 1 saat içinde 30-45 defa tekrar ettiğini, vakum hortumunun ucundaki küçük teker bağlantı noktasının kırıldığını, davalı firma ile irtibata geçilerek kırık kısmın tamir edilmesinin istendiğini, yetkilisi söz konusu hasarın küçük olduğunu ve müdahale için gelmelerinin zaman alacağını öne sürerek müvekkili tarafından yapılmasını istediğini, araç hareket halinde iken aniden durduğunu bunun üzerine davalı firma aranarak arıza bildirimi yapıldığını, ancak herhangi bir müdahale yapılmadığını, araç şarjda iken şarj seviye göstergesi 39 birimi gösterirken şarjdan çıkarıldığında aniden 35 birim seviyesine düştüğünü, vakum komut butonu pvc boruya sabitleyen metal kelepçenin farklı zamanlarda 3 defa kırıldığını, davalı firmaya bu durumun bildirildiğni ve ileriki bir tarihte gelineceğini bu parçanın değiştirileceği belirttiğini, vakum motorunu ve aracı devreye alan anakart, soket bağlantı kabloları ve aksamların problemlerinden dolayı aracın çalışmadığını, belirtilen problemler neticesinde davalı şirkete Buras 10. Noterliği 10/08/2016 tarih ve 031204 yevmiye nolu ihtarname ile sözleşme konusu makinede meydana gelen problemleri ve ortaya çıkan gizli ayıpları bildirerek sözleşmeden dönme hakkını kullanmak istediğini, davalı şirket tarafından gönderilen cevabi ihtarı ile bugüne kadar 4 kez arıza bildiriminde bulunulduğunu ve söz konusu arızaların 18/12/2015 ve 29/12/2015 tarihlerinde bizzat gelerek tamir ettiklerini, bunun dışında davacı şirket Burulaşın herhangi bir arıza bildirimi yapmadığını belirterek sözleşmeden dönme ve ürünü iade etme hakkını reddettiğini, bu ihtarnamenin gerçeği yansıtmadığını, garanti prosedürleri gereği ilk problemin ortaya çıkmasına müteakip davalı firmaya defalarca arıza bildirimi yapıldığını, fakat sipariş mektubunda en geç 72 saat içerisinde müdahale edileceği belirtilmesine rağmen çoğu arızalara ya hiç fiziki müdahale bulunmadıklarını ya da geç müdahalede bulunduklarını, davalı firma tarafından araç sadece bir kez bakım için davalı şirketin merkezine götürüldüğünü, araç geri geldiğinde vakum komut butonunun arızasının giderilmediği müvekkili şirket personeli tarafından tespit edildiğini, bu nednelerle davacı şirket tarafından davalı şirkete derhal ihtarname gönderildiğini fakat davalı şirket yetkililerince genel geçer ifadeler ile sorunların geçiştirildiğini, bu nednelerle sözleşme konusu ürünü iade etmeye,kanunen taraflarınca tanınan sözleşmeden dönme hakkını kullanarak satış bedeli olan 27.500 TL + KDV’nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile … arasında yapılan görüşmeler neticesinde davacı tarafça sipariş edilen ürünün zamanında davacıya teslim edildiğini, davacı tarafın müvekkili şirkete bildirimde bulunduğunu, arızalar ile ilgili müvekkili şirketin çalışanlarının bizzat ürün için servise gittiğini ve arızanın giderilerek aracın teslim edildiğini, davacı tarafça iddia edildiği gibi müdahale edilmeyen bir arıza kaydı bulunmadığını, davacı şirketin çalışanları tarafından yapılan müdahalelerin hiçbiri için müvekkili şirketin onayı olmayıp davacı çalışanlarının kendi insiyatifi ile yapılan müdahaleler olduğunu, bunlara muvafakatlarının olmadığını, davacı şirket tarafnıdan yaklaşık 1 yıl süre ile kullanılan ve kendi kullanım hatası neticesinde arızalanan ürünün iadesini istemesinin iyi niyet kurallarına ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cevaba cevap dilekçesi, ikinci cevap dilekçesi, tarafların beyanı, yazılı beyan dilekçeleri, sipariş mektubu, ihtarname ve cevabı ihtarname, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşme konusu mallarda bulunan gizli ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve ürün bedeli alacağına ilişkindir.
Mahkememizce 1 hukukçu bilirkişi, 1 elektrik mühendisi bilirkişi ve 1 makine mühendisi bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti ile 28/11/2017 tarihinde keşif yapılmış olup, bilirkişi heyetinden 11/01/2018 havale tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan 11/01/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davalı yanın sipariş edilen ürün yerine farklı bir ürün teslim ettiği, satışa konu olan malın sözleşmede belirtilen nitelikte olmadığından bu hususun malın teslimi anında açıkça görürebilecek bir özellik olduğunu, ürünün kullanım amacı bakımından beklenilen faydaları sağlamadığı, cihazın kullanılması sırasında ortaya çıkan, kullanıcı hatasına bağlanamayan, imalata bağlı hataların ise teknik anlamda gizli ayıp olarak nitelendirildiği mütalaa edilmiştir.
Davalı vekilinin rapora itirazları doğrultusunda önceki bilirkişilerden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan 16/03/2018 havale tarihli ek bilirkişi raporunda özetle: Sözleşme ile davacı tarafa ürünü değiştirme ya da iade etme hakkının tanındığının belirtildiği, kök raporda belirtilen alternatifli tercih hakkının mahkemede olduğunu beyan etmişlerdir.
Uyuşmazlık noktaları; davaya konu vakumlu süpürge makinesinin ayıplı olup olmadığı, ayıbın açık ayıp mı, gizli ayıp mı olduğu, ayıp ihbarının zamanında yapılıp yapılmadığı, sözleşmenin feshinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki ilişki ticari satım sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Ticari satım sözleşmesinin düzenlendiği 25/09/2014 tarih itibariyle yürürlükte bulunan hükümler değerlendirildiğinde,
6098 Sayılı TBK’nun 219.maddesine göre, satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmamasından da sorumludur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.
Ticari satımlarda, 6102 Sayılı TTK 23/1-c bendine göre, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK 223.maddesi 2.fıkrası uygulanır.
6098 Sayılı TBK’nun 223/1 fıkrasına göre, alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
6098 Sayılı TBK’nun 223/2. fıkrasına göre ise , alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir, bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
Ayıpları bildirmenin içeriğini ve zamanında yapıldığını ispat külfeti, alıcıya düşer.
TBK’nun 223.maddesindeki ihbar süreleri hak düşürücü süre olup, hakim tarafından re’sen gözönünde tutulur.
Ayıp ihbarının süresinde yapılmamış olması halinde, satıcı ayıplı maldan sorumlu olmaz.
Diğer yandan 6102 Sayılı TTK.18 maddesinin 3 fıkrasında “tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığı ile taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır” düzenlemesi bulunmaktadır.
Satılan maldaki ayıpların ihbarı herhangi bir şekle tabi tutulmamıştır. Ancak, uyuşmazlık halinde ayıp ihbarının kanıtlanması şekle tabidir. Tacirler arası ticari satımlarda ayıp ihbarının 6102 Sayılı TTK.’nun 18/3 maddede öngörülen şekilde yapıldığı kanıtlanmalıdır. Diğer bir anlatımla bu yön ispat koşuludur.
O halde somut olay değerlendirildiğinde, taraflar arasında sipariş mektubu ile farklı bir model belirtilmiş ise de Karsu model bir adet elektrikli elle kumanda vakumlu süpürgenin teslimine davacının itiraz etmediğinden bu model makinenin satımı konusunda teslim tarihi olan 06/10/2015 tarihinde sözleşmenin kurulduğu, makinedeki arızanın imalata dayalı gizli ayıp olduğunun bilirkişi heyetinin hüküm kurmaya elverişli raporu ile anlaşıldığının itibar etmek gerektiği dolayısıyla davacının ayıp ihbarının süresinde yapılmasına dair davacının 10/08/2016 tarihli noter ihtarı ile arızanın giderilmemesi sebebiyle ödenen bedelin iadesini talep ettiği, davalının bu noter ihtarına verdiği 24/08/2016 tarihli cevabi noter ihtarnamede açıkça anlaşıldığı üzere makinenin 18/12/2015 tarihi, 29/12/2015 tarihi ile birlikte arızalarla ilgili dört defa bildirimde bulunduğunun kabul edildiğinden ayıbın derhal davalıya ihbar edildiğinin davalının kabulünde olduğundan ihbarın süresinde olduğu ve makinedeki arızanın başlangıcının 18/12/2015 tarihi olduğu davalı tarafından ikrar edildiğinden, makinenin tesliminden itibaren 2 ay içinde arızanın başladığı anlaşıldığı ve davanın açıldığı, keşfin yapıldığı tarihe kadar tamirinin yapılmadığından, makinedeki arızanın gizli ayıplı olduğundan sözleşmenin feshinin hakkaniyet gereği uygun olduğu anlaşılmakla açılan davanın kabulu ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜ ile, dava konusu taraflar arasında yapılan Karsu model bir adet elektrikli elle kumanda vakumlu süpürge makinesine ilişkin satış sözleşmesinin feshi ile,
A-Satıma konu makinenin davacı tarafça davalıya teslimine,
B-Satıma konu makinenin KDV dahil bedeli olan 32.450,00 TLnin makinenin davalıya teslim tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.216,65 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 469,64 TL ve 24,50 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 1.722,51TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 1.200,00 TL, 221,80 TL keşif harcı, 150,00 TL keşif araç ücreti, posta, talimat ve tebligat gideri 133,00 TL olmak üzere toplam 1.704,80 TL yargılama gideri ve 469,64 TL peşin harç, 24,50 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 2.198,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.894,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 08/05/2018
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.