Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1192 E. 2021/454 K. 14.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/1192 Esas – 2021/454
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına “Karar”

ESAS NO : 2016/1192
KARAR NO : 2021/454

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 2- …
3- …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/09/2016
KARAR TARİHİ : 14/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilin kaza tarihinde Şirinevler Metro İstasyonu Ankara yönünde bulunan Petrol İstasyonu yanındaki kaldırımda beklerken, o sırada Petrol İstasyonundan çıkan 16 … 7112 plakalı aracın yolcu tarafı sağ kısmının vücuduna dokunmasıyla ve o esnada müvekkilinin kendisini geriye dahi çekemeden aracın yolcu tarafı sağ tekerliğinin sol ayağının üzerinden geçmesiyle yaralandığını, davalı sürücü olay yerinden biraz ileride durarak müvekkilinin yanına gelmiştir ve davaya konu söz konusu olay bu şekilde meydana geldiğini, kaza sonrası müvekkilin hastaneye kaldırıldığını, burada kendisine acil servis bölümünde ilk müdahale yapıldığını, sol ayağına gerekli tıbbı müdahaleler uygulanmış ve yaklaşık 3 saat sonra ameliyata alındığını, müvekkilin ameliyattan çıkarıldıktan sonra 1 gece hastane yatırılmış ve akabinde taburcu edildiğini, ancak kendisine 15 günde bir ayağındaki yara için kontrole gelmesi iletilmiş ve bu süre zarfında ilaç tedavisi uygulanacağının söylendiğini, davalılardan …, 16 … 7112 plakalı aracın sürücüsü, … ise aracın maliki olduğunu, ayrıca kazaya karışan araç davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, müvekkil …’ın davaya konu kazada hiçbir kusuru bulunmadığını, davaya konu kazanın hemen akabinde davalı araç sürücüsü …’İN müvekkil ile konuşarak hasta bir çocuğu olduğunu, kendisinin bir anlık dikkatsizliği olduğunu, bayram arefesinde bulunduklarını ve pişmanlığını dile getirerek savcılığa şikayette bulunmamasını istediğini, müvekkilin şikayetçi olmaması halinde maddi ve manevi tüm zararlarını karşılayacağını ve kendisiyle ilgileneceğini söylediğini, müvekkilin de davalı yanın samimiyetine inanarak iyi niyetli olarak şikayetçi olmadığını, ancak davalı yan zarar karşılamak bir yana dursun kaza sonrası müvekkil ile ilgilenmediğini hatta telefonlarına bile bakmadığını, müvekkilin bu kazadan maddi manevi zarar gördüğünü, müvekkil …’ın eşinden ayn olup, geçimini işçi olarak çalışarak zor şartlarda sağladığın, Davaya konu kaza sonrası müvekkile 1 gece hastanede yattığını ve kendisine 2 aylık iş göremezlik raporu verildiğini, bu süreçte geçimini zaten çalışarak zor şartlarda sağlayan, tek gelir kaynağı olan işine de kaza sonrası verilen iş göremezlik raporu nedeniyle gidemeyen müvekkilinin ağır ekonomik sıkıntıya girdiğini, ayrıca söz konusu kazadan sonra ayağını eskisi gibi kullanamamış, bu da günlük işlerinin aksamasına neden olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, müvekkil … için 20.000 TL. Manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı …’den tahsili ile müvekkiline ödenmesine, müvekkil … için fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 tl, maddi tazminatın kaza tarihinden (sigorta şirketi açısından dava) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müşterek ve ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti-vekaletin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; 0.05.2016 tarihinde meydana gelen ve kazaya karıştığı öne sürülen 16 … 7112 plakalı araç, müvekkil şirkette 26.01.2016 – 26.01.2017 vade ve 4159190-0 sayılı poliçe ile Satılmış TARHAN adına trafik (mecburi mali mesuliyet) sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeye göre teminatımız kaza tarihi itibariyle, Sakatlanma ya da ölüm halinde şahıs başına azami 290.000-TL ile sınırlı olduğunu, davaya konu kaza tarihinde 06 BFM 95 plakalı aracın malikinin, poliçede adı geçen … ’dan farklı bir kişi olması halinde müvekkil şirketin trafik sigorta poliçesi geçerli olmayacağını, bu durumda davanın husumetten reddinin gerektiğini, Dava dilekçesinden davacının tarafımızdan geçici iş görmezlik ve tedavi gider ve masraflarını talep ettiği anlaşılmadığını Karayolları Zorunlu Trafik Sigortası Genel ŞartlarıTrafik Sigortası Genel Şartları davacının geçici iş görmezlik taleplerine ilişkin aşağıdaki hükümleri aynen ihtiva etmekte ve geçici iş görmezlik tazminatlarının zorunlu trafik poliçesi teminatında olmadığını açıkça ortaya koyduğunu, “Sağlık Giderleri Teminatı: Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” bu nedenle geçici iş görmezlik, tedavi gideri ve masrafları gibi kalemlerin reddini talep ettiklerini, bu nedenlerle açılan haksız davanın Müvekkil Sigorta Şirketi yönünden reddine, aleyhimize yargılama giderleri, faiz ve avukatlık ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve Müfir Demir’e usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalılar tarafından savunmada bulunulmamıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, Bursa İl Sağlık Müdürlüğü’ne, Bursa SGK İl Müdürlüğü’ne, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü’ne, Yıldırım İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne, … Sigorta şirketine müzekkereler yazılmış, cevabi yazılar dosyamız arasına alınmıştır.
Dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği mahalde bir trafik bilirkişisi eşliğinde keşif yapılmıştır.
Keşif sırasında yapılan inceleme sonucunda trafik bilirkişisinin düzenlediği 03/07/2018 havale tarihli raporda özetle: Sürücü …’in : Dava konusu Trafik kazasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 84/f-” Doğrultu Değiştirme Manevralarım Yanlış Yapma ” kuralını ihlal ettiği ve % 100 (Yüz) oranında kusurlu olduğu, Yaya …’ın Dava konusu Trafik kazasının oluşumunda ” Atfı Kabil Kusuru ” bulunmadığını bildirmiştir.
26/07/2018 tarihli adli tıp raporunda özetle;…’ın 2016 yılında meydana gelen araç dışı trafik kazası sonrası yaralanması nedeniyle oluşan lezyonunun 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi gazete yayımlanan Sosyal Güvelik Kurumu “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümleri doğrultusunda fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan maluliyet tayinine mahal bulunmadığı, iyileşme süresinin 10 (on) güne kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
09/09/2019 tarihli adli tıp raporunda özetle; Mithat ve Gülseren kızı 20.01.1988 doğumlu …’ın 26.08.2012 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (haftaya) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Dosyamız ayrıca konusunda uzman Aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek hesap konusunda da bilirkişi raporu alınmıştır.
28/12/2019 tarihli Aktüerya bilirkişi raporunda özetle; ATK’nın 26.08.2019 Tarihli 18991 Sayılı Raporunda, 3 rakamı sonrasında, hem ay hem de hafta ifadesinin kullanması tereddüt oluşturmuştur. Bu sebeple hesaplamamız hem 3 ay, hem de 3 hafta üzerinden yapılmış olduğu, Davacının geçici iş göremezlik süresi zararlarından Davalı Sigorta Şirketinin sorumlu olacağı düşünülmekle birlikte takdirin Yüce Mahkemeye ait olacağı, Davacının 3 Hafta İş Göremezlik süresi için karşılanmamış zararının kalmadığı, 3 Aylık İş Göremezlik süresi için karşılanmamış zararının 2.685,90TL olacağının hesaplandığı,Yapılan hesaplama sonucunda, davacının yol gideri zararının 1.200,00TL olacağının tespite edildiği bildirilmiştir.
12/03/2020 tarihli ek raporda özetle; ATK’nın 26.08.2019 Tarihli 18991 Sayılı Raporunda, maluliyetine neden olacak düzeyde ara2 bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığını, iyileşme süresinin 3 (haftaya) aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür. ATK Raporunda 3 rakamı sonrasında, hem ay hem de hafta ifadesini kullanılarak, tereddüt oluşturulduğunu, bu sebeple hesaplamamız hem 3 ay, hem de 3 hafta üzerinden yapıldığını, Davacının, SGK belgelerinde 20.05.2016-19.07.2016 Tarihleri arasında istirahatli bırakıldığı anlaşılmaktadır. Davacının “Tıbbi Tedavi Süresinin” iki ay olduğu, bu sebeple ATK’nın redaksiyon çelişkisinin “3 Ay” olarak yorumlanmasının mümkün olduğu düşünüldüğünü bildirmiştir.
08/02/2021 tarihli adli tıp raporunda özetle;Mithat ve Gülseren kızı 20.01.1988 doğumlu …’ın 20.05.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Davacı vekili 24/07/2020 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacının 20/05/2016 tarihinde Şirinevler Metro İstasyonu Ankara yönünde bulunan petrol istasyonu yanındaki kaldırımda beklerken petrol istasyonundan çıkan 16 … 7112 plakalı aracın yolcu tarafının sağ kısmının vücuduna dokunmasıyla , aracın yolcu tarafının sağ tekerleğinin sol ayağının üzerinden geçmesiyle yaralanmasına dayalı olarak talep edilen maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir. Trafik bilirkişisi tarafından tanzim edilen kusur raporunda özetle; sürücü …’in, Dava konusu Trafik kazasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 84/f-” Doğrultu Değiştirme Manevralarım Yanlış Yapma ” kuralını ihlal ettiği ve % 100 (Yüz) oranında kusurlu olduğu, Yaya …’ın Dava konusu Trafik kazasının oluşumunda ” Atfı Kabil Kusuru ” bulunmadığının bildirildiği, trafik bilirkişi raporunda tespit edilen kusur oranının mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak, davacının maluliyet oranının tespiti amacıyla dosya ATK’ya gönderilmiş, ATK tarafından tanzim edilen 08/02/2021 tarihli son raporda özetle; davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceğinin bildirildiği, dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş , aktüerya bilirkişi tarafından tanzim edilen 28/12/2019 tarihli raporda özetle; ATK’nın 26.08.2019 Tarihli 18991 Sayılı Raporunda, 3 rakamı sonrasında,hem ay hem de hafta ifadesinin kullanmasının tereddüt oluşturduğu, hesaplamanın hem 3 ay, hem de 3 hafta üzerinden yapılmış olduğu, davacının geçici iş göremezlik süresi zararlarından, davalı Sigorta Şirketinin sorumlu olacağının düşünüldüğü, davacının 3 Hafta İş Göremezlik süresi için karşılanmamış zararının kalmadığı, 3 Aylık İş Göremezlik süresi için karşılanmamış zararının 2.685,90TL olacağının hesaplandığı, yapılan hesaplama sonucunda, davacının yol gideri zararının 1.200,00TL olacağının tespit edildiğinin bildirildiği, bilirkişiler ve ATK tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu edilen hususlar bilimsel gerekçeli ayrıntılı olarak açıklanmış,raporların hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte,ATK tarafından son tanzim edilen maluliyet raporunda davacının iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği bildirildiği dikkate alınarak ve aktüerya bilirkişi raporunda davacının üç hafta iş göremezlik süresi için karşılanmamış zararının kalmadığının belirtildiği tespit edilmekle davacının geçici iş göremezlik talebinin reddine, davacının yol masrafı talebinin kabulüne, buna göre 1.200,00 TL maddi tazminatın davalı … ve … yönünden kaza tarihi olan 20/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 09/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden ise bilindiği üzere Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, davacının 20/05/2016 tarihinde Şirinevler Metro İstasyonu Ankara yönünde bulunan petrol istasyonu yanındaki kaldırımda beklerken petrol istasyonundan çıkan 16 … 7112 plakalı aracın yolcu tarafının sağ kısmının vücuduna dokunmasıyla, aracın yolcu tarafının sağ tekerleğinin sol ayağının üzerinden geçmesiyle yaralanmasına dayalı olarak manevi tazminat talep edildiği, tarafların kusur oranı, olayın meydana geldiği tarih, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü dikkate alınarak davacıda oluşan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, buna göre 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’den kaza tarihi olan 20/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacının maddi tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜNE ,
A-)Davacının geçici iş göremezlik talebinin REDDİNE,
B-)Davacının yol masrafı talebinin KABULÜNE, buna göre 1.200,00 TL maddi tazminatın davalı … ve … yönünden kaza tarihi olan 20/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 09/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, buna göre 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve …’den kaza tarihi olan 20/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 218,59 TL harçtan peşin alınan 68,66 TL’nin ve 65,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 84,93 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 2.600,00 TL yargılama giderinin kısmen kabul oranına göre hesap edilen 348,40 TL’sinin, 68,66 TL peşin harcın, 65,00 TL ıslah harcı, 29,20 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.115,86 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 1.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden manevi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 2.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı … ve davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 2.685,90 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak işbu davalıya ödenmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/06/2021

Katip 136164
¸e-imzalıdır.

Hakim 194065
¸e-imzalıdır.

Yargılama gideri:
1100 TL bilirkişi ücreti
253,80 TL keşif harcı
120 TL keşif araç ücreti
1.126,20 TL posta ve tebligat gideri
68,66 TL peşin harç
65,00 TL ıslah harcı
29,20 TL başvurma harcı
4,60 TL vekalet ücreti