Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/593 E. 2020/70 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/593
KARAR NO : 2020/70

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … –
2- … – …
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 12/03/2015

BİRLEŞTİRİLEN BURSA 1.ATM. 2017/1450 ESAS SAYILI DOSYASINDA:

DAVACI : … – TC Kimlik No:…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 14/03/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2020
YAZIM TARİHİ : 19/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
2015/593 ESAS SAYILI ASIL DAVADA:
DAVA:
Davacı vekili Bursa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/110 esas sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde özetle; 15/02/2012 düzenleme tarihli 27.02.2015 ödeme tarihli 605.000,00 TL bedellli , alacaklısı …, lehtarı …, borçlusu … olan senede dayanılarak, Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/556 D.İş sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararı gereğince davacı tarafından müvekkili aleyhine Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı dosyasında icra takibine başlanıldığını, takibe konu senet bedelinin 5.000,00 TL olmasına karşılık senet bedelinin 605.000,00 TL olarak değiştirildiğini, müvekkilinin davalıya 600.000,00 TL tutarında borcunun bulunmadığını, müvekkilinin alacaklı olarak görünen davalıyı hiç tanımadığını, senedin meblağı, düzenleme tarihi ve ödeme tarihinin sonradan eklendiğini, tahrif edildiğini, senet vasfı taşımadığını, bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını belirterek müvekkilinin davalılara borçlu olmadığına, davalılar aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediğini,davaya konusu senet hakkında müvekkili aleyhine Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/… esas sayılı dosyasında sahtelik iddiasıyla dava açıldığını, derdestlik nedeniyle davanın reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da müvekkilinin senedin lehtarı olmayıp iyi niyetli 3.kişi olduğunu, davacının iddialarının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı adına usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya yazılı cevap verilmemiştir.
BİRLEŞTİRİLEN BURSA 1.ATM. 2017/1450 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının iyiniyetli hamil olarak lehtar …’den ciro yoluyla devraldığı 605.000-TL bedelli bononun keşidecisinin davalı … olduğunu, bononun takibe konulmasından sonra davalının senette tahrifatta bulunduğu, aslında 5.000-TL bedelli senedin tahrifat yoluyla 605.000-TL’ye değiştirildiğini ileri sürerek İcra Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, davalı iddiasının doğru olmadığını, davalının fotokopisine dayandığı belgede yer alan bazı rakamların dava konusu bonoda bulunmadığını, davalı … ile davacı … arasında hukuki ilişkiler de bulunduğunu, Bursa 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/141 esas sayılı dosyası ile takibin 5.000-TL’lik kısım dışında kalan bölüm yönünden durdurulduğunu ileri sürerek 600.000-TL’nin bono vade tarihi olan 27/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediği, bononun 5.000-TL bedelli olarak lehtar …’e teslim edildiğini, adı geçenin bonoda tahrifat yaparak 605.000-TL bedele yükselttiğini, bu sebeple davacı ve … aleyhine şikayette bulunduklarını, davanın Bursa 5.Ağır Ceza Mahkemesinde sürdüğünü, 600.000-TL’lik kısım yönünden senedin sahte olduğunu, hatta benzer nitelikli 10.000-TL’lik bir bononun da 110.000-TL’ye yükseltildiğini, onunla ilgili Yargı kararlarının da emsal olarak nazara alınması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

KANITLAR:
İcra dosyası, ağır ceza dosyası, bilirkişi raporu
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Asıl dava; davacının 15/02/2012 tanzim tarihli 27/02/2015 vade tarihli bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti, birleştirilen dava ise; 600.000,00 TL bedelli bono bedelinin davalıdan tahsiline yöneliktir.
Bursa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/02/2015 tarih ve 2015/110 -2015/111 E/K sayılı görevsizlik kararı gereğince dosya mahkememize gönderilmiştir.
Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/03/2018 tarih ve 2017/1450 ve 2018/328 E/K sayılı kararı ile dava dosyaları arasında tarafları ve konuları bakımından hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, davanın aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı ve dava dosyalarının birlikte görülmesinde usül ekonomisi yönünden de yarar görüldüğünden her iki dosyasının birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, Bursa 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/385 esas sayılında davalılar aleyhine resmi belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşları, vb.tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasının sonuçlanması beklenmiş, anılan mahkemenin 19/07/2018 tarih ve 2015/385-2018/296 E/K sayılı kararı ile, sanık …’in senet üzerinde oynama yaparak sahtecilik suçunu gerçekleştirdiği subut bulduğundan indirimler sonrası 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalılar aleyhine Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/141 esas sayılı dosyasında açılan takibin iptali davasında yapılan yargılamada adli tıp kurumundan aldırılan rapora göre, takibe konu senette “60 ve “Altıyüz” ibarelerinin bulundukları konumlara sonrada ilave edildiğinin kabul edildiği, takibin 600.000,00 TL ‘lik kısmının durdurulmasına karar verildiği, kararın Yargıtay 12 HD’nin 12/03/2019 tarih ve 2019/789 -2019/4112 E/K sayılı kararı ile onandığı anlaşılmıştır.
Dava konusu senedin tahrif edildiği iddia edildiğinden, senetteki yazı ve rakamla yazılan kısımlarda oynama, düzeltme, ekleme veya değiştirme olup olmadığı hususunda konusunda uzman garafoloji bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Aldırılan 29/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu senedin düzenlendikten sonra fotokopisinin çekildiği ve daha sonra da fotokopisi üzerinde olmayan kısımların , aslı üzerine aynı yada benzer bir kalemle tahrifen ilave edilerek/ yazılarak ,senet miktarının önceden “5.000/Beşbin” TL iken ilave yolu ile “605.000/AltıyüzBeşbin” TL ‘ye dönüştürüldüğünün bildirildiği görülmüştür.
Birleştirilen dosya davacısı bilirkişi raporuna itiraz etmiş ancak bilirkişi ücretini yatıramayacaklarını beyan ettiğinden yeni bir bilirkişi incelemesi yapıtırılmamıştır.
Ağır Ceza Mahkemesinde, İcra Hukuk Mahkemesinde ve mahkememizde aldırılan 3 ayrı bilirkişi raporu birbirini doğruladığından ağır ceza mahkemesi dosyasının kesinleşmesinin beklenilmesine ve yeni bir rapor aldırılmasına lüzüm görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamına göre; davalılar tarafından 15/02/2012 düzenleme tarihli 27/02/2015 vade tarihli bonoda senet miktarının önceden “5.000/Beşbin” TL iken ilave yolu ile “605.000/AltıyüzBeşbin” TL ‘ye dönüştürülterek senette tahrifat yaparak davacı aleyhine icra takibine koydukları anlaşıldığından , davacı takibe konu senedin 600.000,00 TL ‘lik kısmından sorumlu tutulamaz.
Bu durumda asıl davada; davacının davalılara 600.000,00 TL tutarında borçlu olmadığının tespiti ile birleştirilen dosyadadaki davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … takibe konu senedi ciro yoluyla aldığı, senedin sahte olduğunu bildiği ispatlanmadığı, iyi niyetli 3.kişi olduğundan davacının kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı gerekçeye göre;
A-2015/593 ASIL DAVADA:
1-Davanın kabulü ile, keşidecisi …, lehtarı … olan, 15/02/2012 düzenleme tarihli 27/02/2015 vade tarihli bononun 600.000,00 TL’lik kısmından, davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
İcra takibini başlatan … , dava konusu senedi ciro yoluyla aldığından ve davacı tarafca davalının bu senedi sahte olarak düzenlendiğini bildiği ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 40.986,00-TL harçtan peşin alınan 10.246,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 30.739,10 – TL harcın davalılardan tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan 871,78-TL yargılama gideri ile peşin alınan 10.246,90 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yararına ölçümlenen 47.050,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
B-Birleştirilen Bursa 1.ATM’nin 2017/1450 esas sayılı dosyasında,
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 54,40 -TL harcın peşin alınan 10.246,90- TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.192,50- TL ‘nin karar kesinleştiğinde istem halinde yatıranına iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına ölçümlenen 47.050,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05/02/2020

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır.

Asıl davada davacı gideri,
77,40 TL ilk gider,
600,00 TL bilirkişi ücreti,
194,38 TL tebligat ve posta gideri,
871,78 TL toplam gider,