Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/855 E. 2023/1045 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/855
KARAR NO : 2023/1045
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16280-82271-….] UETS
DAVALI : … – …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2023
KARAR TARİHİ : 12/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/10/2023

Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; İstanbul 26. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas numaralı takip dosyası kapsamında muhtelif menkullerin Bursa 7. İcra Dairesinin 2019/398 sayılı talimat dosyası ile satışa çıkarıldığını, menkullerin 20/04/2022 tarihinde 1.150.000,00 TL bedel ile müvekkili …’e ihale edildiğini, bu duyumu alan … ve … müvekkilinin ihaleden satın aldığı malları kendilerine satmasını istemiş müvekkil tekliflerini kabul etmeyince malları çalıntı olarak göstereceklerini, vermiş olduğu ihale bedelinin içeride kalacağını, ihaleyi düşüreceklerini söyleyerek tehdit ettiklerini, müvekkilinin malları kontrol etmek için bahse konu yediemin deposuna teslim almaya gittiklerinde davacıların dosyaya dilekçe sunarak çalıntı mal bildiriminde bulunduklarını öğrendiklerini, icra dairesine verdikleri dilekçede, parasal değeri fazla olan yüksek hızlı bobin kesme makinesinin ve ondulelerin çalındığını bildirdiklerini, … ve … ‘ın müvekkillerini arayarak ihaleden alınan menkullerin ihale bedeliyle kendilerine satılması için baskı kurduklarını ve kendilerine satış yapılmaması halinde menkullerin teslim edilmeyeceğini ve ihalenin feshini sağlayacaklarını beyan ettiklerini, bunun üzerine çalındığı bildirilen menkullerin yedi emin deposunda olduğunu müşahede edildiği ve zarar verilmemesi adına … ile … isimli şahısların menkullerin yanında beklemelerini sağladığını ve akabinde polis merkez amirliğine durumu bildirerek şikayetçi olduklarını, tüm menkullerin kıymet takdirinin 214.500,00 TL olarak belirlendiği, müvekkillerine 1.150.000,00 TL ye ihale olduğunu, kıymet takdir bedeli ve ihale bedeli nazara alındığında menkullerin rayiç değerinin bilirkişi raporunda belirtilen bedelden fazla olduğunu, mahalde bulunmayan menkullerin piyasa koşullarında değerinin tespiti için bilirkişiden rapor alınmasını ve rapor doğrultusunda tazminata hükmedilmesini karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE
Dava, haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde özetle; yediemine bırakılan malların hırsızlandığı ve yediemin olan davalının yedieminliği suistimal ettiği vakıalarından hareketle tazminat talebinde bulunulmuştur.
Ticari davaların hangi davalar olduğu TTK m.4’te tanımlanmış ve belirlenmiştir. Bu maddeye göre ticari davalar; mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK.nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK.nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdi bir ilişki olmadığı, davacının ihale alıcısı olduğu ve davalının da İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yediemin olduğu, davacının İİK m.358 hükmüne göre davasını ikame ettiği, bu davanın mutlak ticari dava olmadığı, zira Türk Ticaret Kanunundan kaynaklı bir dava olmadığının açıkça anlaşıldığı, davacının tacir ve işin ticari işletmesini ilgilendirmesi halinde davalı da tacir olduğundan davanın ticari dava olduğunun söylenebileceği, davacının gerçek kişi olduğu UYAP’tan yapılan sorgulamada faaliyet alanının otomobil alım satımı olduğu, davaya konu olan ve yedieminde hırsızlanıp davacıya teslim edilmeyen malların ise tekstil makineleri olduğunun anlaşıldığı, bu durumda davacının ticari işletmesi ile ilgisi olmayan bir işin söz konusu olduğu ve davanın nisbi ticari dava olduğunun söylenemeyeceği, davacıya teslim edilmeyen malların davacının işletme faaliyeti ile ilgisi olmadığı açıkça anlaşıldığından davacının bilanço usulüne göre vergi tutmasının da davayı tek başına nisbi ticari dava yapmayacağı kanaati ile aşağıdaki şekilde görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-c maddesi gereğince, davanın görevli mahkemede açılmadığı ve mahkemelerin görevinin dava şartı olduğu anlaşılmakla; dava şartı noksanlığı nedeniyle, HMK m.115 uyarınca, DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunun tespitine,
3-HMK m.20 gereğince; taraflardan birinin, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde; dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, dava dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde, davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin taraflara ihtarına, (ihtar edildi)
4-Harç ve yargılama giderlerinin HMK 331/2 maddesi gereğince yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
5-Davanın yazılı yargılama usulüne göre yürütülmesi ihtimali gözetilerek; mahkememizce usul ekonomisi gereğince tensiben görev dava şartı gözetildiğinden dilekçeler teatisinin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince tamamlatılmasına,
6-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/09/2023

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine göre e-imza ile imzalanmıştır.*