Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/557 E. 2023/1198 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/557 Esas
KARAR NO : 2023/1198
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Kıbrıs Şehitleri Cad. Sakarya Mh. Şevki İpekten Plaza No:28/211 Osmangazi/ BURSA
DAVACI : … – … …
VASİ :… – …
DAVACILAR … – … …
… – … …
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … – Emirbeyazıt Mah. Özgür Sk. Merve Apt. 3/4 48000 Menteşe/ MUĞLA
DAVALI : 2- … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 3- … – …
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 08/07/2009
KARAR TARİHİ : 18/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi TespitMenfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Takibe konu 13/04/2008 tanzim tarihli, 30/07/2008 vade tarihli, 157.000,00 TL bedelli senetteki imza ve yazılar müvekkili …’a ait olmadığı halde; iş bu senede dayanılarak müvekkili aleyhine Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2008/… Esas sayılı icra takibi başlatıldığını, takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin icra takibinde ve dayanağı senette alacaklı gözüken … isimli kişiyi ve senet lehtarı … ile ciranta …’ı tanımadığını, bu kişilerle herhangi bir ticari ve özel ilişkisinin bulunmadığını, senedin icraya konularak, müvekkiline ait taşınmaz ve banka hesaplarına haciz konulduğunu, ancak diğer borçlularla ilgili hiçbir işlem yapılmadığını, bu da davalının kötü niyetliliğinin kanıtlar olduğunu, takip dayanağı bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığı gibi müvekkilinin ”Demans Delirium” hastası olup; bononun tanzim tarihinde hukuki ehliyetinin bulunmadığını, her iki yönden de müvekkili açısından takip dayanağı bononun geçersiz olduğundan; Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2008/… Esas sayılı takip dosyasından ve senetten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine ve %40’tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesi talep ve dava olunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle ; müvekkilinin davacı …’ı tanımadığını, … ile bir ticari ilişkisi ve herhangi bir alacağı olmadığını, bu nedenle davacıdan senet almadığını, senet bedeli olan 157.000,00 TL gibi çok yüksek bir bedelle alış veriş yapacak bir maddi gücü de bulunmadığını, müvekkiline yapılan tebligatın geçerli olmadığını, senette yazılı lehtar ismi müvekkili … olmadığından; davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; takip dayanağı senetle ilgili incelemenin İcra Hukuk Mahkemesince yeterli donanım ve ehliyete sahip olmayan bilirkişiye yaptırıldığını, bu nedenle senetteki imzanın borçlu … eli ürünü olup olmadığı yönünden yeniden rapor alınması gerektiği, davacı borçlu tarafından 13/04/2011 tarihli İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen raporu ve içeriğini kabul etmediklerini, 13/04/2008 senedin tanzim tarihi itibari ile …’ın bütün resmi işlemlerini yaptığının sabit olduğunu, Adli Tıp Kurumundan imza incelemesi raporu alınması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddi ile %40’tan az olmamak üzere tazminata hükmolunmasını savunmuştur.
Davalı … davaya cevap vermemiş, yazılı ve sözlü yargılamaya katılmamıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe ; Dava, davalı tarafından davacı hakkında yürütülen icra takibinin kesinleşmesi üzerine davacının davalıya borçlu olmadığının kanıtlanması amacıyla açılmış Menfi Tespit davasıdır.
Mahkememizin 2009/399 Esas 2016/37 karar saylı ilamının Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2023/486 Esas 2023/676 Karar sayılı ilamı ile davalı … yönünden onanmasına, davalı … yönünden ise bozulmasına karar verildiği, davalı … yönünden dosyanın mahkememiz esasına kaydedilerek yargılamanın devam ettiği, Yargıtay Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında davacılar vekili 07/07/2023 tarihinde vermiş olduğu dilekçesinde bozma kararı verilen davalı … yönünden davalarından feragat ettiklerini bildirmiştir.
Yapılan yargılama sonunda bozma kararı üzerine yargılamanın sadece davalı … yönünden devam ettiği, davacı vekilinin bu davalı yönünden de davalarından feragat ettiklerini bildirdiği anlaşılmakla, davalı … yönünden açılan davanın feragat nedeniyle usulden reddine, davalı … yönünden açılan davada mahkememizin 2009/399 Esas 2016/37 Karar sayılı dosyasında davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, dolayısıyla bu davalı yönünden de davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olduğu, 18/01/2016 tarihli kararın davalı … tarafından temyiz edilmeyerek söz konusu kararın kesinleştiği, bu nedenle bu davalı yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiş, davalı … yönünden açılan davada ise temyiz incelemesi soncunda Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 08/02/2023 tarihli kararı ile bu davalı yönünden onama kararı verilerek mahkememizin önceki hükmünün kesinleştiği anlaşılmakla bu davalı yönünden de hüküm kurulmasına yer olmadığına, infazda karışıklık yaşanmaması amacıyla kesinleşen davalılar yönünden yargılama harç ve giderlerinin hüküm altına alınmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davalı … yönünden açılan davanın feragat nedeniyle usulden reddine,
2-Davalı … yönünden açılan davada mahkememizin 2009/399 Esas ve 2016/37 Karar sayılı dosyasında 18/01/2016 tarihinde verilen kararın Temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşıldığından bu davalı yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-Davalı … yönünden açılan davada Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2023/486 Esas ve 2023/676 Karar sayılı 08/02/2023 tarihli kararı ile mahkememizin 2009/399 Esas ve 2016/37 Karar sayılı dosyasında 18/01/2016 tarihinde verilen kararın Temyiz neticesinde onanarak kesinleştiği anlaşıldığından bu davalı yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-Davalı … icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olduğundan bono bedelinin %40’ı üzerinden hesaplanan 62.800,00 TL haksız takip tazminatının davalı …’den alınıp davacıya verilmesine, (Mahkememizin 18/01/2016 tarihli kesinleşen kararına göre hesaplama yapıldığından tahsilde tekerrür olmamak şartıyla)
5-Davalı … ve Davalı … yönünden kesinleşen mahkememizin önceki ilamı gereğince alınması gereken 10.724,67 TL karar harcının peşin olarak alınan 2.119,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.605,17 TL harcın davalılar … ve …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına, (Mahkememizin 18/01/2016 tarihli kesinleşen kararına göre hesaplama yapıldığından tahsilde tekerrür olmamak şartıyla)
6-Davacı tarafından yapılan 117,00 TL yargılama gideri, 2.119,50 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.236,50 TL’nin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, (Mahkememizin 18/01/2016 tarihli kesinleşen kararına göre hesaplama yapıldığından tahsilde tekerrür olmamak şartıyla)
7- Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 15.310,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (Mahkememizin 18/01/2016 tarihli kesinleşen kararına göre hesaplama yapıldığından tahsilde tekerrür olmamak şartıyla)
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı … vekilinin yokluğunda, davalılar … ve … yönünden kesin olmak üzere, diğer davalı … yönünden ise gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde Temyiz Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı