Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/43 E. 2023/535 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

……
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/43 Esas
KARAR NO : 2023/535

HAKİM :……
KATİP : ……

DAVACI : ……
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : ……
VEKİLİ : Av…….

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2022
KARAR TARİHİ : 13/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Müvekkil- davacı … …… …… Türk asıllı, batı Trakya Türklerinden olup, Yunanistan uyruğunda ve Yunanistan, Gümülcine Büyük Sirkeli köyünde ikamet etmekte ve yaşamakta olduğu. Davalı bankanın Bursa, Yıldırım ilçe Davutkadı 680 Yeşilyayla şubesinde 0081823 nolu ÇATI HESABI bulunduğu. Türk asıllı olması nedeniyle Bursa da taşınmazı olduğu, bu taşınmazını… A.Ş adlı kurumsal kiracıya 01.01.2019 tarihinde kiraya vermesi nedeniyle o zaman en son Türkiye ye gelmiş ve sözleşmeyi bizzat imzaladığı. Bu sözleşme gereği kira paraları davalının……Yeşilyayla şubedeki hesabına düzenli olarak ödendiği. Bu ödemelere ilişkin kiracının bu hesaba kira ödemelerine ilişkin dekontların ekli olduğu. Dünya genelinde yaşanan covid ve pandemi nedeniyle davacı 21.11.2021 Türkiye ye gelebildiği. Davacı davalı banka şubesine gittiğinde hesabının haksız ve hukuka aykırı olarak TMSF ye devredildiğini, ödeme yapamayacaklarına, hesap kapama ve devre ilişkin dekontlardan bir suret vererek, bir avukata gitmesi gerektiğinin sözlü olarak bildirildiği davacının tarafımızdan hukuki yardım talebi üzerine; … T.A.Ş, BDDK ve TMSF ye yazılı müracaatla mağduriyetin giderilmesi ve devredilen paranı ödenmesi talep edildiği Davacının çatı hesabına ekte kira sözleşmesi ve kira ödeme dekontları sunulan kiracısı … tarafından düzenli kira ödemeleri yapıldığı. TMSF ye devredilen hesaba en son 2021 yılının 08.01.2021, 09.02.2021, 09.03.2021, 10.05.2021, 07.06.2021 ve 07.07.2021 tarihli dekontlarla kira paraları geldiği. İşleyen bir hesap olduğu. Bu nedenlerle yargılamanı icrası ile davanın Kabulü ile , fazlaya ilişkin talep haklarının saklı kalmak üzere dava konusu 33.067.20 TL nin TMSF ye aktarıldığı 22.06.2021 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama masrafları ve vekil ücretini davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davada, mahkemenin görevli olup olmadığının incelenmesi HMK.nun 114/c bendi gereğince dava şartlarından olup; mahkemece re’sen incelenmesi gerekir.
Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK.nun 4. ve 5.maddelerinde gösterilmiş olup, bu maddelerde belirtilen dava ve işlere bakmaya görevlidir.
Bir davanın Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ya her iki tarafın tacir olup uyuşmazlığında ticari işletmeleri ile ilgili olması ( nispi ticari dava) yahut TTK’da düzenlenen işlerden kaynaklanması( mutlak ticari dava ) gerekmektedir. Derdest davada, talebe konu alacağın taşınmaz kira borcuna ilişkin alacak davası olduğu görülmektedir.
“6100 sayılı HMK’nun “Sulh hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4. maddesinde de “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları…. görürler” hükmüne yer verilmiştir (1086 sayılı HUMK’nun 8/II-1 maddesinde de dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği şeklinde benzer düzenlemeye yer verilmişti). Somut olayda; taraflar arasındaki temel hukuki ilişkinin taşınmaz kira borcuna olduğu, davaya konu alacağın kiralama ilişkisinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, davada Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek; HMK’nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememiz kararının davacı vekili tarafından İstinaf edilmesi üzerine; Bursa BAM 5. Hukuk Dairesinin 02/01/2023 tarih, 2022/1355-2022/2064 E/K sayılı kararı ile; “Somut olayda uyuşmazlığın, davacı tüketicinin tarafı olduğu bankacılık sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle mahkemece, tüketici mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken hukuki ilişkinin hatalı nitelendirilerek yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Yukarıda belirtilen sebeplerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın m. 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, tüketici mahkemesine görevsizlik kararı verilmek üzere dosyanın kararı veren yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-) Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE, ilk derece mahkemesinin yukarıda anılan kararının 6100 sayılı HMK’nın m. 353/1-a-3 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-) Gerekçede belirtilen eksikliklerin giderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,” gerekçesi ile mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilerek, BAM ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Taraflara usulüne uygun davetiye tebliğ edilerek, taraf teşkili sağlanmıştır.
Mahkemelerin görevlerine ilişkin düzenlemelerin 6100 sayılı HMK.nun 1.2.3.4. maddelerinde düzenlendiği, HMK.nun 2.maddesinde;”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” şeklinde, yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 S.Y. ile değişik 6102 sayılı TTK. nun 5/3.maddesinde; “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, Bu düzenlemeler ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılarak genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun kabul edildiği, yine 6102 sayılı TTK.nun 4. Maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve çekişmesiz yargı işlerinin düzenlendiği, 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 3/1-(k-l) maddesinde; ” Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 73/1. maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 83/2.maddesinde; “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, davalının tacir olmadığı, dava tarihi itibariyle TTK.4.5. maddeleri gereğince mahkememizin görevli olmadığı, 6502 sayılı TKHK) 3/1-(k-l), 73/1., 83/2.maddeleri gereğince görevli mahkemenin BURSA Nöbetçi Tüketici Mahkemesi olduğu, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 22.6.2015 tarih ve 2015/8129 Es., 2015/9001 Kar. sayılı ilamı ve Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 19/01/2016 tarih ve 2015/14922 Es. 2016/556 Kar. Sayılı ilamları ile de benzer şekilde kabul edildiği anlaşıldığından dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Tüketici Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/04/2023

Katip ……
¸e-imzalıdır.

Hakim ……
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip ……
¸E-imzalıdır.