Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/29 E. 2023/782 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/29 Esas
KARAR NO : 2023/782

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16618-16989-..] UETS
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 16/08/2018
KARAR TARİHİ : 07/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf dava dilekçesinde; Davacı taraf dava dilekçesinde özet olarak davalı kooperatifin genel kurulunda şerefiye paylarının hesaplanması ve ödenmesi konusunda görüşme yapıldığını ancak bu maddenin oy çokluğuyla reddedildiğini, kendilerinin karara muhalif kaldığını, şerefiye paylarının belirsiz bir vadeye ötelenmesinin iyiniyetle bağdaşmadığını ileri sürerek genel kurulda alınan 6 numaralı maddenin iptaline, masrafi davalıdan alınarak şerefiye payların hesaplatırılmak suretiyle hak sahiplerine ödenmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde; Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, kooperatifin vergi borcu yapılandırılması sebebiyle güncel ödemeleri bulunduğunu bu nedenle şerefiye payları konusunda bir sonraki genel kurulda karar verilmesinin kararlaştırıldığını, davacının aidatlarını ödemediğini, hesaplamanın kooperatif için bir maliyet oluşturacağını ileri sürmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Dava davalı kooperatifin 22/07/2018 tarihli genel kurulunda alınan 6. Maddesinin iptali ile şerefiye payı belirlenerek davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce davanın reddine dair verilen karar Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesinin 18/11/2022 tarih 2022/583 Esas 2022/1573 Karar sayılı kararı ile kaldırılmıştır. Kaldırma gerekçesinde; “”Anılan genel kurul kararı ile şerefiye ödemesinin yapılmamasına yönelik olarak “şerefiye hesaplanmasının, bir red oyuna karşılık 9 kabul oyu ile bir sonraki genel kurula ertelenmesine karar verilmiştir. ” şeklinde ve kararın hemen altında davacı … … vekili … …’un red oyu kullandığının yazılı olduğu görülmüştür. Davacı taraf; alınan bu kararın şerefiye ödenmesine yönelik kesinleşmiş mahkeme hükmüne aykırı olduğunu belirterek, iptalini talep edilmiştir. Davalı ise; davalı kooperatifin borçlarından dolayı şerefiye payının ödenmediğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir. Davacının davasına dayanak; Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1262 Esas sayılı dosyası ile davacı, davalı kooperatifin 11.10.2014 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan, üyelerden şerefiye bedeli alınmamasının ilişkin kararın, kanuna ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek genel kurulda alınan kararın iptalini, şerefiye miktarının belirlenerek hak sahiplerine ödenmesini, şerefiye bedeli ve sair bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece kararın iptaline dair verilen kararın Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/3328 Es.- 2019/241 Karar sayılı ilamı ile onandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kooperatif genel kurul kararlarının iptali davaları 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 53.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; ana sözleşme hükümlerine, iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile genel kurul kararları aleyhine toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere bir ay içinde kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede dava açılabileceği belirlenmiştir. Dava açılabilmesi için toplantıda hazır bulunup da kararlara aykırı kalarak keyfiyetin tutanağa geçirilmesi gerekmektedir. Davacı tarafından iptali istenen karara yönelik olarak red oyu vermiş ve muhalefetini tutanağa yazdırmıştır. Buna göre; dava şartı yerine getirilmiş olup işin esasının incelenmesine geçilebilecektir. Davacı davalı kooperatifin 22/07/2018 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunda alınan 6 nolu maddenin açıkça yukarıda belirtilen kesinleşmiş mahkeme hükmüne aykırı olduğu gerekçesi ile dava ikame etmiş olup, kooperatifin şerefiye payının ödenmesinin mevcut borçlar nedeni ile ertelendiği ileri sürülmekle yerel mahkemece ertelemenin haklı nedene dayanıp dayanmadığı hususunda araştırma yapılarak, ertelemenin hakkın kötüte kullanılması niteliğinde olup olmadığı ve eşitlik ve iyiniyet ilkelerine aykırılık teşkil edip etmediğinin tespiti gerekir. Yine ayrıca davacı tarafça şerefiye bedelinin hesabının yapılması talep edilmekle kooperatif yönetimi tarafından ana sözleşmeye göre hesaplama yapılması sonucunda hangi dairenin ne kadarlık mükellefiyet altına gireceği belirleneceğinden, kooperatifin dağıttığı daireler yönünden şerifeye bedeline gerek olup olmadığı hususunda mahkemece inceleme yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre davacı asilin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması” gerektiği belirtilmiştir.
Ertelemenin haklı nedene dayalı olup olmadığı tartışılmalıdır. Eğer erteleme hakkın kötüye kullanılması biçiminde genel kurul kararlarına konu edilmişse bu durumda genel kurul kararının iyi niyet ilkelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilebilir.
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1262 esas sayılı dosyasında şerefiye bedeli alınmamasına yönelik 7. Maddenin iptali istenmiş ilgili kararda şerefiye bedeli alınmamasına yönelik kararın ana sözleşmeye aykırı olduğu gerekçesiyle 11/10/2014 tarihli kooperatif genel kurulunun 7. maddesinin iptaline karar verilmiştir.
2018 yılında davaya konu yapılan genel kurulda şerefiye hesaplamasının bir sonraki genel kurulda görüşülmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde 2018 yılında alınan bu kararın iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığının belirlenmesinde sonraki genel kurullarda davalı kooperatifin nasıl bir tutum sergilediği ve ne şekilde karar aldığı sonuca etki edecektir. Bu kapsamda davalı kooperatif vekiline ihtarlı bir tebligat çıkarılmış 2018 yılında alınan erteleme kararından sonra yapılan hangi genel kurul toplantısında şerefiye hesaplanması ve dağıtılmasıyla ilgili alınmış bir genel kurul kararı var ise sunmak üzere kesin süre verilmiş, aksi takdirde şerefiye payı dağıtımına ilişkin ertelenen genel kuruldan sonra herhangi bir karar alınmadığının kabul edileceği ihtar edilmiştir.
İhtarlı tebligata rağmen yapılan genel kurullara ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmamıştır. Bu kapsamda 2014 yılında yapılan genel kurulda şerefiye bedeli alınmamasına dair kararın daha önce iptal edilmiş olması 2018 yılında alınan genel kurulda bunun bir sonraki genel kurulda görüşülmesine ve ertelenmesine karar verilmesi yargılamanın devamı müddetince ertelemenin yapıldığı herhangi bir genel kurulda bu yönde bir karar alınmamış olması ve aradan geçen süre zarfında davalı kooperatifin dava konusu genel kurulda aldığı 7 numaralı ertelemeye ilişkin kararın iyiniyet kurallarına aykırı olduğu ve iptali gerektiği kabul edilmiştir.
Genel kurul toplantısında davacı temsilcisi kararda olumsuz oy kullanmış ve ilgili maddede de muhalefetini yazdırmıştır. İptal davası açılabilmesi şartları da bulunmaktadır.
Davacı taraf genel kurulun münhasır yetkisinde olan şerefiye payının dağıtılmasının karara bağlanmasını talep etmiş ise de; münhasır yetkiye giren konuda mahkememizce karar verilemeyeceğinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-Davalı kooperatifin 22/07/2018 tarihli genel kurulda alınan 6 numaralı kararının İPTALİNE,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gerekli 179,90TL harçtan başlangıçta alınan 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 144,00TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, 170,95‬ TL yargılama gideri olmak üzere toplam 242,75 TL masrafın kabul/red oranına göre 121,37 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisine vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı taraf kendisine vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair davacı asilin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2023

Başkan …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Katip …
E-imzalı