Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/211 E. 2023/933 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/211 Esas – 2023/933
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/211
KARAR NO : 2023/933

HAKİM : ……
KATİP : …….

DAVACI : … MOBİLYA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …… [25949-95070-…..] UETS
VEKİLİ : Av. ……. – [15714-17171-………] UETS
DAVALI : ……… PREFABRİK YAPI MALZEMELERİ, İNŞAAT, MADENCİLİK, GIDA, TURİZM SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – ……. – [25959-23725-……] UETS
VEKİLİ : Av. …….. – [16557-55845-….] UETS

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2023
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkil ile davalı yüklenici yapı prefabrik montajı (kaba inşaat) konusunda davalı ile anlaşmış; taraflar, anlaşma konusu iş kapsamında 30.06.2022 tarihine kadar 4.750.000,00 TL bedel ile müvekkile ait İnegöl Sanayi Bölgesindeki taşınmaza; fabrika binası inşaatı, inşaatın imalı, nakli, ve yerine montaj işlemlerinin yapılması için 30/12/2021 tanzim tarihli eser sözleşmesi yaptıklarını, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Eser Sözleşmesine ilişkin hükümlerinin düzenlendiği 470’inci maddesinde eser sözleşmesi tanımlanmıştır. Madde metninde; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde düzenleme mevcut olduğunu, doktrinde de ifade edildiği üzere, “Eser sözleşmesinde yüklenici bir eser meydana getirerek, bunun iş sahibine teslim etme borcu altına girer. Bu bağlamda eser, yüklenicinin sözleşme ile meydana getirmeyi taahhüt ettiği ve riskini üzerine aldığı edimdir” Prefabrik yapı, zemin hazırlığı, yapım parçaları ve malzemesi ile birlikte montajı da kapsayacak şekilde (anahtar teslim olarak) taahhüt edildiği taktirde bu işlem satış akdi değil eser sözleşmesi kapsamına gireceğini, müvekkili ve davalı tarafın anlaşması kapsamında; davalı, dava konusu binaya ait betonarme prefabrik çerçeveye ait taşıyıcıların fabrikalarında imali, müvekkile ait taşınmaza nakli ve montajının yapılacağı hususunda müvekkil ile anlaştığını, bununla beraber davalı, dava istemine konu binaya ait temel projelerinin, prefabrik çerçevelerinin statik ve betonarme hesaplarını içeren standart ruhsat projelerinin kendileri tarafından alınacağı hususunda müvekkil ile anlaşma sağladığını, müvekkili iş bedelinin tamamını davalı firmaya ödediğini, müvekkili ile davalı arasından şifahen gerçekleşen görüşmeler kapsamında davalı, anlaşma konusu işi 2022 Mayıs ayı içerisinde bitireceğini taahhüt etmiş fakat sözleşmeye her ihtimale karşı 30.06.2022 tarihi teslim tarihi olarak yazıldığını, ancak söz konusu iş belirlenen sürede teslim edilmediğini, müvekkili firmanın davalı firma yetkilisi Çetin DAĞLI ile telefonda whatsaap üzerinden görüşülmüş kendi üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini belirtmiş karşı firma yetkilisi ise üretimin henüz devam ettiğini beyan ettiğini, bunun üzerine müvekkil firma davalı firmaya 29/08/2022 tarihinde ihtar içeren bir mail attığını, mail içeriğinde müvekkil işin derhal bitirilip teslim edilmesini ve zararın tazmini talep ettiğini, karşı yan bu maile cevap dahi vermemiş olup ihtar ve süresinin gecikmesi ile birlikte temerrüte düştüğünü, müvekkilinin sözleşmede üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen sözleşmede belirtilen prefabrik BİNA YAPIM montaj işinin 30 haziran 2022 tarihinde teslim edilmesi gerekirken davalı sözleşmenin 13. Maddesine aykırı olarak hiçbir mücbir sebep oladığı halde 15.10.2022 tarihinde taşınmazı bir çok eksik ve ayıbı ile birlikte iskelet halinde teslim ettiğini, ayıplı işlere yönelik ayrıca tespit yapılarak bilirkişi raporu alınmış ve ayıptan doğan zararlar ayrıca davalı firmadan icra takibi ile talep olunduğunu, yani müvekkilin ayıplı ifadan kaynaklı malzeme, işçilik giderleri ile geç tesliminden kaynaklı malzeme, işçilik giderleri farklıdır. Bu davaya geç tesliminden kaynaklı malzeme, işçilik alacakları konu edildiğini, ancak geç teslimden kaynaklı müvekkilimizin malzeme işçilik ve kira zararları tazmin edilmediğini, sözleşmede kaba inşaat yapılıp teslim edilecek ve müvekkil inşaatın kalan tüm işlerini (ince işler ) kendisi tamamlayarak binayı aktif kullanılabilir hale getireceğini, ancak binanın yüklenici davalı yanca yapılması gereken kabası teslim tarihinde müvekkil firmaya teslim edilmediği için kalan işlerin tamamlanması için müvekkilin kullanacağı malzeme de ve işçilikte fahiş artışlar olmuş ve müvekkil geç teslim kaynaklı olarak malzeme ve işçilik nedeniyle ciddi zarara uğradığını, dava konusu işin tesliminin ardından taşınmazdaki sair iş ve eksiklikleri tamamlamaya çalışan müvekkilin geç teslimden doğan bir çok zararı bulunduğunu, ülkenin içinde bulunduğu şartlardan dolayı yüksek seyreden enflasyon ve bunun yansıması olan mal ve malzeme fiyatlarındaki artış müvekkili büyük bir zarara soktuğunu, anlaşma konusu işin davalı tarafından taahhüt edildiği gibi 30.06.2022 tarihinde değil de 15.10.2022 tarihinde teslim edilmesinden kaynaklı müvekkil 6.021.018,00 TL’yi aşan ve malzeme fiyatları farkı ile işçilik ücretleri farkında oluşan bir zarara uğradığını, ayrıca işin geç teslimi nedeniyle binanın tamamlanamamasından kaynaklanan kira ve gelir zararları da mevcut olduğunu, zira söz konusu binada onlarca ofisin, düğün salonunun, showroom ve dükkanların kira zararları hesaplandığında ciddi bir kira ve gelir zararının doğduğu ortaya çıkacağını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik; davalı yüklenici tarafından 30/12/2021 tanzim tarihli sözleşme gereğince müvekkilimize ayıplı ve geç olarak teslim edilen prefabrik binadan kaynaklanan 1.000 TL. Kira ve gelir zararı; 1.500 TL, Malzeme fiyat farkı zararı; 1.500 TL. İşçilik fiyat farkı zararı, 1.000 TL. Mevsim geçişinden kaynaklı uzayacak olan inşaat işlemlerinin müvekkili uğratacağı zararlar (işin ortalama bitme süresinin hesaplanarak bitime kadar doğacak zararın) olmak üzere toplam 5.000 TL maddi zararın temerrüt faizi ile birlikte tazmini ve davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının, ‘Malzeme Fiyat Farkı’, ‘İşçilik Fiyat Farkı’, ‘Kira Gelir ve Zarar Kaybı’ ile ‘Mevsim Geçişinden Kaynaklanan Zarar’ adı altında dört ayrı kalem olarak talep ettiği alacakların tümünün kaynağı, müvekkilin edimini geç ifa etmiş olduğu iddiasına dayandığını, bu sebeple öncelikle, davacı tarafın gecikmiş ifaya dayalı talebinin mevcudiyeti için gereken koşulların neler olduğuna bakılması gerektiğini, davacı tarafın talebinin kabulü için; edimin gerçekten geç ifa edilmiş olması, geç ifa edilen edimin müvekkil firma kusurundan kaynaklanmış olması ve bu geciken ifa dolayısıyla bir zararın oluşması gerekmekte, yani ‘işin geç teslim edildiği’, ‘geç teslimin müvekkilin kusuruyla oluştuğu’ ve ‘geç teslimden dolayı zarara uğranmış olduğu’ hususları, bunları iddia eden davacı tarafça ayı ayrı kanıtlanması gerektiğini, bekletici mesele ve derdestlik itirazlarının bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, taraflar arasında düzenlenen sözleşme, whatsapp kayıtları, taşınmaz fotoğrafları, mail yazışmaları, iş teslim belgesi, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1418 esas sayılı dosyası, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği işin ayıplı ve geç teslimine ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, davaların birleştirilmesi başlıklı 6100 sayılı HMK.nun 166. Maddesi gereğince ” (1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
(2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.
(3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır
(5) İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1418 Esas sayılı dosyası ile işbu mahkememiz dava dosyası arasında dava sebepleri aynı olması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek olması, usul ekonomisi ilkesi, alacağın her iki dosyada da aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı anlaşıldığından mahkememizin işbu dosyası ile Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1418 Esas sayılı dosyası ile bağlantı olduğu anlaşıldığından, birleştirme kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Mahkememizin işbu 2023/211 Esas sayılı dosyası ile Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1418 Esas sayılı dosyasının aynı ticari ilişkiden kaynaklandığı, her iki dava arasında HMK m.166/4 gereğince bağlantı olduğu ve birinde verilecek kararın diğer dosyayı etkileyebileceği, usul ekonomisi ilkesi gereğice de davaların birlikte görülmesinin daha faydalı olacağı kanaatine varılmakla; HMK m.166 gereğince, mahkememizin 2023/211 Esas sayılı işbu dosyasının, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1418 Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememizin işbu esasının birleştirme kararı gereğince kapatılması ile; yargılamanın esas ve birleşen dosyalar yönünden Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1418 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Yargılama giderlerinin birleştirilen Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1418 Esas sayılı dosyası üzerinden takdirine,
Dair, Davacı vekilinin yüzene karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/07/2023

Katip ……
¸e-imzalıdır.

Hakim ……
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip ….
¸E-imzalıdır.