Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/626 E. 2023/300 K. 03.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/626 Esas – 2023/300
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/626
KARAR NO : 2023/300

HAKİM : ……
KATİP : ……

DAVACILAR : 1- … – ….. Mahmut Şevket Paşa Mah. Barçın Sk. No:1 İç Kapı No:5 Şişli/ İSTANBUL
2- … – …… Hürriyet Mah. Zenne Sk. No:5 İç Kapı No:2 Kartal/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. …..-
DAVALI : 1- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – ……
VEKİLLERİ : Av. ……..- FAHRETTİN KERİM GÖKAY CADDESİ OKUL SOKAK ALTUNİZADE İŞ MERKEZİ E BLOK DAİRE.4 ALTUNİZADE/İST.
Av. …..- Hasanpaşa Mah. Uzunçayıryolu Cad. No:31 A2 Blok D:10 Kadıköy/ İSTANBUL
Av. ….. – Kuştepe Mah. İnönü Cad. No:8 İzmen Sitesi A1 Blok D:11 Şişli/İst. 34805 Şişli/ İSTANBUL
Av…… – F.Kerim Gökay Cad. Okul Sok. Altunizade Sitesi E Blok D:4 Üsküdar/ İSTANBUL
DAVALI : 2- … TURİZM İŞLETMECİLİK SAN TİC LTD ŞTİ – Ataevler Mah Nilüfer Hatun Cad N:114 Nilüfer/Bursa Nilüfer/ BURSA
VEKİLLERİ : Av. ……. –
Av. …… – Odunluk Mah. Akpınar Cad. Efe Towers A Blok No:15 K:14 D:48 16110 Nilüfer/ BURSA
Av. ……. –
Av. …….. – Odunluk Mah. Akpınar Cad. Efe Towers A Blok No:15 Kat:14 Nilüfer/ BURSA
Av. ……..-
İHBAR OLUNAN : … SİGORTA A.Ş. – Meclisi Mebusan Cad. Çbs Han 47/6 Fındıklı/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……… –
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/07/2013
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin oğlu olan ……..’ın 23.06.2013 tarihinde Nilüfer İlçesi Nilüfer Hatun Caddesinde bulunan davalı firmaya ait olan Aqua Park isimli yüzme havuzunda boğularak vefat ettiğini, davalı firmanın ağır kusurunun bulunduğunu, olayın savcılık aşamasında olduğunu, davacıların maddi ve manevi zararlarının biraz olsun tazmini için fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için olay tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ayrı ayrı 100,00 TL’den 300,00 TL maddi, yine olay tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ayrı ayrı 100.000 ‘er TL’den toplam 300.000 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 22/07/2013 tarihli açıklama dilekçesinde her bir müvekkili için ayrı ayrı 100-er TL den toplam 300-TL maddi tazminat , her bir müvekkili için ayrı ayrı 100.000-er TL den toplam 300.000-TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep ettiklerini beyan etmiş, 21/11/2018 havale tarihli dilekçesinde 300- TL maddi tazminat talepli olarak açtıkları davayı ıslah ederek toplam 36.108,14 TL, 300-TL’sinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle, ıslah edilen 35.808 TL’nin ise ıslah tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket adresinin Üsküdar olduğunu ayrıca sigorta hukuku ve sigorta sözleşmesinden davanın kaynaklandığı belirtilerek, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek yetki ve görev itirazında bulunmuş ayrıca geçerli sigorta poliçesi olmadığından pasif husumet nedeni ile de davanın reddini istemiş, davalı … Sigorta A.Ş vekili 08/12/2015 tarihli dilekçesi ile müvekkil şirketin ünvanının 15/09/2015 tarihinde … Sigorta A.Ş olarak değiştirildiğini bildirmiş olduğundan kayıtlardaki davalının adı değişen şirket adıyla güncellenmiştir. Ölüm olayı Bursa adli yargı sınırları içinde meydana geldiğinden ve davalı sigorta şirketinin diğer davalı şirketi sigortaladığına dair geçerli bir sigorta poliçesi bulunmadığından Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkili ve görevli olduğundan davalının itirazı reddedilerek yargılama yapılmıştır.
Davalı … Turizm İşletmecilik San Tic Ltd Şti cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin usüli şartları taşımadığını, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, vefat eden …’ ın ölümünde davalı şirketin kusurunun bulunmadığını, davacı annenin gerekli gözetim ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kusurlu olduğu belirtilerek davanın reddini talep etmiştir. Ayrıca davalı şirketin … Sigorta A.Ş ‘ nin 8388923 poliçe nolu kobi yangı sigorta poliçesi mevcut olduğu belirtilerek davanın ihbarını talep ettiğinden ihbar dilekçesinin tebliği yapılmıştır.
Deliller;
Bursa 12. Asliye Ceza Mahkemesi’ne, Bursa CBS’ye, Bursa SGK İl Müdürlüğü’ne, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, Uludağ Üniversitesi’ne, yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
1Makine mühendisi, 2 iş güvenliği uzmanı bilirkişi heyetinin raporunun sonuç kısmı “Olayın meydana geldiği 23/06/2013 tarihinde , anne …, kız kardeş Aycan Arkaç, müteveffa çocuk …….., ve akrabaları … ile birlikte Aqua park isimli yüzme havuzuna gittikleri, anne … kızı ile birlikte havuzun kantinine gittiği sırada akraba …’ın gözetimine bırakılan ……..’ın bir süre sonra büyüklerin yüzme havuzuna girdiği, yüzme bilmemesi nedeniyle su yutarak hareketsiz hale geldiği, ilk müdahalenin havuz sağlık görevlisi … tarafından yapıldığı, hastanede ölümle sonuçlandığı, meydana gelen iş kazasında herhangi bir kasıt unsurunun bulunmadığı, meydana gelen kaza niteliğinin iş kazası niteliğinde olduğu, ancak müteveffanın sigortalı işçi olmadığı, müteveffanın 12 yaşında olmasından dolayı olay sırasında çocuğun annesi olan davacı …’ın epilepsi olan çocuğunu gereği gibi korumama, havuzda bulunurken başkasına bırakıp oradan ayrılma ve çocuğunun bu durumuna havuz yönetici ve cankurtaranlarına bildirmemesinden dolayı olayın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğu, geçici bir süre için kendisine emanet edilen ölenin kuzeni olan …’ın çocuğa karşı denetim ve gözetim görevini yerine getirmede gerekli ihtimam ve özeni göstermediğinden dolayı %15 oranında kusurlu olduğu, davalı … Turizm İşletmecilik Tic. Ltd. Şti tesisteki görsel uyarılarının yeterli olmaması, uyarı tabela sayılarının az olması ve görsel olarak daha dikkat çekici olması gerekirken olmaması, havuz derinliğini gösteren uyarıların sayısal ve görsel olarak yeterli olmaması, tesisle ilgili yeterli önlemin alınmaması ve özen gösterilmemesi, olay tarih ve saatinde görevli cankurtaranların yaptıkları görevlerin niteliği ve sorumluluklarını tam olarak yerine getirmemeleri ve cankurtaranların çalışmalarını gereği gibi izleyip denetlememesi nedeniyle olayın meydana gelmesinde %60 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş
Aktüerya bilirkişisinin raporunun sonuç kısmı; “müteveffanın ölüm tarihi itibariyle net asgari ücret 774,00 TL olduğu, 31 yıl için Yargıtay Kararları gereği asgari ücretten her yıl %10 artırıp %10 iskontaya tabi tutulma esasına göre yapılacağı, 31.12.2015 tarihi itibariyle evli eşi çalışmayan bir çocuklu işçinin AGİ eklenmiş asgari ücreti göre devre başı yıllık gelirinin 13.390,02 TL artışa tabi olacak gelir olduğu, anne için 39.258,66 TL, baba için 30.128,76 TL olarak hesaplandığı, yetiştirme giderinin hesaplanmasında anne ve baba, müteveffa çocuğun bakım ve yetiştirilmesi için gelirlerinin ayrı ayrı %10 oranında katkı yapacakları kanaatiyle yapılan hesaplamada anne ve baba için yetiştirme giderinin 11.275,61 TL olarak hesaplandığı, maddi tazminatın hesaplanmasında ise, davacı annenin maddi zararının 16.789,83 TL, davacı baba …’ın maddi zararının 11.311,89 TL olduğu, davacı Aysun Aykaç’ın maddi zararı hesaplamasında, desteklik edecek kardeşin gerek parasal ve gerekse bedensel yönden yardım edecek gücünün bulunması gerektiği, destek tazminatı isteyen kardeşin ölen kardeşinden eylemli yardım ve destek gördüğünün kanıtlanması gerektiği, dosya içinde de bu yönde bir iddia ve delilin sunulmadığından davacı kardeş için maddi zarar hesaplamasının yapılmadığı belirtilmiştir. Taraf itirazları üzerine alınan 24/03/2016 tarihli raporda; müteveffanın epilepsi hastası olmasının tazminat hesabında bir indirim sebebi olarak değerlendirilmediği, Adli Tıp kurumu uzmanından müteveffanın hastalığı ve bu hastalığın hesaplanan zarara etkisinin olup olmayacağı ve zararda bir indirim sebebi olarak kabulü konusunda rapor alınması durumunda yeniden hesaplama yapılacağı, 30 yıl için Yargıtay Kararları gereği asgari ücretten her yıl %10 artırıp %10 iskontaya tabi tutulma esasına göre yapılacağı, 31.12.2016 tarihi itibariyle evli eşi çalışmayan bir çocuklu işçinin AGİ eklenmiş asgari ücreti göre devre başı yıllık gelirinin 17.411,58 TL artışa tabi olacak gelir olduğu, anne için 48.673,18 TL, baba için 39.175,98 TL olarak hesaplandığı, yetiştirme giderinin hesaplanmasında anne ve baba, müteveffa çocuğun bakım ve yetiştirilmesi için gelirlerinin ayrı ayrı %10 oranında katkı yapacakları kanaatiyle yapılan hesaplamada anne ve baba için yetiştirme giderinin 13.834,45 TL olarak hesaplandığı, maddi tazminatın hesaplanmasında ise,davalının % 60 kusuruna göre davacı annenin maddi zararının 20.903,23 TL, davacı baba …’ın maddi zararının 15.204,91 TL olarak hesaplandığı” şeklindedir.
Uludağ Üniversitesi Sağlık kurulu raporu Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana bilim dalının raporu ile; ……..’ın Çocuk Nöroloji Polikiliğinde izleme alındığı, hastaya çekilen … Epileptiform anamoli saptandığı, en son poliklinik kontrolünde Fenobarbital kullandığı ilacın devam etmesi gerektiğinin söylendiği ancak olgunun 03/04/2009’dan sonra pliklinik izlemine gelmediğinin öğrenildiği, tanısının da epilepsi olduğunun bildirildiği görülmüş, küçüğün toplanan tedavi belgeleri ve epikriz raporları Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulundan rapor alınmış, 3. İhtisas Kurulu 02/05/2018 tarih 8322 karar numaralı raporunda; 2005 doğumlu ……..’ın 2008-2009 tarihleri arasında epilepsi tanısı ile tedavi edildiğinin kayıtlı olduğu ancak takibinde 04/04/2012 tarihinde Antalya Eğitim Araştırma Hastanesi Çocuk Nöroloji polikliniğinde ayaktan tedavi edildiği SGK evrakında 25.09.2009 tarihinden itibaren antiepileptik tedaviye ait bilgi bulunmadığı dikkate alındığından küçüğün epilepsi hastası olabileceği ancak klinik tablo, nöbet sıklığı türü tedaviye cevabı ile ilgili ayrıntılı bilgi mevcut olmadığından hastanın geleceği ile ilgili tıbbi bir mevcut yorum ve maluliyet tayininin yapılamayacağına karar verildiği belirtilmiştir.
Aktüerya bilirkişisinden alınan ek raporun sonuç kısmında özetle: ” 23.06.2013 tarihinde meydana gelen kaza sonrası vefat eden ……..’ın geride kalan hak sahipleri annesi … ve babası … olduğu, davacı babanın vefat ettiği, babanın vefatı sebebiyle, tüm gelirin paylaştırılması ilkesi gereği babanın payının anneye aktarıldığı, A-Mahkemece verilen görev gereği ve usulü kazanılmış haklar dikkate alınarak ilk hüküm tarihi 2019 yılı verileri esas alınmak üzere ve usulü kazanılmış haklar dikkate alınarak TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak hesaplama yapıldığı, B-Yine mahkemenin verdiği görev gereği 2023 yılı verilerine göre yeniden destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı ve tabloya aktarıldığına dair kanaatimdir.” şeklindedir.
Davacı Tanığı …’ün beyanı: ” Ben davanın taraflarını tanımam. Olay nedeniyle davacılarla tanıştım. Tarihini tam olarak hatırlamıyorum 2013 yılı yaz ayında ailemle birlikte Bursa Nilüfer ilçesinde bulunan Akua parka gittik. Akua parka gitmeden önce çocuğum kolluğunu unuttuğu için markete kolluk alışverişi yapmak için döndük. Hatta orada parkta 1-1,5 saat kadar oyalandık. Akua parkın girişine geldiğimizde çok kalabalıkta hatta dışarıya park etmek zorunda kaldık. Gireceğimiz sırada kucağında çocuk ile koşan birisini gördüm çocuk mosmordu. Ambulansa doğru koşuyordu. Daha sonra görevlilere sorduğumda çocuğun iyi olduğunu, kalbinin çalıştığını, kalp masajı yaptıklarını söylediler. Ancak görünen durum iyi değildi Sonradan çocuğun vefat ettiğini öğrendim. Gazeteciler vasıtasıyla çocuğun ailesine ulaştım. Ben de olay sebebiyle vicdan azabı duydum. Hatta eşime kızdım. Oyalanmasıydınız belki orada olabilirdim Çocuğu kurtarabilirdim. Dedim Çünkü bu tür vakalarda önemli olan kişinin oksijen almasıdır. Kalp durması oksijensizliğe bağlı olarak gelişir. Ama benim gördüğüm tablo da çocuk oksijensiz kalmıştı. Ben söz konusu işletme de oksijen tüpü ve benzeri malzeme bulunup bulunmadığını bilmiyorum Benim çocuğu gördüğüm yer ile müşahade odası arasında 50-60 metre vardı. Bu alanda çocuk oksijensiz olarak taşınmış ise ki benim gördüğüm tablo öyle idi. Çocuk bu sebeple bile vefat etmiş olabilir. Olması gereken çocuğa oksijen vermeye devam etmek idi. Ambulans gelinceye kadar çocuğa oksijen vermeleri gerekirdi. Çocuğun götürülürken kalbinin çalıştığını ben oradaki görevlilerden öğrendim. Daha sonraki görüşmelerimde çocuğun ailesi ambulansa bindiklerinde çocuklarının kalbinin çalıştığını söylediler. Ancak buna dair kayıtlar var mı bilmiyorum Ambulans Acıbadem Hastenesinin ambulansı idi. Çocuğu taşıyan gözlüklü beyaz önlüklü birisiydi. Ancak görevini tam olarak bilmiyorum Bir daha da onu görmedim. Ben çocuğun ailesiyle yaşadığım vicdan azabı sebebiyle irtibata geçtim Olay beni çok üzdü. Benim sonradan öğrendiğim kadarıyla aile yemek almaya gitmiş bu sırada çocukları çocuk havuzundaymış. Nasıl olmuşsa yetişkin havuzuna geçmiş. Orada bir bayan fark ederek çocuğu çıkarmış. Benim bildiklerim bundan ibarettir. Ben iki yıldır söz konusu akua parka giderim her seferinde onları uyarıyorum. Benim uyardığım konular havuz kenarlarının kaygan olması sebebiyle insanların kayarak tehlike yaşaması ve küçük çocukların kontrolsüz olarak yeleksiz ve kolluksuz yetişkin havuzuna girmeleri idi Bu hususlar dikkatimi çektiği için sürekli olarak havuz çalışanlarını uyarıyorum. Benim konuştuğum kişi orada görev yapan cankurtaran ve görevlilerdi.” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, haksız fiil sorumluluğuna dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkillerinin oğlu olan ……..’ın davalı firmaya ait olan Aqua Park isimli yüzme havuzunda boğularak vefat ettiğini, davalı firmanın ağır kusurunun bulunduğunu, davacıların maddi ve manevi zararlarının biraz olsun tazmini için fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için olay tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, ayrı ayrı 100,00-TL’den 300,00-TL maddi, ayrı ayrı 100.000,00-‘erTL’den toplam 300.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 22/07/2013 tarihli açıklama dilekçesinde, aynı talebini yinelemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde, davalı şirket adresinin Üsküdar olduğunu ayrıca sigorta hukuku ve sigorta sözleşmesinden davanın kaynaklandığı belirtilerek, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek yetki ve görev itirazında bulunmuş ayrıca geçerli sigorta poliçesi olmadığından pasif husumet nedeni ile de davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Tur. İşl. San. Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesinin usüli şartları taşımadığını, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, vefat eden …’ın ölümünde davalı şirketin kusurunun bulunmadığını, davacı annenin gerekli gözetim ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kusurlu olduğu belirtilerek davanın reddini , ayrıca davalı şirketin … Sigorta A.Ş ‘ nin 8388923 poliçe nolu kobi yangın sigorta poliçesi mevcut olduğunu belirtilerek davanın ihbarını talep etmiştir.
Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/187 Esas ve 2019/19 Karar sayılı ilamı ile dava hakkında karar verilmiş, kararın davalı … Turizm tarafından istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesinin 201/137 Esas ve 2021/115 Karar sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış ve akabinde istinaf kaldırma ilamı gereğince görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Davaya konu olay; müteveffa ……..’ın Aqua Park Yüzme Havuzunda boğulmasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Olayda kusurlu hareketlerin ve kusur oranlarının tespiti yönünden bilirkişi inceleme yapılmış, akabinde kaldırma kararı sonrasında destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması için dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiştir.
Ayrıca ifade etmek gerekir ki Bursa 12 Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/9 Esas ve 2015/715 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 2018/6354 Esas ve 2020/1964 Karar sayılı ilamı ile onanmış ve kararın bir sureti dosyamız arasına alınmıştır.
Kusur konusunda uzman 1 Makine mühendisi ve 2 iş güvenliği uzmanından oluşan bilirkişi heyeti 08/10/2015 tarihli raporunda, olayın meydana geldiği 23/06/2013 tarihinde, anne …, kız kardeş …, müteveffa çocuk …….. ve akrabaları …’ın birlikte Aqua park isimli yüzme havuzuna gittiği, anne …’ın kızı ile birlikte havuzun kantinine gittiği sırada akraba …’ın gözetimine bırakılan ……..’ın bir süre sonra yetişkinlerin yüzme havuzuna girdiği, yüzme bilmemesi nedeniyle su yutarak hareketsiz hale geldiği, ilk müdahalenin havuz sağlık görevlisi … tarafından yapıldığı, çocuğun hastanede vefat ettiği, müteveffanın 12 yaşında olmasından dolayı olay sırasında çocuğun annesi olan davacı …’ın epilepsi olan çocuğunu gereği gibi korumama, havuzda bulunurken başkasına bırakıp oradan ayrılma ve çocuğunun bu durumuna havuz yönetici ve cankurtaranlarına bildirmemesinden dolayı olayın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğu, geçici bir süre için kendisine emanet edilen ölenin kuzeni olan …’ın çocuğa karşı denetim ve gözetim görevini yerine getirmede gerekli ihtimam ve özeni göstermediğinden dolayı %15 oranında kusurlu olduğu, davalı … Turizm İşletmecilik Tic. Ltd. Şti tesisteki görsel uyarılarının yeterli olmaması, uyarı tabela sayılarının az olması ve görsel olarak daha dikkat çekici olması gerekirken bu şekilde olmaması, havuz derinliğini gösteren uyarıların sayısal ve görsel olarak yeterli olmaması, tesisle ilgili yeterli önlemin alınmaması ve özen gösterilmemesi, olay tarih ve saatinde görevli cankurtaranların yaptıkları görevlerin niteliği ve sorumluluklarını tam olarak yerine getirmemeleri ve cankurtaranların çalışmalarını gereği gibi izleyip denetlememesi nedeniyle olayın meydana gelmesinde % 60 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, mahkememizce kaldırma ilamı öncesinde alınan kusur raporu kazanın oluş şekline ve ceza dava dosyası içeriği ile tüm dosya kapsamına uygun olduğundan kusur raporuna itibar edilmiştir.
Kaldırma ilamı öncesinde destekten yoksun kalma tazminatının PMF 1931 yaşam tablosuna göre hazırlanmış olması ve istikrar bulmuş uygulama gereğince TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplama yapılması gerektiği dikkate alınarak, dosya yeniden aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiştir.
Aktüeryal hesaplama ile ilgili dikkat edilmesi gereken husus; ilk verilen kararın davacılar tarafından istinaf edilmemesi üzerine davalıların usuli kazanılmış haklarının korunması gerekir. Bu nedenle; her ne kadar ilk hükümden sonra asgari ücret değişmiş olsa da ilk karar tarihinden sonraki dönemlerin aktüerya raporunda bilinmeyen dönem olarak yer alması gerekir. Aksinin kabulü halinde TRH 2010 yaşam tablosu kararı tek başına istinaf eden davalıların aleyhine olacak ve usuli kazanılmış hak ilkesine riayet edilmemiş olacaktır. Bu nedenle aktüerya bilirkişisinden TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak ve prograsif rant yöntemi ile ilk hükümden sonraki yılların bilinmeyen dönem ve 2024 yılı ve sonraki yılların bilinmeyen dönem olarak ayrı ayrı ve ihtimalli hesaplanması için rapor hazırlanması istenmiş, mahkememizce usuli kazanılmış hak kapsamında ilk hükümden sonraki yılların bilinmeyen dönem olarak dikkate alınması gerektiği kanaati ile raporun 2019 yılı verilerine göre hesaplama yapılan kısmına itibar edilmiştir. Bu bağlamda davacı annenin destekten yoksun kalma tazminatı 89.125,53 TL olarak hesaplanmıştır. Raporun 4. Sayfasında açık bir hesaplama hatası yapılmış, ancak mahkememizce bu hesap hatası giderilebileceğinden ek rapor aldırılmamıştır.
Davacı annenin TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemi ile ilk karardan sonraki yıllar bilinmeyen dönem olarak hesaplamaya dahil edilerek destekten yoksun kalma tazminatının 89.125,53 TL olduğu, ancak davacı annenin PMF 1931 yaşam tablosuna göre destekten yoksun kalma tazminatının 20.903,23 TL olarak hesaplandığı ve ilk kararda bu miktara hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Davacıların ilk kararı istinaf etmemesi sebebiyle yukarıda açıklandığı üzere davalıların usuli kazanılmış hakları söz konusudur ve yeni verilecek kararda hüküm altına alınacak tazminat miktarları, ilk verilen karardakinden daha fazla olamaz, bu bağlamda davacı anne lehine 20.903,23 TL maddi tazminata, 30.000,00 TL manevi tazminata, davacı Aycan lehine de ilk kararda olduğu gibi 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Manevi tazminatlar ile ilgili davalının bir sermaye şirketi olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın oluş şekli ve kusur oranları dikkate alındığında manevi tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu ve düşürülmesini gerektiren bir sebep olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketinin ölüm olayının meydana geldiği tarihte davalı … Turizm İşletmecilik San Tic Ltd Şti’nin işlettiği yüzme havuzuyla ilgili düzenlediği poliçesi olmadığından davalı sigorta şirketi yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar müteveffanın babası da dava dilekçesinde davacılar arasında yer alıyor ise de ilk hüküm tarihinden önce davacı …’ın 17/08/2018 tarihinde vefat ettiği, bu durumda ilk hükümden önce destek paylarının yeniden belirlenmesi için aktüerya raporu alınması gerektiği, ancak bu yola tevessül edilmeden karar verildiği ve kararın davacılar tarafından istinaf edilmemesi nedeniyle sadece sağ kalan davacı anne lehine maddi tazminata hükmedilmiştir. Ölü olan davacı yönünden ayrıca davanın reddi şeklinde hüküm kurulmamıştır.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine,
2-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin reddine,
3-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin kabulü ile; 20.903,23 TL maddi tazminatın, 100,00 TL’sinde dava tarihinden, 20.803,23 TL’sine ıslah tarihi olan 21/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine,
4-Davacı …’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 30.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacı …’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 15.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Maddi tazminat davası açısından; hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 5.519,66 TL karar ve ilam harcından 611,75 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.907,91 TL karar ve ilam harcının davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak hazineye irat kaydına,
7-Manevi tazminat davası açısından; hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 3.073,95 TL karar ve ilam harcından 1.024,65 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.049,30 TL karar ve ilam harcının davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak hazineye irat kaydına,
8-Davacılar tarafından yatırılan 1.024,65 TL peşin harç ve 611,75 TL ıslah harcının davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacılara verilmesine,
9-Davacılar tarafından yapılan 24,30 TL başvurma harcı, 1.825,00 TL bilirkişi ücreti, 25,00 TL tanık ücreti, 534,10 TL posta ve tebligat gideri toplam 2.408,40 TL yargılama giderinin davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacılara verilmesine,
10-Davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketi tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak, davalı … Sigorta Anonim Şirketine verilmesine,
12-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.7 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak, davalı … Sigorta Anonim Şirketine verilmesine,
13-Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden, davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine,
14-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine,
15-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketinden alınarak, davacı …’a verilmesine,
16-Davacı …’ın reddolunan manevi tazminat talebi yönünden, davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.10/2 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak, davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
17-Davacı …’ın reddolunan manevi tazminat talebi yönünden, davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.10/2 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak, davalı … Turizm İşletmecilik Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
18-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
19-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/03/2023

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır