Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/584 E. 2022/1132 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/584
KARAR NO : 2022/1132

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI : 2- … – … ….
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/05/2022
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davalı …’tan 17.000,00 TL bedel ile alınan … marka 4 adet klimanın teslim edilmemesi üzerine davacıya bedeli ödenen klimaların teslimi, ürünlerin teslim edilmemesi halinde güncel fiyatı üzerinden değerinin davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin hak ve alacaklar saklı tutulmak üzere her türlü yargılama harç ve giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
…nin cevap dilekçesinde özetle; davalının olayın oluşmasında kusurunun olmadığı, davalının davalı sıfatı olmadığı belirtilerek davanın reddi ile yargılama harç ve giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Deliller;
Bursa Vergi Dairesi’ne, BTSO’ya, Büyük Mükellefler Vergi Dairesi’ne, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, satış sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklı ödenen paranın geri iadesi istemine ilişkindir.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grubta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir.
Somut olayda, davacı gerçek kişinin tacir olup olmadığı ile ilgili mahkememizce araştırma yapılmıştır, zira taraflar arasında akdedildiği iddia olunan sözleşme satış sözleşmesidir ve satış sözleşmesi mutlak ticari dava değildir. Bu bağlamda davacının esnaf odasına ve ticaret odasına kaydı olup olmadığı mahkememizce araştırılmış, davacının her iki odada da kaydı olmadığı verilen yazı cevaplarından anlaşılmıştır. Davacının tacir olarak kabul edilebilmesi için bir ticari işletmesinin olması gerekmektedir. Ancak yazı cevaplarından davacının ticari işletmesinin olmadığı ve esnaf ve ticaret odasına kaydının olmayışından anlaşılmaktadır. Bu bağlamda davacının tacir olduğunu söyleyebilmeye olanak yoktur. Davacı tacir olmadığından eldeki dava nisbi ticari dava olarak kabul edilemez, bu nedenle aşağıdaki şekilde davanın usulden reddi ile görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-c maddesi gereğince, davanın görevli mahkemede açılmadığı ve mahkemelerin görevinin dava şartı olduğu anlaşılmakla; dava şartı noksanlığı nedeniyle, HMK m.115 uyarınca, DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunun tespitine,
3-HMK m.20 gereğince; taraflardan birinin, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde; dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, dava dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde, davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin taraflara ihtarına, (ihtar edildi)
4-Harç ve yargılama giderlerinin HMK 331/2 maddesi gereğince yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
5-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; davacının ve davalı … veklinin yüzüne karşı, diğer davalının ise yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır