Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/522 E. 2023/112 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/522
KARAR NO : 2023/112

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – ……
VEKİLİ : Av. ……
Av. ……
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2022
KARAR TARİHİ : 26/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilİ şirket ile davalı süt soğutma tankı alım/satımından kaynaklanan ticari bir münasebet söz konusu olduğunu, davalı şirketin işbu münasebetten doğan, e-arşiv faturasından kaynaklanan borcunu ödememesi akabinde, tarafımızca Mustafakemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı, ödeme emrinin tebellüğ etmesi akabinde sunduğu dilekçe ile borca, faize, masraf ver fer’ilerine itirazda bulunmuş; takip Mustafakemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 05/04/2022 tarihli durdurma kararı ile durdurulduğunu, ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk başvurusunun dava şartı olması sebebi ile tarafımızca 06/04/2022 tarihinde ticari arabuluculuk yoluna başvurulmuş, gerçekleşen arabuluculuk görüşmeleri tarafların anlaşamaması ile sonuçlandığını, bu başvuruya ilişkin son oturum tutanağını dilekçe ekinde sunduklarını, davalının tüm itirazları yersiz ve mesnetsiz olup iptali gerektiğini, bu nedenlerle itirazın iptali ile alacağın % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Alacaklı olduğunu iddia eden taraf haksız bir şekilde ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin alacaklı olduğunu iddia eden tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, çünkü davacı anlaşma konusu malları eksik teslim ettiğini, soğutma tankının kantarı üzerinde monteli olmadığını, ayrıca Müvekkil servis ücreti ödemek zorunda kaldığını, boşaltma dinaması olmadığını, malın etiketi ve seri numarası olmadığını, malın faturası olmadığını, mal teslim alınmayacağını, müvekkili daha önce ödediği 5.500 TL’yi istediğini, davacı göndermeyeceğini söyleyince tekrar anlaşmaya gidildiğini, 1.750 TL dinamodan dolayı ve 5000 TL servis parası 1.000 TL’de fatura ve etiket göndereceğini fakat göndermediğini, bu şekilde Müvekkil KDV dahil 25.500 TL’ye anlaşıldığını, 5.500 TL önceden ödenen 15.000 TL kart çektiğini, 2250 dinamo ve kantar servisi parası, 1.000 TL kargo yolu ile müvekkil ödediğini, 1.750 TL şoföre ödediğini, yani müvekkil 23.250,00 TL para ödemiş dinamo ve kantar servisi parası da düşüldüğünde(2.250 TL) müvekkil ödemesi gereken tüm parayı ödediğini, fatura ise daha sonradan kargo ile maldan çok sonra gelmiş müvekkil de faturaya dikkat etmediğini, faturanın fazla kesildiğini, malı getiren kurtarıcı şoför ü ve pek çok şahit olduğunu, söz konusu takip nedeni ile müvekkilin herhangi bir borcu bulunmadığından davanın reddi ile haksız takip sebebiyle İİK gereğince dava değerinin %20’si oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Mustafa Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2022/… sayılı icra takip dosyası, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacının alacağın kaynağı, haksız fiil ve kusur sorumluluğu olup 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 49 ve devamı maddelerine dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
O halde somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, toplanan belgelerden davalının tacir olmadığı, dolayısıyla davanın ticari dava olmadığı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine ve HMK 114 ve 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.