Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/433 Esas
KARAR NO : 2023/138
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – T.C.N…. – …
VEKİLİ : Av. … – Ulu Cad. No:50 Yeşil Han K:3/42-43 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – T.C.N…. – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2017
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin oğlunun muhasebeci …’ın yanında çalıştığını, davalının, davalının eşinin ve ortağı olduğu şirketin muhasebe kayıtlarının … tarafından tutulduğunu, davalının vergi, sigorta, prim ödemelerine ilişkin bedellerin muhasebe bürosuna teslim edilmediğini, ancak ilgili kurumlara ödeme yapılmadığını, bu paraların müvekkilinin oğlunda kaldığını, müvekkilinin rezillik çıkmasın oğlu zarar görmesin düşüncesi ile davalının zararları var ise karşılayabileceğini, ancak toptan ödeme yapamayacağını, gerekirse teminat olarak senet verebileceğini söylediğini, bunun üzerine teminat olarak 2 adet 20.000 TL bedelli ve 1 adet 40.000 TL bedelli 3 adet senet verdiğini, müvekkilinin vergi pirim borcu, gelir vergisi, KDV, stopaj olmak üzere toplam 61.071,83 TL’yi ilgili kurumlara ödediğini, müvekkilinin bu ödemelerine rağmen davalının teminat olarak almış olduğu senetlerden 40.000 TL bedelli senedi bankaya tahsile verdiğini, daha sonra davalının 20.000 TL bedelli senedin birini Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, müvekkilinin bu dosyadaki borcu 26.193,00 TL olarak ödediğini, daha sonra davalının diğer 20.000 TL’lik senedi Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası takibe koyduğunu ve müvekkilinin 23.172 TL olarak ödeme yaptığını, protesto ettirilen 40.000 TL bedelli senedinde müvekkili tarafından ödendiğini belirterek müvekkilinin davalıya borcu olmadığı halde ve haksız olarak müvekkilinden tahsil edilen toplam 89.365,77 TL’nin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tavalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının oğlu Hakan Kıvılcım’ın müvekkilinin anlaşmalı olduğu muhasebe servisinde çalıştığını, müvekkilinin vergi ve SGK primi gibi borçlarının ödenmesi için her ay düzenli olarak kendisine müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, davacı tarafında kabul ettiği üzere davacının oğlu tarafından müvekkilinin ilgili kurumlara olan borcunun ödenmediğini, bu durumun müvekkili tarafından anlaşılması üzerene davacı ile görüştüklerini ve dava konusu 3 adet senedin davacı tarafından verildiğini, bu senetlerin teminat olarak verilmediğini, bu senetlerin takibe konulup davacı tarafa ödeme emirleri tebliğ edildiğinde davacı tarafça barca itiraz edilmediğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, tanıklar dinlenmiş, banka kayıtları, SKG kayıtları, vergi kayıtları, icra dosyaları celp edilerek incelenmiş, dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Alacaklının …, borçlunun … olduğu, 20.000 TL’lik bonoya istinaden başlatılan icra takibi neticesinde 16/02/2017 tarihinde 23.172,77 TL olarak dosya borcunun … tarafından ödendiği anlaşılmıştır.
Bursa 18.İcra Dairesinin 2016/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, 20.000 TL’lik bonoya istinaden başlatılan icra takibi neticesinde 24/02/2017 tarihinde 26.193,00 TL olarak dosya borcunun … tarafından ödendiği anlaşılmıştır.
Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.’nin 06/06/2017 tarihli cevabı incelendiğinde; 9250 yevmiye sayılı ödememe protestosuna ilişkin olarak … tarafından yapılan bir ödeme tespit edilemediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi S….M. Şükrü Çalışkan tarafından düzenlenen 31/01/2018 tarihli raporda; davacı vekilini tarafından 11/12/2017 tarihli dilekçe ekinde sunulan ödeme dekont asıllarına göre davacının toplam 61.472,00 TL SGK ve Vergi ödemesinin olduğu, Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında … tarafından 20.000 TL’lik bonoya istinaden başlatılan icra takibi neticesinde 16/02/2017 tarihinde 23.172,77 TL olarak dosya borcunun … tarafından ödendiği, Bursa 18.İcra Dairesinin 2016/… Esas sayılı dosyasında … tarafından 20.000 TL’lik bonoya istinaden başlatılan icra takibi neticesinde 24/02/2017 tarihinde 26.193,00 TL olarak dosya borcunun … tarafından ödendiği, davaya konu senetlerden 40.000 TL tutarlı senedin ödemesine veya aslının iadesine ilişkin bilgi ve belgenin dosya içeriğinde tespit edilemediği, davacı Fehmi Kıvılım’ın oğlu Hakan Kıvılcım’a SGK ve Vergi Dairesine adlarına ödenmek üzere davalı tarafından teslim edilen ödeme taplamına ilişkin dosyada bilgi ve belgenin tespit edilemediği, ayrıca ödenmeyen vergi ve SGK borçlarının hangi dönemleri kapsadığına ve borç tutarlarına ilişkin ayrıntılı belgenin dosya içeriğinde tespit edilemediği rapor edilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora itirazları üzerine bu raporda belirtilen eksiklerin giderilmesi için Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. Bursa / Yıldırım Şubesinin müzekkere yazılmış, bankanın 26/03/2018 tarihli yazısı ile 30/06/2015 vade/ödeme tarihli 40.000 TL tutarlı 21/06/2013 düzenleme tarihli borçlusu … olan senedin bankaya Temel Alkan tarafından 27/02/2015 tarihinde verildiğinin bildirildiği, Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.’nin 28/02/2018 tarihli yazısında 30/06/2015 vade tarihli 40.000 TL’lik senedin 99358820 hesap numaralı müşterileri Temel Alkan tarafından ibraz edildiği, senet fotokopisinin ekte gönderildiği bildirilmiştir.
Dosya yeniden dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi Şükrü Çalışkan tarafından düzenlenen 04/06/2018 tarihli ek raporda; Türkiye Finans Aş.den gönderilen yazı ekinde yer alan senet görüntüsü incelendiğinde senedin davalı tarafından dava dışı Temel Alkan’a ciro edildiğinin tespit edildiği, ayrıca dava dilekçesinde yek alan senet fotokopisinde Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. Ciromuz tahsil içindir ibaresinin bulunduğu, kök raporda davacı tarafça sunulan ödeme dekontları ve tarihleri sunulduğu 21/06/2013 tarihi öncesi yapılan ödemelerin ihtilafa konu olup olmadığını8n takdirinin mahkemeye ait olduğu, kök raporda da belirtildiği üzere ödeme dekontlarının davacı tarafça ödeme belgesi olarak sunulduğunu, kök raporun hazırlanışı öncesinde davalı tarafça dekontlarda yer alan ödemelerin davacı tarafça yapılmadığına ilişkin bir itiraz ve iddia tespit edilmediği, ödeme dekontlarının davacı lehine kabul edilip edilmeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğu rapor edilmiştir.
Bursa 2.Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan değerlendirmede mahkeme Davanın Reddine karar vermiştir.
Kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bursa BAM 13. HD’nin 13/10/2021 tarih ve 2021/95-2021/200 E/ K sayılı kararı ile; “Somut olayda, dava konusu edilen olgu davacı tarafından, davalıya teminat amacıyla verildiği iddia olunan bonoların icraya konulması ve tahsil için bankaya verilmesi akabinde gelişen olaylara ilişkindir. Davaya konu bonoların, kambiyo senedi niteliği taşıdığı ve kambiyo senedine dayalı davalarda ise davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğu, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken (Bursa’da müstakil Ticaret Mahkemesi bulunduğundan) işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. HMK 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına, kamu düzenine ve istinaf konusu yapılan nedenlerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, yerel mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a-3 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairemiz kararı gereğince görevsizlik kararı verilerek dosyanın davaya bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmek üzere, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK 355. maddesi gereğince kamu düzeni yönünden yapılan inceleme neticesinde Bursa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/07/2018 tarih, 2017/257 E. – 2018/423 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Gerekçede yapılan açıklamalar göz önünde bulundurularak yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,” gerekçesi ile mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilerek, Bursa BAM ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dava, hukuki niteliği itibariyle alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosyada bulunan belgeler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf davaya konu icra takipleri sırasında icra dosyalarına ödenen bedeller ile davaya konu kambiyo senedi nedeniyle ödenen bedelden kaynaklı toplam 89.365,77 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiş ise de; Bursa 18.İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı dosyası ile Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında davacı tarafça yapılan ödemeler sırasında davacının muhataba duyurulmak üzere ihtirazi kayıt ileri sürülmesini önleyen kanuni bir engel bulunmamasına rağmen ihtirazi kayıt ileri sürmediği, bu nedenle icra dosyalarına yapılan ödemeler bakımından davacının geri alma davası açma hakkının bulunmadığı, bu nedenle icra dosyalarına yapılan ödemelerin iadesi talebinin reddi gerektiği, bununla birlikte davaya konu 40.000 TL’lik senedin ödenmesi nedeniyle iadesi talep edilmiş ise de; senedin davacının dava dışı oğlunun davalılara ait muhasebe bürosundaki davalıların vermiş olduğu vergi, prim ödemelerini harcaması nedeniyle verildiği iddiası karşısında davacı tarafın söz konusu vergi ve prim borçlarını ödediğine ilişkin dekontları sunup senetteki bedelin haksız olarak tahsil edildiğini iddia etmiş ise de davacının sunmuş olduğu vergi, SGK prim borçlarının kim tarafından ödendiğinin dosya kapsamı itibariyle belirli olmadığı, davacı tarafın söz konusu vergi, prim ve SGK borçlarını ödediğini somut delillerle ispat edemediği, sunmuş olduğu dekontların davalıların muhasebecisinde çalışan davacının oğlu tarafından her zaman elde edilebilecek belgeler olduğu, bu dekontların elinde bulunduran tarafından ödendiği anlamına gelmeyeceği anlaşılmakla, davacının dava konusu senede yönelik talebinin reddine karar verilerek davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.526,15 TL’den mahsubu ile bakiye 1.346,25 TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 14.298,52 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2023
Katip …
¸e-imzalıdır.
Hakim …
¸e-imzalıdır.
Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.