Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/28 E. 2022/514 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/28 Esas
KARAR NO : 2022/514
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …-…- …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : …– …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA İHBAR OLUNANLAR : 1- … …
2- …….

DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 05/03/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/05/2022

Mudanya 1. AHM 2020/65 esas 2021/186 karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilen Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;Aydınpınar Köyünde çiftçi olan davacının zeytincilik yaptığını, 17/10/2019 tarihinde, davalı-satıcıdan bir adet STIHL marka hasat makinesi ile bir adet bu makineye ait (uzatma olarak tabir edilen) STIHL marka Hasat Makinesi Şaftı satın aldığını, bu ürünler için, makineye 7.500 TL ve %8 KDV 600 TL, şaft için 762,71 TL ve %18 KDV 137,28 TL olmak üzere, toplamda 9.000 TL borçlandığını, davalı Tarım Kredi Kooperatifi tarafından borç kredilendirilerek, davacıdan 17/10/2019 keşide tarihli ve 30/09/2020 vade tarihli 2.750 TL, 30/09/2021 vade tarihli 2.750 TL, 30/09/2022 vade tarihli 2.750 TL ve 30/09/2023 vade tarihli 2.750 TL. bedelli senetler teslim alındığını, toplam 11.000 TL. Fatura ve senet tutarının 2.000 TL sı motorlu testereye ait olup kredilendirilerek senede bağlanan borçta her bir senet bedelinin 2.250 TL.sı dava konusu yapılan arızalı cihaz bedeli olduğunu, satın alınan makinenin Kasım ayında başlayan zeytin hasadı ile birlikte kullanılmaya başlandığını ve daha ilk kullanımda arızalanarak, hasat zamanı davacıyı mağdur ettiğini, ürünü servise götüren davacının bu ürünlerin bazı serilerinde motor sıkışması yaptığını şifahen öğrendiğini, satılan ürünün bu yönü ile imalatının hatalı ve ayıplı olduğunun, davacının satın aldığı üründen beklediği ve kendisine anlatılan yarar ve randımanı alamadığını, davacının ürün ve üretici firmaya olan güvenini kaybettiğini, üründeki ayıbın giderilmesi halinde dahi hasat zamanının geçmiş olacağı ve ileride hasat zamanı aynı sorunu yaşayabileceğini düşünen davacının dava açmadan önce ayıbı öğrenmekle birlikte Bursa 24. Noterliği’nin 22/11/2019 tarihli ve 37522 yevmiye no’lu ihtarnamesi ile satıcıya ayıp ihbarında bulunarak sözleşmeden döndüğünü ürünün iade alınarak senetlerin tarafına iade edilmesi istenildiğini bildirdiğini, satıcı tarafça ise, Mudanya Noterliği’nin 13/12/2019 tarihli ve 16987 yevmiye no’lu ihtarnamesi ile ürünün ayıplı olduğu kabul edilmeyerek taleplerinin yerine getirilmediğini, keza makinenin ayıplı olmakla birlikte, satın alınan şaft, ayıplı makinenin uzatma denilen parçası olduğundan ve makine olmadan bir işe yaramayacağından, makine ile birlikte değerlendirilerek bu ürün için de sözleşmeden dönme hakkı kullanılmakta olduğunu, satıcı tarafından satılan ürünün ayıplı olması nedeniyle alım satım sözleşmesinin feshi ile davacı tarafından davacıya ürünün satış bedeli karşılığında verilen senetlerin iptali ile borçlu olmadıklarının tespitine, senetlerin iptali ve davacıya iadesine, sözleşmenin feshi ile ayıplı ürünün davalı-satıcıya iadesine, senet ödemelerinin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde;Husumet, yetki, görev ve zaman aşımı itirazlarını belirterek, davayı kabul etmediklerini, anlaşmaları gereğince davaya konu edilen malın ortaklarına satışında; Ürün, Kooperatifçe Firmadan talep ve temin edilerek bedeli ödenmekte, Firma tarafından malın faturası davalı Kooperatife kesildikten sonra Kooperatifçe ortağa kredili satış yapılıp faturası ortağa kesilerek mal Firmanın anlaşmada yer alan en yakın bayisinden bizzat ortak tarafından gidilerek teslim alınmakta olduğunu, davalı Kooperatifin alım satım akdinde hiçbir dahli olmadığını, davacı ortağın davalıya başvurarak zeytin hasat makinesi almak istediğini bildirdiğini, bunun üzerine davacının isteği ve beğenisi ile davaya konu edilen STIHL Marka Hasat Makinesi ve STIHL marka Hasat Makinesi Şaftı, Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğümüz ile 14.05.2013 tarihinde Satıcılık Sözleşmesini imzalamış olan anlaşmalarda bulunan … Tarım Makineleri Dış Tic. A.Ş’nin Bursa’daki yetkili bayisi … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasından temini için talep edildiğini, … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firması tarafından müvekkili adına 16.10.2019 tarih ve A-017766 numaralı 10.794,01 TL bedelli fatura kesildikten ve müvekkilince satın alınan mal için davacıya 17.10.2019 tarih ve AR12019000000641 numaralı 11.000,00 TL bedelli fatura kesilerek teslim edildikten sonra müvekkilince 16.10.2019 tarih ve 2080 sayılı Kredi Genel Sözleşmesi ile davacı ortak borçlandırılarak malın kredili satışı yapıldığını, satın alınan mal bizzat davacı tarafından … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına gidilerek teslim alındığını, ve malın bedelinin müvekkilince … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına 07.11.2019 tarihinde banka havalesi yolu ile ödendiğini, Davacı tarafından müvekkiline gönderilen Bursa 24.Noterliğinin 22.11.2019 tarih ve 37522 yevmiye numaralı ihtarnamesinde özetle; “davaya konu edilen hasat makinesinin 12.11.2019 tarihinde daha ilk kullanımında arızalandığını, ürünü servise götürdüğünü ve ürünün bazı serilerinde motor sıkışması olduğunu serviste şifahen öğrendiğini, malın imalatının hatalı olduğunu düşündüğünü, üründen beklediği yarar ve verimi alamadığını, ürüne ve üretici firmaya olan güvenini kaybettiğini, üründeki ayıp giderilse dahi aynı sorunu yaşayabilme ihtimalinden dolayı ürünü alırken müvekkilimden kullandığı kredili satışa ilişkin sözleşmeden dönmek istediğini” ihtar ettiğini, davacının İhtarnamesine karşı Kooperatifçe Mudanya Noterliğinin 11.12.2019 tarih ve 16987 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile verilen cevapta; “…malın satın alındığı, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğimiz ile sözleşmesi bulunan … Tarım Makineleri Dış Tic. A.Ş firmasının Bursa’daki yetkili bayisi … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına 11.12.2019 tarih ve 96 sayılı yazı ile konu hakkında bilgi verildiği, malın üreticisi olmadığımızdan dolayı sorumluluğumuz bulunmamasına rağmen ortak menfaati için konunun takibi yapılarak ortağın mağduriyetinin giderilmesini teminen tüketici mevzuatı ve Firma ile Kurumumuz arasında imzalanan sözleşme hükümleri gereğince hareket edileceği, malın garanti süresinin devam ettiği ve mevzuat gereğince malın ayıplı olduğunun henüz resmi ve belgeli şekilde tespit edilmediği göz önüne alındığında, firma tarafından servis hizmetinin sağlanarak, gerekli kontroller ve onarım neticesinde arızanın giderilememesi ve malın mevzuat hükümlerine göre ayıplı olduğunun tespit edilmesi halinde malın Firma tarafında iade alınarak yenisinin ortağımıza verilmesinin sağlanacağının bilinmesi gerektiği, bu sebeple talebinizle ilgili olarak şimdilik yapılacak bir iş veya işlem bulunmadığı…” ihtaren cevap olarak bildirildiğini, müvekkilince, … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına 11.12.2019 tarih ve 96 sayılı yazı ile konu iletilerek serviste yapılacak işlemlerin neticesinden Kooperatife yazılı olarak bilgi verilmesi” istendiğini, … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firması tarafından gönderilen 16.12.2019 tarihli cevap yazısında; “…arızanın giderilmesinin mümkün olduğu, bu sebeple ürün değişim isteğinin uygun görülmediği, ortağın bütün iyi niyetli yaklaşımlara olumsuz cevap verdiği, ürünü servise bırakmadığı için servis hizmeti verilemediği, ürünün servise getirmesi ile birlikte gerekli onarım işlemi yapılarak mağduriyetin giderileceği ” ifade edildiğini, malın davacıya fatura edildiği tarih 17.10.2019’dur. Mal, davacı tarafından … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına bizzat gidilerek teslim alındığını, ancak malın hangi tarihte teslim alındığı dosya kapsamında belli olmadığını, davacının iddia ettiği üzere üründeki arızanın, ilk kullanıldığı 12.11.2019 tarihinde ortaya çıktığı ve ürünün servise götürüldüğü, ürünün bazı serilerinde motor sıkışması olduğunun serviste şifahen öğrendiğini iddia ettiğini ancak ürünün davacı tarafından servise hangi tarihte götürüldüğü yine dosya kapsamından belli olmayıp, arızayı tespit ederek ortaya koyan ve kayıt altına yetkili servis tarafından tutulmuş bir servis raporu da bulunmadığını, … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firması tarafından müvekkiline gönderilen 16.12.2019 tarihli yazıda davacının ürünü ne zaman servise getirdiği belli olmadığı gibi arıza hakkında tutulmuş herhangi bir rapordan söz edilmemekte olup davacının konu hakkında mahkeme kanalıyla yaptırdığı herhangi bir delil tespiti de bulunmadığını, davacının malın fatura tarihi 17.10.2019 üzerinden 30 gün geçtikten sonra 22.11.2019 tarihli ihtarname ile arızanın 12.11.2019 tarihinde olduğunu ifade etmesi karşısında davacının 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi hükmüne göre yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyerek süresi içerisinde hakkını ileri sürmediği, yasal sürecin yanlış devam ettiği, hakkını ileri sürerken yanlış tarafa husumeti yönelttiğini, … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firması tarafından müvekkiline gönderilen 16.12.2019 tarihli yazıda; davaya konu malın arızasının giderilmesinin mümkün olduğu, bu sebeple ürün değişim isteğinin uygun görülmediği, davacının bütün iyi niyetli yaklaşımlara olumsuz cevap verdiği, ürünü servise bırakmadığı için hizmeti verilemediği, ürünün servise getirmesi halinde onarım işlemi yapılarak mağduriyetin giderileceği belirtilmesine rağmen davacı malı servise bırakmadığını, malda gizli ayıp mı yoksa açık ayıp mı vardır ? Arızası nedir ? Yanlış kulanım mı söz konusudur yoksa üretim hatası mı vardır ? Bu sorular ın cevapsız olduğunu, malın fatura tarihi ve arıza tarihi dışında dosyada konu hakkında elle tutulur somut veri ve yazılı belge bulunmadığını, bu itibarla garanti süresi devam eden bir ürüne servis dışı müdahale olup olmadığı konusu da şüpheli ve tartışmalı olduğunu, davacı tarafından mevzuata göre izlenmesi gereken yollar tüketilmeksizin, üstelik satıcı firmanın servisi tarafından onarım imkânı olduğu belirtilmişken, kredilendirme ile alakalı sözleşmenin iptali için dava açılması davacının ihmali ve kusuruna dayanarak hakkını kötüye kullanması olup davacının makineyi aldığı firma ve üretici firma aleyhine dava açması gerekirken Kooperatif aleyhine dava açması husumet yönünden yanlış olduğunu, taraflarınca teslim edilen ürün bulunmadığını, bu sebeple malın üretimindeki açık ve gizli ayıplar ile teknik ayıplardan satıcılık sözleşmesi hükümlerine göre malın satın alınmasında sadece malın bedelini firmaya ödeyerek bu bedeli davacı ortağı kredilendiren Kooperatifin sorumlu olmadığını, aleyhe olan davanın reddini talep ettiklerini, davanın reddedilmediği takdirde; Bu dava için müvekkili kooperatifin uğrayacağı zararın Genel Müdürlükleri ile arasında satıcılık sözleşmesi bulunan … Tarım Makineleri Dış Tic. A.Ş’nin Bursa’daki yetkili bayisi … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına ödettirilmesi için rücû hakkı bulunduğundan ilgili firmaların müvekkili yerine geçerek davayı takip etmesi veya müvekkiline katılması gereğinden dolayı HUMK 61 vd. maddeleri hükümlerine göre davanın ilgili firmalara ihbar edilmesini talep ettiklerini açıklayarak müvekkili Kooperatif aleyhine haksız ve yersiz olarak açılan davanın husumet, yetki, görev ve zamanaşımı yönünden yaptıkları itirazların değerlendirilmesi ile öncelikle usulden ve cevaplar çerçevesinde esastan reddine bu olmadığı takdirde ayrıca Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğümüz ile 14.05.2013 tarihinde imzalanan Satıcılık Sözleşmesi hükümlerine göre sorumluluğu olan … Tarım Makineleri Dış Tic. A.Ş ile davaya konu malın satan Bursa’daki yetkili bayisi … Ticaret Bahçe ve Orman Ürünleri firmasına HUMK 61 vd. maddeleri hükümlerine göre davanın ihbar edilmesine, Mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde ticari davalar tanımlanmış ve sayılmıştır. Bu maddeye göre “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları”, “ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri” ve “tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin (a),(b),(c),(d),(e) ve (f) bentlerinde sayılan davalar ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması, ya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması, ya da açılan davanın maddede 6. bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunun’un 1. maddesinde kooperatifler “Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını iş gücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar” olarak tarif edilmiştir.
Maddedeki tariften anlaşılacağı üzere kooperatiflerde amaç, diğer ticaret şirketlerinden farklı olarak kazanç elde etmek ve bunu ortakları arasında paylaşmak olmayıp, ortakların ekonomik menfaatlerini, özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını iş gücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak ve gidermektir. Kooperatifler, kâr zarar amacından ziyade sosyal yönü ağır basan ortaklıklardır.
6102 sayılı TTK’nın 124/1. maddesinde “kooperatifler” ticaret şirketleri arasında sayılmış ise de, aynı maddenin 2. bendinde kooperatifler “şahıs şirketleri” ve “sermaye şirketleri” arasında gösterilmemiştir. TTK’nın 124. maddesinin 1 ve 2. bentleri ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1. maddesi birlikte değerlendirildiğinde kooperatiflerin sosyal niteliği ağır basan kendine özgü bir ortaklık olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olay kooperatifler kanunundan kaynaklanan bir dava değil, bu anlamda mutlak bir ticari davanın varlığından söz edilemeyeceği gibi, davacı tacir de değildir.
Kaldı ki, davalı tarım kredi kooperatifi 1581 sayılı kanuna göre kurulmuştur. 1581 sayılı kanunun md.1/fıkra2 hükmüne göre “…ortak ürünleri üzerinde ticaret ve komisyonculuk yapanlar, faizle para veya mal olarak kredi verenler bu kooperatiflere giremezler.” denmektedir ki evleviyet kuralı ve yasaklama gözetildiğinde ticari iş ve işletmeleriyle ilgili bir uyuşmazlık olmadığını kabulde zorunluluk bulunmaktadır.
Yukarıda açıklandığı üzere, davacı tacir niteliği taşımadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğundan mahkememizin görevsiz olduğu değerlendirilmiştir.
Tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davada Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan Mahkememizin görevsizliğine,
Dosya Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 22/10/2021 tarih 2020/65 Esas 2021/186 Karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderildiğinden ve her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı ortaya çıktığından Mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi durumunda görev uyuşmazlığının halli ve merci tayini için dosyanın resen Bursa Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine,
Yargılama harç ve giderleri ile sair hususların görevli mahkemece hüküm ve nazara alınmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/04/2022

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı