Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/204 E. 2023/402 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/204 Esas – 2023/402
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/204
KARAR NO : 2023/402

HAKİM : ……
KATİP : ….

DAVACI-KARŞI DAVALI : … – ……… Kayapa Mah. 156.(530) Sk. No:14A İç Kapı No:3 Nilüfer/ BURSA
VEKİLİ : Av. …… –
DAVALI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – ……
VEKİLLERİ : Av. … – [16465-64379-…..] UETS
Av. … – [16387-83375-…….] UETS
Av. … –
DAVALI-KARŞI DAVACI : … – ….. Altınşehir Mah. 230.(280) Sk. No:33 İç Kapı No:1 Nilüfer/ BURSA
VEKİLLERİ : Av. ….. – Kıbrıs Şehitleri Cad.Ar-Kur Doğu Han Kat 2 No.203 Osmangazi/ BURSA
Av. ……. – Kıbrıs Şehitleri Cad. Arkur Doğu Han K:2 No:204 16220 Osmangazi/ BURSA
İHBAR OLUNAN : … ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ – ……
VEKİLİ : Av. ….. –
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/08/2014
KARAR TARİHİ : 21/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davacı …’un yaya olarak gitmekte iken aşırı hızla araç kullanan davalı …’nin kullandığı aracın çarpması sonucu 5 metre uzağa savrulan davacının yaralandığını, kazada davalı tarafın tam kusurlu olduğunu, kazada yaralanan davacının kafa travması yanında bacağında da sakatlık oluştuğunu, uzun süre tedavi gördüğünü ileri sürerek davalı araç şoförü ve sigorta şirketinden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000-TL maddi zarar ile 30.000-TL manevi tazminatın davalı sürücüden tahsilini talep etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuş, açılan davanın haksız olduğunu, kazada kusuru bulunmadığını, kazadan sonra da gerekli hassasiyetin gösterildiğini, davacının ziyaret edildiğini, yolcu minibüsünden inen davacının minibüsün arkasından aniden taşıt yoluna çıkması sebebiyle tam kusurlu olduğunu, kaza tutanağının da buna göre tutulduğunu, davacının ağır yaralandığı iddiasının doğru olmadığını, 5 metre ileri savrulduğu söylenen davacıda bu derece az hasar meydana gelmesinin beklenemeyeceğini, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığını, bunun dışındaki zarar iddiasının ispatı gerektiğini, davanın sigorta şirketine ihbarını istediklerini belirtmiştir. Davalı … cevap dilekçesi ile birlikte süresinde karşı dava ileri sürerek harcını yatırmıştır. Meydana gelen olayda …’nin de manevi zarar gördüğü, aracı sigorta ettirirken hasarsızlık indiriminden yararlanamadığı, çarpma sebebiyle araçta meydana gelen hasarın sigorta şirketince karşılanmasına rağmen değer düşüklüğünün karşılanmadığını ileri sürerek şimdilik 1.500 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davacı – karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiş, kusur oranı ve poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduklarını, sağlık ve tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, keza geçici iş göremezlik zararının da SGK tarafından karşılandığını, kalıcı maluliyet hususunun Adli Tıp Kurumunca rapora bağlanması ve kusur oranı konusunda da yeni bir rapor alınmasını istediklerini açıklamıştır.
Deliller;
Bursa SGK İl Müdürlüğü’ne, Nilüfer İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne, … Sigorta’ya, … Hastanesi’ne, Bursa 4. Sulh Ceza Mahkemesi’ne, Uludağ Üniversitesi’ne, azılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
ATK Trafik İhtisas Kurulunun raporunun sonuç kısmı: “A) Davalı-karşı davacı sürücü …’nin %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu,B) Davacı- karşı davalı yaya …’un %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” şeklindedir.
Doktor bilirkişinin raporunun sonuç kısmı: ” Davacı …’un belgeli tedavi giderleri masraflarının tedaviyle uyumlu, ilgili ve kazayla illiyetinin olduğu, 597,33 TL tutarındaki giderinin SGK’nın, 30,00 TL tutarlı giderinin de sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluğunda olduğu kanaatimdir.” şeklindedir.
Davalı Tanığı ….’nin beyanı: “Ben Bursa Altınşehir’de oturuyorum, olay da Altınşehir civarında olmuştur, olay kış günü olmuştur, akşam karanlıkta tek şeritli geliş gidişi olan bir yolda olmuştur. Ben kazadan sonra 5 – 10 dk. İçinde olay yerine yetiştim. Ben olay yerine gittiğimde davacı … olay yerinde oturuyordu, kaza olan yolda duruyordu, ben gittiğimde olay yerinde ……. isimli bir şahıs vardı. Ben vardığımda, bu kişi ile konuştum, ancak olayı görmediğini söyledi. Olayı gören yoktur. Olay sırasında karanlıkta minibüsün arkasından kontrolsüz yola çıkan davacıya oğlumun araç ile çarptığnı öğrendim. Daha sonra ambuslans geldi, davacı yürüyerek ambulansa bindi hatta binmeden önce ev teelfonunu bana verdi. Selçuk isimli lahıs ailesini aradı, bu arada ailesi de geldi, ambulansla hastaneye geldiler. Davacı sedyeye yürüyerek gitti ve oturarak ambulansa bindi, Olay yerinde Altınşehir Gençlik merkezi varsa da tenis oynandığı takdirde projektör açılıyor, eğer oyun yoksa projektör yoktur, bu nedenle olay tarihinde aydınlatma yoktur, olaydan sonra, çiçek yaptırıp davacını evine geçmiş olsuna eşimle birlikte gittim. Gerekli ilgi ve ihtimamı gösterdik, eve gittiğimizde ise hakeret edilerek kovulduk, dedi.” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Asıl dava ve karşı dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2019/54 Esas ve 2019/408 Karar sayılı kararının istinaf mahkemesince kaldırılması üzerine kaldırma kararındaki gerekçeler doğrultusunda yargılama yapılmıştır.
Öncelikle ifade edilmesi gereken husus; kaldırma ilamında; karşı davada, davalı-karşı davacı lehine 1.500,00 TL maddi tazminata hükmedilmiş olması, hükmedilen miktar yönünden kararın kesin nitelikte olması sebebiyle istinaf mahkemesince denetlenmemiştir. Bu bağlamda, karşı dava yönünden verilen 1.500,00 TL maddi tazminatın kesinleştiği kabul edilmiş, ancak hükmün infazında tereddüt oluşmaması adına aynı şekilde hüküm kurulmuştur.
Karşı dava yönünden verilen manevi tazminata ilişkin istinaf ilamında özetle; karşı davacının cismani zararının olmaması sebebiyle lehine manevi tazminat verilemeyeceği belirtilmiştir. Mahkememizce dosya kapsamı itibariyle davalı – karşı davacının cismani zarara duçar olmaması ve sadece aracında hasar meydana gelmiş olması manevi tazminat verilmesini gerektirmediğinden karşı davada talep edilen manevi tazminat kalemi reddedilmiştir.
İstinaf kaldırma ilamında, kazaya karışanların kusurlu hareketleri ve kusur oranlarının ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınarak ve çelişkiler giderilecek şekilde yeniden belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizce kaldırma ilamı doğrultusunda ATK’dan kusur raporu alınmıştır. Kusur raporunda özetle;
– Davalı – karşı davacı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile yerleşim yeri içi mahaldeki caddede seyir halindeyken, karşı istikamette duraklayan aracın varlığını da dikkate alıp kavşağa yaklaşırken kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette müteyakkız seyretmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek seyrini tedbirsizce sürdürdüğü sırada, kavşakta istikametine göre soldan taşıt yoluna girerek yolun karşısına geçiş yapan yayaya karşı zamanında etkin tedbir almadan aracının sol ön kısımları ile çarptığı kazada % 50 kusurlu olduğu,
– Davacı – karşı davalı yaya … yerleşim yeri içi mahaldeki olay yeri kavşakta duraklayan araçtan inip aracın arka tarafından geçerek görüşü kısıtlar şekilde yolun karşısına geçmekte olduğu esnada seyir halinde olan vasıtaların seyir durumlarını yeterince kontrol etmediği ve seyir halindeki otomobilin seyir yoluna tedbirsizce girerek kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü ve % 50 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Kusur raporu kazanın oluş şekline, ceza dosyası içeriğine ve tüm dosya kapsamına uygun olduğundan mahkememizce ayrıntılı ve denetime elverişli kabul edilerek; söz konusu kusur oranları dikkate alınarak, maddi tazminatlar hesaplanmıştır.
İstinaf kaldırma ilamında maluliyet raporuna itibar edilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Maluliyet raporunda, davacı – karşı davalının 1 ay geçici iş göremezliğinin olduğu belirtilmiştir. 1 aylık geçici iş göremezlik tazminatının 376,40 TL olduğu, davacıya SGK tarafından yapılan 217,47 TL ödeme yapıldığı ve bunun 108,73 TL’sinin rücuya tabi olduğu, davacının kusurunun % 50 oluşu dikkate alınarak hesaplama yapılıp rücuya tabi alacak düşüldüğünde davacının geçici iş göremezlik tazminatının 87,47 TL olduğu anlaşılmakla; bu miktara hükmedilmiştir.
İstinaf kaldırma ilamı gereğince tedavi giderleri yönünden dosya doktor bilirkişiye tevdi edilmiş ve SGK kapsamında olmayan davacının tedavi giderinin 30,00 TL olduğu anlaşılmakla bu miktara hükmedilmiştir.
Davacı – karşı davalının manevi tazminat talebi yönünden; tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış ve kusur oranları ile davacının 1 aylık geçici iş göremezliği dikkate alınarak; paranın alım gücü de değerlendirilmek suretiyle 7.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Mahkememizce hükmolunan maddi tazminat miktarlarının istinaf sınırının altında kalması sebebiyle maddi tazminatlar yönünden kesin, ancak manevi tazminat talepleri yönünden istinaf kanun yolu açık olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
A-) Asıl Dava Yönünden;
1-Davacı – karşı davalının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 87,47 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 30,00 TL tedavi gideri olmak üzere, toplam 117,47 TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla; davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi, davalı – karşı davacı … yönünden kaza tarihi olan 26/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacı – karşı davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 7.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihi olan 26/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı – karşı davacı …’den alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Hüküm tarihi itibariyle maddi tazminat yönünden alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından; 34,15 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 145,75 TL karar ve ilam harcının, davalı sigorta şirketi ve davalı – karşı davacı …’den müştereken ve müteselsilen alınarak, hazineye irat kaydına,
4-Davacı – karşı davalının maddi tazminat talebi yönünden yatırdığı 34,15 TL peşin harcın, davalı sigorta şirketi ve davalı – karşı davacı …’den müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine,
5-Hüküm tarihi itibariyle manevi tazminat yönünden alınması gereken 478,17 TL karar ve ilam harcından; 102,50 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 375,67 TL karar ve ilam harcının, davalı – karşı davacı …’den alınarak, hazineye irat kaydına,
6-Davacı – karşı davalının manevi tazminat talebi yönünden yatırdığı 102,50 TL peşin harcın, davalı – karşı davacı …’den alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine,
7-Davacı – karşı davalı tarafından yapılan 24,30 TL başvurma harcı, 1.990,00 TL bilirkişi ücreti, 473,10 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.487,40 TL yargılama giderinden; davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 442,50 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine, kalan kısmın davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Maddi tazminat davası açısından;
A-) Davacı – karşı davalının kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden, davacı – karşı davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 117,47 TL nispi vekalet ücretinin; davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine,
B-) Davacı – karşı davalının reddolunan maddi tazminat talebi yönünden; davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı sigorta şirketi ve davalı – karşı davacıya verilmesine,
9-Manevi tazminat davası açısından;
A-) Davacı – karşı davalının kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; davacı – karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.10 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 7.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine,
B-) Davacı – karşı davalının reddolunan manevi tazminat talebi yönünden; davalı – karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.10 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 7.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
10-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
B-) Karşı Dava Yönünden;
1-Davalı – karşı davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile taleple bağlı kalınarak, 1.500,00 TL maddi tazminatın, kaza tarihi olan 26/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı – karşı davalı …’tan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
2-Davalı – karşı davacının manevi tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm tarihi itibariyle maddi tazminat yönünden alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından; 25,61 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 154,29 TL karar ve ilam harcının davalı – karşı davacıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
4-Davalı – karşı davacının maddi tazminat talebi yönünden yatırdığı 25,61 TL peşin harcın, davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
5-Hüküm tarihi itibariyle manevi tazminat yönünden alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından; 170,89 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 9,01 TL karar ve ilam harcının, davalı – karşı davacıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
6-Davalı – karşı davacı tarafından yapılan 330,00 TL bilirkişi ücreti ve 270,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 600,00 TL yargılama giderinden; davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 78,24 TL yargılama giderinin, davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine, kalan kısmın davalı – karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat davası açısından;
A-) Davalı – karşı davacının kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden, davalı – karşı davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 1.500,00 TL nispi vekalet ücretinin; davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat davası açısından;
A-) Davalı – karşı davacının reddolunan manevi tazminat talebi yönünden; davacı – karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT m.10 ve m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin, davalı – karşı davacıdan alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine,
9-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
10-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; asıl ve karşı davada, maddi tazminat miktarlarının istinaf sınırının altında kalması sebebiyle kesin, manevi tazminatlar yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/03/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır