Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1361 E. 2022/1215 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/1361 Esas
KARAR NO : 2022/1215

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : ……
VEKİLİ : Av. …….
DAVALI : 1…
2-… -…
DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 05/12/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememize tevzi edilen Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin alacağının tahsili için borçlu aleyhine tarafımızca 10.02.2022 Bakırköy 7.İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E.Sayılı dosyası ile İlamsız takiplere mahsus haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, Bakırköy 7.İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E.Sayılı dosyası UYAP sistemindeki kapak hesabı 05.12.2022 Tarihi itibarı ile 143.413,34-TL’dir. Alacak döviz cinsi olması sebebiyle dava tarihi olan 02.12.2022 Tarihli TCMB kur itibariyle (1 EURO x 19,6651-TL ) olup fiili ödeme tarihindeki güncel döviz kuru üzerinden hakkımız saklı kalmak kaydı ile karar verilmesini talep ettiklerini, söz konusu alacağımız döviz cinsi olması sebebiyle fiili ödeme tarihinde ki döviz alış kuru üzerinden hesaplanmasını fazlaya dair alacak ve harç miktarı hakkımız saklı kalmak kaydı ile söz konusu davayı açma zarureti doğduğunu, dosya borçlusuna gönderilen ödeme emri 09.05.2022 tarihinde kesinleşmiş olup, borçlunun gayrimenkul sorgusu avukat portaldan yapılan sorgulama neticesinde, 16.05.2022 tarihinde borçlu adına kayıtlı Bursa ili, Mudanya ilçesi, Şükrüçavuş Mah, … ada, 50 parsel sayılı gayrimenkulün kaydına haciz konulması talep edildiğini, fakat icra müdürlüğü dosya ya farklı tebligat tarandığından dolayı 17.05.2022 tarihinde borçlu adına kayıtlı gayrimenkule haciz talebimiz red edildiğini, icra müdürlüğünce sehven yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesinden sonra dosya müdürlükçe kesinleştirilmiş fakat borçlu adına kayıtlı gayrimenkul kayıtlar da çıkmadığını, yapılan icra takibinde, Bursa ili, Mudanya ilçesi, Şükrüçavuş Mah, … ada, 50 parsel sayılı bağımsız bölümdeki taşınmazı 17/05/2022 tarihinde davalı borçlu gayrimenkulü borçlu gayrimenkulü borçlu şirket ortağı ve yöneticisi …’ya sattığını, muvazalı satılan gayrimenkul piyasa değerinin çok altında olan 1.000.000 TL’lik göstermelik değerle devir işlemi yapıldığını, taraflar arasında yapılan alım satım akdi muvazaalı olup iptali gerektiğini, borçlunun dosya borcunu ödemediğini, icra takibi başlatıldığında taşınmaz borçlu adına kayıtlı olduğunu, herhangi bir fiili hesap hareketinin de bulunmaması muvazaa olgusuna açık olmadığını, bu nedenlerle taraflar arasında yapılan alım satım akdinin muvazaalı olup iptaline, Bursa ili, Mudanya ilçesi, Şükrüçavuş Mah, … ada, 50 parsel sayılı bağımsız bölümdeki taşınmaz üzerine üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, ticaret sicil kaydı, 05/12/2022 tarihli Bakırköy 7. İcra Müdürlüğünün 2022/… esas sayılı dosyası kapak hesabı, 02/12/2022 tarihli TCMB kur oranı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, hukuki niteliği itibariyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Davacının alacağın kaynağı, haksız fiil ve kusur sorumluluğu olup 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 49 ve devamı maddelerine dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
O halde somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, davanın ticari dava olmadığı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine ve HMK 114 ve 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMK’nun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara ihtarına(ihtar edildi),
3-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince değerlendirilmesine,
4-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/12/2022

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.