Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1120 E. 2023/245 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/1120

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C.N…. – Pınarbaşı Mah. 1.Pembe Sk. No:14 Osmangazi/BURSA
DAVALI : … – T.C.N…. – Demirci Mah. Işıkalan Sk. No:22 İç Kapı No:7 Nilüfer/BURSA
VEKİLİ : Av. … – [16011-10969-…] UETS

DAVA : Menfi Tespit (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Kendisinin davalıdan … plakalı aracı 20/06/2022 tarihinde saat 18.30’da kiraladığını, ancak sözleşme ve açık senedi teminat olarak davalıya teslim ettiğini, araçla yaklaşık 2 saat sürede kullanıma yola çıktığını, sonrasında araçtan sesler gelerek durdurduğunu, bir daha çalışmadığını farkettim, davalıyı arayarak görüştüğünde aracın motorunda hasar oluştuğunu söylediğini, verdiği 2.800 TL’nin iade edilmeden yanı sıra verdiği açık senede 17.500 TL motor masrafı karşılığı icraya konulduğunu, ancak herhangi bir belge sunmadığını, aracın bakım masrafları rent a car tarafından karşılandığını, bakımı yapılmamış aracı kendisine kiraya verdiğini, bu sebeplerle hatalı olan tarafın davalı olduğunu, icra konu senedin haksız sebeplerle talep edildiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin … Rent A Carın sahibi olup araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, müvekkile ait … Plakalı araç davacı … ve dava dışı … tarafından kiralandığını, davacı ve dava dışı …, aracı kiraladıktan sonra müvekkilimizi aramış ve araçta arıza meydana geldiğini söylediğini, bunun üzerinde müvekkilimiz aracı tamirciye göstermiş ve tamircinin beyanı üzerine karşı yanı arayarak aracın motorunda kullanımdan kaynaklı arıza meydana geldiğini ve yaklaşık 20.000 TL civarında masrafı çıkacağını bildirdiğini, aracın arızasının tespit edilmesi üzerine davacı yan ve dava dışı … müvekkilimize gelerek aracın hasarının kendilerinin kullanımından kaynaklı olduğunu ve zararı karşılamak istediklerini bildirerek 17.500 TL bedel üzerinde anlaştıklarını, karşı yanlar, müvekkilimize bu bedelin tamamını hemen ödeyemeyeceklerini ve kendisinden 2 aylık bir müsade istediklerini belirterek müvekkilimize borcun karşılığı olarak 27.06.2022 düzenleme 05.08.2022 vade tarihli 17.500 TL bedelli senedi kendileri verdiğini, davacının hemen ödeme yapamayacağı beyanı üzerine müvekkilimiz aracını kullanmak adına hemen kendi imkanları ile aracını yaptırmış olup buna ilişkin ödediği bedeli gösterir fatura dilekçemiz ekinde sunulduğunu, senedin günü geldiğinde müvekkilimizin defalarca kez aramasına yanıt vermeyen karşı yanlar borcu da ödemediğini, bunun üzerine Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı dosyası ile müvekkilimiz senedi icra takibine koyduğunu, imzanın kendisine ait olduğunun davacı kabulünde olduğunu, borçlu imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmektedir kaldı ki bunun aksi kabul edilecek olursa bile imzaya ilişkin davacının açıkça itirazı bulunmadığını, dava dilekçesinde davacı, senedi davalıya teslim ettim şeklindeki beyanlarından da kabul ettiği aşikar olduğunu, İcra İflas Kanunu madde 60/3’te; Takibin dayandığı senet altındaki imza kendisine ait değilse yine bu yedi gün içinde bu cihetin ayrıca ve açıkça bildirilmesi; aksi halde icra takibinde senedin kendisinden sadır sayılacağı açıklandığını, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte açığa imza atılmak suretiyle tanzim olunan senet anlaşmalara aykırı biçimde doldurulduğu usulen ve yasal delillerle kanıtlanmadığı takdirde hukuken geçerli olduğunu, bu nedenlerle kıymetli evrağın soyut nitelikte olduğu, davacının imzasını ve borcunu açıkça ikrar ettiği ve davacı/borçlunun bonoya konu borca ilişkin ödeme iddiasının bulunmaması, ödemeye dair herhangi bir yazılı delil sunmamış olması, araçta meydana gelen hasarın davacı tarafından kabulü dikkate alındığında haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun açılan davanın reddi ile davacının icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, geçici vergi beyannamesi, yıllık gelir vergisi beyannameleri, araç kiralama sözleşmesi, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, hukuki niteliği itibariyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafın dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, taraflar arasında düzenlenen araç kiralama sözleşmesine dayalı alacağın tahsiline dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK.dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir.
Diğer yandan anılan kanunun 114/1-c maddesi gereğince bir mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiş olup aynı yasanın 115/2. Maddesi gereğince dava şartı noksanlığı halinde davanın usulden red kararı verilmesi öngörülmüştür.
O halde somut olayda, davacı araç kiralama sözleşmesi yapıldığı esnada boş bir bonoya ve sözleşmeye imza attırıldığını beyan etmiş, her ne kadar davalı vekili bu durumu kabul etmeyip sonradan davacı tarafın talebi üzerine bono düzenlendiğini ileri sürmüş ise de, davacı vekilinin sunmuş olduğu bilgisayar çıktısından taraflar arasında bir sözleşmenin imzalandığı ve aynı sayfanın altında sadece imzaları atılmış boş bir bononun bulunduğu, dolayısıyla takibe konu bononun sonradan düzenlenmeyip sözleşmenin kuruluş aşamasında verilmiş olduuğunun anlaşıldığı, dolayısıyla davanın araç kiralama sözleşmesi esnasında verilmiş bonodan kaynaklanan menfi tespit davası olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bursa Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Sulh Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı asilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.