Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1064 E. 2023/333 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1064 Esas – 2023/333
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/1064 Esas
KARAR NO : 2023/333

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :…..
VEKİLİ : Av. …
Av. -…..
DAVALI : 1- … YAPI SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – BURSA
VEKİLİ : Av. ..UETS
DAVALI : 2-
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının … Yapı San.Tic.A.Ş.nin %50 hissesine sahip olup aynı zamanda yönetim kurulu başkan vekili olduğunu, davalı … ise şirketi temsil ve ilzama yetkili müdürü ve diğer %50 hissesine malik ortağı olduğunu, davalı … 22.03.2018 tarihinden itibaren de şirketi münferiden atacağı imza ile temsil ve imzaya yetkili kılındığını, davalı …’nin şirketin 3.şahıslarla yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapımını üstlendiği taşınmazları sahte imzalı harici satış sözleşmeleri ile şahsı, kardeşi ve arkadaşları üzerine muvazaalı surette geçirdiği öğrenildiğini, davacının davalı şirket müdürü ve ortağı tarafından muvazaalı olarak devredilen taşınmazların hak sahibi şirkete dönmesini istemesinde hukuki menfaati olup bu konuda münferiden dava açma hakkı olduğunu, “Görüldüğü üzere dava konusu satış işlemi limited şirketi tek başına temsile yetkili müdür tarafından yapılmış ve bu satış işlemi nedeniyle şirket ile birlikte ortakları da dolaylı olarak zarara uğramışlardır. Dosya içerisinde şirkete yeni bir müdür veya temsilci atandığına dair herhangi bir bilgi veya belge bulunmamaktadır. Yani şirket temsilcisi ile iptali istenen işlemi yapan aynı kişidir. Şirket müdürü olan bu kişiden, kendi eylemi sonucu oluşan zararın giderilmesi için dava açması beklenemez. Şirket müdürü tarafından yapılan satış işlemi ve sonuçları limited şirket ortaklarını doğrudan ilgilendirdiğine ve zarara uğramalarına neden olduğuna göre, münferit olarak dava açabilirler.” (HGK.E.2005/1-686,K. 2005/728,T. 14.12.2005) Davalı … Yapı San.Tic.A.Ş.nin arsa sahipleri … ile akdettiği Mudanya Noterliği’nin 27.03.2018 tarih ve 4571 y. sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre şirkete kalması gereken Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel,; A Bl. 1.kat 5 nolu bağımsız bölüm, B Bl.4 ve çatı katı 18 nolu bağımsız bölüm B Bl.2.Kat 12 numaralı bağımsız bölüm davalı adına kayıtlandıktan sonra 3.şahıslara satılmıştır. B Bl.1.Bodrum kat 21 nolu bağımsız bölüm hali hazırda davalı adına kayıtlı olduğunu, TAPU İPTALİ VE TESCİL TALEP EDİLEN TAŞINMAZın – Bahse konu taşınmazlardan muvazaalı olarak devredilen B Bl.1.Bodrum kat 21 nolu bağımsız bölüm halen davalı üzerinde bulunmakta olduğunu, 7 Nolu taşınmazla birlikte 21 nolu taşınmazın 150.000,0 TL.bedelle …’a satışının yapıldığı ancak …’ın satış bedelini şirketin banka hesabına ödediği iddia edildiğini, anılan satış sözleşmesindeki imzanın gerçek dışı olması hasebiyle bu iddia doğru olmadığını, diğer yandan bu iddia gerçek olsa bile davalı taşınmazın güya … tarafından kendisine hibe edildiği iddia ederken taşınmazın akit tablosunda taşınmazı, davalının bizzat bedeli mukabili satın aldığı görünmekte olduğunu, keza taşınmazın satış faturası da davalı adına tanzim edildiğini, davalı alım satım bedelini kendi şahsi banka hesabına yatırırken diğer taraftan da şirketi 331 hesabında 7 nolu taşınmazla birlikte toplam 430.000,00 TL. olarak kendisine borçlandırdığını, davalı taşınmazı bila bedel aldığını iddia ederken tapuda bu bağıştan rücu ile taşınmazı satın almış olup satın aldığı taşınmazın bedelini şirkete öderken diğer taraftan şirketi kendisine borçlandırarak taşınmazları bila bedel satın almış bulunduğunu, muvazaa ile malül alım satım akti dolayısıyla davalı Gürsel adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile davalı şirket adına tesciline karar verilmesini mahkemeden talep emek gerektiğini, MUVAZAALI DEVİR İLE MALÜL OLUP REEL SATIŞ BEDELİNİN ŞİRKETE TAZMİNİ TALEP EDİLEN TAŞINMAZLAR’ın bahse konu taşınmazları muvazaalı olarak devir alan ve satan davalı …’nin şirkete verdiği zararın tazmini için açılan Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/889 e.sayılı dosyasıyla devam eden sorumluluk davasında alınan bilirkişi raporunda ve bu dosyadaki tapu kayıtlarında;- A Bl. 1.kat 5 nolu bağımsız bölüm Bu bağımsız bölüm yükleniciye ait olması gerekmekte olduğunu, ancak mal sahibi tarafından yüklenici dışındaki bir kişi olan şirket ortağına …’ye 120.000,00 TL.sine devir edildiğini,
Hal böyle iken davalı hakkında açılan şirket müdürünün sorumluluğu davasında davalı taraf 2.7.2015 tarihli sözleşme ile B BL.11 ve 18 bağımsız bölümlerin bedelsiz devrinin kararlaştırıldığını ancak 11 nolu bağımsız bölüm yerine 5 nolu bağımsız bölümün bedelsiz devredildiğini ileri sürdüğünü, harıci satış sözleşmelerinin altındaki imza satıcıya ait olmadığından bu iddia gerçek olmadığını, Diğer yandan bu taşınmazla ilgili olarak 27.4.2018 tarihinde ikinci bir satış sözleşmesi yapılmış olup bağımsız bölüm no 11 karşılığı ve 72.000,00 TL.bedelle davalıya satışı kararlaştırıldığını, bu sözleşme altındaki imza da satıcıya ait olmadığını, sorumluluk davasında alınan bilirkişi raporunda ise şirketin davalıya 37835 sayılı 120.000,00 TL.tutarlı fatura tanzim ettiği fatura bedelinin ise davalının kendi şahsi hesabına yatırıldığı görüldüğünü, aynı raporun ekindeki muavin defter kaydında ise davalı önce bedelsiz alacağını iddia ettiği daha sonra bedeli mukabili satın aldığı ve bedelini de şahsi hesabına ödenmiş gösterdiği taşınmazın satış bedelini 331 ortaklar hesabında 120.000,00 TL.olarak gösterdiğini ve bu taşınmaz satışıyla ilgili şirketi kendisine borçlandırdığını, taşınmazla ilgili olarak görünürde yapılan işlem alım satım işlemi ise de esasen alım satımla ilgili olarak her hangi bir bedel ödenmediğini ve şirket ortaklarından da bu surette mal kaçırılmış bulunduğunu, taşınmazlardan şirket adına kayıtlı olması gereken ancak mal sahibi tarafından üçüncü bir şahsa bedeli mukabili devir edildiği iddia edilen B Bl 12 nolu bağımsız bölüm mal sahiplerinden …tarafından muvazaalı olarak; bilirkişi raporuna göre 19.04.2018 tarihinde 150.000,0 TL.bedelle …da 2.5.2018 tarihinde yine muvazaalı olarak ancak 300.000,00 TL.bedelle davalı …’ye devir edildiği senet bedeli ilkin YKB hesabına yatırılırken ikinci satışta satış bedelinin 331 ortaklar borçlar hesabına (şirket ortağının şirketten alacağını şirketin de borcunu gösteren hesap) kaydedildiği, Tapu kayıtlarına göre ise her iki devrin de 100.000,00 TL.olduğu ve satış bedelinin nakden ve def’aten tahsil edildiği, davalı Gürsel’in sunduğu protokol ve senetlere göre ise … satış bedelini 18.4.2018 tanzim ,12.7.2018 vade ve 150.000,00 TL.bedelli senedi, şirketin banka hesabına ödemek suretiyle senedin geri aldığını,16.7.2018 vadeli 170.000,00 TL.tutarlı senetle de bu taşınmazı …’ye sattığını ve parasını da kendi banka hesabına yatırıldığı ifade edilmekte olduğunu, Yukarıda özetlenen kayıtlar arasındaki farklılıktan da görüleceği üzere tapuda her iki satış bedelini aynı yani 100.00,00 TL.olduğu ve bedelin nakden alındığı ifade edilirken davalı Gürsel alım satımların vadeli senetle yapıldığını iddia ettiğini, diğer yandan ikinci satışın şirketle bir alakası olmaması gerekirken şirket bu satışla ilgili olarak 300.000,00 Tl. borçlandırılmış görülmekte olduğunu, Bu taşınmazla ilgili olarak da görünürde yapılan işlem alım satım işlemi ise de esasen alım satımla ilgili olarak her hangi bir bedel ödenmemiş ve şirket ortaklarında bu surette mal kaçırılmış bulunmakta olduğunu, taşınmazlardan şirket adına kayıtlı olması gereken ancak mal sahibi …tarafından muvazaalı olarak …’ye 37851 nolu fatura ve 100.000,00 TL. satış bedeli ile devir edilen B Bl. 4.kat çatı katı 18 nolu bağımsız bölümün satış bedeli şirket banka hesabına değil alıcının kendi banka hesabına yatırıldığını, davalı hakkında açılan şirket müdürünün sorumluluğu davasında davalı taraf 2.7.2015 tarihli sözleşme ile B BL.11 ve 18 bağımsız bölümlerin bedelsiz devrinin kararlaştırıldığını ancak 11 nolu bağımsız bölüm yerine 5 nolu bağımsız bölümün bedelsiz devredildiğini ileri sürdüğünü, davalı bir yandan taşınmazı bedelsiz aldığını ileri sürerken tapuda yaptığı sözleşmede bunun tersini ileri sürdüğünü satış bedelini de şirkete değil davalının şahsi banka hesabına yatırarak şirketten muvazaalı işlemler ile mal kaçırmış bulunmakta olduğunu, ayrıca tüm taşınmazların alım satım bedelleri tespit edildiğinde gerçek değeri ile arasındaki fahiş fark tespit edilecek olup bu dahi işlemin muvazaa ile malül olduğunu kanıtı olacağını, belirtilen taşınmazların şirketten mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak …’ye satılmış bilahare de bu kişi tarafından üçüncü şahıslara satılmış olup taşınmazların reel satış bedellerinin şirkete ödenerek suretiyle tazmin edilmesini sayın mahkemeden talep ettiklerini belirterek özetle ;
– Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel B Bl.1.Bodrum kat 21 nolu bağımız bölüm üzerine tedbir vaz’ını,
– Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel B Bl.1.Bodrum kat 21 nolu bağımız bölümün tapu kaydının iptali ile … Yapı San.Tic.A.Ş.adına tescilini,
-Muvazaalı olarak satılan Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel A Bl. 1.kat 5 nolu ,B Bl 12 nolu, B Bl. 4.kat çatı katı 18 nolu bağımsız bölümlerin satış tarihlerindeki gerçek satış değerlerinin davalı …’den tahsili ile şirkete ödenmek suretiyle tazminini,
-Yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesi ile özetle; Öncelikle, davacı tarafın, Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel A Bl. 1.kat 5 nolu ,B Bl 12 nolu, B Bl. 4.kat çatı katı 18 nolu bağımsız bölümlerin satış tarihlerindeki gerçek satış değerlerinin davalı …’den tahsili ile şirkete ödenmek suretiyle tazminine ilişkin talebin Asliye Hukuk Mahkemeleri’nden istenmesi mümkün olmadığını, bu talebin Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin konusuna girdiğinden ve Mudanya ilçesindeki ticari davalara Bursa Asliye Ticaret Mahkemeleri baktığından, söz konusu talebe ilişkin görev ve yetkili mahkemeler Bursa Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle davanın bu yönden usulden reddi ile görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, ayıca söz konusu talebe ilişkin devam eden bir dava da bulunmakta olduğunu, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/889 Esas sayılı dosyasında söz konusu davanın devam ettiğini, bu nedenle bu talebe ilişkin olarak derdestlik itirazları bulunduğunu, esasa ilişkin ise, A)BURSA İLİ, MUDANYA İLÇESİ, ÖMERBEY MH.H21B12C3B PAFTA,2354 ADA,1 PARSEL B BL.1.BODRUM KAT 21 NOLU BAĞIMIZ BÖLÜMÜN TAPU KAYDININ İPTALİ İLE … YAPI SAN.TİC.A.Ş.ADINA TESCİLİ TALEBİNE İLİŞKİN İTİRAZLARI:
Davacı taraf cevap dilekçesinde; Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel B Bl.1.Bodrum kat 21 nolu bağımız bölümün tapu kaydının iptali ile … Yapı San.Tic.A.Ş.adına tescilini talep ettiğini, söz konusu taşınmaz …’a 150.000,00 TL bedelle satılmıştır. Söz konusu ödeme ise şirketin Yapı Kredi Bankası’ndaki şubesine yatırılmıştır. Fakat … ile yapılan sözleşme gereği bu taşınmaz, … adına tescil edildiğini, bu durum … ile … arasındaki bir anlaşmayı düzenlediğini, Burada şirketin bir zararı bulunmadığını, söz konusu taşınmazın bedeli alındığını, şirketin bu hususta zarara uğratılmadığını, Bu nedenle davacı tarafın söz konusu iddialarının asılsız olduğunu, B)BURSA İLİ, MUDANYA İLÇESİ, ÖMERBEY MH.H21B12C3B PAFTA,2354 ADA,1 PARSEL A BL. 1.KAT 5 NOLU ,B BL 12 NOLU, B BL. 4.KAT ÇATI KATI 18 NOLU BAĞIMSIZ BÖLÜMLERİN SATIŞ TARİHLERİNDEKİ GERÇEK SATIŞ DEĞERLERİNİN DAVALI …’DEN TAHSİLİ İLE ŞİRKETE ÖDENMEK SURETİYLE TAZMİNİ TALEBİNE İLİŞKİN İTİRAZLARI; Yukarıda da belirttikleri üzere; buna ilişkin talep Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde de mevcut olduğunu, bu nedenle derdestlik ve görevsizlik itirazlarını yinelediklerini, bunun Dışında, A Blok 1. Kat 5 Nolu Bağımsız bölüme ilişkin olarak; söz konusu bağımsız bölüm bizzat … tarafından müvekkiline devredildiğini, … ile müvekkil … arasında yapılan sözleşme gereği (Müvekkil … daha hissedar dahi olmamışken), söz konusu taşınmaz müvekkiline devredildiğini, bu nedenle, söz konusu bağımsız bölüme ilişkin bu talebin anlaşılması dahi mümkün olmadığını, B Blok 12 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak, söz konusu taşınmaz öncelikle … şirketi tarafından …’ya satıldığını, buna ilişkin …’dan 12.07.2018 vade tarihli ve 150.000,00 TL tutarlı senet alındığını, …’nın söz konusu bedeli ödemesi ile senedi iade edildiğini, bu bedel ise … şirketinin Yapı Kredi Bankası’ndaki hesabına yatırıldığını, daha sonra ise bu taşınmazın, müvekkili … tarafından, …’da 170.000,00 TL bedel ile satın alındığını, bu satışlarda da herhangi bir muvazaa bulunmadığını, B Blok 18 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak ise; müvekkil … şirkete hissedar olmadan önce, … şirketi ile kat karşılığı sözleşme yaptığından, sözleşme gereği müvekkiline B blok 11 ve 18 nolu bağımsız bölümlerin bedelsiz olarak devredileceği belirtildiğini, Bu devir de yine … tarafından yapıldığını, Böyle bir devirde nasıl bir muvazaa olduğu da anlaşılamadığını, tüm açıklamalarda görüleceği üzere; hiçbir satışta muvazaa bulunmadığını, fiyat konusunda ise; konut sektörünün girdiği dar süreç de göz önünde bulundurulması gerektiğini, ayrıca davacı tarafın iddia ettiği gibi bir fahiş farklar da bulunmadığını, yine tekrar etmek gerekir ki; bu durumun tespiti ve tazmin taleplerinin mahkemece değerlendirilmesi de mümkün dolmadığını, bu uyuşmazlıklarda görevli mahkemeler Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu. Tüm bu sebeplerin yanında, ispat yükü muvazaa iddiası olan tarafta olup; davacı taraf buna ilişkin hiçbir somut delil sunamadığını, tam aksine, satışlarda sözleşmeler olduğunu ve bu bedellerin de şirketin hesaplarına yatırıldığını da kabul ettiğini, tüm bu sebeplerle davanın tümden reddini ve verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek özetle; açık yasa hükümleri, yargıtay içtihatları ve re’sen gözetilecek sebeplerle;)öncelikle derdestlik ve görevsizlik itirazlarının kabulü ile davanın usulden reddine, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, mahkemenizin aksi kanaatte olması halinde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Dava tapu iptal tescil ile yöneticinin sorumluluğundan kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf Bursa ili Mudanya ilçesi Ömerbey Mah. 2354 Ada 1 Parsel B blok 1.Bodrum kat 21 Numaralı bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı tapusunun iptali ile … Yapı San. Tic. A.Ş. Adına tapuya kayıt ve tescil edilmesini talep etmiştir. Bu istem tapu iptal tescil davasının konusudur.
Davacı taraf ayrıca Muvazaalı olarak satılan Bursa İli, Mudanya İlçesi, Ömerbey Mh.H21B12C3B pafta,2354 ada,1 parsel A Bl. 1.kat 5 nolu ,B Bl 12 nolu, B Bl. 4.kat çatı katı 18 nolu bağımsız bölümlerin satış tarihlerindeki gerçek satış değerlerinin davalı …’den tahsili ile şirkete ödenmek suretiyle tazminini talep etmiştir. Bu istem ise yöneticinin sorumluluğundan kaynaklı tazminat isteminin konusudur.
Görevsizlik kararı veren Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/252 esas sayılı dava dosyasında davacı tarafın tanıklarının beyanı alınmıştır.
Tanık Selami Özdoğan : “Ben … Aş’nin taşeron çalışanıyım. Başka firmalara iş yaparım. Çalıştığım dönemde…bey ortaktılar. Aralarında bir anlaşmazlık oldu. … şirketin %51 hissesinin kendi üzerine aldı. Ve kayboldu. 4 -5 ay hiç gelmedi. Ödemeleri yapmadı. Daha sonra … 4-5 ay sonra geri geldi. … bizi tehdit ediyordu. Bize silah çekiyordu. Bize paralarımızı vermemek için direniyordu. … hala şuanda ortada yoktur. Biz bu dönemde bir şekilde Ahmet beye ulaştık. Daha sonra … şirkete döndü bize ödemeleri yapacağını söyledi. Dava konusu taşınmazları biliyorum. Taşınmazları … taşeronlar üzerine geçirip daha sonra daha sonra el altından başkalarına devir ediyordu. Bizim ödemelerimizi yapmadı. Bizi kandırdı. Paralarımızın %50′ sini alamadık. Taşınmazları 3. Kişilere çok düşük bedellerle satıyordu. Bizzat ben bunlara şahidim. Beni ve çalışan bir çok kişiyi … ve adamları tehdit etti. Bu adamlar mafya gibi insanlardı. Tehditler sonucunda 3 tane daire başkalarına satıldı. Gürsel beyin maddi durumu çok iyiydi. Daire bedellerini kendisi ödüyordu. Daireleri bedeli düşük göstererek satıyordu. Bizzat şahidim. Benim başka bilgim görgüm yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … : “Ben OYAK’ta çalışıyorum, Ben 2016 yılında … İnşaatta 2 adet daire satın aldım, … Yapının sahibi olan …’yi tanıdığım için kendisinden alışveriş yaptım, dairenin bir tanesini 250 bin TL’ye diğerini 200 bin TL’ye temelden aldım, 2018 yılının yaz aylarında inşaat %90 seviyesinde tamamlanmıştır, bu arada …, … ile ortak oldu ve …’nin şirketinde imzaya yetkili oldu. Biz daireleri satın alan kişiler tapularımızı adımıza tescilini beklerken davalı … bizleri çağırarak …’nin şirkette yolsuzluk yaptığını, şirkette tek yetkili kendisinin olduğunu, eğer … aleyhine şaitlik yapmazsak bize daireleri devretmeyeceğini beyan etti, ancak dairelerin %90’ı bitmişti ve tescil şartları oluşmuştu dolayısıyla …’nin herhangi bizim aleyhimize veya inşaata ilişkin yolsuzluk yapmasına sebep yoktu. Daireyi aldıktan sonra inşaat bitene kadar yaklaşık 2 yıl …’yi tanıma fırsatım oldu, kendisinin dürüst birisi olduğuna eminim, ben 2016 yılında 3+1 daireyi 250 bin, 2+1 daireyi 200 bin TL’ye sözleşme yapmama rağmen biten daireyi …’nin tanıdıklarına …’nin haberi olmadan 100 ve 150 bin TL’ye sattığını biliyorum. Ayrıca …’nin satmış olduğu bedellerini şirkete vermediğini biliyorum, ödemeyi banka yoluyla havale ile şirket hesabına yaptım. Olay hakkındaki bilgim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Görevsizlik kararı veren Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/252 esas sayılı dava dosyasında aldırılan bilirkişi heyet raporuna göre; Dava konusu taşınmazların dava tarihi itibarı ile değerleri; A/1(bağımsız bölüm No:5) 470.000,00 TL, B/2(bağımsız bölüm No:12) 365.000,00 TL, B/4+ çatı (bağımsız bölüm No:18) 620.000,00 TL, B/1 Bodrum (bağımsız bölüm No:21) 990.000,00 TL,
Dava konusu taşınmazların devir tarihleri itibarı ile değerleri; A/1(bağımsız bölüm No:5) (13.03.2020 )375.000,00 TL, B/2(bağımsız bölüm No:12) (04.01.2019 )320.000,00 TL, B/4+ çatı (bağımsız bölüm No:18) (07.02.2020 )545.000,00 TL, B/1 Bodrum fbağımsız bölüm No:21) (19.04.2018 ) 635.000.00 TL olduğu yönünde rapor düzenlenmiştir.
Daha sonrasında Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiş ve eldeki dava mahkememiz yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Görevsizlik kararı sonrası mahkememizce Davacı tarafça tapu iptali tescili istenen taşınmazın değeri bakımından 16.906,72TL harç yatırılması gerektiği başlangıçta alınan peşin harç mahsup edildiğinde eksik 16.052,84TL harcın tamamlanması gerektiği anlaşılmakla davacı vekiline tapu iptal tescil davası yönünde harcı tamamlamak üzere gelecek celseye kadar kesin süre verilmiş, ayrıca Davacı vekilince tazminat davası için ıslah dilekçesi verileceği sözlü olarak beyan edilmekle davacı vekiline ıslah dilekçesini sunmak ve harcını yatırmak için 1 haftalık kesin süre verilmiştir.
Davacı taraf 31/01/2023 tarihli dilekçesi ile Davanın tapu iptali tescil talebi dışındaki üç adet taşınmazla ilgili 50.000,00 TL.olan dava değerinin 823.000,00 T.arttrılarak tazminat tutarının 873.000,00 TL olarak ıslah etmişlerdir.
Davacı dava dilekçesinde davalı şirkete ait olması gereken bir kısım taşınmazların davalı yöneticinin adına bir kısmının ise 3. Kişilere devri yoluyla şirketin zarara uğratıldığı iddia edilmektedir.
İşlemlerin tamamı yöneticinin sorumluluğu esasları çerçevesinde ileri sürülmüştür.
Davacı ve davalı gerçek kişilerin davalı şirketin %50’şer pay ile ortağı oldukları, davalının 22/03/2018 tarihinden itibaren şirketi münferiden temsile yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
Toplanan belgelerden davaya konu 21 nolu bağımsız bölümün davalı … adına tescil edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağımsız bölüm 19/04/2018 tarihli işlemle Sevil Gerçekçi’den davalıya devir ve tescil işlemi ile gerçekleşmiştir.
21 nolu bağımsız bölümün kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği tarafların ortağı olduğu şirkete düştüğü, ancak davalı … tarafından bu taşınmazın … tarafından alınmak istendiğini, söz konusu taşınmazın 150.000,00 TL bedelle kişinin satın aldığını, fakat … ile yapılan sözleşme gereği bu taşınmazın davalı adına tescilinin sağlandığı savunulmuştur.
Dava konusu bağımsız bölüm üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış 21 nolu bağımsız bölümün devir tarihi itibariyle 635.000,00 TL olduğu belirlenmiştir. Dava tarihindeki değeri 990.000,00 TL olduğundan harç dava tarihindeki değere göre tamamlanmıştır.
Davalının devir tarihindeki değeri 635.000,00 TL olan taşınmazı 150.000,00 TL bedelle … tarafından satın alındığı ve aradaki sözleşme uyarınca …’a değil de davalı … adına tescilinin sağlandığı savunması davalı adına yapılan tescilin yolsuz bir tescil olduğu, davalı şirkete ait taşınmazın bu yolla davalı …’ye devredilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davalı … tarafından bedeli ödenmek suretiyle yapılan bir devir söz konusu değildir. Bu nedenle 21 nolu bağımsız bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Taşınmaz davalı şirket adına kayıtlı olması gerekirken bu yapılmayarak davalı … adına tescilinin yapılmış olması nedeniyle her ne kadar yetkili sıfatıyla davalı … işlem yapmışsa da her iki davanın da bu işlemde yer almış olması nedeniyle pasif dava ehliyeti olmadığı kabul edilmiş, ancak; taşınmaz şirkete ait olması gerektiğinden tescil kararı davalı şirket adına yapılmıştır.
Davacı taraf tazminatta istemiştir. Bu dava yöneticinin sorumluluğu içerisindeki tazminat davası niteliğindedir. Tazminat isteminin konusu 21 nolu bağımsız bölümün bulunduğu yerde olan Bursa ili Mudanya ilçesi Ömerbey Mah. 2354 Ada 1 Parsel sayılı taşınmazdadır. Tazminat istenen bağımsız bölümler ise A blok 5 nolu, B blok 12 nolu ve 18 nolu bağımsız bölümlere ilişkindir. Davacı tarafından mahkememizin 2018/889 esas sayılı dosyasında aynı taşınmazlar için şirketin zarara uğratıldığı gerekçesiyle yöneticinin sorumluluğu esasları çerçevesinde tazminat davası açılmıştır. Davanın tarihi eldeki davanın açılma tarihinden öncedir. Dava dilekçesinde açıkça Bursa ili Mudanya ilçesi Ömerbey Mah. 2354 Ada 1 Parsel A blok 5 nolu, B blok 12 nolu ve 18 nolu bağımsız bölümlere ilişkin olarak 3. Kişilere usulsüz olarak devredilmesinden dolayı şirketin zarara uğratıldığı iddiası ile tazminat istemine ilişkindir. Eldeki davanın konusu da aynı gerekçe ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkememizin 2018/889 esas sayılı dosyasındaki davadaki bu talepler eldeki davadaki bu bağımsız bölümlere yönelik talepler bakımından derdestlik teşkil etmektedir. Tarafları, konuları ve hukuksal nedenleri aynıdır. Bu sebeple davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur. Reddedilen kısım bu kapsamda olduğundan davalı taraf lehine maktu vekalet ücretini hükmedilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE
1-Bursa ili Mudanya ilçesi Ömerbey Mah. 2354 Ada 1 Parsel B blok 1.Bodrum kat 21 Numaralı bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı tapusunun iptali ile … Yapı San. Tic. A.Ş. Adına tapuya kayıt ve tesciline,
2-Davacının alacak isteminin derdestlik nedeniyle REDDİNE,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gerekli 67.626,90 harçtan başlangıçta alınan 853,88 TL peşin harç, 16.052,84 TL tamamlama harcının mahsubu ile 50.720,18‬ TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 853,88 peşin harç, 54,40 başvurma harcı, 16.052,84 TL tamamlama harcı, 419,90 TL keşif harcı olmak üzere toplam 17.381,02 TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça reddedilen kısım için yatırılan 14.908,66 TL ıslah harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davacı tarafça yapılan; 2.043,5‬0 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.085,92 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan 8,50 giderin kabul/red oranına göre 4,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre hesap ve takdir edilen 126.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan eşit oranda tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara eşit oranda ödenmesine,
10-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,

Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2023

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır