Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1055 E. 2023/773 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/1055
KARAR NO : 2023/773

HAKİM : … …
KATİP :… …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – [16553-55066-…] UETS
DAVALI : … – … ÇALI MAH. EFLATUN(410) CAD. Kapı No: 18 Daire No: NİLÜFER/BURSA
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2022
KARAR TARİHİ : 06/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında ticaret gerçekleşen ticarete karşılık cari hesaba mahsuben 40.077,50 TL alacaklı konuma geldiğini, bunun üzerine bakiye borcun tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı icra takibi başlattıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Deliller;
Bursa Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
SMMM bilirkişisinin raporunun sonuç kısmı: “1. Davacının davalıya aleyhine Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı icra takibi başlattığı, davalı tarafın takibe konu borca, işlemiş faizine ve tüm fer ’ileriyle itiraz ettiği, 2. Davacıya ait defterlerin tasdiki zorunlu defterlerden olduğu, 2022 yılları defter açılış tasdiklerinin T.T.K’nun 64. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmuş olduğu, tutulması zorunlu diğer defterlerin birbirlerini doğruladığı, 2022 yılı ticari defterinin kapanış tasdikinin yasal süresi daha gelmediğinden tasdik bilgilerinin bulunmayışının olağan olduğu, 3. 01/01/2022 – 15/09/2022 dava tarihleri arası davacı tarafından davalıya düzenlenen 8 adet faturanın ve davalı tarafından yapılan 4 adet ödemeye ait işlemlerin davacı tarafın defter kayıtlarında bulunduğu, 4. Davacı defter kayıtlarına göre göre 15/09/2022 dava tarihi itibari ile davacının davalıdan 30.077,50 TL alacak bakiyesi görüldüğü, 5. Davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediğinden incelemesinin yapılamadığı bilgisi sunularak kanaatimdir.” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, açık hesap ilişkisinden kaynaklı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Açık hesap ilişkisi, önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumudur. Açık hesap ilişkisinde taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarından, bu ilişkiye TTK’daki cari hesaba ilişkin hükümler uygulanamaz.
Açık hesap ilişkisinde, taraflar arasındaki ticari ilişkinin dayanağı olan sözleşme bir satış sözleşmesi olabileceği gibi eser sözleşmesi veya başka bir sözleşme de olabilir.
Somut dosyamız yönünden bir değerlendirme yapılacak olur ise; taraflar arasında bir satış sözleşmesinin söz konusu olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı satıcı, davalı alıcıya sattığını iddia ettiği ve açık hesap ilişkisinde kaydettiği her bir faturadaki malların alıcıya teslim edildiğini yazılı olarak ispatlamalıdır. Davalı alıcı da ödeme iddiasında bulunuyor ise ödeme iddiasını yazılı olarak ispatlamalıdır. Davacı, açık hesaba kaydettiği her bir faturaya ilişkin faturadaki malların teslim edildiğine dair davalıdan sadır yazılı teslim belgesi sunmamış, ancak ticari defter kayıtlarına dayanmıştır. Ticari defter kayıtlarına dayanılmış olduğundan ticari defterlerin delil olma durumu ile ilgili yasa maddesine de değinmekte fayda vardır. Şöyle ki; HMK m.222’de aynen,
“Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması
MADDE 222 – (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükümleri öngörülmüştür.
Bu açıklamalar ışığında; tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için inceleme günü tayin edildiği, ancak davalının defterlerini verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği, davacının ticari defterlerinin; kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, bu bağlamda davalının defterlerini ibrazdan kaçınması sebebiyle davacının defter kayıtlarının davacı lehine delil teşkil ettiği ve davacının defterine kaydettiği faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispatladığı, davacının defter kayıtlarına göre 30.077,50 TL davalıdan alacaklı olduğu, söz konusu alacağın açık hesap ilişkisine dayalı ve davalı tarafça belirlenebilir olması sebebiyle likit olduğu anlaşılmakla; itirazın iptali ile icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davanın Kabulü ile; Bursa 9. İcra Dairesinin 2022/… Esas sayılı icra dosyasında davalının yaptığı İtirazın İptaline ve davalı hakkında yürütülen icra takibinin 30.077,50 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlar dahilinde aynen devamına,
2-Bursa 9. İcra Dairesinin 2022/… Esas sayılı icra dosyasında itirazın iptaline karar verilen asıl alacak miktarı olan 30.077,50 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının, itiraz haksız olduğundan davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-Hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 2.054,59 TL karar ve ilam harcından; 313,26 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.741,33 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 313,26 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 293,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.986,96 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 12 ve 13. Fıkralarına göre; suç üstü ödeneğinden zorunlu arabulucuya ödenen 1.560,00 TL’nin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
8-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
9-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.06/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır