Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/989 E. 2022/126 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…..
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/989 Esas
KARAR NO : 2022/126
HAKİM : …..
KATİP : …..

DAVACILAR : 1- …..
: 2 …..
VEKİLLERİ : Av. …..
Av. …..

DAVALI : 1- …..
VEKİLİ : Av. …..
DAVALI : 2- …..
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020

BİRLEŞEN BURSA İNEGÖL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 2021/70 ESAS SAYILI DOSYASI

DAVACILAR : 1- …..
2- …..
VEKİLİ : Av. …..
DAVALI : …..
VEKİLLERİ : Av. …..
Av …..
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/03/2021
KARAR TARİHİ : 11/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2022

İnegöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/134 esas 2021/301 karar sayılı gönderme kararıyla mahkememize gönderilen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ana dava dilekçesinde;22/01/2019 tarihinde, davalılardan … … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonu ile Alanyurt istikametinden gelerek Alanyurt caddesini takiben Metal Sanayi Kavşağı istikametine seyri esnasında 14 Metal Sokak Kavşağına gelmeden direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırıma çıkmak suretiyle, aracının sağ ön kısımları ile kaldırım üzerinde elinde bisikletini iterek Metal Sanayi kavşağı istikametine yürüyen yaya …’e çarpması ve yayayı aracının altına alarak yaklaşık 37 metre sürüklemesi, 47 metre daha giderek yolun sağ tarafında durması neticesi ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkillerinin murisi …’in vefat ettiğini, bu kazanın oluşumunda sürücü … …’nin asli kusurlu olduğunu, yaya …’in ise herhangi bir kusurunun bulunmadığını, meydana gelen trafik kazası ile ilgili olarak İnegöl 5.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/149 esas sayılı dosyası ile yargılama yapılıp sanığın taksirle ölüme neden olma suçu ile cezalandırılmasına karar verildiğini, kaza tespit tutanağına göre müvekkillerinin murisi …’in ölümüne sebebiyet veren … plaka sayılı kusurlu aracın … Sigorta A.Ş tarafından sigortalandığını, destekten yoksun kalma tazminatının teminat limiti kapsamında ödenmesini teminen ilgili sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak sigorta şirketinin tazminat bedelinin ödemesi konusunda müvekkillerini oyaladığını, son olarak sigorta şirketince tazminat bedeli olarak 92.000,00TL teklif edildiğini ancak sonra davalı sigorta şirketince ödemenin yapılmadığını, müteveffa …’in ölümü neticesi, annesi …… ve babası … M…. …’in destekten yoksun kaldıklarını, Müvekkillerin murisi vefat etmeden önce İnegöl ilçesinde akrabası olan … … … ile günlük yevmiye ile sigortasız olarak inşaat işlerinde çalışmakta olduğunu, müvekkillerinin müteveffanın anne ve babası olduğunu ve Suriye’de ikamet ettiklerini, gerek Suriye’de mevcut savaş ortamı gerekse oğullarının ölümü ile maddi ve manevi olarak son derece zor durumda kalan müvekkillerinin uğramış oldukları zararların ve mağduriyetlerinin bir nebze olsun giderilmesi amacıyla, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep ettiklerini belirterek annesi … … … için 15.000TL. ,babası … M…. … için 15.000TL olmak üzere toplamda 30.000TL. Manevi tazminatın ve maddi tazminat yönünden H.M.K. 107.maddesine binaen belirsiz alacak davası olarak tahkikat sonunda zararın tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırmak üzere şimdilik 60.000.00TL. maddi tazminatın 22/01/2019 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (Sigorta şirketi yönünden Sigorta poliçesi kapsamında sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili ana davada cevap dilekçesinde; Davanın dava şartı eksikliği sebebiyle usulden reddi gerektiğini, zira yapılan başvurunun Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince eksik bir başvuru olduğunu, … plakalı kazaya karışan aracın müvekkili şirkette, 01.10.2018-01.10.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 44001041 numaralı Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile sigortalı olduğunu, işbu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalılarının kusuru oranında olduğunu, bedeni zararlarda şahıs başına azami 360.000-TL ile sınırlı olduğunu, poliçe limitini bildirmelerinin davayı ve iddiaları kabul anlamında olmadığını, müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, keza masraf ve vekalet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olması gerektiğini, KTK 99.md uyarınca yeterli ve gerekli belgelerin eklenmesi suretiyle bir başvuru olmadığından dava tarihinde muaccel hale geldiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; bu dava açılmadan önce maddi ve manevi tazminat alacağını tahsilini teminen araç sürücüsü ve sigorta şirketi aleyhine İnegöl Asliye Hukuk Mahkemesi’ nde 2020/134 esas numaralı tazminat davası açıldığını, hukuki sorumluluğu olduğu halde araç sahibi … …’ ye karşı husumet yöneltilmediğini, öncelikle İnegöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/ 134 E. Sayılı dosyası ile eldeki davanın birleştirilmesine karar verilmesini, maddi tazminat yönünden H.M.K. 107.maddesine binaen belirsiz alacak davası olarak tahkikat sonunda müvekkillerinin zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırmak üzere şimdilik 100,00TL. maddi tazminatın, 150.000 TL.manevi tazminatın 22/01/2019 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline( davalının İnegöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/ 134 E. Sayılı dosyası davalıları ile müşterek ve müteselsil sorumlu olduğu göz önünde bulundurularak ) karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat talebine ilişkindir.
2918 sayılı KTK.nun 109/1. Maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmüne, yine aynı kanunun 109/2 maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir. 2918 sayılı Kanunun anılan madde hükmünde, gözden kaçırılmaması gereken husus, ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesinin, sadece eylemin Ceza Kanununa göre suç sayılması koşuluna bağlanmış bulunmasıdır. Bu düzenlemenin iki ayrı sonucu bulunmaktadır. Söz konusu yasa hükmü, ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için sadece eylemin aynı zamanda bir suç oluşturmasını yeterli görmekte; bunun dışında, fail hakkında mahkumiyet kararıyla sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı, hatta böyle bir ceza davasının açılması ya da zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunmuş olması koşulu aranmamaktadır. Dahası, söz konusu hükümde, ceza zamanaşımının uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlulular (örneğin işleten) arasında bir ayrım da yapılmamış, böylece kuralın bunların tümü için geçerli olduğu, hepsi için aynı zamanaşımı süresinin uygulanacağı öngörülmüştür. (HGK’nın 10.10.2001 gün 2001/19-652-705 ve HGK’nın 16.04.2008 gün, 2008/4-326-325 sayılı kararları ile uzamış ceza zamanaşımı benimsenmiştir.) Açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davaya konu kaza 22/01/2019 tarihinde gerçekleşmiş olup ana davanın açılma tarihi 08/07/2020 , birleşen davanın açılma tarihi 19/03/2021 ‘dir. Islah tarihi ise 24/11/2021’dir. Davaya konu trafik kazası sonucu davacılar murisi vefat etmiş olmakla taksirle ölüme sebebiyet eylemi için ceza zamanaşımı süresi, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 66/1-d maddesi uyarınca 15 yıldır. Buna göre, ıslah tarihinde dahi uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır.
İnegöl 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/149 esas 2019/380 karar sayılı ceza yargılaması neticesinde olay mahallinde yapılan keşif neticesinde alınan trafik bilirkişisi raporunda … …’nin asli kusurlu müteveffanın ise kusursuz bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
Dosyanın tetkikinden, dosya içerisinde bulunan, taraf beyanları, kaza zamanı trafik görevlilerince tanzim edilmiş kaza tespit tutanağındaki beyanlar, kaza anını gösterir izlenen kamera görüntüleri ile Bursa İnegöl 3. AHM tarafından olay mahallinde keşfen yapılan incelemeler neticesinde; Sürücü … … sevk ve idareşindeki ….. plaka sayılı tomruk yüklü kamyon ile gündüz, havanın açık, zeminin kuru olduğu, görüşü engelleyecek herhangi bir cisim durumunun olmadığı bir trafik ortamında, Bölünmüş, tek yönlü trafiğin işlediği, yatayda düz, düşeyde eğimsiz, 5 metre yaya kaldırımı olan 1.80 metre banketi bulunan 30 metre platform genişliğindeki iki gidiş şeritli Alanyurt yolu Yenişehir caddesi seyrine göre sağ şerit üzerinde Alanyurt istikametinden gelip İnegöl merkez istikametine doğru seyredip, 14. Metal sokak kavşağı bitimi No:9 Outlet giyim isimli işyeri önlerine geldiği esnada sağ şerit üzerinden önce bankete doğru sonra düz devamla yaya kaldırımı üzerine doğru araç yolundan çıkarak âraçının ör kısımları İle aynı yol üzerinde aynı istikametten gelip aynı istikamete doğru yaya kaldırımı üzerinde elindeki bisikleti iterek götüren … isimli yayaya ve elindeki bisiklete arka kısımlarından çarpması ve çarpışma sonrası kamyon araç ön seyir İstikametine daha da ivme kazanarak hızlanarak yayayı kamyonun sol tekerlek alt kısımlarına alarak çarpma noktasından 37 metre kadar daha ileriye sürüklemesiyle devam eden kazada, kamyon sürücüsü devamında çarpma noktasına 84 metre mesafe sonrası durması ve çarpışmanın şiddeti ile yayanın ölümü ile neticelenen tek araçlı yayaya çarpma şeklinde ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır. Keşfen yapılan değerlendirme neticesi alınan trafikçi bilirkişi raporunda da; 41GR922 plaka sayılı kamyon sürücüsü … …’nin meydana gelen bu kazanın oluşumuna tamamen kendisinin dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde, kontrolsüz hareketle araç yolundan çıkarak yaya yoluna girerek yaya kaldırım üzerinde yayaya arka kısımlarından çarptığı anlaşıldığından %100 oranında tamamen asli kusurlu olduğu, yaya …’in yaya kaldırımı üzerinde seyrine devam ettiği, kazanın oluşumuna etki edecek herhangi bir eylem ve davranış içerisinde olmadığı anlaşıldığından kusursuz olduğu rapor edilmiştir.
TRH-2010 tablosu ve %10 progresif rant yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiği kanaatine varılarak aktüer bilirkişi raporuna göre; baba … M. … … için 85.130,53 TL, anne … … … için 133.924,41 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmış, tazminat tutarlarının poliçe teminat limiti içerisinde olduğu anlaşılmıştır. Davacılar vekili de davasını bu tutar üzerinden ıslah etmiştir.
Davacıların oğulları hayatını kaybettiği kazanın manevi acı ve zararlara sebep olacağı tartışmasızdır. Davacıların manevi tazminat isteği davalının kusuru da dikkate alınarak haklı bulunarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar dava dilekçelerinde kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmiş ise de dava tarihi olarak bu talep ıslah edilmiştir. Bu nedenle hükmedilen tazminatlara dava tarihinden itibaren faiz öngörülmüştür. Tazminatların dayanağı haksız fiil olduğundan yasal faize hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Ana dava olan Mahkememizin 2021/989 Esas sayılı dava dosyası ile birleşen İnegöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/70 Esas sayılı dava dosyasında talep edilen maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, … M. … … için 85.130,53 TL, … … … için 133.924,41 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … …, … … ve Sigorta teminat limiti ile sınırlı olmak kaydıyla … Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacılara ÖDENMESİNE,
Ana dava olan Mahkememizin 2021/989 Esas sayılı dava dosyasında talep edilen manevi tazminat talebinin KABULÜ ile, birleşen İnegöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/70 Esas sayılı dava dosyasında talep edilen manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile, … M. … … için 15.000,00 TL, … … … için 15.000,00 TL olmak üzere 30.000,00 TL manevi tazminatın … … ve … …’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ÖDENMESİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 17.012,94-TL harçtan ana davada başlangıçta alınan 1.536,98-TL peşin harcın, birleşen davada başlangıçta alınan 59,30 TL peşin harcın ve 3.303,26 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 12.113,40-TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan ana davada 1.536,98-TL peşin harç, birleşen davada 59,30 TL peşin harç ve 3.303,26 TL ıslah harcı ve 3.578,50 -TL yargılama gideri toplam 8.478,04‬-TL’nin davanın kabul ret oranına göre 5.720,98-TL’sinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılarca herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kabul edilen maddi tazminat yönünden; Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 23.783,84-TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Kabul edilen manevi tazminat yönünden; Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi md10/1-4 ‘e göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin (daha azına hükmedilemeyeceğinden) davalı … … ve … …’den müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
6- Reddedilen manevi tazminat yönünden; davalı … … ve … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi md.10/2’ne göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen tahsili ile adı geçen davalılara ödenmesine,
7-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2022

Katip …..
☪e-imzalı

Hakim …..
☪e-imzalı