Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/938 E. 2022/734 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…..
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/938 Esas
KARAR NO : 2022/734
HAKİM : …..
KATİP : …..

DAVACI :…..
VEKİLİ : Av……
DAVALI …..
VEKİLİ : Av……
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2021
KARAR TARİHİ : 17/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;Davalı taraf aleyhine Bursa 9. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. sayılı dosyasında 2 adet banka dekontuna dayalı olarak başlattıkları icra takibinde davalının borca itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğunu, davalı borçlunun borca itirazı haksız ve yersiz olup iptaline karar verilmesinin gerektiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında sözlü olarak karavan yapımı konusunda anlaşma yapılmış olduğunu, müvekkilinin yapılan anlaşma gereği karavana dönüştürülmesi için İveco marka Daily model aracı davalı şirkete teslim etmiş olduğunu, davalı şirket tarafından şifahen müvekkili şirkete karavanın 05/05/2018 tarihine kadar bitirilip teslim edileceğinin belirtilmiş olduğunu, ancak davalı şirketin karavanın teslim edilmesi kararlaştırılan tarihin üzerinden çok uzun bir süre geçmesine rağmen müvekkili şirkete karavanı tamamlayıp teslim etmemiş olduğunu, müvekkilinin defalarca kez davalı şirkete mail ve mesaj atarak karavanın bitirilmesini istediğini, davalı şirket tarafından her defasında karavanın teslim tarihini ileri bir tarihe ertelediğini, ancak davalı şirket tarafından karavan tamamlanıp müvekkili şirkete teslim edilmemiş olduğunu, buna ilişkin teklif formları, mailler ve müvekkili şirket yetkilisi ile davalı şirkete arasındaki whatsap yazışmalarının bulunduğunu, davalı tarafça müvekkili şirketten muhtelif zamanlarda karayan yapımı için ödemeler istenilmiş olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete toplamda 22,792,88 Euro ödeme yapılmış olduğunu, ancak davalı şirket tarafından bu güne kadar karavan yapılıp teslim edilmediği gibi ödenen paralar da müvekkiline geri ödenmemiş olduğunu, bu nedenle davalı şirket aleyhine Bursa 9. İcra Müdürlüğü’nün 2021 /… E. Sayılı dosya ile icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak davalı borçlu, icra takibine itiraz ederek takibin durmasına neden olmuş olduğunu, davalı şirket tarafından karavan tamamlanmadığı için müvekkil sözleşmeden dönmüş ve aracının geri verilmesini istemiş olduğunu, ancak davalı tarafça aracın müvekkile teslimi de aylarca sürmüş olduğunu, davalı şirket tarafından, karavan tamamlanıp teslim edilmemesine rağmen karavan yapımı için yapılan ödemeler müvekkil şirkete geri ödenmemiş olduğunu belirterek yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde;Davayı kesinlikle kabul etmemekle birlikte; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını; davaya karşı zamanaşımı def’inde bulunduklarını, dava konusu hizmetin verilmesine ilişkin müvekkili şirket tarafından düzenlenen fatura davalı taraf defterlerine işlenmiş olup; iş bu durum taraf ticari defterlerinin incelenmesi sonrasında ortaya çıkacak olduğunu, dava konusu hizmete ilişkin müvekkil şirket tarafından kesilen fatura davacı taraf ticari defterlerine işlenmiş olması dava konusu hizmetin verildiğine karine teşkil ettiğinden aksi durumun davacı tarafça ispatlanması gerekmekte olduğunu, 2004 sayılı İ.İ.K. uyarınca lehimize %20’den az olmamak üzere oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6098 sayılı kanunun 146.maddesi gereğince tarafların sözleşmede öngörülen koşullara uymaması, sözleşmeye aykırı davranışlardan kaynaklı açılacak davalar 10 yıllık genel zamanaşımına tabidir. Davacı taraf karavana dönüştürülmek üzere aracı 07/10/2017’de teslim ettiğini ve anlaşmaya göre teslimin 05/05/2018 tarihinde yapılması gerektiğini ifade etmiş, davayı ise 13/10/2021 tarihinde açmıştır. Dolayısıyla davalı tarafın zamanaşımı defi yerinde değildir.
Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Bu kapsamda taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış; tarafların karşılıklı faturalarını kayıt altına aldıkları, taraf BA-BS bildirimlerinin de birbiriyle örtüştüğü, davacının davalı tarafça kesilen tüm faturaları defterlerine işlediği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça davalının kestiği tüm faturaların defterlerinde kayıt altına alınmış olması artık hizmetin verildiğine karine teşkil eder. Bunun aksini hizmetin verilmediğini iddia eden davacının yazılı delillerle kanıtlaması gerekir. İspat zımnında davacı taraf whatpsup ve mail yazışmalarına dayanmış ise de, incelendiğinde yazışmalarda yalnızca davacının mesajlarının bulunduğu karşı tarafın bu mesajlara karşılık herhangi bir yazışmasının bulunmadığı görülmektedir. Bu haliyle bu yazışmalar yazılı delil başlangıcı niteliğinde sayılamaz. Bu nedenle tanık dinletme talepleri reddedilmiştir.
Tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
Yasal şartları oluşmadığı kanaatiyle kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 80,70-TL harcın 2.907,48-TL peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.826,78-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 25.043,21 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan muhkeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/06/2022

Katip …..
☪e-imzalı

Hakim …..
☪e-imzalı