Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/892 E. 2022/1146 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/892 Esas – 2022/1146
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/892 Esas
KARAR NO : 2022/1146

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … ELEKTRİK TESİS BAKIM İŞLETME MÜHENDİSLİK ENERJİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av
DAVALI : TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/11/2020
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın davalı nezdindeki TEİAŞ 2. Bölge Müdürlüğünün açık ihale usulü yöntemi ile ihale ettiğini, 2015/114779 ihale kayıt numaralı ihalesine teklif verdiğini, ihalenin müvekkili firmada kaldığını, taraflar arasında 07.10.2015 tarihli ihale sözleşmesi yapıldığını, ihale sözleşmesi kapsamında çalışan işçilerin, Yüksek Hakem Kurulunun 25.03.2016 tarih 2016/143 Esas ve 2016/276 K sayılı toplu iş sözleşmesi ile elde ettikleri ilave ücret ve haklarının tahsili için hem müvekkili firma hem de asıl işveren konumundaki davalı aleyhinde Ankara 14. İş Mahkemesinde davalar açtıklarını, davacının tüm itiraz ve beyanlarına rağmen açılmış 23 davanın tamamının işçiler lehine sonuçlandığını, mahkeme kararları işçiler tarafından Ankara 2. İcra Müdürlüğü nezdinde icra takibine konu edildiğini, davalının müvekkili firmayı arayarak, icraya konan bedellerin derhal ödenmesini, aksi halde ödemeleri yaparak müvekkili firmanın devam eden hak edişlerinden kesintiye gideceğini, teminat mektuplarını nakde çevireceğini bildirdiğini, bunun üzerine müvekkili firma herhangi bir mağduriyet yaşamamak için icra takiplerine konu tüm bedellerin yasal süresi içerisinde ihtirazi kayıtla ödendiğini, toplam 184.737,10 TL ödeme yapıldığını,müvekkili firma tarafından icra marifeti ile ödenmek durumunda kalınan 184.737,10 TLnin davalıdan tahsili gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TLsinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalı Teşekkül’ün 2. Bölge Müdürlüğü (Bursa) tarafından TMİ/14-2.1 grubu ve TMİ/16-2.4 grubu için 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 3/g maddesi uyarınca yapılan ihale sonucunda, davacı … Elek.Tesis Bakım İşl. Müh. Enerji San. Tic. Ltd. Şti. ile 22/11/2013 tarihli 3 yıllık sözleşme imzalandığnı ve muhtelif Trafo Merkezlerinin işletilmesi işi ile ilgili hizmet alımı yapıldığını, Ankara 14. İş Mahkemesi’nde 2016/865-887 arası açılan davalarda davacı işçilerce TİS farkından doğan alacakların tahsili için dava açıldığını, bu sözleşmelerin anahtar teslimi iş mahiyetinde olduğunu, ve müvekkili şirketin asıl işveren değil ihale makamı konumunda olduğunu, iş Kanunu hükümlerine göre alt işverenden söz edebilmek için, belirli bir işin işvereninden bu işin sadece bir bölümünde ya da eklentilerinde işe alınmış olması ve alt işverenin işçilerini münhasıran o işlerinde ve eklentilerinde çalıştırması gerektiğini, işin tamamı bir başkasına verilmiş veya iş sahibinin o işte bizzat kendi işçilerini de çalıştırması söz konusu değilse, İş Kanunu hükümleri anlamında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığından ve bunun sonucu olarak da iş sahibinin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, iş sahibinin, belirli bir işin bir bölümünü başkasına verip, diğer bölümünü kendi çalıştırdığı işçilerle bizzat yapan bir asıl işveren durumunda olmadığını, davacıya herhangi bir borçlarının olmadığını, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini ve tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Derdest dava hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bir takım işçilik alacaklarına ilişkin alacak davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir.
Davalı Türkiye Elektrik İletim A. Ş. Genel Müdürlüğünün (TEİAŞ) 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3/g maddesi kapsamında açık ihale usulü ile gerçekleştirdiği 154 kV. İletim Trafo Merkezlerinin İşletilmesi ihalesi, … Elektrik Tesis Bakım İşletme Mühendislik Enerji San. Tic. Ltd. Şti.’nin uhdesinde kalmış ve taraflar arasında, işe başlama tarihi 01/11/2015 olan 3 yıl (365X3=1.095 gün) geçerli sözleşme 07/10/2015 tarihinde imzalanmıştır.
İhale sözleşmesi kapsamında çalışan işçilerin bağlı oldukları Tes-İş Sendikası ile davacı-yüklenici firma … Elektrik Tesis Bakım İşletme Mühendislik Enerji San. Tic. Ltd. Şti. Arasında yapılan toplu iş görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine konu Yüksek Hakem Kuruluna taşınmış ve Yüksek Hakem Kurulunun 25.03.2016 tarih 2016/143 Esas ve 2016/276 Karar sayılı toplu iş sözleşmesi (15.08.2015-17.12.2016 tarihleri arasında yürürlüğü olan) ile elde ettikleri ilave ücret ve haklar elde etmişlerdir. Davacı-yüklenici firmanın, Yüksek Hakem Kurulu kararı ile elde edilen ilave ücret ve hakların kendi yükümlülüklerinde olmadığı ve asıl işveren olan Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü (TEİAŞ)’nün sorumluluğunda olduğu ve bu ilave ücret ve hakların sözleşme bedeline ilave edilerek kendilerine ödenmesi gerektiği gerekçesi ile hak sahiplerine ödenmemesi üzerine Ankara İş Mahkemelerinde davalar açılmıştır. Açılan davaların tamamının işçiler lehine sonuçlanması üzerine mahkeme kararları Ankara 2. İcra Müdürlüğü nezdinde icra takibine konu edilmiştir. Davacı-yüklenici firma tarafından icra takiplerine konu bedeller yasal süresi içerisinde “ihtiraz-i kayıtla” ödenmiştir. Davacı-yüklenici firma bu kapsamda yapmış olduğu toplam 184.737,10-TL davalıdan tahsilini talep etmektedir.
Uyuşmazlığın çözümüne yönelik olarak bilirkişi rapor aldırılması uygun görülerek mahkememizce re’sen belirlenen bilirkişi tarafından hazırlanan 16/03/2022 tarihli raporda özetle; Dava konusu ihalenin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3/g maddesi kapsamında açık ihale usulü ile gerçekleştirilen bir ihale olduğunu, ihaleyi gerçekleştiren Türkiye Elektrik İletim A. Ş. Genel Müdürlüğünün (TEİAŞ)’ın iktisadi devlet teşekkülü olduğunu, 5018 sayılı Kanuna ekli (I), (1I), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı listede yer alan idarelerden biri olmadığını, Toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından yürütülmemiş ve sonuçlandırılmamış olduğunu, Personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında teklif fiyata dahil olacak giderlerin 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereğince ihale edilebilecek personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı ihalelerine uygulanacağının açık olduğunu, tüm bu nedenlerle toplu sözleşme ile personel ücretlerinde meydana gelen ücret artışlarının yapılan sözleşme kapsamında olduğunu ve toplu iş sözleşmeleri ile oluşan ücret artışları için fiyat farkı ödenmesinin olanaklı olmadığını, yüklenici firma tarafından kendisinin taraf olduğu (kamu işveren sendikalarının taraf olmadığı) toplu iş sözleşmesi nedeniyle ödemek zorunda kaldığı personel giderlerini ihaleyi yapan kurum olan Türkiye Elektrik İletim A. Ş. Genel Müdürlüğünden (TEİAŞ) talep edemeyeceğini belirtmiştir.
Bu kapsamda eldeki uyuşmazlığın temelini oluşturan taraflar arasında imza edilmiş hizmet sözleşmesi incelendiğinde;
İş bu sözleşme kapsamında yüklenicinin istihdam ettiği işçinin muhatabı ve sorumlusu yüklenicidir. Bu konuda Teşekkül kesinlikle muhatap değildir.
Fiili işe başlama tarihinden sonra, bu sözleşme kapsamındaki faaliyetlerle ilgili olan idari, cezai ve hukuki konular ile üçüncü şahıs haklarından (zarar, ziyan dahil) yüklenici sorumlu olacaktır.
Yüklenicinin çalıştırdığı personel ve kendi firması ile ilgili; İş Kanunu, İş Kanunu mevzuatı, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, Hıfsısıhha Kanunu ile bu konudaki diğer yasa, tüzük ve yönetmeliklerde emredilen sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası primleri, işsizlik sigortası, her türlü hak ve alacakları, kıdem ve ihbar tazminatları ile ikramiye ve fazla mesai ödemeleri, vergi vb. diğer bütün yasal yükümlülükler yükleniciye aittir.
Yüklenici firmaya ihale edilecek iş bütünüyle verilecek olup, çalıştırılan işçilerin sevk ve idaresi yüklenici firmaya aittir. Yüklenici firma ile işçileri arasında asıl işveren işçi ilişkisi söz konusu olmakla işçilerin İş Kanunu vesair mevzuattan doğacak tüm haklarının tek muhatabı yüklenici firmadır. Söz konusu işte Teşekkül personeli çalıştırılmamaktadır. Bu nedenle işçiler asıl işveren sıfatıyla yüklenici firmaya bağlı olup, sözleşme bitimi işçiler asıl işveren olan yüklenici firmaya tabi olacaklardır. Başka bir deyişle sözleşme bitiminde bahse konu işin aynı yüklenici firmaya ihale edilmediği takdirde, yeni firma ile yapılacak sözleşmelerde yeni yüklenici firma asıl işveren sıfatı ile kendi istihdam edeceği işçileri yine asıl işveren sıfatı ile çalıştıracak olup önceki işçilerin işyeri devri şeklinde devamlılığı söz konusu olmayacaktır.
Sözleşmelerde yer alan fiyat farkına ilişkin esas ve usullerde sözleşme imzalandıktan sonra değişiklik yapılamaz. (Ek fıkra: 11/09/2014-6552-13 md.) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ihale edilen işlerde, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinde tanımlanan asıl işveren-alt işveren ilişkisi çerçevesinde alt işveren tarafından münhasıran bu Kanun kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde çalıştırılan işçileri kapsayacak olan toplu iş sözleşmeleri; alt işverenin yetkilendirmesi kaydıyla merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin üyesi bulunduğu kamu işveren sendikalarından birisi tarafından 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yürütülür ve sonuçlandırılır. Toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından bu fıkraya göre sonuçlandırılması hâlinde, belirlenen ücret ve sosyal haklardan kaynaklanan bedel artışı kadar idarece fiyat farkı ödenir. Kamu işveren sendikası tarafından yürütülmeyen ve sonuçlandırılmayan toplu iş sözleşmeleri için fiyat farkı ödenemez, 4857 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin yedinci fıkrası esas alınarak asıl işveren sıfatından dolayı ücret farkına hükmedilemez ve asıl işveren sıfatıyla sorumluluk yüklenemez. Bu fikranın uygulanmasına ilişkin esas ve usuller, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca belirlenir.
Maddeleri incelendiğinde davacının dava konusu işçilik alacaklarından asıl işveren olarak davalı kurumun sorumlu olduğu yönündeki iddialarının, sözleşme maddelerince mümkün olmadığı açıkça anlaşılmaktadır.
Yine davacının 4735 sayılı kamu ihale kanununu hukuki dayanak göstermek suretiyle, toplu iş sözleşmesi ile belirlenen ücret ve sosyal haklardan kaynaklanan bedel artışının davalı idarece (TEİAŞ) fiyat farkı olarak ödenmesi gerektiği yönündeki iddiaları incelendiğinde; 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun “Fiyat farkı verilebilmesi” başlıklı 8. maddesinde, sözleşmelerde yer alan fiyat farkına ilişkin esas ve usullerde sözleşme imzalandıktan sonra değişiklik yapılamayacağı net olarak belirtilmiştir. 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinde tanımlanan asıl işveren-alt işveren ilişkisi çerçevesinde alt işveren tarafından münhasıran bu Kanun kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde çalıştırılan işçileri kapsayacak olan toplu iş sözleşmeleri; alt işverenin yetkilendirmesi kaydıyla merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin üyesi bulunduğu kamu işveren sendikalarından birisi tarafından 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yürütüleceği ve sonuçlandırılacağı, toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından bu fıkraya göre sonuçlandırılması hâlinde, belirlenen ücret ve sosyal haklardan kaynaklanan bedel artışı kadar idarece fiyat farkı ödeneceği, Kamu işveren sendikası tarafından yürütülmeyen ve sonuçlandırılmayan toplu iş sözleşmeleri için fiyat farkı ödenemeyeceği, hüküm altına alınmıştır. Bu durumda, ihaleyi yapan kurumun Kanun kapsamında belirtilen idarelerden olmaması, toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından yürütülmemiş ve sonuçlandırılmamış olması nedeniyle, yasanın bu maddesi kapsamında değerlendirilmesi olanaklı değildir. Yüklenici firma kendi adına toplu iş sözleşmesini yürütmüştür. Toplu iş görüşmeleri, Yüksek Hakem Kuruluna taşınmış ve Yüksek Hakem Kurulunun kararı ile sonuçlanmıştır. Dolayısıyla kamu işveren sendikasının toplu sözleşme sürecinde dahli yoktur.
Dosyaya sunulan deliller, taraflar arasında imza edilen sözleşme, dosyamız kapsamında aldırılan rapor ile birlikte tüm dosya kapsamı incelenmiş, aldırılan bilirkişi raporlarının açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmış, uyuşmazlığa ilişkin kanun ve mevzuat ile dosyadaki tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde, yukarıdaki gerekçelerle davacının iddialarının yeterince ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın REDDİNE,
Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın başlangıçta alınan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 90,08-TL harcın talep ve istek halinde davacıya iadesine,
Davalı kendisi vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 01/12/2022

Katip 278730 Hakim 179604
e-imzalıdır e-imzalıdır