Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/789 E. 2021/860 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/362 Esas – 2021/803
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2021/362 Esas
KARAR NO : 2021/803

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …. SİGORTA ARACILIK HİZMETLERİ LİMİTED ŞİRKETİ –

VEKİLİ : Av.
DAVALI : HASIMSIZ –

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 13/04/2021
KARAR TARİHİ : 07/09/2021
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait işyerinde 09.04.2021 tarihinde meydana gelen hırsızlık nedeniyle dava konusu Ticari Defterler’in ve kayıtların içinde bulunduğu kasanın çalındığını, şirketin ortaklar pay defteri içinde muhafaza edilen ticari defter ve kayıtlarının çalınması sebebiyle zayi olduğunun tespiti ile zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava davacı şirkete ait Ticari defterlerin ve kayıtların da zayi nedeniyle iptali davasıdır. Defter ve belgelerin kaybolduğunun vergi dairesi tarafından incelenmek üzere istenilmesi üzerine anlaşıldığını açıklamışlardır.
Dava, TTK’ nın 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı tarafından şirkete ait defterlerin kaybolduğunu ileri sürerek, irade dışında kaybolmaya yönelik hiçbir vakıa ve delil sunulmamıştır. Ayrıca kaybolan belgelerin nelerden ibaret olduğuna dair somut bilgi de verilmemiştir.
Öte yandan davacı ticari işletmesi sebebiyle tacir olduğundan basiretli şekilde davranmak zorundadır. Ticari defterlerin zayi olması davalarında; ticari defter sahibinin defterinin kaybolduğunu ve defterin muhafazası hususunda gerekli özeni gösterdiğini ispat etmesi gerekir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05/10/1984 tarih 1982/11-852 Esas ve 1984/788 Karar sayılı kararında “TTK.nun 68/1. maddesi hükmünce “Defter tutmak mecburiyetinde bulunan kimse ve işletmeye devam eden halefleri, defterler son kayıt tarihinden ve saklanması mecburi olan diğer hesap ve kağıtları tarihlerinden itibaren on yıl geçinceye kadar saklamaya mecburdurlar”. Aynı maddenin son fıkrası da şu düzenlemeye yer vermiştir: “Bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kağıtları yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziyaa uğrarsa tacir ziyanı oğrendiği tarihten itibaren onbeş gun icinde ticari isletmesinın bulundugu yerin selahiyetli mahkemesinden kendisine bir vesika verilmesini isteyebilir. Mahkeme lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır…Önce şu husus belirtilmelidir ki, metni yukarıya aynen alınan hükümdeki “yangın, su baskını veya yer sarsıntısı” örnekleri tahdidi bir düzenleme içerisinde yer almamış, “gibi” sözlüğünden de anlaşılacağı üzere tacirin elinde olmayan benzer olaylar da maddenin kapsamında düşünülmüştür. Tacirin 68. maddenin son fıkrasından yararlanabilmesi icin bir taraftan defterlerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur: Genel bir kural konulamamakla beraber cereyan ettigi yer ve sartlar itibarıyla bir (hırsızlık) olayı sozu edılen madde kapsamında düşünülebileceği gibi, gene başka yer ve başka koşullar altında düşünülmeyebilir de… Davaya konu olayda ise; ticari defter ve belgeler otomobilin içerisine konulmuş ve buradan çalındığı iddia olunmuştur…Ticari defter ve belgelerin iyi muhafaza edilmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.” denilmiştir.
Dolayısıyla somut olayda, her ne kadar davacı tarafça , işletmesinin defter, kayıt ve sair belgelerinin bir kasa içerisinde çalındığı belirtilerek zayi belgesi verilmesi talebinde bulunulmuş ise de ilgili Hukuk Genel Kurulu kararında da vurgulandığı üzere tacir olan davacının, talebe konu defter ve belgeleri güvenli bir şekilde muhafaza etmesi gerektiği, basiretli bir tacirin bu dikkat ve özeni göstermesi gerektiği, nedeni ne olursa olsun defterlerin güvenli bir yerde güvenli bir şekilde muhafaza edilmemesi nedeni ile davacının özen görevini yerine getirmediği, bu yönde gereken duyarlılığı göstermediği ve kusurlu olduğu, ayrıca Kanunda zayi belgesi verilebilecek hallerin TTK 82/7 maddesinde sınırlı olarak sayıldığı, somut olayda zayi istenen defter ve belgelerinin kasa içerisinde kaybedilmesinin bu sınırlı hallerden de olmadığı ,Davacı tacir olup ticari defter ve belgelerini basiretli tacir gibi usulüne uygun tutma ve saklama yükümlülüğündedir. Davacının defter ve belgelerin kaybolmasına ilişkin açıklamaları basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırılık teşkil etmektedir. Davacı taraf zayi ile ilgili başkaca delillerinin olmadığını bildirmiştir. Yine davacının vergi dairesine bir kısım borçlarının bulunduğu ve hakkında inceleme başlatıldığı da anlaşılmıştır. Defter ve belgelerin vergi incelemesi için vergi dairesi tarafından istenmesi üzerine kaybolduğu iddiası da makul ve inandırıcı gelmemiştir. Bu sebeple davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan başlangıçta peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren Davacı vekilinin yüzene karşı iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
24/09/2021

İş bu kararın gerekçesi 24/09/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip 256555
E-imzalıdır

Hakim 196023
E-imzalıdır