Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/761 E. 2023/29 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/761
KARAR NO : 2023/29

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACILAR : 1- ….
2-….
3- ….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av…..

DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası) Kaynaklı Alacak
DAVA TARİHİ : 06/09/2021
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) nedeniyle alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin murisi …. T.C. Kimlik Nolu … …; akut solunum yetmezliği nedeniyle 09/05/2021 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçıları olarak davacılar kalmış olup ekte mirasçılık belgesini sunduklarını, müvekkillerinin murisi … …’un 10/12/2020 ve 11/03/2021 tarihlerinde Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O.’dan kullandığı krediler karşılığında kendisine 95040260 ve 201061195 poliçe nolu hayat sigortaları yapılmış ve anılan sigortalara ilişkin gerekli primler söz konusu kredi içerisinde kesilerek ödendiğini, murisin öldüğü tarihte 36’şar ay üzerinden çekmiş olduğun kredilerden birkaç taksilini ödediğini, müvekkillerinin bakiye kredi borcunun ödenmesi için başvuru yaptıklarında sigorta şirketi murisin diyalize bağlı böbrek yetmezliğinden öldüğü, bunun ise sigorta teminatı dışında kaldığı gerekçesiyle ödeme yapmaktan imtina ettiğini, oysaki murisin ölüm nedeni diyalize bağlı böbrek yetmezliği olmayıp; hiçbir zaman diyalize bağlanmadığını, ölümünden yaklaşık 13 yıl öncesinde kronik kalp yetmezliği hastalığı teşhisi konulduğunu; kalp yetmezliğinin tedavisi için kullandığı ilaçların yan etkisi nedeniyle böbrek yetmezliği teşhisi ölümünden yaklaşık 3 yıl öncesinde konulduğunu, yaşadığı süre boyunca hiçbir zaman hemodiyaliz takibi söz konusu olmadığını, Buna ilişkin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde hastalığının tedavisini yapan doktor tarafından hazırlanan hastalığın geçmiş öyküsüne ilişkin yazısını sunduklarını, davalı sigorta şirketine yapmış olduğumuz yazılı başvuruya cevap yerilmediğinden olumsuz sonuçlandığını; akabinde başlatmış olduğumuz arabuluculuk süresinde yapılan görüşmeler neticesinde de anlaşma sağlamadığını, anılan sigorta poliçelerinin “C.4” bendinde açıklandığı üzere: “Sigortalının vefatı halinde, sigorta teminatını aşmamak şartı ile dain-i mürtehin sıfatı ile birinci derece hak sahibi vefat anındaki kredi borcu ile bu borca ait yasal masrafları geçmemek kaydı ile kredi kuruluşudur, varsa bakiye tutar için menfaattar sigortalının aşağıda belirimiş olduğu lehtarlarıdır. “denilmek suretiyle sigortalının ölümü halinde teminat lehtarlarının kanuni varisler olduğu düzenlendiğini, bahsi geçen sigorta poliçelerinde ölüm halinde ödenecek teminat bedelleri 50.000,00 TL ve 17.000,00 TL olarak belirtildiğini, davalı yanca, belirlenen teminat bedellerinin ödenmesinden kaçınılmakta olup sigortanın ödemeyi imtina ettiği miktar için eldeki davayı açtıklarını, bu nedenlerle toplamda 67.000,00 TL sigorta teminat bedellerinin sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile vekil edenlere mirasçılık paylarına göre ödenmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, mirasçılık belgesi, ölüm belgesi, hastane kayıtları, murisin tedavi öyküsü, sağlık kurulu raporu, 10/12/2020 ve 11/03/2021 tarihlerinde muris … … tarafından çekilen kredilere ilişkin sözleşme, taksit çizelgesi, ödeme dekontları, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, hukuki niteliği itibariyle hayat sigortasından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Mahkemelerin görevlerine ilişkin düzenlemelerin 6100 sayılı HMK.nun 1.2.3.4. maddelerinde düzenlendiği, HMK.nun 2.maddesinde;”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” şeklinde, yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 S.Y. ile değişik 6102 sayılı TTK. nun 5/3.maddesinde; “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, Bu düzenlemeler ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılarak genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun kabul edildiği, yine 6102 sayılı TTK.nun 4. Maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve çekişmesiz yargı işlerinin düzenlendiği, 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 3/1-(k-l) maddesinde; ” Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 73/1. maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 83/2.maddesinde; “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı,
Tüm bu anlatılanlar ışığında somut dosya incelendiğinde; , davacıların miras bırakanları … …’un 10/12/2020 ve 11/03/2021 tarihlerinde Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O.’dan kullandığı krediler karşılığında kendisine 95040260 ve 201061195 poliçe nolu hayat sigortaları yapıldığı, davacıların miras bırakanları … …’un çekmiş olduğu krediler incelendiğinde, bu kredilerin ticari kredi olmayıp ihtiyaç (tüketici) kredisi olduğu, dolayısıyla iş bu alacak davasının da tüketici kredisinden kaynaklandığı yani tüketici işleminden sadır olduğu anlaşılmakla, dava tarihi itibariyle TTK.4.5. maddeleri gereğince mahkememizin görevli olmadığı, 6502 sayılı TKHK 3/1-(k-l), 73/1., 83/2.maddeleri gereğince görevli mahkemenin BURSA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ OLDUĞU anlaşıldığından dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Açıklanan nedenlerle, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre;
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Tüketici Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/01/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır.

Hakim ….
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 146195
¸E-imzalıdır.