Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/744 E. 2022/677 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…..
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/744
KARAR NO : 2022/677

HAKİM : …..
KATİP :…..

DAVACI :…..
VEKİLİ : Av……
DAVALI : …..
VEKİLLERİ : Av…..
Av…..
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 27/08/2021
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10.08.2017 tarihinde davalı firmaya ait müvekkil Şirkete kasko poliçesi ile sigortalı, dava dışı/sürücü … … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı araca çarparak kazaya sebebiyet verdiğini, müvekkili sigorta şirketinin kazada zarar gören davalıya ait … plakalı aracın tedarik parça bedelini ödediğini, ancak yapılan espit sonucunda sigortalı … plakalı araç sürücüsünün alkollü olarak araç kullanırken kazaya sebebiyet verdiğini bu sebeple hasarın teminat dışı olduğunu tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin davalıdan tahsili için Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, haklı davamızın kabulüne, davalının haksız itirazlarının iptali ile takibin kaldığı yerden tüm ferileri ile birlikte devamına, haksız itiraz nedeni ile davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesine, hükmedilecek tazminata en yüksek ticari faizin yürütülmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev ve zaman aşımı itirazlarının olduğunu, eldeki davanın sonu gelmeyen rücu döngüsüne sebep olduğunu, sürücünün alkollü olmasının tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmeyeceğini, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, eksik peşin harcın yatırılması üzere davacı tarafa kesin süre verilmesine, davanın Hüseyin …’ye ihbarına, zamanaşımı definin kabulüne, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, davanın esastan reddine, ihtiyati tedbir isteminin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, kasko sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22/03/1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03/07/1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle halefiyet davası ticari dava sayılamaz. Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Somut olaya bakıldığında; davacı Sigorta şirketinin sigortalısı gerçek kişi olup, aracın ise hususi araç konumunda bulunması göz önüne alınarak tarafların arasındaki hukuki ilişki de haksız fiilden doğmuştur. Davacı sigortacı ile sigortalısı arasında ki poliçenin kasko poliçesi olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan sigorta türü zorunlu mali masuliyete ilişkin olmayıp ihtiyari sigorta kapsamındadır. TTK’nun 4-5.maddesi gereğince ihtiyari sigortalar Türk Ticaret Kanununda düzenlenmeyip davamız niteliği gereği mutlak ticari davalardan da değildir. Davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakıldığında ise; haksız fiilden kaynaklandığı görülmekle görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir.
Davada, mahkemenin görevli olup olmadığının incelenmesi HMK.nun 114/c bendi gereğince dava şartlarından olup; mahkemece re’sen incelenmesi gerekir.
Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK.nun 4. ve 5.maddelerinde gösterilmiş olup, bu maddelerde belirtilen dava ve işlere bakmaya görevlidir.
HÜKÜM:
Davanın HMK’nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2. Maddesi gereğince davanın usulden (görev yönünden) REDDİNE, görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğuna,
Karar kesinleştiğinde ve HMK’nun 20. Maddesinde öngörülen iki (2) haftalık kesin süre içerisinde müracaat edilmesi halinde dosyanın görevli Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeye mütakip süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmadığında dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin hatırlatılmasına,
Yargılama harç ve giderlerinin esas hakkında karar verecek mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022
Katip …..
¸(e-imzalıdır)

Hakim …..
¸(e-imzalıdır)