Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/70 E. 2021/797 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/70 Esas
KARAR NO : 2021/797

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

ANA DAVADA
DAVACILAR : 1-…..
2- ….
3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1-..
VEKİLİ : Av…
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : 3- …
VEKİLİ : Av…….
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 5-…
6…
VEKİLİ : Av…
DAVALI : 7-…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/10/2014

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2015/1408 ESAS SAYILI DAVASI

DAVACILAR : 1- ….
2-..
3-…
4- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 3-…
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 4-…
VEKİLİ : Av..
DAVALI : 5- ..

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/04/2015
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda mahkememizin 31/10/2014 tarih ve 2015/551 esas – 2018/666 karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddine dair karar verildiği; kararın taraf vekillerince istinaf edildiği T.C. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ‘ nin 28/12/2020 tarih ve 2018/2194 esas – 2020/1554 karar sayılı ilamı ile; “Davalılar …ile … (asıl ve birleşen dava) vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının KABULÜNE, Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/05/2018 tarih 2015/551 Esas 2018/666 sayılı kararının KALDIRILMASINA, HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, Kararın kaldırma gerekçesine göre diğer istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına” dair karar verildiği ve dosyanın mahkememiz yukarıdaki esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ANA DAVADA DAVACININ TALEBİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde, 11/05/2014 tarihinde Bursa Çekirge Caddesinde sürücüsü … olan, … plakalı araç ile sürücüsü … olan …Plakalı aracın çarpışması sonucu davacıların murisi ve …plakalı araçta yolcu olarak bulunan …’in vefat etmesi sonucu davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıkları ve ölüm sebebi ile manevi zarar gördüklerinden; fazlaya ait haklar saklı tutularak davacı eş için 334,00 TL, kızı … için 333,00 TL, kızı … için 333,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren; diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle; davacı eş için 100.000,00 TL, çocuklar için 200.000,00’er TL’den 400.000,00 TL toplamda 500.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışında kalan davalılar araç sahibi ve sürücülerden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI: Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde, kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü …’ın olayda kusursuz olduğundan, sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle araç maliki …’ın da sorumlu olmayacağını, davalı … yönünden her ne kadar suçu üstlendiği ve aracı kullandığı belirtilerek bu nedenle dava açılmış ise de; aracı …’ın kullandığı kesin olduğunu, bu nedenle davalı …’ın olayla bir ilgisinin bulunmadığını, olay anında olay yerinde de bulunmadığı ceza dosyası ile sabit olduğundan, davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde, davalı hakkında … plakalı aracı kullandığı ve kazada ölen …’nün oğlu ve mirasçıları olarak dava açılmış ise de; aracı …’nün kullandığını kabul etmediklerini, … kullansa bile ölen davacıların murisi … ile arkadaş olup maddi çıkar karşılığında yolcu olmadığını, bu nedenle maddi ve manevi tazminat koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, her ne kadar davalı hakkında … plakalı aracın maliki ve işleteni olduğu için dava açılmış ise de; davalının aracı kazadan 1 yıl önce aracı kullanan ve kaza yapan …’ye sattığını, ancak noter senedi yapılmadığını, aracın bedelinin A BANK Bursa Şubesinden davalıya ödendiğini, aracın vergisi ve trafik cezalarının satın alan tarafından ödendiğini, bu nedenle işletenin ölen … olduğundan, davalı hakkında açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, söz konusu kazada … palakalı araç sürücüsü …’nün kanındaki yüksek değerde alkol bulunması ve kazanın oluşumunda tam ve ağır kusurlu olduğunu gösterdiğini, bu nedenle davalı …’in kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığını, ayrıca davacıların manevi tazminat taleplerinin çok fahiş rakamlar olduğunu, davalının kazada kusuru bulunmadığı için maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden bir sorumluluğu olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davaya karışan her iki aracın da davalı şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğunu, söz konusu kazada vefat eden …’in mirasçıları tarafından yapılan başvuru neticesinde yakınlarına poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ödemeler yapıldığını, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu kısmı ödediğini, bu nedenle başka bir sorumluluğu bulunmadığını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürcüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu savunmuştur.
BİRLEŞEN 2015/1408 ESAS SAYILI DAVADA:
DAVACININ TALEBİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalılara ait sürücüsü ve maliki oldukları … plaka sayılı araç ile …plaka sayılı aracın kaza yapmaları sonucu davacıların oğlu ve kardeşi olan … vefat etmiş olduğundan; fazlaya ait hakları saklı tutularak; davacı baba … … için 500,00 TL, anne … … için 500,00 TL toplamda 1.000,00 TL maddi tazminat ile baba … … için 120.000,00 TL, anne … … için 120.000,00 TL kardeşleri Hüseyin ve Nuray için 60.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdardan müştereken ve müteslesilen tahsiline, manevi tazminat yönünden sigorta dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI: Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davanın mahkemede derdest 2015/551 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesine, davanın husumet ve esas yönden reddine karar verilemesini ve dosyanın Mahkemenin 2015/551 Essa sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı …Vekili cevap dilekçesinde, öncelikle … plaka sayılı aracı davalının murisi kazada ölen … kullanmadığını, kendisinin ön koltukta olduğunun belirlendiğinden; davanın bu yönden reddine karar verilmesini ve dosyanın Mahkemede derdest 2015/551 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davaya karışan her iki aracın da davalı şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğunu, söz konusu kazada vefat eden …’in mirasçıları tarafından yapılan başvuru neticesinde yakınlarına poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ödemeler yapıldığını, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu kısmı ödediğini, bu nedenle başka bir sorumluluğu bulunmadığını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürcüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu savunmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Ana dava ve birleşen dava trafik kazası sebebiyle tazminat taleplerine ilişkindir.
Ana davada davacılar …, … …, … … 11/05/2014 tarihinde … plaka sayılı araç ile …arasında meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların murisi ve …plakalı araçta yolcu olarak bulunan …’in vefat etmesi sonucu davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıkları ve ölüm sebebi ile manevi zarar gördüklerinden; fazlaya ait haklar saklı tutularak destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır.
Birleşen davada ise Hüseyin …, … … , … davalılara ait sürücüsü ve maliki oldukları … plaka sayılı araç ile …plaka sayılı aracın 11/05/2014 tarihinde kaza yapmaları sonucu davacıların oğlu ve kardeşi olan … vefat etmiş olduğundan; fazlaya ait hakları saklı tutularak; davacı baba … … için 500,00 TL, anne … … için 500,00 TL toplamda 1.000,00 TL maddi tazminat ile baba … … için 120.000,00 TL, anne … … için 120.000,00 TL kardeşleri Hüseyin ve Nuray için 60.000,00’er TL manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır.
Mahkememizce daha önce verilen 09/05/2018 tarihli karar Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ‘ nin 28/12/2020 tarih ve 2018/2194 esas – 2020/1554 karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
Kararın kaldırılmasına ilişkin ilam gerekçesinde; “Somut olayda; mahkemece yapılan yargılama sonucunda gerekçeli kararda müteveffa …’in …’nün alkol aldığını bildiği halde aracına yolcu olarak bindiğinden hatır taşımacılığı ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu tespite yönelik olarak davacılar istinaf talebinde bulunmamış, davalılardan …ve … istinaf talebinde bulunmuştur. Bu durumda hakim tarafından olayın özelliğine göre indirim oranları belirlenerek indirimlerin yapılması ve sigorta şirketinin yaptığı ödeme güncellenerek belirlenen tazminattan düşülmesi sonucunda, istinaf talebinde bulunan davalılar yönünden (diğerleri yönünden usulü kazanılmış hak olduğundan) davacıların bakiye tazminat alacaklarının olup olmadığının tespiti gerekir. Zira davacılar tarafından fazlaya dair haklarını saklı tutulmuştur. Manevi tazminat istemine yönelik olarak …’nün mirasçıları …ve …’nin sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılırken annelerinden gelen miras malvarlığının araştırılması gerektiği hususu göz ardı edilmiştir. …ve …’ye anneleri …’den kalan malvarlığı olup olmadığı hususunun araştırılarak ekonomik sosyal durumlarının buna göre değerlendirilmesi gerekir. Poliçe limitinin kararda gösterilmemesi ve yargılama giderlerinin buna göre hesaplanmaması doğru değil ise de, kararın kaldırılma sebebine göre bu aşamada inceleme konusu yapılmamıştır.” hususlarına yer verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrası …’nün mirasçıları …ve …’nin sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılırken annelerinden gelen miras malvarlığının araştırılması gerektiğicbelirtildiğinden, …ve …’ye anneleri …’den kalan malvarlığı olup olmadığı hususu araştırılmıştır.
Davalar trafik kazasına dayalı olarak açıldığından iddia edilen alacağı doğuran temel olay haksız fiil niteliğindedir. Haksız fiil sebebiyle tazminat davalarında temel olarak haksız bir fiilin varlığının ve haksız fiilde davalı tarafın kusurununu belirlenmesi gerekir. Olay sebebiyle davacılar murisinin ölümüne neden olduğu ileri sürülen davalı … hakkında Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/285 esas sayılı dosyasıyla kovuşturma başlatılmış ve adı geçen sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir. Kusur yönünden yapılan araştırma ve bilirkişi incelemesinde …Plakalı araç sürücüsü …’ın %25 oranında, … Plakalı araç sürücüsü müteveffa …’nün %75 oranında kusurlu oldukları tespit edilmiştir. Davacıların ortak murisi …’in araçta yolcu olarak bulunduğu kabul edilmiştir. Murise atfedilecek bir kusur bulunmadığına göre bunun dışındaki kusurlu kişiler arasında müteselsil sorumluluk söz konusudur. Kusur oranları da iç ilişkide önem arzedecektir. Dolayısıyla her iki araç sürücüsü de kazada kusurlu olduğundan ortaya çıkacak zarardan müteselsilen sorumlulukları söz konusudur.
Davacılar murisi müteveffa …’in kaza sırasında sürücüsü …’nün alkol aldığını bilmesi ve buna rağmen araca binmesi (müterafik kusur) ile hatır taşıması hali tazminat hesabında dikkate alınmalıdır. Nitekim bu hususta da Bölge adliye mahkemesi ilamında ” hakim tarafından olayın özelliğine göre indirim oranları belirlenerek indirimlerin yapılması ve sigorta şirketinin yaptığı ödeme güncellenerek belirlenen tazminattan düşülmesi sonucunda, istinaf talebinde bulunan davalılar yönünden (diğerleri yönünden usulü kazanılmış hak olduğundan) davacıların bakiye tazminat alacaklarının olup olmadığının tespiti gerekir” şeklinde niteleme yapmıştır.
Yerleşik Yargıtay uygulamaları da dikkate alındığında ara kararla müterafik kusur indirimi %20 oranında, hatır taşıması indirimi de %20 oranında belirlenmiş bilirkişiden tazminat hesabında bu oranlarda indirim yapılarak hesaplama yapılması istenmiştir.
Davadan önce sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme güncellenerek belirlenen tazminattan düşülebilecek ise de dava açıldıktan sonra yapılan ödemelere faiz uygulanarak güncelleme yapılması mümkün olmayacaktır. Böyle bir durumda zarar hesabında ödenen tutar tenzil edilerek hesaplama yapılmalıdır. Yerleşik Yargıtay uygulaması da bu yöndedir.
Ana davada davacılar tarafından açılan davanın dava tarihi 31/10/2014’dir…. plakalı araç kapsamındaki ödemeler 14.01.2015 ve 15.01.2015 tarihlerinde yapılmış, … plakalı araç kapsamındaki ödemeler ise 27.11.2015 ve 25.11.2015 tarihlerinde yapılmıştır. Yine 10.12.2018 tarihli sulh protokolü ile yapılan ödeme dava tarihinden sonradır.
Yargıtay yerleşik uygulamasında hesaplama yapılırken TRH 2010 yaşam tablosunun dikkate alınması gerektiğini ilke olarak belirlemiş olduğundan tazminat hesabında bu uygulama dikkate alınmıştır.
Raporda, %20 oranında müterafik kusur ve %20 oranında hakkaniyet indirimi neticesinde davacı … için 77.645,58 TL, davacı … … 16.762,94 TL, … … için 24.030,04 TL, davacı … … için 80.172,28 TL, davacı … … için 29.256,21 TL maddi tazminat alacakları belirlenmiştir.
İstinaf mahkemesi kararında “davalılardan …ve … istinaf talebinde bulunduğu istinaf talebinde bulunan davalılar yönünden (diğerleri yönünden usulü kazanılmış hak olduğundan)” gerekçesine yer vermiştir.
İlk kararda mahkememizce “mahkememizin kabulüne göre 03/01/2018 tarihli ek raporun ikinci sayfasında son kısmında yer alan hesap tablosu esas alınarak destekten yoksunluk tazminatına karar verilmelidir.” gerekçesiyle tazminat istemleri yönünden 03/01/2018 tarihli ek raporun dikkate alındığı belirtilmiştir. 03/01/2018 tarihli ek raporda Eş … İçin 20.443.414 Tl, Çocuk … İçin 12.969,29 Tl, Çocuk … İçin 19.176,52 Tl, Anne … İçin 33.609,02 TL ,Baba … için 22.515,15 TL maddi tazminat alacakları hesaplanmıştır. Kaldırma kararı sonrası alınan raporlarda ise %20 oranında hakkaniyet müterafik kusur ve %20 oranında hakkaniyet indirimi neticesinde davacı … için 77.645,58 TL, davacı … … 16.762,94 TL, … … için 24.030,04 TL, davacı … … için 80.172,28 TL, davacı … … için 29.256,21 TL maddi tazminat alacakları belirlenmiştir.
Ayrıca davacılar Sedef, … ve … 10.12.2018 tarihli sulh protoklü ile ilk karardan sonra aldıkları ödemeler karşılığında davalı … SİGORTA AŞ ile Sulh olmuşlardır. Buna göre maddi tazminatlarda ıslah ile dava konusu edilmeyen kısımlarından ana davanın diğer davalıları yönünden bu davacıların tazminat alacaklarından davacı Sedef için 20.109,44 TL, davacı … için 12.626,29 TL, davacı … için 18.843,52 TL tenzili ve bakiye alacak kısımları belirlenmesi bakımından dikkate alınacaktır.
Buna göre kaldırma kararı sonrası yapılan bilirkişi hesaplaması dikkate alıdığında davacı … için 77.645,58 TL, davacı … … 16.762,94 TL, … … için 24.030,04 TL, maddi tazminat alacaklarından; davacı Sedef için 20.109,44 TL, davacı … için 12.626,29 TL, davacı … için 18.843,52 TL yapılan ödeme tenzil edildiğinde; davacı … için 57.536,14 TL, davacı … … 4.136,65 TL, … … için 5.186,52 TL bakiye alacakları kalmaktadır. 28.07.2021 tarihli ek raporda ilk karar sonrası yapılan ödeme tenzil edilmemişse de bu husus basit bir hesap işlemi olduğundan ek rapor alınmamış gerekçeli kararda hesaplanarak açıklama yapılmıştır. Ayrıca adı geçen davacılar bu alacaklar için ödeme tarihine göre belirlenen 19.093,58 TL faiz kısmı da tahsil etmişlerdir. Bu hususta ileride yapılacak taleplerde dikkate alınmalıdır. Ancak eldeki dava ıslah edilmemiş olduğundan tüm bu hususlar bakiye alacak kısımları için bir dava açılır ise bu davada değerlendirmeye alınabilecektir. Eldeki dava kısmi dava olduğundan dava edilen kısımlarla ilgili hüküm fıkrasında karar verilebilmiş, talebe konu edilmeyen bu hususlara ilişkin olarak gerekçede açıklama yapılmıştır.
Kaldırma kararı kesin nitelikte olduğundan kaldırma kararına göre; “davalılardan …ve … istinaf talebinde bulunduğu istinaf talebinde bulunan davalılar yönünden (diğerleri yönünden usulü kazanılmış hak olduğundan) ” olgusu dikkate alınması zorunlu olacaktır. Ancak eldeki dava kısmi dava olup dava ıslah edilmemiştir. Şayet bakiye alacaklar için bir dava açılacak ise bu davada verilecek kararda bu hususlar ayrıca değerlendirmeye alınması gerekecektir.
Manevi tazminatın belirlenmesi konusunda ise; hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370) Kaldırma kararı sonrası …ve …’ye anneleri …’den kalan malvarlığı olup olmadığı hususundaki araştırma ile birlikte değerlendirme yapıldığında; Eşini, babalarını, çocuklarını ve kardeşlerini kaybeden davacıların her birinin ayrı ayrı ağır manevi zarar ve üzüntüye maruz kalacağı herkesçe malumdur. Olağan hayat tecrübesine uygun olan bu durum ayrıca ispatı gerekmez. O halde davacı ile aynı evde yaşayan ve birinci derece hısımlık ilişkisi bulunan davacılar için makul bir manevi tazminata hükmetmek gerekir. Manevi tazminat kararlaştırılırken hem davalı tarafın olaydaki kusuru hem de tarafların ekonomik durumları dikkate alınmıştır. Ölüm gibi ağır bir sonuç sadece eş ve çocukları etkilemez. Aynı evde yaşamasa bile murisin kardeşlerinin de manevi zarar gördükleri kabul edilmelidir. Ancak bu zararın nispeten daha hafif olacağı taktir edilerek onlar hakkında taktir edilen manevi tazminat daha düşük miktarda hükmedilmiştir.
Ana davada;
Davacıların Davalı … Sigorta Aş.’ ne yönelik davası ödeme ve sulh nedeniyle konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacıların maddi tazminata ilişkin taleplerin taleple bağlı kalınmak suretiyle kabulü ile, şimdilik 334 TL’si …, 333 TL’si … … ve 333 TL’si … …’e ödenmek üzere şimdilik 1.000 TL destekten yoksunluk tazminatının davalı … ve davalı … Sigorta A.Ş. dışında kalan davalılardan kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Taraf sıfatı bulunmayan Davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir
Davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile; davacı … yönünden 20.000 TL, davacı … … yönünden 60.000 TL ve davacı … … yönünden 60.000 TL manevi tazminatın davalı … ve davalı … Sigorta A.Ş. dışında kalan davalılardan kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine, taraf sıfatı bulunmayan Davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir
Birleşen dava yönünden;
Taleple bağlı kalınmak suretiyle kabulü ile, şimdilik 500 TL’si … … ve 500 TL’si … …’e ödenmek üzere şimdilik 1.000-TL destekten yoksunluk tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine ve davalı sigorta şirketi yönünden tazminata 15/12/2015 dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Manevi tazminata ilişkin taleplerin kısmen kabulü ile; davacı … … yönünden 30.000,00 TL, davacı … … yönünden 30.000,00 TL, davacı Hüseyin … yönünden 5.000,00 TL ve davacı … yönünden 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışında kalan birleşen dava davalılarından müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine karar verilmiştir
Maddi tazminat yönünden sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti olan 268.000,00 TL ile sınırlı tutulmasına, karar verilmiştir. Birleşen davada davacılar toplamda fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 1.000,00 TL talepte bulunmuştur. Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeler sonrası halen talep edilen toplam 1.000,00 TL tutarında tazminat alacağı sigorta teminatı bulunmaktadır.
Her iki davada da talepler kısmi davaya konu edildiğinden, ve hükmedilen maddi tazminat tutarları halen ödenmemiş kısma ilişkin olduğundan harç ve vekalet ücretleri hükmedilen tutarlara göre hesaplanmıştır.
Davacılar …, … …, … … sulh protokolünde bir miktar vekalet ücreti almışlarsa da eldeki dava da talep edilen ve hükmedilen kısımlar maddi tazminatların ödenmeyen kısımları olduğundan bu miktarlara göre hesaplanan vekalet ücretinden davalı … ve davalı … Sigorta A.Ş. dışında kalan davalıların sorumlulukları bulunmaktadır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
A)ANA DAVA YÖNÜNDEN;
Davacıların Davalı … SİGORTA AŞ. ‘ ne yönelik davası ödeme ve sulh nedeniyle konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davacıların maddi tazminata ilişkin taleplerin taleple bağlı kalınmak suretiyle kabulü ile, şimdilik 334 TL’si …, 333 TL’si … … ve 333 TL’si … …’e ödenmek üzere şimdilik 1.000 TL destekten yoksunluk tazminatının davalı … ve davalı … Sigorta A.Ş. dışında kalan davalılardan kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Taraf sıfatı bulunmayan Davalı … yönünden davanın REDDİNE,
Manevi tazminata ilişkin talepler yönünden davacıların … Sigorta A.Ş.’ ye yönelik davasının ödeme ve sulh nedeniyle konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile; davacı … yönünden 20.000 TL, davacı … … yönünden 60.000 TL ve davacı … … yönünden 60.000 TL manevi tazminatın davalı … ve davalı … Sigorta A.Ş. dışında kalan davalılardan kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Taraf sıfatı bulunmayan Davalı … yönünden davanın reddine,
Manevi tazminat yönünden fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE;
Maddi tazminat yönünden harçlar Yasası gereğince alınması gereken 68,31 TL karar harcının, peşin olarak alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 32,41 TL harcın davalılar …, … , … , …, …’den müteselsilen tahsili ile hazineye iramüteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
Maddi tazminat yönünden ; davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden davacı … için 334 TL, davacı … … 333 TL ve … … için 333 TL’ ücreti-i vekaletin davalılar …, … , … , …, …’den müteselsilen tahsili ile ayrı ayrı adı geçen davacılara verilmesine,
Maddi tazminat yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT m.3/2 uyarınca takdir edilen 334 TL ücret-i vekaletin davacı …’den, 333 TL ücret-i vekaletin davacı … …’den, 333 TL ücret-i vekaletin davacı … …’den ayrı ayrı tahsili ile davalı …’a ödenmesine,
Manevi tazminata ilişkin olarak; alınması gereken 9.563,40 TL harcın, peşin yatırılan 1.675,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.888,10 TL harcın davalılar …, … , … , …, …’den müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
Manevi tazminat yönünden davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden … için takdir edilen 3.000,00 TL, davacı … … için takdir edilen 8.6000,00 TL, davacı … … için takdir edilen 8.600,00 TL ücreti-i vekaletin davalılar …, … , … , …, …’den müteselsilen tahsili davacılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT m.3/2 uyarınca takdir edilen 3.000,00 TL ücret-i vekaletin davacı …’den, 4.080,00 TL ücret-i vekaletin davacı … …’den, 4.080,00 TL ücret-i vekaletin davacı … …’den ayrı ayrı tahsili ile davalı …’a ödenmesine
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren diğer davalılar …, … , … , … içine takdir edilen 3.000,00 TL ücreti-i vekaletin davacı …’den tahsili ile adı geçen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren diğer davalılar …, … , … , … içine takdir edilen 8.6000,00 TL ücreti-i vekaletin davacı … …’den tahsili ile adı geçen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren diğer davalılar …, … , … , … içine takdir edilen 8.6000,00 TL ücreti-i vekaletin davacı … …’den tahsili ile adı geçen davalılara verilmesine,

Davacı tarafça yapılan 1.071,45 TL yargılama gideri, 1.675,30 TL harç olmak üzere toplam 2.746,75 TL yargılama giderinin davalılar …, … , … , …, …’den müteselsilen tahsili davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın davalı … Sigorta A.Ş. İle sulh olması nedeniyle davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretini hükmedilmesi hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı … tarafından yapılan 30,00 TL tarafından yapılan red oranına göre 21,60 TL’sinin davacılardan tahsili ile adı geçen davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına
Davalı … tarafından yapılan 10,00 TL yargılama giderinin red oranına göre 7,80 TL’sinin davacılardan tahsili ile adı geçen davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
B) BİRLEŞEN 2015/1408 ESAS SAYILI DAVA YÖNÜNDEN;
Maddi tazminata ilişkin taleplerin taleple bağlı kalınmak suretiyle kabulü ile, şimdilik 500 TL’si … … ve 500 TL’si … …’e ödenmek üzere şimdilik 1.000-TL destekten yoksunluk tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Davalı sigorta şirketi yönünden tazminata 15/12/2015 dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Manevi tazminata ilişkin taleplerin kısmen kabulü ile; davacı … … yönünden 30.000,00 TL, davacı … … yönünden 30.000,00 TL, davacı Hüseyin … yönünden 5.000,00 TL ve davacı … yönünden 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışında kalan birleşen dava davalılarından müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Maddi tazminat yönünden sigorta şirketinin sorumluluğunun 268.000,00 TL poliçe limitleri ile sınırlı tutulmasına,
Manevi tazminat yönünden fazlaya ilişkin taleplerin reddine;
Maddi tazminat yönünden harçlar Yasası gereğince alınması gereken 68,31 TL karar harcının, peşin olarak alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile bakiye 32,41 TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
Maddi tazminat yönünden davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı … … için takdir edilen 500 TL vekalet ücretinin ,davacı … … için takdir edilen 500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak ayrı ayrı davacılara verilmesine,
Manevi tazminata ilişkin olarak; alınması gereken 4.781,70 TL harcın, peşin yatırılan 1.200,59 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.581,11 TL harcın davalılar … , …, … , …’dan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Manevi tazminat yönünden davacı tarafça yatırılan 1.200,59 TL harcın davalılar … , …, … , …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Manevi tazminat yönünden davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden davacı … … için 4.500,00 TL, davacı … … için 4.5000,00 TL, davacı Hüseyin … için 4.080,00 TL ve davacı … için 4.080,00 TL ücreti-i vekaletin davalılar … , …, … , …’dan tahsili ile ayrı ayrı adı geçen davacılara ödenmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … , …, … , …’ için takdir 4.500,00 TL ücreti-i vekaletin davacı … …’den alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … , …, … , …’ için takdir 4.500,00 TL ücreti-i vekaletin davacı … …’den alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … , …, … , …’ için takdir 4.080,00 TL ücreti-i vekaletin davacı Hüseyin …’den alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden reddedilen kısım üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … , …, … , …’ için takdir 4.080,00 TL ücreti-i vekaletin davacı …’dan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 1.055,40 TL yargılama gideri ile peşin olarak alınan 35,90-TL harc olmak üzere toplam 1.091,30 TL yargılama giderinin kabul oranına göre 218,26 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Sigorta şirketi dışındaki davalı tarafça yapılan 220,00 TL yargılama giderinin red oranına göre 176,00 TL’sinin davacılardan tahsili ile adı geçen davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına
C)Ana dava ve birleşen dava yönünden kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı.08/09/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır