Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/629 E. 2022/45 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/629 Esas
KARAR NO : 2022/45
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – …- …
2- … – …- …
VEKİLİ : Av. …. …
DAVALILAR : 1- … – …- …
2- … – – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2017
KARAR TARİHİ : 21/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin alacağının sağlanması amacıyla Bursa 20.İcra Dairesinin 2017/… esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçluların borçlu olmadıklarını iddia ederek borca itiraz ettiklerini, takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmektedir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerinden …’in davacı şahısların diğer davalı … Kreş ve Gündüz Bakım evi Ticaret Ltd. Şti’ndeki şirket hisse paylarını devir aldığını, akabinde imzaladıkları protokol ile de şirkete ait … plakalı Peugeot Boxer ve … plakalı Renault Master minibüse, anaokulu tüm muhteviyatına (tüm demirbaşlar denilerek) ve devir tarihine kadar olan vadesi geçmiş olan borçlara toplamda 115.000,00 TL değer biçildiğini, bu tutarın 35.000,00 TL sinin müvekkili … tarafından davacılara peşin ödendiğini, kalan bakiye borç meblağının da vergi ve SGK borçları mahsubu gerçekleştirilerek 69.090,00 TL olarak belirlendiğini, iş bu bakiyenin de 15/11/2016 tarihinde 20.000 TL, 15/12/2016 da 15.000 TL, 15/02/2017 de 15.000 TL, 15/03/2017 de de 19.090 TL olarak davacı taraflara ödenmesi hususunun taraflarca kararlaştırıldığını, ancak sözleşmenin imzalanmasından sonra 115.000 TLlik bedelin hesaplanmasına dahil edilen anaokulu muhteviyatına (tüm demirbaşlar denilerek) ilişkin kaleme dahil taşınır mal varlıklarının şirket malvarlığı dahilinde olmadığı dolayısıyla da şirket tasarrufunda olmayan taşınır malların davacı taraflarca hileli bir şekilde devre konu edildiğini, demirbaş olarak söylenen malların şirketin faaliyet gösterdiği bina sahibine ait olduğunun anlaşıldığını, yine şirket araçlarına ilişkin kendilerine bildirilmeyen geçmişe ait pul, harç masrafları çıktığını, tüm bunların bedellerinin bakiye borçtan mahsup edileceğinin ihtarname ile davacılara bildirildiğini, bu hususlar düşüldükten sonra kalan 20.000 TLlik ödeme için ise başlatılan Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2016/12594 sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, iş bu dosyadaki borç tutarının ise müvekkilince dosyasına ödenilerek infaz edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmektedir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Derdest dava ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. Dava, davacı tarafından davalı hakkında yürütülen icra takibine itiraz nedeniyle icra takibinin durması üzerine, davacı alacaklının alacağını genel hükümlere göre kanıtlamak amacıyla açılmış itirazın iptali davasıdır. (İİK.m.67)
Davacıların davalı …’e ait davalı şirket hisselerini satın aldıkları, akabinde düzenlenen protokolde şirkete ait “ana okulu muhteviyatı” ve demirbaşlar dahil olmak üzere devrettikleri anlaşılmaktadır. Bu muhteviyatın kapsamının ne olduğu taraflarca açıklattırılmıştır.
Kendisini tacir olarak gören ve bu sıfatı da mahkememizce kabul gören davalının basiretli davranma yükümlülüğü vardır. Davalı daha baştan sözleşmeyi akdederken demirbaşları tek tek listelemesi, şirketin devri sırasında şirkete ait olan her şeyi araştırması, şirket araçlarının geçmişe dönük borçlarının olup olmadığını araştırması ve ya kendisini bu yönde koruyacak bir maddeyi sözleşmeye yazdırması gerekirdi. Davalı, şirket hisselerini devralırken envater ve demirbaş kayıtlarını kontrol etmemiş, basiretli davranma yükümlülüğüne aykırı hareket ederek kusurlu davranmıştır. Kimse kendi kusurundan yararlanamaz.
Ortada vadesi belli ve geçmiş ve sözleşmeye bağlanmış bir borç vardır. Bu nedenle davalının temerrüde düşürülmesine de gerek bulunmamaktadır. Takibe yapılan itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu ve alacağın likit olduğu gözetilerek davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı dosyasında davalı borçlular tarafında yapılan ödeme emrine itirazlarının İPTALİNE,
Takibin DEVAMINA,
Asıl alacağın %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacılara ÖDENMESİNE,
2-Alınması gereken 3.351,32.-TL harca peşin yatırılan 592,53.-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.758,79.-TL harcın davalılardan müteselsilen tahsiline,
3-Davacılar vekili lehine takdir edilen karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince 7.177,85.-TL ücret-i vekaletin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafça karşılanan ve peşin harçlar dahil edilerek hesaplanan 899,43.-TL muhakeme masrafının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2022

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı