Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/606 E. 2022/864 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/606
KARAR NO : 2022/864

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. …….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2021
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davalının 20201/… Esas sayılı icra takibine haksız olarak yaptığı itirazın iptaline, tüm alacak yönünden takibin devamına ve %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından, satılan tavaların tamirata ihtiyaç duyduğu ve hatalı olduğu hem bilindiğini hem de davacı tarafça kabul edildiğini, daha önceki satın alınan tavalarda da davacı ile benzer sorunların yaşandığını, davacının bilgisi ve kabulü dahilinde tamiratlar yine müvekkili tarafından yapıldığını, satın alınan tavaların sürekli bir şekilde tamir edilmesi nedeniyle de son yapılan tamiratlar sonrasında 10/05/2021 tarihli ECA2021000000002 numaralı 29.500,00-TL bedelli fatura düzenlendiğini, davacıya daha önce böyle bir fatura kesilmemiş olmasının beyan edilmesinin daha önce de yapılan tamiratların varlığının kabulünü açık bir şekilde ortaya koyduğunu, soyut iddialar ile hukuki bir temele dayanmayan, gerçeğe aykırı olarak ve menfaat sağlama amacıyla kötüniyetli yapılan icra takibine yapılan itirazımız haklı olduklarını, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller;
Nilüfer Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve cevabi yazıların dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Mali Müşavir ve Makine Mühendisi Bilirkişilerinin Raporunun Sonuç Kısmı: “Davacı tarafın 2021 yılı ticari defterleri incelenmiş olup 2021 yılı ticari defterlerinde
davalı tarafa ait kayıt olmadığı görülmüştür. 2020 yılından 2021 yılına devir eden
Kök raporda yer alan 2020 yılı tespitlerimize göre; Davacı …Kauçuk Plastik ve
… Ek.S. Tic. Ltd. Şti. firmasına ait 2020 yılı defter kayıtlarının incelenmesi
sonucunda davalı …. Bilgisayar Des. Müh. Hiz. Araş. Ve Gel. San. ve Tic. Ltd. Şti.
firmasından 27.152,57 TL alacak bakiyesinin 2020 yılından 2021 yılına devir ettiği
tespit edilmiştir.
Davalı tarafa ait 2021 yılı ticari defterler kök raporda incelendiği şekilde; Davalı …. Bilgisayar Des. Müh. Hiz. Araş. Ve Gel. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasına
ait 2021 yılı defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı …Kauçuk Plastik
ve … Ek.S. Tic. Ltd. Şti. firmasına 2020 yılından 2021 yılına devir eden cari hesap
borç bakiyesinin 27.152,57 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalı …. Bilgisayar Des. Müh. Hiz. Araş. Ve Gel. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasına
ait 2021 yılı defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı …Kauçuk Plastik
ve … Ek.S. Tic. Ltd. Şti. firmasına toplam 29.500,00 TL tutarında 1 adet satış
faturası kaydının olduğu tespit edilmiştir.
Davalı …. Bilgisayar Des. Müh. Hiz. Araş. Ve Gel. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasına
ait 2021 yılı defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı …Kauçuk Plastik
ve … Ek.S. Tic. Ltd. Şti. firmasından 2021 yılından 2022 yılına devir eden cari
hesap bakiye alacağının 2.347,43 TL olduğu tespit edilmiştir. Tarafların 2021 yılı ticari defter kayıtları karşılaştırıldığında;
2020 yılından 2021 yılına devir eden borç ve alacak bakiyesi tutarlarının uyumlu olduğu
tespit edilmiştir.
Davalı tarafın davacıya düzenlediği 29.500,00 TL tutarlı satış faturasının, davacı tarafın
2021 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
Tarafların 2021 yılı ticari defter kayıtlarında başka bir uyumsuzluk olmadığı
görülmüştür.” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, faturadan kaynaklı kaynaklı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde özetle; davalı tarafa konveyör tavalarının satılmasına rağmen davalının tava ücretlerini ödemediği, bu sebeple icra takibi başlatıldığı ve davalının takibe haksız olarak itiraz ettiği vakıalarından hareketle itirazın iptali isteminde bulunulmuştur.
Cevap dilekçesinde özetle; davacının sattığı tavaların ayıplı olduğu, satılan tavaların makinelere uymaması sebebiyle davalı tarafından tamir ettirildiği ve tamirata ilişkin faturanın davacıya gönderildiği, ancak davacının bu faturayı iade ettiği, davalının davacıya bir borcu olmadığı savunması ile davanın reddi talep edilmiştir.
Taraflar arasındaki Bursa 10. İcra Dairesinin 2020/… Esas sayılı takip dosyasının ilgili evrakları getirtilmiş ve dosya UYAP üzerinden mahkememiz dosyası ile ilişkilendirilerek incelenmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Öncelikle ifade edilmesi gereken husus; davalının ticari defterlerinde davacının üretip sattığı konveyör tavalarına ilişkin faturalar kaydedildiğinden ve davacının da defterinde faturalar kayıtlı olduğundan tavaların davalı şirkete teslim edildiğinin kabulü gerekir. Nitekim taraflar arasında da teslim ile ilgili bir ihtilaf söz konusu değildir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık satılan tavaların ayıplı olarak teslim edilip edilmediği ve ayıplı bir teslim söz konusu ise ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar mahkememize ayrı ayrı bir kısım konveyör tavalarını sunmuştur ve bu tavalar üzerinde makine mühendisince bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda davacı tarafından sunulan tavaların ayıplı olmadığı, ancak davalı tarafından sunulan tavaların ayıplı olduğu belirtilmiştir.
Davalı tarafın ayıp iddiasında bulunduğu, ancak mahkememize sunduğu tavaların davacı tarafından satılan tavalar olduğunun şüpheli olduğu, zira davalının davacı dışında bir firmadan da sunduğu tavaları temin edebileceği, bir an için davalının sunduğu tavaların davacı tarafından satıldığı kabul edilse dahi; davalının bu tavalarla ilgili her hangi bir ayıp ihbarında bulunmadığı ve ayıp ihbarında bulunduğuna dair bir evrakı da sunmadığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşme bir eser sözleşmesi değil, satış sözleşmesidir. Zira, eser sözleşmesinde iş sahibinin yükleniciye talimat vermesi söz konusu iken tavaların üretiminde davalının davacıya talimat vermediği, davacının bunları belli standartlara göre kimseden talimat almadan imal edip sattığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple taraflar arasındaki akdi ilişki satış akdidir.
Taraflar tacirdir ve taraflar arasındaki sözleşme satış sözleşmesi olduğundan TTK’daki ayıp ihbarına ilişkin sürelere riayet edilip edilmediği de değerlendirilmelidir. TTK m.23/1-c’de aynen, “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” hükmü öngörülmüştür. Bilirkişi raporunda davalı tarafından sunulan tavaların ayıplı olduğu ve ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Bu durumda davalının 2 gün içerisinde ayıp ihbarında bulunması gerekir. Davalı taraf malın tesliminden sonra 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunduğunu ispatlayamadığı gibi davacı tarafından kesilen tüm faturaları defterine işlemiştir. Davalıya son teslim edilen ürün 02/10/2020 tarihidir ve davalı bu tarihten sonra davacıya ödeme de yapmıştır. Böyle bir durumda davalının ayıp ihbarında bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Sonuç olarak; davacının sattığı ürünlere ilişkin faturaların tarafların ticari defterlerine kaydedilmiş olduğu, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacının ödenmeyen 27.152,07 TL fatura alacağının davalının ticari defterlerinde yer aldığı, davalının davacıya kestiği ve onarıma olduğunu iddia ettiği faturanın davacının defterinde kaydedilmemiş olduğu ve davacının bu faturaya itiraz ederek faturayı iade ettiği, ayrıca davalının 2 gün içerisinde ayıp ihbarında bulunduğunu ispatlayamadığı ve cevap dilekçesinde yemin deliline de dayanmadığı, davalının teslim edilen ürünlerin bedelini ödediğini de ispatlayamadığı, aksine 2020 yılında davacı tarafından son satılan ürünün 02/10/2020 tarihi olmasına rağmen davalının bu tarihten çok sonra 28/12/2020 tarihinde ödeme de yaptığının görüldüğü, bu durumun davalının ayıp ihbarında bulunmadığını da açıkça gösterdiği, zira ayıp ihbarında bulunan basiretli bir tacirin ödeme yapmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağı, tüm bu açıklamalardan hareketle davalının ayıp ihbarında bulunmadığının kabulü gerektiği, alacağın faturadan kaynaklanması ve davalı tarafından belirlenebilir olması sebebiyle likit olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu kanaatine varılmakla; aşağıdaki şekilde itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davanın Kabulü ile; Bursa 10. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı icra dosyasında davalının yaptığı İtirazın İptaline ve davalı hakkında yürütülen icra takibinin, 27.152,07 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlar dahilinde aynen devamına,
2-Bursa 10. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı icra dosyasındaki asıl alacak miktarı olan 27.152,07 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının, itiraz haksız olduğundan davalıdan alınarak; davacıya verilmesine,
3-Hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 1.854,75 TL karar ve ilam harcından; 476,67 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.378,08 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 476,67 TL peşin harç, 1.552,00 TL tebligat, müzekkere ve bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.087,97 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 12 ve 13. fıkralarına göre; suç üstü ödeneğinden zorunlu arabulucuya ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,

6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m.13 hükümleri gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
9-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır