Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/567 E. 2021/681 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
**GÖREVSİZLİK**
ESAS NO : 2021/567 Esas
KARAR NO : 2021/681

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … ..
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Elatmanın Önlenmesi (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2016
KARAR TARİHİ : 28/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde ;Davacı; kiracı olarak bulunduğu binada davalının… ibareli pano levha ve reklam totemi bulunduğunu, bu pano ve totemin kendi kullanımındaki mecuru işgal ettiğini, hava, rüzgar ve ışıktan faydalanmasını engellediğini, manzarasını kapattığını ve görülmesini engellediğini ileri sürerek müdahalesinin önlenmesini ve bunların kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevap Dilekçesinde;Davalı; kendilerinin de kiracı olarak bulunduğu taşınmazı kira sözleşmesi kapsamında kullandıklarını, taşkınlığın söz konusu olmadığını, davacının durumu bildirmesinden sonra reklam panolarının traşlanarak boylarının kısaltıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

Mahkememizce; davanın reddine dair verilen karar Bursa BAM 1. Hukuk Dairesinin 16/06/2021 tarih 2019/… esas 2021/… karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava; komşuluk hukukuna dayalı müdahalenin önlenmesi isteğine ilişkindir.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı Kanunun 5/3. maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler karşısında, Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde bulunduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının TTK’da ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nin 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise, tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler. Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği açıktır.
Somut olayda; hem davacının, hem de davalının kiracı olarak bulunduğu binada, davacının işyerinin 2.katta, davalının işyerinin ise 1.katta bulunduğu, davacı tarafça, davalının reklam panolarının kendi kullanımındaki yerleri işgal etmesi nedeni ile rüzgar, ışık, hava ve manzaradan faydalanmasını engellediğini ileri sürdüğü, taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde; 1 katlı kargir 2 bina, 13 adet kargir bina, 2 adet ahşap bina ve arsası vasıflı taşınmazda kat mülkiyetine geçilmediği, paylı mülkiyete tabi olduğu görülmüştür.
Bu nedenle eldeki davanın mutlak veya nisbi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve TTK hükümlerinin veya özel kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlıktan sözedilemeyeceği, ayrıca kat mülkiyeti veya irtifakına geçilmemiş olması nedeni ile de kat mülkiyeti hükümlerinin uygulanmayacağı, dolayısı ile uyuşmazlığın çözümünün komşuluk hukuk kapsamında genel mahkemelerin görevi kapsamında kaldığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu itibarla; mahkememizin görevsiz olduğu görüldüğünden, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu kanaatine varılmış ve daha önceden Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından da görevsizlik kararı verildiğinden karşı görevsizlik verilerek mercii tayini yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davada Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Dosya mahkememize Bursa 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/01/2018 tarihli 2017/.. esas 2018/…. karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderildiğinden ve her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı ortaya çıktığından mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi durumunda görev uyuşmazlığının halli ve merci tayini için dosyanın resen Bursa Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine,
Yargılama harç ve giderleri ile sair hususların görevli mahkemece hüküm ve nazara alınmasına ,
Dair dosya üzerinden kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi istinaf Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2021
Katip …
✍ e-imzalıdır.

Hakim …
✍ e-imzalıdır.