Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/528 E. 2022/1288 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…. TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/528 Esas
KARAR NO : 2022/1288
HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av ….
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av. ….

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;Müvekkilinin forklift bakım ve onarımları yaptığını, davalı şirkete de bu hizmeti düzenli olarak verdiğini, davalı şirket tarafından arızalı ya da bakım ihtiyacı olan forkliftler müvekkili şirkete bildirildiğini, kimi zaman müvekkili şirket, kimi zaman davalı şirket tarafından forkliftler müvekkile ait servis yerine getirildiğini, gerekli işlemler yapıldıktan sonra davalı şirketin forkliftleriyle ilgilenen personeline telefonla bilgi verilmekte ve forkliftler davalı şirkete teslim edildiğini, yapılan tüm işlemler ve kullanılan parçalar müvekkili şirkete ait servis formları doldurulmak suretiyle tarihleriyle birlikte kayıt altına alındığını, bu servis formları hem müvekkili şirket yetkilisi tarafından, hem de davalı şirketin forkliftlerle ilgilenen personeli tarafından imza altına alındığını, davacı ile davalı arasında anlaşma hizmet verilip fatura düzenlendiği an ödeme yapılması şeklinde olduğunu fakat ticari şartlar gereği zaman zaman davalı şirketin ödemelerini geciktirdiğini ve toplu olarak ödemede bulunduğunu, 30/10/2020 tarihinden itibaren muhtelif tarihlerde düzenlenen toplam 17.539,52 TL tutarlı 12 adet faturanın 14.638,18 TL’lik kısmı davalı tarafından ödenmediğini, faturaların ödenmiyor olması nedeniyle müvekkili şirket tarafından 08/12/2020 tarihinden sonra verilen bakım ve onarım hizmetleri durdurulduğunu, müvekkili ile davalı arasında faturaların ödenmemesine ilişkin görüşmeler devam ederken davalı tarafından 11/03/2021 tarihinde KDV dahil 11.855,74 TL tutarlı 1 adet İADE faturası düzenlenmiş ve müvekkili iletildiğini, müvekkili şirket tarafından 17/03/2021 tarihinde davalı şirkete ihtarname fatura geri iade edildiğini, müvekkili tarafından bakiye alacağın tahsili için Bursa 13. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine 17/03/2021 tarihinde hizmet karşılığı düzenlenmiş ancak ödenmemiş faturalar yönünden icra takibi başlatıldığını, 27/03/2021 tarihinde ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini, 30/03/2021 tarihinde davalı tarafından borca itiraz edilerek takibin durduğunu, neticede yukarıda açıklanan sebeplerle; davalı şirketin Bursa 13. İcra Dairesi 2021/… E sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamını, davalı şirket aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde;Dava dilekçesinde sözü edilen ve dilekçelerinin ekinde sunulan iade faturalarının davacı ile yapılan anlaşma gereği forkliftlerin bakımı için önceden düzenlenmiş olan hizmet bedelleri olduğunu, henüz hizmet alınmaksızın yapılan sözlü sözleşme, taraflar arasında çıkan uyuşmazlık nedeniyle feshedildiğini, bu nedenle KDV Genel Uygulama Tebliği’nin 1/C-2.1.4 maddesi gereğince hizmetin bir kısmının tamamlanmaması ve hizmetin sözleşmede belirtilen evsafa uymaması nedeniyle iade faturasında belirtilen bedel kadar hizmet alınamamış olduğundan iade faturası düzenlendiğini, davacının bir kısım iş makinelerinin tamir ve tadilatı sonrası müvekkili şirket çalışanı olmayan tanıklara teslim edildiğini, bu nedenle de müvekkili şirketin yapılan iş ve işlemlerden haberinin olmadığını, müvekkili şirketin bilgisi ve talimatı alınmaksızın yapılan iş ve işlemlerden dolayı müvekkili şirketin sorumlu olmayacağını, davacı ile müvekkili şirket arasında yapılan sözlü ve yazılı görüşmeler sonucu müvekkiline ait bir adet forklift davacı tarafça 11 ay gibi uzun bir süre müvekkiline haber vermeksizin alıkonulduğunu, söz konusu forkliftin çalışır durumda olmasına rağmen ellerinde bulundurmaları sebebi ile müvekkilin müspet veya menfi zararı olduğunu, bu nedenle müvekkilinin uğramış olduğu işletme, kira vb. kazanç kayıpları nedeniyle dava ve talep hakkımızı saklı tuttuklarını, neticede yukarıda açıklananlar ve Sayın Mahkemenizce re’sen dikkate alınacak nedenler ile öncelikle söz konusu davanın zamanaşımı yönünden, Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise davanın İİK ve tebligat Kanununa aykırı düzenlenen ödeme emri nedeniyle usulden aksi halde esastan reddedilmesini, yargılama giderleriyle birlikte vekâlet ücretinin de karşı yana yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;Dava Bursa 13. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
İcra dosyasının incelenmesinde davacı tarafın fatura bakiye alacağı nedeniyle davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattığı, süresi içerisinde davalının itiraz etiği görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesi amacıyla dosya SMM bilirkişiye tevdi edilmiş, SMM bilirkişi …. …. 03/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı firmanın 2020-2021 yılları defterlerinin incelemeye sunulduğu, defterlerin açılış ve kapanış berat tasdiklerinin TTK ‘nın 66 ve 69 ile 213 sayılı vergi usul kanunun 220 ve 222 maddelerinde ön görülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırıldığını, ticari defterlerinin kayıtlama sistemi olarak tek düzen muhasebe sistemi uygulama genel tebliğinde ve muhasebe ilke ve kurallarına uygun olarak tutulduğunu, davacı ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan 11.855,74 TL alacaklı olduğunu, davalı şirketin incelemeye 2020-2021 yıllarına ait ticari defterlerini sunduğu, bir sıra nolu elektronik defter genel tebliği gereği e-defter olarak kayıt altına alındığı, 2 sıra nolu elektronik defter genel tebliği, 3. Maddesi gereği ise yevmiye ve kebir defteri beratlarını süresi içerisinde gelir idaresi başkanlığı sistemine yüklediği, davalı şirketin incelenen defter kayıtlarına göre davacıya 11.855,74 TL borçlu görüldüğünün, davanın davacıya düzenlediği 11/03/2021 tarihli 11.855,74 TL tutarındaki faturanın davacının ve davalının kayıtlarında tespit edilemediği ve davacının ve davalının cari bakiye alacak borç tutarlarında mutabık oldukları, icra takibinde davacının 14.638,18 TL asıl alacak isteminde bulunduğu, incelenen ticari defter, belge ve kayıtlara göre davacının davalıdan 11.855,74 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini bildirmiş, tarafların itirazı ve davalı tarafın iade faturası kesip kesmediği hususunda inceleme yapılmak üzere dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, 13/04/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda 11/03/2021 tarihli davalının davacıya kesmiş olduğu, 11.855,74 TL tutarındaki faturanın davacı ve davalı kayıtlarında bulunmadığı, davacının davalıdan 2019 yılı devir alacak bakiyesinin 192.207,51 TL olduğu, davacının davalıya toplam 220.402,94 TL fatura düzenlediği, davacının davalıdan 1.770,00 TL tutarında fatura aldığı, davacının davalıdan toplam 398.984,71 TL tutarında tahsilat yaptığı, davacının davalıdan 11.855,74 TL alacaklı göründüğü, davalının kayıtlarında davacının 2019 yılı devir alacak bakiyesinin 31.516,53 TL olduğu, 2020 yılında davalının davacıdan toplam 217.620,52 TL fatura aldığı, davalının davacıya 10.798,00 TL tutarında fatura düzenlediği, davalının davacıya toplam 226.483,31 TL tutarında ödemede bulunduğu ve 2020 yılı sonunda davalının davacıya 11.855,74 TL borçlu göründüğü, davacı kayıtlarında mevcut olan 2.782,44 TL toplam tutarlı faturanın davalı kayıtlarında tespit edilemediği, davacının bakiye eşitliği için davalıdan yapılan tahsilat miktarını artırdığı, 2019 yılında devir gelen alacak bakiyesinin 31/12/2020 tarihli tahsilat kayıtlarıyla davalı kayıtları ile eşitlediği, sonuç olarak davacının kayıtlarındaki sonuç bakiyesinin 11.855,74 TL ile davalı kayıtlarıyla aynı olduğu, icra takibindeki 11.855,74 TL ‘lik faturalara 2.782,44 TL tutarlarındaki faturaları da eklediği, bu nedenle icra takibindeki miktarın 14.638,18 TL olarak göründüğü, kök raporundaki alacak belirlemesi ile ek raporundaki miktarların aynı olduğunu bildirmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde takibe konu asıl alacak miktarının 14.638,18 TL olduğu, bilirkişi raporu ile tespit edilen alacak miktarının ise 11.855,74 TL olduğu, aradaki fark olan 2.782,44 TL’ye ilişkin icra takibine konu edilen faturaların davacı kayıtlarında bulunmakla birlikte davalı kayıtlarında yer almadığı, davacı tarafın hizmet bedeline dair servis formalarının birer örneğini dosyaya eklediği, servis formalarında imzası bulunan davacı tanığı …. …. tanık olarak beyanının alındığı, tanığın beyanından 629 ve 600 nolu servis formlarındaki imzanın tanığa ait olduğunun anlaşıldığı, 2.782,44 TL tutarındaki aradaki fark olan miktarlara ilişkin faturaların 782, 783, 784 ve 785 nolu faturalar oldukları, bu faturalara ilişkin servis hizmetinin verildiğine dair davacı tarafın yazılı delil sunamadığı, tanık beyanı ile de bu hususu ispatlayamadığı, davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayanmadığı, tüm bu açıklamalar ile alınan bilirkişi raporunun bilimsel, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla, davacının davalıdan olan alacak miktarının 11.855,74 TL olduğu kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne, icra takibine konu alacağın 14.638,18 TL olduğu, kabul edilen miktara göre daha yüksek olduğu, bu nedenle alacağın likit olmadığı anlaşıldığından icra inkar tazminatına ilişkin talebin ise reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1- Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİNE, Bursa 13. İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itirazının KISMEN İPTALİNE,
Takibin 11.855,74 TL asıl alacak üzerinden takip çıkışındaki şartlarla birlikte DEVAMINA,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına ilişkin talebin REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 809,86-TL harçtan başlangıçta alınan 176,80-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 633,06-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 176,80-TL peşin harç, 59,30-TL başvurma harcı, 650,00-TL bilirkişi ücreti ve 249,50-TL yargılama gideri toplam 1.135,60-TL’nin davanın kabul ret oranına göre 919,84-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.782,81-TL vekalet ücretinin (daha fazlasına hükmedilemeyeceğinden) davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2022

Katip ….
☪e-imzalı

Hakim ….
☪e-imzalı