Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/424 E. 2021/1167 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

.
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/424 Esas
KARAR NO : 2021/1167

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : … – … …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait …plakalı aracın ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezası bedellerinin tahsili amacıyla Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/… E. Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından dosyaya haksız itirazda bulunulduğunu, haksız itirazın iptali ile aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; hakkında icra takibi başlatılmadan önce bahka hesap kartı ekstresinden anlaşılacağı üzere olay tarihinde ilgili Gebze-İzmir otoyolundan yapılan geçişlerin tamamının banka hesabından tahsil edildiğini, hiçbir kusuru olmadığı ve geçiş ödemelerini eksiksiz yapmış olduğu halde tarafına gişe görevlisi tarafından yanlış bilgilendirme yapılması nedeniyle haksız bir şekilde kesilen para cezasının hukuk devletinde kabul edilemeyeceğini, yukarıda açıklanan nedenle davanın reddine yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, otoyol geçiş ihlaline dayalı olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalıya ait … plakalı aracın ihlalli geçişi nedeniyle doğan ve yasal süre içinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezası bedellerinin tahsili amacıyla davalı aleyhine Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve takibin devamı amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
O halde somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, otoyol geçiş ihlalinden kaynaklanan itirazın iptali davasında davalı araç malikinin tacir olmadığı, ticari işletmeyi ilgilendirmediği, trafik tescil kaydında da aracın Fiyat DOBLO kamyonet olup kullanım şeklinin hususi olduğu, ticari faaliyette kullanımına dair herhangi bir delilin bulunmadığından davanın, nispi ticari dava olmadığı gibi mutlak ticari davalardan da sayılmadığından,mahkememizin görevsizliğine, davalının tüketici olup davacının vermiş olduğu hizmetin tüketici işlemi niteliğinde olduğundan tüketici mahkemelerinin görevli olduğu dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Tüketici mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMK’nun 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama harç ve giderlerinin görevli Bursa Tüketici Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı, dava konusu uyuşmazlığın miktarı itibariyle HMK’nın 341. Maddesi uyarınca 2021 yılı itibariyle kesinlik sınırı altında olduğundan, kesin olmak üzere karar verildi, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021
Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)