Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/400 E. 2022/58 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…. TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/400 Esas
KARAR NO : 2022/58

HAKİM :… …
KATİP :… …

DAVACI :… ….
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :…..
VEKİLİ :Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Davalı aleyhine Bursa 8.İcra Müdürlüğünün 2021/… esas sayılı takip dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari satım ilişkiden kaynaklandığını, ticari ilişkiye göre satılan malların bir kısım bedellerinin ödenmediğini, bu sebeple davalının ödeme emrinin itirazı ile takibin devamına ve %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; faturanın alacağı ispatlamaya yeterli olmadığını, sözleşme ilişkisinin ve alacağın varlığının yazılı belge ile ispatlanması gerektiğini, bu sebeple davanın reddine ve %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 8.İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı takip dosyasında davalı borçluların ödeme emrine itirazlarının iptali istemine ilişkindir.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari satım ilişkiden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf davalıya satılan malların bir kısım bedellerinin ödenmediğini ileri sürmektedir.
Taraflar tacir olduğundan ticari defter ve belgelerin incelenmesi alacak borçluluk durumunun belirlenmesinde uygun olacaktır.
Bu nedenle taraflara bu hususta kesin süre verilmiş, inceleme günü davacı taraf ticari defter ve belgelerini ibraz ettiği halde davalı taraf ibrazdan kaçınmıştır.
Davalı tarafa defter ibraz etmesi için verilen sürenin ancak buna rağmen ilk bilirkişi incelemesinde davalının defter ibraz etmemesinin üzerinde durmak gerekir. Bilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan ticari defterlerin yasada kesin delil olarak düzenlendiği açıktır.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
Ticari defterler kesin delillerden olduğundan HMK’nun 222.maddesindeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olacaklardır. Hatta ve hatta bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış, karşı tarafın defterlerine açık bir şekilde delil olarak dayanılmamış olsa da karşı tarafın defterlerinin incelenmesi zorunludur. (Bunun istisnası bir tarafın münhasıran bir ticari defter ve belgeye delil olarak dayanmış olması halidir. Zira bu halde taraf bir delile açıkça dayanmadığını ortaya koymuş olup taleple bağlılık ilkesi uyarınca tarafların açıkça dayanmadıklarını bildirdikleri bir delil mahkemece toplanamayacaktır.) Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Anılan yasal düzenlemeler uyarınca verilen süreye rağmen bir taraf ticari defter ve belgelerini sunar diğer taraf sunmaz ise bu davranışı ile kendi defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan engel olduğu bu sonucun varlığını ve neticelerini kabul etmiş sayılır. HMK’nın 220.maddesi kapsamında ticari defter ve belgeler bunu tutan tarafın zilliyetliğinde olduğundan 220/2.maddesindeki inkarı da yapamayacaktır. 220/3.maddesi gereğince de defter ve belgelerin sunulmamasının neticesi olarak kaçınılan defter ve belgedeki kayıtların karşı tarafın defterlerindeki kayıtlara uygunluğu mahkeme tarafından kabul edilebilir. Mahkememizce verilen kesin süreye rağmen defter ve belgenin davalı tarafça sunulmamasının sonuçları bu kapsamda kabul edilmiştir.
Davacı defter kayıtlarına göre davacı taraf davalıdan takip miktarınca alacaklı olduğundan; davalı borçlunun ödeme emrine itirazının İPTALİ ile takibin 14.037,59 TL alacak üzerinden takip talebindeki kayıtlar ile birlikte devamına, alacak likit olduğundan 14.037,59 TL’nin %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı icra dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itirazının İPTALİ ile takibin 14.037,59 TL alacak üzerinden takip talebindeki kayıtlar ile birlikte DEVAMINA,
2-14.037,59 TL’nin %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 958,91 TL harçtan başlangıçta alınan 169,53 TL peşin harç ile icra veznesine yatan 70,19 TL harcın mahsubu ile bakiye 719,19 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 169,54 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı TL 846,00 TL yargılama gideri toplam 1.074,84 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/01/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza