Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/394 E. 2023/91 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/394
KARAR NO : 2023/91
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 12.01.2015 tarihinde düzenlenen yazılı eser sözleşmesi kapsamında yüklenici olan davalı tarafça imal edilen merkezi ısıtma ve sıcak su sisteminden mevcut ayıplı imalatlar nedeniyle fazlaya ilişkin talep/dava/ıslah hakları saklı kalmak şartıyla davanın kabulüne, 69.803,67 TL alacağa ihtarın keşide tarihinden itibaren işletilecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsili, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin şirketin yaptığı tüm işlerin davacı şirketin denetimi altında ve talimatları doğrultusunda davacının istediği projeye uygun olarak anılan sözleşme şartları çerçevesinde gerçekleştirildiğini, işin tesliminin 2016 yılının Aralık ayında yapıldığını, müvekkilinin iki yıllık sorumluluğunun zaman aşımı nedeniyle bittiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Deliller;
Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi’ne, DSİ’ye yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.

Mahkememizce Makine Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı refakate alınarak 17/12/2021 tarihinde Keşfe çıkıldığı anlaşılmaktadır.
Makine Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı’nın Raporunun Sonuç Kısmı: ” 1- Tespit yapılan mahalde 2 adet kazan dairesinde 11’er adet olmak üzere toplam 22
adet … marka duvar tipi yoğuşmalı kazan olduğu,
bunlardan 4 adet kazanın yanlış konulan kireçli su sebebiyle bozulduğu ve
çalışmadığı,
2- Isıtma sisteminin devreye alınması sırasında ilk dolumda PH, İletkenlik ve Klorür
değerleri uygunsuz kuyu suyunun ısıtma sistemi içerisine doldurulduğu, kısa sürede
sistem içerindeki borularda ve filtrelerde kireç birikimi oluşarak boruların ve
filtrelerin tıkandığı, su akışı düzensiz hale gelince metal malzemelerin aşırı
ısınmasından dolayı eşanjörlerin olduğu 4 adet Buderus marka Kazanın bundan
dolayı arızalanarak devre dışı kaldığı,
3- İlk su dolumu sırasında uygun kaliteye yumuşatılarak(arıtılarak) korozif olmayan
uygun değerlerde su kullanılması gerekirken yanlış/uygunsuz/korozif değerlerdeki
kuyu suyu kullanıldığı, ilk dolumdaki yanlış su kullanımı nedeniyle arızaların olduğu,
4- Kazanlarda ve kurulan ısıtma sistemlerinde meydana gelen arızaların üretim hatası ya da kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, dolayısıyla montajı yapılan ısıtma
sistemi ve eşanjörlerin montaj aşamasında iken ayıplı olmadığı, 5- Yüklenici davalıdan kaynaklanan yukarıda teknik izahatı verilen ayıbın bir ağır
ihmal olduğuna mahkemece kanaat getirilmesi halinde,davacı tarafın yüklenicinin
ağır kusuruna bağlı olan TBK’nun 475.maddesinde sayılan seçimlik haklarından
birisini kullanabileceği,bu seçimlik haklardan birisinin de somut olayda olduğu gibi, davacı tarafça kullanılan,bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin
ücretsiz onarılmasını isteme hakkı olduğu,davacının bu seçimlik hakkını,davalı
yükleniciye varan tek taraflı bir irade beyanı ile ihtarname yoluyla da kullanmış
olduğu, ancak somut olayda davalı yüklenicinin ise onarıma yanaşmadığı,bu halde
davacının, hakimden izin almaksızın,giderleri yükleniciye ait olmak üzere bunun
yapılmasını üçüncü bir kişiye de verebileceği,nitekim,davacının da bu onarımı
3.şahıslara yaptırdığı ve bu sebeple,3.şahıslara ödediği bedeli davalı yükleniciden
isteyebileceği,
6- Yüklenici davalıdan kaynaklanan yukarıda teknik izahatı verilen ayıbın bir ağır
ihmal olmayıp,açık ve ya gizli bir ayıp olduğuna mahkemece kanaat getirilmesi
halinde ise,davalının esasa cevap süresi içerisinde zamanaşımı itirazında
bulunduğu, TBK’nun 478.maddesinde düzenlemesine göre ise,ayıp sebebiyle
açılacak davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde
iki yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacağından,dava tarihine göre davacının
talebinin zaman aşımına uğramış kabul edilebileceği;
7- Arızalı eşanjörlerin ve yardımcı parçaların değişimi ile ısıtma sisteminin sağlıklı
şekilde çalıştırılarak devreye alınması için Davacı tarafından toplam 69.803,67 TL
masraf yapıldığı, değiştirilen parçalar ve yapılan işçilikler göz önüne alındığında
ısıtma sistemindeki arızaların giderilmesi için Davacı tarafından harcanan toplam
69.803,67 TL’nin fatura tarihlerindeki piyasa koşullarında olağan ve makul olduğu ” şeklindedir.
Tarafların itirazı üzerine aldırılan yeni bir Makine Mühendisi ve Aktüerya Hesap Uzmanı’n Raporunun Sonuç Kısmı: “1-Taşınmazın yerinde yapılan incelenmesinde (12.04.2022 tarihinde) Buderus marka duvar tipi 22 adet … marka duvar tipi yoğuşmalı kazan olduğu,2-Yapılan tespitlerden 4 adet kazan eşanjörlerinin arızalandığı ve yerine yenisi takıldığı Eşanjör parçalarında paslanmalar meydana geldiği. Eşanjör borularında kireçlenme ve delinmeler olduğu filtrelerin tıkandığı kazan ve eşanörlerin montaj aşamasında iken ayıplı olmadığı kurulan sistem ve kazanların üretim hatası olmadığı kullanıcıdan hata meydana gelmediğine, 3-Arızaların devreye sokma işlem sırasında hatalı uygulamalar yapıldığı. Isıtma sistemi kurulduktan sonra, devreye almada sistem içi arıtılmış su temizlenip işletime açılması ilk devreye alınması sırasında PH değeri uygunsuz kireçli kuyu suyu kullanıldığı bununda kireçlenmeye yol açtığı ve parçaların bozulduğuna, 4-Arızalı eşanjörlerin ve parçaların değişimi, ısıtma sistemlerinin devreye alınması için davacı tarafından 69.803,67 TL masraf yapıldığı dosya içerisinde 13/07/2020 tarihli 8177,46 TL, 9309,73 TL bedelli fatura ve Aydın Teknik tarafından düzenlenmiş davacı tarafından harcanan Toplam 69.803,67 TL’nin fatura tarihlerindeki piyasaya göre olağan olduğuna, 5-Yüklenici davalıdan kaynaklanan yukarıda teknik izahatı verilen ayıbın bir ağır ihmal olduğuna mahkemece kanaat getirilmesi halinde, davacı tarafın yüklenicinin ağır kusuruna bağlı olan TBK’nun 475.maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabileceği, bu seçimlik haklardan birisinin de somut olayda olduğu gibi, davacı tarafça kullanılan, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme hakkı olduğu, davacının bu seçimlik hakkını, davalı yükleniciye varan tek taraflı bir irade beyanı ile ihtarname yolu da kullanmış olduğu, ancak somut olayda davalı yüklenicinin ise onarıma yanaşmadığı, bu halde davacının, hakimden izin almaksızın, giderleri yükleniciye ait olmak üzere bunun yapılmasını üçüncü bir kişiye de verebileceği, nitekim, davacının da bu onarımı 3.şahıslara yaptırdığı ve bu sebeple, 3.şahıslara ödediği bedeli davalı yükleniciden isteyebileceği, 6-Yüklenici davalıdan kaynaklanan yukarıda teknik izahatı verilen ayıbın bir ağır ihmal olmayıp, açık ve ya gizli bir ayıp olduğuna mütemmim cüz olarak kabul edilemeyeceğine mahkemece kanaat getirilmesi halinde ise, davalının esasa cevap süresi içerisinde zaman aşımı itirazında bulunduğu, TBK’nun 478.maddesinde düzenlemesine göre ise ayıp sebebiyle açılacak davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde iki yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağından, dava tarihine göre davacının talebinin zaman aşımına uğramış kabul edileceği” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ifa iddiasına dayalı onarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 12.01.2015 tarihinde düzenlenen yazılı eser sözleşmesi olduğu, yüklenici olan davalı tarafça imal edilen merkezi ısıtma ve sıcak su sisteminde mevcut ayıplı imalatlar nedeniyle ayıbın davacı tarafça giderildiği ve onarım bedeli olan 69.803,67 TL’nin tahsili talep edilmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin yaptığı tüm işlerin davacı şirketin denetimi altında ve talimatları doğrultusunda davacının istediği projeye uygun olarak anılan sözleşme şartları çerçevesinde gerçekleştirildiği, işin tesliminin 2016 yılının Aralık ayında yapıldığı, davalının iki yıllık sorumluluğunun zamanaşımı nedeniyle bittiği savunması ile davanın reddi talep edilmiştir.
Eldeki uyuşmazlıkta davacı yüklenici, davalı ise alt yüklenicidir ve davalı Bursa ili, Nilüfer ilçesi, Balat mahallesi, 4185 ada – 1 parsel ve 4184 ada – 1 parsel sayılı taşınmazlar üzerine yapılan yapının merkezi ısıtma ve sıcak su tesisatını işini üstlenmiştir. Davacı vekilince iş sahibi ile yüklenici ve yüklenici ile alt yüklenici arasında akdedilen sözleşme suretleri, üçüncü kişilere yaptırılan işlere ilişkin faturalar, ihtarnameler, delil tespiti dosyasında aldırılmış bilirkişi raporu ve Makine Mühendisleri Odasından aldırılmış bilirkişi raporu mahkememize sunulmuştur.
Davacı tarafa söz konusu ayıplı imalatın iş sahibi tarafından bildirilmesi üzerine, merkezi ısıtma sitemi üzerinde Makine Mühendisleri Odasından gelen 3 mühendisçe inceleme yapılmış, akabinde davacı tarafça delil tespiti yoluna gidilmiş, davacı tarafça davalıya ihtarname çekilmiş ve akabinde eldeki dava ikame edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; 4 kazanda meydana gelen delinmenin sebebinin davalı tarafça kuyu suyu kullanımından kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
Makine Mühendisleri Odasından gelen 3 kişilik heyetin raporunda, kazanların ilk çalıştırıldıkları esnada kuyu suyu ile çalıştırılmalarından kaynaklı arıza olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce keşif yapılarak bilirkişi incelemesi yapılmıştır, Aldırılan ilk raporda özetle;
Tespit mahallinde birbirine eşdeğer Buderus marka duvar tipi 22 adet yoğuşmalı kazan olduğu, 4 adet kazan eşanjörlerinin arızalanması sebebiyle bunların söküldüğü, yerlerine yeni eşanjörler ve kazanlara ait yardımcı mekanik parçaların takıldığı, değiştirilen eşanjör parçalarında korozyon(paslanmalar) meydana geldiği, eşanjör borularının iç civarlarında kireçlenme ve delinmeler olduğu, kireçlenme sebebiyle filtrelerin tıkandığı, değişimi yapılmış olan eşanjörler ve diğer parçaların mevcut haliyle ısıtma sistemi içerisinde kullanılamayacağı, kazanlarda ve kurulan ısıtma sistemlerinde meydana gelen arızaların üretim hatası ve kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, dolayısıyla montajı yapılan ısıtma sistemi ve eşanjörlerin montaj aşamasında iken ayıplı olmadığı, arızaların devreye alma işlemi sırasındaki hatalı uygulama sebebiyle meydana
geldiği, ısıtma sistemi komple kurulduktan sonra devreye alma işlemi sırasında kapalı sistem içerisi uygun arıtılmış su ile temizlenip işletime açılması gerekirken, ilk devreye alınması sırasında PH değeri uygunsuz kireçli kuyu suyu kullanıldığı, bunun da sistem içerindeki borularda ve filtrelerde zamanla kireç birikimi oluşturarak boruların ve filtrelerin tıkanmasına sebep olduğu, su akışı düzensiz hale gelince metal malzemelerin aşırı ısınmasından dolayı eşanjörlerde ve borularda delinmeler meydana geldiği hususları belirtilmiştir.
Rapora itirazlar üzerine mahkememizce farklı bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış ve aldırılan bu ikinci raporda da aynı kanaatler bildirilmiş ve kazanların yanlış su kullanımından kaynaklı delinmelere maruz kaldığı belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan her iki rapor, delil tespiti dosyasında aldırılan rapor ve tarafların Makine Mühendisleri Odasından aldırdıkları rapor birbiri ile uyumludur ve tüm raporlarda aynı tespite yer verilmiştir. Tüm raporlarda özet olarak; 2 adet kazan dairesinde 11’er adet olmak üzere toplam 22 adet … marka duvar tipi yoğuşmalı kazan olduğu,
bunlardan 4 adet kazanın yanlış konulan kireçli su sebebiyle bozulduğu ve çalışmadığı, ısıtma sisteminin devreye alınması sırasında ilk dolumda PH, İletkenlik ve Klorür değerleri uygunsuz kuyu suyunun ısıtma sistemi içerisine doldurulduğu, kısa sürede sistem içerindeki borularda ve filtrelerde kireç birikimi oluşarak boruların ve filtrelerin tıkandığı, su akışı düzensiz hale gelince metal malzemelerin aşırı ısınmasından dolayı eşanjörlerin olduğu 4 adet Buderus marka Kazanın bundan dolayı arızalanarak devre dışı kaldığı, ilk su dolumu sırasında uygun kaliteye yumuşatılarak(arıtılarak) korozif olmayan uygun değerlerde su kullanılması gerekirken yanlış/uygunsuz/korozif değerlerdeki kuyu suyu kullanıldığı, ilk dolumdaki yanlış su kullanımı nedeniyle arızaların olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılmış son rapora itibar edilmiş ve 4 Buderus marka kazanda yanlış su kullanımından kaynaklı ayıplı imalat yapıldığı kanaatine varılmıştır. Davacı tarafça davalıya ayıp hususu ihbar edilmiştir. Davacı, TBK m.475/3 gereğince üçüncü kişiye yaptırdığı onarım bedelinin tahsilini talep etmektedir. Davacı tarafın sunduğu belgeler ve bilirkişi raporlarında da ifade edildiği üzere davacının 4 kazanın onarımı için verdiği ücret olan 69.803,67 TL’nin makul olduğu raporlarda belirtilmiştir.
Tartışılması gereken husus davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığıdır. Bilindiği üzere TBK m.478’de taşınırlar için 2 yıl, taşınmazlar için 5 yıl ve ağır kusur halinde ayıplı eserin niteliğine bakılmaksızın 20 yıllık zamanaşımının uygulanacağı belirtilmiştir. Davalı alt yüklenici ticaret unvanından da anlaşılacağı üzere mekanik tesisat, ısıtma, soğutma ve makina mühendislik hizmetleri alanında faaliyet gösteren bir şirkettir. Davalının yeni monte edilmiş kazanlarda nasıl su kullanılması gerektiğini bilmesi gerekir. Bu nedenle davalı alt yüklenicinin kazanların ilk kullanımında, ilk su dolumu sırasında uygun kaliteye yumuşatılarak(arıtılarak) korozif olmayan uygun değerlerde su kullanılması gerekirken yanlış/uygunsuz/korozif değerlerdeki kuyu suyu kullanması mahkememizce ağır kusur olarak kabul edilmiş ve davanın zamanaşımına uğramadığı kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde davacının üçüncü kişilere yaptırdığı onarım bedeli olan 69.803,67 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 02/09/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine şeklinde davanın kabulüne karar verilmiştir.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davanın Kabulü ile; 69.803,67 TL’nin 02/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 4.768,28 TL karar ve ilam harcından 1.192,08 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.576,20 TL karar ve ilam harcının, davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.192,08 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 419,90 TL keşif harcı, 180,00 TL keşif araç ücreti, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 155,10 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 3.506,38 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 11.168,58 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 12 ve 13. Fıkralarına göre; suç üstü ödeneğinden zorunlu arabulucuya ödenen 1.360,00 TL’nin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
7-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; taraf vekillerinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır