Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/328 E. 2021/1226 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….. TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/328 Esas
KARAR NO : 2021/1226
HAKİM :…..
KATİP : …..

DAVACI : …..
VEKİLİ : Av…..
DAVALI …..
VEKİLLERİ : Av…..
Av……
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında sürücülü araç kiralanmasına ilişkin hizmet verilmesine dair sözleşme bulunduğunu, bu sözleşme kapsamında sözleşme hükümlerine göre çalışmaları karşılığı davacıya hakediş ödemelerin yapıldığını, ancak Türkiye İş Kurumu Müfettişlerinin yaptığı denetimlerde şoförlerin çalışmalarına karşılık davacıya yapılan ödemelerin eksik olduğunun tespit edildiği, bu tespitten sonra davalıya müracaat edildiği halde kendilerine ödeme yapılmadığını, sözleşmeden kaynaklı bu alacak için şimdilik 1.000,00 TL alacağın faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında sözleşme hükümleri dikkate alındığında burada kararlaştırılan bedelin üzerinde bir ödemenin yapılmasının mümkün olmadığını, tarafların tacir olup sözleşme şartlarıyla bağlı olduğunu, işçilerin çalıştırılması karşılığında davacıya ödenecek ücretlerin tek tek belirlendiğini ve ödemelerinde bu sözleşme hükümlerine göre yerine getirildiğini, davacının müracaatı sonrasında davacıya 01/05/2017- 30/06/2018 tarihleri arasını kapsayan eksiklik için 14.600,88 TL yol ve yemek ücretiyle ilgili ödeme yapıldığını, davacının Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/183 esas 2020/46 karar sayılı dosyasına konu edilen bu dönem alacak talebinin reddedildiğini, bu sefer davacının 07/03/2019 tarihinden itibaren alacaklı olduğunu iddia ettiği bedel için iş bu davayı açtığını, davacının davalıdan sözleşme hükümlerine göre başkaca bir alacağının bulunmadığını, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava alacak davasıdır. Taraflar arasındaki sözleşmenin türünü belirlemek gerekir. Davacı davalıya şöförlü araç kiralamayı üstlenmiştir. Her ne kadar adı kiralama olsa da burada kira sözleşmesi söz konusu değildir.
Davacı sözleşme kapsamında araçlarını şöförlü olarak davalı hizmetine tahsis etmiştir. Burada şöförlü araç temin edilmesine ilişkin hizmet sözleşmesi söz konusudur.
Taraflar arasında ilk sözleşme 01.03.2015-31.12.2017 tarihlerini kapsamaktadır. İkinci sözleşme ise 01.03.2018-31.12.2020 tarihlerini kapsamaktadır. Sözleşmelerde 22 adet yakıt hariç sürücülü araç hizmeti verilmektedir.
Sözleşmeye konu araç ve şoförlerin çalışma süresine göre ücret bordroları davacı tarafından düzenlenerek işçilerin maaşları ödenmektedir. Bu bordrolarda davacı işçisinin fazla mesai, hafta tatili ve UBGT çalışmaları da gösterilmektedir.
Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı tarafından 2018 yılında yapılan teftişle 2017/3-2018/6 dönemi incelemeye tabi tutulmuş ve teftiş raporu hazırlanmıştır. Bu rapordan sonra davacı eldeki davayı açmıştır.
Davada teftiş raporu belirlemeleri çerçevesinde; Taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalıya tahsis edilen araçların ve şoförlerin çalışmalarının eksik bildirildiği, hafta tatilinde çalıştırılan çalışanlara bu ödemelerin yapılmadığı, fazla çalışma yapılması durumunda sürücüler için fazla çalışma ücreti ödeneceğinin kararlaştırıldığı ancak bu ödemelerin yapılmadığı, araç ve şoförlerin sözleşmeye göre ayda 22 gün çalıştırılması gerekirken 30 gün çalıştırıldığı, yol ve yemek ücretlerinin eksik ödenerek hesaplandığı ve sözleşme kapsamında davacıya ödemenin eksik yapıldığı ileri sürülmektedir.
Taraflar arasındaki sözleşme ve teknik şartnamede araç ve sürücülerin çalıştırılması esasları açık biçimde belirtilmiştir.
Teknik şartnamenin “çalışma yeri süresi ve ücretlendirme” başlıklı 5. Maddesinde çalışma ve ücretlendirmenin nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu maddede yer alan “kabul işlemleri” olarak düzenlenen alt başlığına göre ; Yüklenici tarafından kiralık araçlar için aylık puantaj cetvelleri ve sürücü dahil yevmiye ücretine göre kiralanan taşıt sürücüleri için aylık puantaj cetvelleri düzenlenecektir. Bu puantaj cetvellerine göre sürücüler için ücret bordroları düzenlenecek ve kiralık araç sürücülerinin banka hesaplarına yatırılacaktır. Yüklenici hak edişine esas olmak üzere kiralık araç sürücüleri için hazırlanan ücret bordroları ve bir önceki aya ait ödeme dekontları belgeleriyle birlikte idareye hak ediş ekinde ibraz edilecektir.
Madde metninde de anlaşılacağı üzere araçların ve çalışanların puantajları, bu puantajlara göre ücret bordroları ve bunlara dayanarak hazırlanan davacı hak edişleri davacı tarafından düzenlenerek davalı idareye verilmektedir. Bu veriler ışığında davacının hak ediş ödemesi gerçekleşmektedir.
Davacı eldeki dava ile araçların ve çalışanların puantajları, bu puantajlara göre ücret bordroları ve bunlara dayanarak hazırlanan hak edişleri eksik olduğunu ileri sürmektedir. Oysa ki bunlar davacı tarafından hazırlanan belgelerdir.
Teknik Şartnamenin 8. Maddesinde fiyat farkı esasları ve hesabı düzenlenmiştir. Bu maddede fiyat farkının nasıl hesaplanacağı ve belirleneceği ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Teknik Şartnamenin Özel Şartlar bölümünde araçların çalışma süresi, yeri ve ücretlendirme ile ek ödemelere ilişkin esasları belirlenmiştir. 4. Ve 5. maddede ve ayrıca Yine 24. madde de teklif fiyatına dahil olan giderler belirlenmiştir. Bu husular belirtilen maddelerde ayrıntılı olarak açıklanmış olup uyuşmazlık bakımından önemli olan bu çalışmaların( hafta tatili, fazla mesai, UBGT dahil) ve işçilerin alacaklarının davacı tarafından düzenlenecek bordrolarda gösterilecek olmasıdır.
Davacı taraf eldeki dava ile kendisi tarafından düzenlenen bordro ve hak edişlerdeki tutarlardan daha az ödeme yapıldığını iddia etmemektedir. Davacı eldeki dava ile kendisinin düzenlediği puantaj ve bordroların eksik olduğunu bu neden hak edişlerinde eksik düzenlendiğini iddia ederek bu kısım için alacak talebinde bulunmaktadır.
Davacı eldeki dava ile kendisi tarafından düzenlenen bordro ve hak edişlerdeki tutarlardan daha az ödeme yapıldığını iddia etmediğine göre kayıt incelemesi yapmaya ihtiyaç duyulmamıştır. Taraflar arasında davacının düzenlediği puantaj ve bordrolara göre hazırladığı hak ediş miktarlarının ödendiği noktasında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf hak edişlere eklenmeyen kısım bulunup bulunmadığına yöneliktir.
Bu ihtilafın değerlendirilmesi somut uyuşmazlıkta hukuki nitelendirme gerekmektedir. Çünkü taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi tarafların ve özellikle davacının hazırladığı belgeler üzerinden yürümektedir. İlk sözleşme ilişkisi bu şekilde ihtilafsız olarak uygulanarak 01.03.2015-31.12.2017 tarih arasındaki dönemde sonlanmıştır. Bu dönemden sonra aynı uygulama şekli ve aynı teknik şartlarla ikinci sözleşme akdedilerek uygulanmaya başlanmıştır. Davacı sözleşme ve teknik şartname uyarınca kendisinin hazırladığı araçların ve çalışanların puantajları, bu puantajlara göre ücret bordroları ve bunlara dayanarak hazırlanan hak edişleri eksik olduğunu ileri sürerek davalıdan alacak isteminde bulunması mümkün değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi ve uyuşmazlığın tarafların düzenlediği kayıt ve belgeler dikkate alınmak suretiyle çözümlenmesi zorunludur. Yine dava tarihi itibariyle işçilerin bordrolarda gösterilenden daha fazla çalışma yaptığı, hafta tatili, fazla mesai, UBGT çalışmalarının eksik olduğuna yönelik işçiler tarafından davacıya açılmış bir dava ve bordroda gösterilenlerden daha fazla çalışma yapıldığını ortaya koyan kesinleşmiş bir mahkeme ilamı veya işçiye bordrolardan daha fazla ödeme yapıldığını gösteren iddia/kayıt da ileri sürülmemiş/sunulmamıştır. Çünkü zaten işçilere bordrolardan daha fazla ödeme yapılmamıştır. Davacı bir taraftan işçilere bordrolarda gösterilen ücretleri öderken diğer yandan eldeki dava ile kendisinin düzenlediği bordroların eksik olduğu iddiasındadır. İşçiler tarafından davacıya açılmış bir dava ve bordroda gösterilenlerden daha fazla çalışma yapıldığını belirleyen kesinleşmiş bir mahkeme ilamı ile davacı ayrıca bir yükümlülük altına girmiş olduğunu ortaya koymadan kendisinin hazırlamış olduğu kayıtların eksik olduğu iddiasına dayanarak talepte bulunamaz, böyle bir istem bu koşullar altında reddedilmeye mahkumdur. Bu sebeple davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi md.13/2’e göre belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzene karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2021

Katip …..
☪e-imzalı

Hakim …..
☪e-imzalı