Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/255 Esas – 2023/898
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/255
KARAR NO : 2023/898
HAKİM : ….
KATİP : …..
DAVACI : … OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – … Ovaakça Çeşmebaşı Mh.Yeni Yalova Yolu Cd.No:669,669/A-669/B-669/C-669/D Osmangazi/Bursa Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. ….. – [16508-05829-…] UETS
DAVALI : … İNŞAAT TURİZM SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – .. [25999-…-74809] UETS
VEKİLİ : Av………İ – [16319-13076-…] UETS
İHBAR OLUNAN/(LAR) : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. … – [16749-47246-…] UETS
DAVA : Tazminat (Haksız fiilden kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/03/2021
KARAR TARİHİ : 04/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait … plakalı aracın 26/09/2020 tarihinde saat 13:50 sıralarında İstanbul İli Silivri İlçesi Fener Mahallesi Sarıköy mevkiinde seyir halinde iken yolda bulunan kum yığınına çarpması sonucunda hasarlandığı, meydan gelen kazada araç sürücüsünün kusursuz, davalı şirketin KTK 13.maddesini ihlal etmesinden dolayı tam kusurlu olduğunu, araçta ağır hasar meydana geldiğini, ekspertiz incelemesi neticesinde araçtaki hasar miktarının 31.221,50 TL ve değer kaybının 20.000,00 TL olduğu, araç mahrumiyeti/ikame araç bedeli oluştuğu, ekspertiz ücreti 354,00 TL ödemelerinin olduğunu, yargılama giderleri ve dava vekalet ücretinin de davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın her ne kadar kazanın meydana geldiği yolun trafikte kullanılan herhangi bir yol olduğu algısı oluşturmaya çalışmışsa da, söz konusu yol inşaat alanı içerisinde kalan, trafiğe kapalı ve araçların gelip geçmediği bir yol olduğu, kazanın meydana geldiği tarihte de, müvekkil şirket inşaat sahası içerisindeki yol yapım çalışmasına devam etmiş olup, kazanın meydana geldiği alan tamamen inşaat alanı olduğunu, kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü …, aynı inşaat alanında Tribün montaj şirketinin İş Güvenliği Uzmanlığını yapmakta olduğunu, şantiye alanını çok iyi bilen ve sürekli şantiye alanına gelip giden biri olduğunu, şantiye alanını bu kadar iyi bilen ve yol çalışmalarını gören davacı şirket sürücüsünün, yol çalışması için yola dökülen kum yığınını görmemesinin mümkün olmadığını, söz konusu kaza gündüz saat 13:50 de meydana geldiği, şantiyede dolaşan bir çalışanın yoldaki bir çalışmayı bilmemesi veya yoldaki kum yığınını görmemesi mümkün olmadığı, söz konusu kazanın meydana gelmesinde, müvekkili şirketin herhangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmayıp, tamamen davacı şirkte araç sürücüsü kusurlu olduğunu, davacı tarafın talepleri oldukça fahiş ve haksız olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller;
Türkiye Noterler Birliği’ne, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
Talimat aracılığıyla alınan Makine Mühendisi ve Adli Trafik Bilirkişisi’nin müşterek raporlarının sonuç kısmı: “Kazanın oluşumunda kusur yönünden
• 1- Yoldan sorumlu kuruluş konumunda olan … İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 13.maddesi gereği 1.derecede (asli) kusurlu olduğu,
• 2- … plakalı otomobil sürücüsü …’nun ise, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/b maddesi gereği 2.derecede (tali) kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklindedir.
Mahkememizce alınan Makine Mühendisi ve Adli Trafik Bilirkişisi’nin müşterek raporlarının sonuç kısmı: ” 1-) Yol Çalışmasından Sorumlu Davalı … İnşaat Turizm Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin: Dava konusu trafik kazasının oluşumunda Karayolları Trafik Kanunu’nun ” Karayolu Trafik Güvenliği ” başlıklı (13), Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin” Karayolu Trafik Güvenliği Yükümlülük ” başlıklı (19) maddesini ihlal ettiğinden % 75 (Yüzde Yetmiş Beş) oranında kusurlu olduğu, 2-) … Plaka Sayılı Otomobil Sürücüsü …’nun: Dava konusu trafik kazasının oluşumunda Karayolları Trafik Kanunu’nun ” Hızın Gerekli Şartlara Uygunluğunu Sağlamak ” başlıklı (52/b), Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin ” Hızın Gerekli Şartlara Uygunluğunu Sağlama” başlıklı (102/b) maddesini ihlal ettiğinden % 25 (Yüzde Yirmi Beş) oranında kusurlu olduğu, 3-) Davacı … Otomotiv San. ve Tic. A. Ş. nin sahibi olduğu, Dava konusu 16 AJM760 Plaka, *VF1HJD40065769822* Şase Numaralı Dacia Duster Comfort 1.5 Blue DCI 115 4X4 Marka ve tipli, 2020 Model Hususi Otomobilin, 26.09.2020 Tarihinde meydana gelen Trafik Kazası nedeniyle 1- Kazadan doğan Toplam Hasar Bedelinin: KDV dahil 31.221,50TL. 2- Değer Kaybının: 15.000,00 TL. 3- Araç Mahrumiyet, Araç İkame Bedelinin: 5.600,00 TL. olduğu, Not: Adli Trafik Bilirkişisinin belirlemiş olduğu kusur yüzdesi’nin Mahkemenizce kabul edilmesi halinde bedellerden, Kusur Oranı Kadar ( %25 ) düşülmesi gerekecektir.” şeklindedir.
Davalı tanığı Özgür Keleş’in beyanı:””Ben davaya konu trafik kazası gördüm ve olay günü rüzgar gülü tribünlerinin olduğu yerde 11 numaralı tribünde çalışıyordum, aşağıda kamyonlar yol yapımı için yer yer kum döküyorlar ve bazı yerlerde tepecik şeklinde kumlar vardı, davaya konu araç tepeciklerden birine yanaştı ve zannedersem tepeciği aşarım diye düşündü ve tepeciğin üzerinde durdu, tepeciği aşamadı. Ben bunu gördüm. Benim bildiklerim bunlardan ibarettir. ” dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine soruldu: Kazanın meydana geldiği yerde uyarı levhaları vardır, zaten inşaat alanına bizim dışımızda kimse giremez ve yasaktır. Hatta birçok uyarı levhasını ben koydum. Ben, benim üstlerim olan mühendis ve iş güvenliği uzmanları …, …, … ve sayamadığım birkaç kişinin izni ve onayı ile uyarı levhalarını tüm yola koydum. Davacının aracı o gün tahliyenin şalt yolundan şalt sahasına gidecekti, kepçenin kumu yaymasını bekleyemedi ve çıkabileceğini düşünerek kum yığınını aşmaya çalıştı, ancak kum yığınını aşamadı. Davacı aracının sürücüsü iş güvenliği uzmanı olduğu için şantiye sahasındaki uyarı levhalarından haberdardı ve genel işleyişi biliyordu.” şeklindedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf; 26/09/2020 tarihli trafik kazasından kaynaklı aracında oluşan hasar bedeli, değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının davalıdan alınarak, davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Her iki tarafın da tacir olduğu eldeki davada mahkememiz görevlidir.
Dava dilekçesinin ekinde kaza sonrası yapılan onarımlara ilişkin belgeler, fotoğraflar ve eksper raporu mahkememize sunulmuştur.
Davacı taraf, 14/09/2022 tarihinde kusur raporu aldırılmazdan evvel talebini ıslah etmiş ve ıslah dilekçesi davalıya tebliğ olunmuştur.
Mahkememizce alınan kök rapor denetime elverişli olmadığından ve özellikle kazaya karışanların kusur oranları belirtilmediğinden rapor mahkememizce hükme esas alınmamıştır.
Mahkememizce kazaya karışanların kusurlu hareketleri ve kusur oranlarının tespiti ile davacının zararının hesaplanması için Adli Trafik Bilirkişisinden ve Makine Mühendisinden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda davalı şirketin yolun bakımından sorumlu olması ve yolun bakımını gereği gibi yapmamış olması sebebiyle % 75 kusurlu olduğu, davacı aracın sürücüsünün ise hızını gerekli şartlara uydurmaması sebebiyle % 25 oranından kusurlu olduğu belirtilmiştir. Kusur oranların kazanın oluş şekline ve kaza ile ilgili tutanaklara uygun olduğundan mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacının aracında oluşan hasar bedeli, değer kaybı ve araç mahrumiyet zararı ile ilgili; dosya kapsamında zarar ile ilgili olan belgeler ve özellikle araçta değişen parçalar dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Araçta oluşan hasara göre araç değer kaybı ve araç mahrumiyet zararı belirlenmiştir. Bu bağlamda davacının aracında 31.221,50 TL’lik hasar, 15.000,00 TL’lik değer kaybı ve 5.600,00 TL’lik araç mahrumiyet zararı meydana gelmiştir. Davalı şirketin % 75’lik kusuru gözetildiğinde; davacının 23.416,12 TL hasar bedeli, 11.250,00 TL değer kaybı ve 4.200,00 TL araç mahrumiyet zararı talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Davacı yan ıslah dilekçesinde 7.500,00 TL değer kaybı ve 3.500,00 TL araç mahrumiyet zararı talep ettiğinden davacının talebi aşılmamış, ancak davanın kısmi dava olarak açılması sebebiyle davacının fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının aracı üzerinde yaptırdığı eksper raporu istikrar bulmuş Yargıtay uygulaması gereğince yargılama gideri kabul edildiğinden eksper raporu giderine kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderleri kısmında yer verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davanın Kabulü ile; 23.416,12 TL hasar bedelinin, 7.500,00 TL değer kaybı alacağının ve 3.500,00 TL araç mahrumiyet zararının, kaza tarihi olan 26/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Davacının 3.750,00 TL değer kaybı alacağı ve 700,00 TL araç mahrumiyet zararına ilişkin fazlaya dair tazminat hakkının saklı tutulmasına,
3-Hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 1.838,64 TL karar ve ilam harcından; 170,78 TL peşin harç ve 416,97 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.250,89 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 170,78 TL peşin harç, 416,97 TL ıslah harcı, 59,30 TL başvurma harcı, 3.900,00 TL bilirkişi ücreti, 265,50 TL eksper raporu ücreti ve 247,60 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 5.060,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT m.13 hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 12 ve 13. Fıkralarına göre; suç üstü ödeneğinden zorunlu arabulucuya ödenen ücretin davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına, sarf kararının ilgili arabuluculuk bürosundan istenmesine,
8-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
9-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/07/2023
Katip ….
¸e-imzalıdır
Hakim ….
¸e-imzalıdır