Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/131 E. 2021/1045 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/131 Esas
KARAR NO : 2021/1045

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI-KARŞI DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -.
Av. … –
DAVALI-KARŞI DAVACI : ..
VEKİLLERİ : Av. … ,
DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 23/11/2015
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde ; Taraflar arasında dış cephe kaba sıva, dış cephe mantolama ve bina içi şap işlerinin yapılması için sözleşme imzalandığını, sözleşme öncesinde de davacının örnek villanın kaba sıva imalatı üzerine dış cephe mantolama işini üstlendiğini, numune villa ile projenin tamamında gerçekleştirilecek imalatlar için davacının çeşitli bağlantılar kurarak taahhüt ve borç altına girdiğini, sözleşmenin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle menfi ve müspet zarara uğradığını, davalının fesihten önce ayıp ihbarında bulunmadığını, noter ihtarnamesi ve fatura tebliğine rağmen ödeme yapılmadığını belirterek sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle uğranılan 20.000,00.-TL müspet zarar ve menfi zarar ile yapılmış olan işlerden kaynaklanan 35.400,00.-TL olmak üzere toplam 55.400,00.-TL’nın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı- karşı davacı vekili cevap dilekçesinde; Davacı ile taşeron sözleşmesi yapılarak davacıya dış cephe sıva ve mantolama işi verildiğini, davacıdan öncelikle örnek villadaki mantolama işini yapmasının istenildiğini, mantolama uygulamasından önce kaba sıva uygulamasının ayıplı olduğunun kendilerine bildirilmediğini, davacının ayıplı imalat yaptığını, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini, hataların sözlü olarak bildirilmesine rağmen verilen sürede hataların giderilmediğini, menfi ve müspet zarar talebini kabul etmediklerini, davalının başka bir firmadan hizmet alarak hatalı imalatı söktürdüğünü, bu işlem sırasında oluşan zararın giderilmesi için başka şirkete 5.125,00.-TL ödeme yapıldığını, söküm işleri için 10 gün gecikme yaşandığını belirterek söküm bedeli olan 5.125,00.-TL ile gecikme nedeni ile uğranılan zarar bedelinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00.-TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
İncelenen dosya kapsamına göre
Dava sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile sözleşmenin feshi dolayısıyla kar kaybı ve menfi zararın tazmini ile yapılmış olan işlerden kaynaklı alacak davasıdır.
11/09/2015 tarihli sözleşmenin yüklenicisi davacı olup iş sahibi ise davalıdır. Davalı taraf söz konusu imalat işleri devam ederken yapılan mantolama işlemleri sonrası tespit ettikleri ayıplar nedeniyle çalışanları tarafından tutanak tutulduğunu, bu ayıpların sözlü olarak davacıya bildirildiği halde giderilmediğini belirterek davanın reddini talep etmişlerdir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının sözleşmeyi haksız olarak feshedip feshetmediği, yapılan işlerin ayıplı olup olmadığı, sözleşme hükümlerine göre ayıp durumunu davacıya yazılı olarak bildirme yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı, sözleşme haksız olarak feshedilmiş ise davacının kar kaybının ve yapılan işler nedeniyle yaptığı giderlerin davalıdan tahsil edilip edilemeyeceği ile davalı karşı davacının varsa ayıplı imalat nedeniyle imalat söküm bedeli ve gecikmeden dolayı maddi zarar talep edip edemeyecekleri noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizin 12/03/2019 tarih 2018/1651 karar sayılı ilamı ile 13600TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş olup mahkememiz karar Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 22/12/2020 tarih ve 2019/1324 Esas 2020/1498 Karar sayılı bozma ilamı ile kaldırılmıştır. Bozma gerekçesinde taraflar arasındaki 11/09/2015 tarihli ve yaklaşık üç ay süreli, 450.000,00.-TL bedelli sözleşmenin işveren tarafından mahkemece toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu davalı işsahibi tarafından haksız olarak feshedildiği kabul edilmesine rağmen kâr kaybı isteyemeyeceği yönündeki tespitinde isabet yoktur. Eser sözleşmesinin haksız feshi halinde davacının imalat bedelinin yanında, sözleşmenin ifa edileceği inancına dayalı olarak yaptığı şantiye masrafları (mobilizasyon), fesih nedeniyle, makul sürede iş bulamama nedeniyle uğradığı zarar ve işin yapılmaması nedeniyle yapmak zorunda olduğu ancak yapmadığı giderler düşülerek eksiltme yöntemi ile bulunacak kar kaybına da karar verilmelidir. Kabule göre de, sözleşmenin 31. Maddesinde KDV hariç hakediş kararlaştırıldığına göre KDV yönünden karar verilmemesi hatalı olduğu gibi, asıl ve karşı davada verilen hükümlere göre, harç, yargılama gideri ve ücreti vekalet takdirine ilişkin ayrı ayrı hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı görüldüğü belirtilmiştir.
Dosya iki inşaat ve bir hukukçu bilirkişi heyetine tevdi edilmiş eser sözleşmesinin haksız feshi halinde davacının imalat bedelinin yanında, sözleşmenin ifa edileceği inancına dayalı olarak yaptığı şantiye masrafları (mobilizasyon) hesaplanması ve 11/09/2015 tarihli ve yaklaşık üç ay süreli, 450.000,00.-TL bedelli sözleşmenin işveren tarafından mahkemece toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu davalı işsahibi tarafından haksız olarak feshedildiği kabul edilmesi, fesih nedeniyle, makul sürede iş bulamama nedeniyle uğradığı zarar ve işin yapılmaması nedeniyle yapmak zorunda olduğu ancak yapmadığı giderler düşülerek eksiltme yöntemi ile bulunacak kar kaybının hesaplama yapılması istenilmiştir. 04/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Eser sözleşmesinin haksız feshi halinde davacının imalat bedelinin yanında, sözleşmenin ifa edileceği inancına dayalı olarak yaptığı şantiye masrafları (mobilizasyon) hesaplanması ise … İnşaatın 15.10.2015 tarih ve 87606 sıra nolu … İnşaat Turizm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’ ye kesmiş olduğu faturada proje takibinin genel giderler arasında olması nedeniyle değerlendirilemeyeceği, numune villanın değerinin 13.600,00.-TL + KDV olarak belirlenmesi ve mobilizasyonunda sözleşmenin ifa edilememesi dolayısıyla hesaplanması sonucunda Numune villa 13.600,00.-TL Mobilizasyon 10.000,00.-TLToplam 23.600,00.- TL% 18 KDV 4.248,00.- TL YEKÜN (toplam ) 27.848,00.- TL olarak hesaplandığı 11/09/2015 tarihli ve yaklaşık üç ay süreli, 450.000,00.-TL bedelli sözleşmenin işveren tarafından mahkemece toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu davalı işsahibi tarafından haksız olarak feshedildiği kabul edilmesi, fesih nedeniyle, makul sürede iş bulamama nedeniyle uğradığı zarar ve işin yapılmaması nedeniyle yapmak zorunda olduğu ancak yapmadığı giderler düşülerek eksiltme yöntemi ile bulunacak kar kaybı tazminatını 450.000,00 – 13.600,00 = 436.400,00.-TL yapılmadan feshedilen kalan sözleşme miktarı Haklı sebebe dayanmayan fesihte; Tüm sözleşmenin yapıldığındaki müteahhit karı 436.400,00 x 0,10 = 43.640,00.-TL olacağı, hizmet sözleşmesinin sona ermesi yüzünden tasarruf ettiği miktar ile başka bir işten elde ettiği veya bilerek elde etmekten kaçındığı gelir, tazminattan indirileceği Hizmet sözleşmesinin sona ermesi yüzünden tasarruf ettiği miktar şantiye şefi ve şantiyeye gidip gelme yakıt masrafı( 3 aylık) yaklaşık 12.000,00.-TL Başka bir işten elde ettiği veya bilerek elde etmekten kaçındığı gelir, yapacağı işe odaklanmışken 3 aylık bir süre içerisinde yeni bir iş bulmanın zor olduğu düşünülürse başka bir işten gelir elde edemeyeceğinden kuruşlandırılmadığı 43.640,00 – 12.000,00 = 31.640,00.-TL tazminat olmak üzere 27.848,00 + 31.640,00 = toplam 59.480,00.-TL. olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, eser sözleşmesi, taraflarına haklar sağlayan ve borçlar yükleyen, tam iki taraflı bir iş görme akdidir. Yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, teknik ve sanatsal ilkelere ve amaca uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de kararlaştırılan bedeli ödemekle yükümlüdür .
6098 sayılı TBK’nun 471. Maddesine göre; Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. , mesleki ve teknik bilgiye sahip olan yüklenici firmaya yaptırılmıştır. TBK maddelerinden de görüldüğü gibi, yüklenicinin mesleki ve teknik kurallara uygun davranışı esastır. Yine İşsahibinin seçimlik hakları Madde 475- Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hâllerde işsahibi, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:1. Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme.2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme.3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme. İş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. hükmü gereği davacı (iş sahibi ) davalı (yüklenici), davacı tarafın elde edemediği karı müspet ve menfi zararını talep etmiş yapmadığı görülmüştür. Burada irdelenmesi gereken husus, taraflar arasında geçerli bir sözleşme olup olmadığı, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin haksız feshi sonucu uğranılan kâr kaybı, müspet ve menfi zararın tazmini ile imalat bedelinin tahsili istemidir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 125. maddesi, sözleşmelerde; borçlunun temerrüdü sonucu borç yerine getirilmemişse alacaklıya üç yetki tanımıştır: Bunlar; her zaman için ifa ve gecikme tazminatı isteğinde bulunma, derhal ifadan vazgeçip müspet zararının tazminini isteme ya da ifadan vazgeçip sözleşmeden dönerek menfi zararını isteyebilmedir.
Davacının tüm dosya kapsamında sunulan belgelerden ve mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarından ve bozma sonrası heyetten alınan rapordan da anlaşılacağı üzere; Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin haksız feshi sonucu uğranılan kâr kaybı, müspet ve menfi zararın tazmini ile imalat bedelinin tahsili, karşı dava ise ayıplı eser nedeniyle uğranılan zarar ve gecikme tazminatının tahsili istemidir.Davacı vekili, dava dilekçesinde eser sözleşmesine dayanarak sözleşmenin feshi nedeniyle imalat bedeli, menfi ve müspet zarar talebinde bulunmuştur. Davacının sözleşme konusu iş dolayısıyla yaptığı 59.480,00TL tutarındaki sözleşmenin ifa edilememesi dolayısı ile mobilizasyon ve kar kaybı bedelinin davalıdan talep edebileceği anlaşılmış olup imalat bedeline ilişkin talebi (bağlılık ilkesi gereği ) 55.400,00TL olarak kabul edileceği anlaşılmış olup tüm dosya kapsamı, dosyaya sunulan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan raporun hüküm kurmaya elverişlidir, dava yeterince ispat edilmiştir .Yargıtay ilamına uyularak bu doğrultuda; davacının talebi ile HMK’nın 26. maddesi hükmü gereği bağlı olunduğu dikkate alınarak davacı tarafından talep konusu edilen ve bilirkişi raporu ile kar kaybı ve mobilizasyon bedeli olarak hesaplanan 59.480,00TL (43.640,00 – 12.000,00 = 31.640,00.-TL tazminat olmak üzere 27.848,00 + 31.640,00 = toplam 59.480,00.-TL.) taleple bağlılık ilkesi gereği 55.400,00TLye hükmedilerek davanın kabulüne karar vererek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın kabulü ile,
Taraflar arasındaki 16/09/2015 tarihli eser sözleşmesinin davalı tarafça usulsüz ve haksız feshedildiğinin tespitine, 55.400,00TL’nin davalı … İnşaat… Ltd. Şti. ‘den tahsili ile davacı .. .. inşaat Ltd. Şti’ye ödenmesine, (taleple bağlılık ilkesi gereği 55.400,00TL ‘ye hükmedilmiştir.)
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 3.784,37 -TL harçtan başlangıçta alınan 946,10- TL peşin ve 27,70 TL başvurma harcı ve 89,67 TL tamamlama harcı toplamı olan 1.063,47 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.720,9‬0-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafça yapılan 946,10-TL peşin harç ve 31,80 TL başvurma harcı + vekalet harcı, 206,30 keşif harcı, 89,67 tamamlama harcı 4.058,83‬ TL yargılama gideri toplam 5.332,70-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 8.002,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 02/11/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır